Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  
Bugün hemen herkesin en önemli ihtiyaçlarından biri olan kablosuz ağ bağlantısı teknolojisi, kullanıcıların artan taleplerini karşılamak için ve onlara daha hızlı internet erişimi sunabilmek için hızla gelişmeye devam ediyor. Kablosuz ağ bağlantısı teknolojilerinde yaşanan gelişmelerin son aşaması ise Wi-Fi 7. İşletmelerin dijitalleşmesine liderlik etme vizyonuyla faaliyet gösteren Vodafone Business, şirketlerin dijital dönüşümlerine destek olmayı sürdürürken Wi-Fi 7 desteğine sahip Red Wi-Fi 3.0'ı işletmelerin kullanımına sunuyor. Red Wi-Fi 3.0'ın farklı segmentlerteki paketleri, şirketlere sıcaklık ve konum haritası, kat içi alan yönetimi, Wi-Fi analitik raporları ve log'lama hizmeti gibi ihtiyaçların yanı sıra, portal üzerinden reklam ve anket hizmetleri, kullanım kontrol paneli oluşturabilme ve aboneye özel internet erişim planı gibi gereksinimlerine de cevap verebiliyor.
 
Kısacası Vodafone Business'ın internet altyapısı ve SMS hizmetleri sayesinde işletmeler Red Wi-Fi 3.0'ın sunduğu uçtan uca bağlantı deneyimini deneyimlerken; bu sayede gelişmiş analitik ve raporlama özellikleri sayesinde nokta atışı kampanyalar oluşturma fırsatının yanında, müşteri davranışlarını anlama ve kişiselleştirilmiş pazarlama stratejilerini geliştirme imkânı da elde ediyor.
 
"Red Wi-Fi 3.0, önceki nesillere göre daha fazla hız imkânı sunuyor"
 
Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Özlem Kestioğlu, yeni bağlantı çözümleri hakkında şu bilgileri dile getiriyor:
 
"Yapılan araştırmalar, işletmelerin yüzde 62'sinde müşterilerin ücretsiz Wi-Fi sunulduğunda daha fazla zaman geçirdiğini belirtiyor. Ayrıca bu hizmeti kullanan müşterilerin yüzde 50'sinin ise harcamalarını artırdığı görülürken; şirketlerin yüzde 77'si de ücretsiz Wi-Fi'ın operasyonları için önemli veya çok önemli olduğunu ifade ediyor. Yine Wi-Fi pazarlama stratejileri kullanan işletmelerin yüzde 72'si bu yöntemlerin başarılı olduğunu vurguluyor ve yüzde 69'u da ayak trafiğini artırma hedeflerine bu sayede ulaştıklarını belirtiyor(*).
 
Wi-Fi'ın günümüzde bu kadar yoğun ve çoklu kullanımı da yüksek kapasiteyle müşteriler açısından hızlı ve kesintisiz kullanımı beraberinde getiriyor. Red Wi-Fi 3.0'la biz de Aruba, Huawei ve diğer üreticilerin Access Point cihazlarıyla uyumluluğumuzun yanında Wi-Fi 7 desteğimizle beraber önceki nesillere göre daha fazla hıza imkân tanıyabiliyoruz. Müşterilerimizin kendi cihazlarını kullanarak portal hizmetine erişimi sağlayan bu hizmetimiz sayesinde ayrıca pazarlama faaliyetlerini destekleyen gelişmiş analitik ve raporlama özellikleri sayesinde işletmelere daha hedefli kampanyalar oluşturma fırsatı sunmuş oluyoruz."
 
Yoğun veri akışı ihtiyaçları ve yüksek bant genişliğine kesin çözüm
 
Wi-Fi 7 desteğiyle, özellikle işletmelerin yoğun veri akışı ihtiyaçlarını ve yüksek bant genişliği gereksinimlerini karşılayan ve yasalara uygun olarak log'lama hizmeti sunan Red Wi-Fi 3.0, büyük etkinlik alanları, oteller veya perakende mağazaları gibi yüksek kullanıcı yoğunluğuna sahip alanlarda kullanıcı deneyimini iyileştirerek ciddi bir avantaj imkânı tanıyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Shell Türkiye, 2009 yılından bu yana düzenlediği Yol Emniyeti Konferansı’nın 15’incisini 17 Aralık 2024 tarihinde çevrimiçi olarak gerçekleştirdi. “Hedef Sıfırı Başarıyoruz Çünkü Önemsiyoruz” temasıyla düzenlenen etkinlikte, yol güvenliğine yönelik küresel ve ulusal stratejiler, yenilikçi teknolojiler ve emniyet çözümleri ele alındı. Konferansta Shell liderleri, alanında uzman isimler, sektör temsilcileri ve akademisyenler bilgi ve deneyim paylaşımında bulundu.

Yol Emniyeti Shell’in DNA’sında

Konferansta yol emniyetinin kritik önemine dikkat çeken Shell Türkiye Ülke Başkanı Ahmet Erdem “Emniyet, Shell’in DNA’sının ayrılmaz bir parçası. Operasyonlarımızı kazasız ve çevreye ve canlılara zarar vermeden sürdürebilmek için teknolojiye, eğitimlere ve güçlü iş birliklerine yatırım yapıyoruz. Bugün, bu çalışmalarımızın sonucu olarak dünya genelinde 32 ayda 1,2 milyar kilometrelik can kaybı olmayan yolculuk başarımızı ve Türkiye’de 4.991 günü aşan emniyet performansımızı gururla paylaşıyoruz. Türkiye’de 15 yıldır aralıksız düzenlediğimiz Yol Emniyeti Konferansı ile de yarattığımız emniyet kültürünü toplumumuz genelinde yaygınlaştırmak için çalışıyoruz. Aynı zamanda TEGV ile birlikte ‘Trafik Ateşböceği’ projemizle ilköğretim çağı çocuklarına trafik bilinci ve farkındalığı kazandırmayı hedefliyoruz. Tüm bu çalışmalarımızla güvenli yolculuklar ve sağlıklı bir toplumun gelişiminde rol almayı sürdüreceğiz” dedi.

Shell & Turcas CEO’su Emre Turanlı ise “Yol emniyeti, toplumun her kesimini etkileyen hayati bir konu olarak önemini koruyor. Türkiye’de trafik kazalarına dair istatistikler de sorunun büyüklüğünü gözler önüne seriyor. Shell olarak sahip olduğumuz bilgi, teknoloji ve deneyimle kazasız bir ulaşım ekosistemi oluşturabileceğimize inanıyoruz. Önemseme kültürünü iş süreçlerimize ve toplum geneline yayarak yol güvenliğini artırmak için çalışıyoruz. 15 yıldır düzenlediğimiz Yol Emniyeti Konferansı, bu çabanın önemli bir parçası olarak farkındalık yaratmaya ve somut çözümlerin yaratılmasına katkı sağlıyor. Hep birlikte yol emniyetini daha ileriye taşımak için kararlılıkla çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

 

Yenilikçi Teknolojilerle Yollar Daha Emniyetli

Shell Türkiye, operasyonel araçlarında kullandığı yapay zeka tabanlı “Yorgunluk ve Dikkat Dağınıklığı Algılama Sistemi” ile sürücülerin dikkatini artırarak kazaları önlemeyi hedefliyor. Bu teknoloji, sürücülerin yorgunluk belirtilerini algılayarak onları uyarıyor ve kazaların önlenmesine önemli bir katkı sağlıyor. Bu kapsamda Shell, yol emniyetini güvence altına almak ve sürücülerinin sağlığını korumak adına globalde 4.200’den fazla cihaz yatırımı yaptı. Shell’in Türkiye operasyonları kapsamında da 219 araçta bu teknoloji kullanılmaya başlandı.

Aynı zamanda Shell’in global sağlık, emniyet ve çevre standartlarını içeren SEAM (Emniyet, Çevre ve Varlık Yönetimi) çerçevesi, Shell Türkiye operasyonlarında da hayata geçirildi. Yeni ulaşım emniyeti standartları kapsamında, araçlarda Otonom Acil Fren Sistemi, Şerit Takip Sistemi ve Kör Nokta Uyarı Sistemi gibi güvenlik teknolojileri zorunlu hale getirildi. Sektör için örnek teşkil eden bu uygulamalar güvenli yolculukların da geleceğini temsil ediyor.

 

Trafik Ateşböceği ile Bilinçli Nesiller

Shell, 15 yıldır düzenlediği konferansın yanı sıra sosyal yatırımlarıyla da yol emniyeti alanında toplumsal gelişim için çalışıyor. Bu kapsamda marka, Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) iş birliğinde yürüttüğü “Trafik Ateşböceği” projesiyle ilkokul çağındaki çocuklarda trafik bilincini artırmaya devam ediyor. 2024 yılında Malatya ve Derince’de düzenlenen etkinliklerle çocukların “güvenli yaya elçileri” olmaları sağlandı. Shell, bu girişimleriyle her yıl 1.500 öğrenci ve ebeveynlerine ulaşmayı hedefliyor.

 

Güvenli Bir Gelecek için “Hedef Sıfır”

Türkiye’nin yol güvenliği istatistiklerinden motosiklet ve scooter gibi farklı ulaşım araçlarının güvenlik ihtiyaçlarına kadar pek çok önemli konunun ele alındığı 15. Yol Emniyeti Konferansı, sürücülerin yıl içerisindeki örnek müdahalelerinin paylaşımı ve resim yarışması ödül töreni ile son buldu.

Shell Türkiye, Yol Emniyeti Konferansı ile sıfır kaza hedefi doğrultusunda sektörel farkındalığı artırmaya ve güvenli ve sağlıklı bir geleceğe katkı sağlamaya devam edecek.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  Kaspersky IT Security Economics'in son raporuna göre dünya genelindeki şirketlerin çoğu, artan BT güvenlik ihtiyaçları ve gereksinimleri nedeniyle verimlilik kaybını, karmaşık teknoloji ortamlarının güvenliğini sağlamayı ve veri korumayı en önemli iş sorunları olarak görüyor. Türkiye'de bulut altyapısının benimsenmesi ve son kullanıcı güvenlik kültürünün zayıf oluşu öne çıkıyor.
Kaspersky IT Security Economics raporu, IT Güvenliği karar vericilerini etkileyen bütçe değişiklikleri, ihlalleri ve iş zorluklarını analiz etmek üzere her yıl düzenli olarak yayınlanıyor. Rapor, farklı büyüklükteki ve sektörlerdeki kuruluşlardan BT ve BT güvenliği profesyonelleriyle yapılan görüşmelerden derleniyor. Anket Avrupa, Asya-Pasifik bölgesi, Latin Amerika, Kuzey Amerika, Orta Doğu, Türkiye ve Afrika (META) bölgesinde Mısır, Suudi Arabistan, Pakistan, Güney Afrika, Türkiye ve BAE dahil olmak üzere 27 ülkede gerçekleştirildi.
Rapora göre kesinti süresi ve üretkenlik kaybı, etkisiz BT güvenliğinin neden olduğu en endişe verici iş odaklı sorunlar arasında yer alıyor. Bu görüş küresel anlamda şirketlerin %38'i ve Türkiye'de %26'sı tarafından ifade edildi. Bu sorunla karşılaşmalarının başlıca nedeni ise tehditleri tespit etmek ve düzeltmek için geçen sürenin uzun oluşu.
Verilerin korunması, küresel olarak şirketlerin %33'ü ve Türkiye'deki şirketlerin %15'i tarafından dile getirilen bir diğer önemli endişeye karşılık geliyor. Katılımcılar bu konuda endişeli, çünkü düzenli olarak çalışanların cihazlarını kaybetmesi sorunuyla karşılaşıyor ve hem dış hem de iç nedenlerden kaynaklanan kurumsal sistemler aracılığıyla veri sızıntısı yaşıyorlar.
Küresel olarak katılımcıların %33'üne ve Türkiye'dekilerin %45'ine göre, karmaşık teknoloji ortamlarının güvenliğini ve veri bağlantısını sağlamak temel endişeler listesinde yer alıyor. Katılımcılar, bu zorluğa neden olan başlıca BT sorunları arasında bilgisayar bağlantılı olmayan cihazları içeren olayların sayısındaki artışa ve sistemleri açıkta bırakan siber güvenlik çözümlerinin hatalı işlemlerine işaret ediyor. Ayrıca, farklı bilgi işlem platformlarında güvenliği yönetmedeki zorluklar, her şeyi kapsayan güvenilir bir siber güvenlik sistemi oluşturulamamasında önemli bir rol oynuyor. Türkiye için bunlar bulut altyapısının benimsenmesiyle ilgili sorunlar (%28) ve zayıf son kullanıcı güvenlik kültürüyle başa çıkma (%26) olarak kendini belli ediyor.
Kaspersky Bilgi Güvenliği Direktörü Alexey Vovk, şunları söylüyor: "Kurumların operasyonlarını her yönden potansiyel ihlallere karşı korumaları çok önemlidir. Saldırganlar artık yalnızca sıfırıncı gün istismarlarına bel bağlamıyor. Çünkü kötü niyetli bir bağlantıya tıklamak veya bir yüklenicinin altyapısındaki güvenlik açığı da yıkıcı sonuçlara yol açabilir. Bu durum, bilgi güvenliğinin spesifik noktalara özgü önlemlerin uygulanmasıyla sınırlı kalmayıp, kapsamlı ve sistematik bir yaklaşıma dayanması gerektiğinin altını çiziyor."
Kaspersky, şirketleri çeşitli siber tehditlere karşı korumak için şunları öneriyor:
" Her büyüklükteki ve sektördeki şirket için gerçek zamanlı koruma, tehdit görünürlüğü, gelişmiş araştırma ve müdahale özellikleri sağlayan Kaspersky Next ürün serisi gibi kapsamlı çözümler kullanın. Kurumlar, mevcut ihtiyaçlarına ve kaynaklarına bağlı olarak en uygun ürün katmanını seçebilirler ve siber güvenlik gereksinimleri değişirse kolayca başka bir ürüne geçebilirler.
" InfoSec profesyonelleriniz için kurumunuzu hedef alan siber tehditler hakkında derinlemesine görünürlük sağlayın. Örneğin en yeni Kaspersky Tehdit İstihbaratı, onlara tüm olay yönetimi döngüsü boyunca zengin ve anlamlı bir bağlam sağlar ve siber riskleri zamanında belirlemelerine yardımcı olur.
" Şirketinizin nitelikli InfoSec uzmanları yoksa, Kaspersky Managed Detection and Response gibi yönetilen bir güvenlik hizmetini benimseyin. Bu hizmet gerekli uzmanlığı sağlayacak ve mümkün olan en iyi gelişmiş otomatik güvenlik hizmetlerini size sunacaktır. Her gün gerçek zamanlı olarak 7/24 toplanan kurumsal verilerin analizi sayesinde, işletmeler kendilerini karmaşık siber saldırılara karşı koruyabilirler.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  
Online eğitim sektörü, özellikle dijital dönüşümle birlikte, bireylerin ve kurumların yetkinliklerini geliştirmeleri için önemli bir araç haline gelmiş durumda. Araştırmalar, online eğitimin öğrenme süresini %40 ila %60 oranında kısaltabileceğini ve bu sayede öğrenme süreçlerinin çok daha verimli hale geldiğini gösteriyor. Küresel online eğitim pazarının 2025 yılına kadar %200'den fazla büyümesi, 2026 itibarıyla 370 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Türkiye'de ise bu pazarın 2029 yılına kadar %36,3 büyüyerek 793,2 milyon dolarlık bir hacme ulaşması öngörülüyor. Teedo Genel Müdürü Selçuk Aytekin, dijital eğitimlerin erişilebilirlik ve fırsat eşitliği açısından önemine dikkat çekerek, "Eğitimde dijital dönüşüm, yalnızca teknolojik bir gelişme değil, aynı zamanda toplumsal fırsat eşitliğini güçlendiren bir araçtır. 2030'a kadar dijitalleşme ve yapay zekanın etkisiyle Türkiye'de ve dünyada milyonlarca yeni iş alanının oluşacağı öngörülüyor. Bu değişim sürecinde, çalışanların yeni yetkinlikler kazanması ve becerilerini geliştirmesi kritik öneme sahip. Hep birlikte bu dönüşüme uyum sağlamalı ve geleceğe emin adımlarla ilerlemeliyiz." dedi.
Türkiye'deki Yetenek Dönüşümüne Liderlik Ediyor
Teedo, Türkiye'deki iş gücünü geleceğe hazırlama misyonuyla hareket ederken, eğitim alanlarını sektördeki en güncel ihtiyaçlara göre sürekli olarak güncelliyor. Özellikle teknoloji alanındaki yetenek açığını kapatmak amacıyla, yazılım ve teknoloji kategorisine 10 yeni eğitim ekledi. Aytekin, bu konudaki kararlılıklarını şu sözlerle vurguladı: "2030'da en büyük yetkinlik değişiminin %63 oranıyla teknoloji alanında gerçekleşmesi bekleniyor. Bu anlamda, Türkiye'nin güçlü iş gücü potansiyeline ulaşması için yetenek dönüşümünü destekliyoruz. Teedo olarak sunduğumuz eğitimlerle bireylerin kariyerlerini güçlendirmeyi ve şirketlerin çalışan yatırımlarını en verimli şekilde kullanmalarını sağlamayı amaçlıyoruz. Eğitimlerimiz, sadece bilgi aktarımıyla sınırlı kalmıyor; aynı zamanda profesyoneller arasında güçlü bir ağ oluşturuyor. Bu ekosistemi büyüterek, Türkiye'nin iş dünyasında sürdürülebilir bir dönüşüm yaratmayı hedefliyoruz."
Eğitimde Daha Büyük Bir Adım
2024 yılı, Teedo için oldukça verimli geçti. 40'tan fazla sektör profesyoneli olan C-level yönetici/eğitmenle 2.000'in üzerinde katılımcıya 60'a yakın eğitim sunuldu. Ayrıca, 8 podcast, 4 ücretsiz webinar ve 1 araştırma yayımlandı. Liderlik, teknoloji ve finans alanlarındaki eğitimler büyük ilgi gördü ve eğitim portföyü %50 oranında genişletildi. 2025 yılında ise Teedo, eğitim başlıklarının sayısını 80'in üzerine çıkarmayı, canlı ve online gerçekleşen eğitimleri asenkron eğitim materyalleriyle zenginleştirmeyi ve bu sayede daha geniş bir kitleye ulaşmayı hedefliyor. Ayrıca, eğitimde erişilebilirliği artırmak amacıyla bir üyelik sistemi getirilecek. Bu yeni sistem ile üyeler, özel indirimlerden ve yalnızca üyeler için hazırlanmış zengin içeriklerden faydalanabilecek. Bu, hem bireylerin kişisel gelişimlerine katkı sağlayacak hem de şirketlerin eğitim bütçelerinde daha verimli bir harcama yapılmasını mümkün kılacak.
Teedo'nun Eğitimde Dönüşüm Sağlayacak Yenilikleri
2025 yılı itibarıyla Teedo, sadece yeni eğitim içerikleri sunmakla kalmayacak, aynı zamanda çalışanların daha etkin bir şekilde eğitim alabilmesi için çeşitli yenilikçi platformlar ve dijital araçlar geliştirecek. Eğitim süreçlerini daha da dijitalleştirmeyi hedefleyen Teedo, yapay zeka ve veri analizini de eğitim süreçlerine entegre ederek kişiselleştirilmiş öğrenme deneyimleri sunacak. Bu sayede katılımcılar, kendi hızlarında ve ihtiyaçlarına göre özelleştirilmiş eğitim alabilecekler. Ayrıca, eğitimlerin sonunda katılımcılar hem pratik hem de teorik anlamda güçlendirilmiş becerilerle iş dünyasına katkı sağlayacak bir kariyer yolu inşa edebilecekler.
Teedo, 2025 ve sonrasındaki hedefleri doğrultusunda yalnızca eğitim içeriğini değil, aynı zamanda sektörün en güçlü C-level yöneticileriyle eğitmen kadrosunu ve iş birliklerini artırmayı planlıyor. Yeni eğitim modelleri, içerik çeşitliliği ve katılımcılara sunduğu yenilikçi fırsatlarla Teedo, Türkiye'deki en önemli yetenek dönüşüm platformlarından biri olmayı sürdürecek. Teedo, 2025'te eğitim alanındaki misyonunu genişleterek Türkiye'nin dijitalleşen iş gücüne en iyi şekilde hazırlanmasını sağlayacak ve bu alandaki dönüşümü en etkili biçimde yönetmeye devam edecek.
Marka 2025'te ayrıca stratejik partnerlikler ile ürün ve hizmet yelpazelerini genişletmeyi, kurumların ve mecraların desteğiyle platformu büyütmeyi ve tüm profesyonel çalışanlar için deneyim ve bilgi noktası haline gelmeyi hedefliyor. Eğitimlere sponsorluk almayı, sivil toplumla iş birliklerine devam ederek eğitimlerin erişilebilirliğini artırmayı ve dünya çapında değerli eğitmenlerin deneyimlerini pazarlamayı planlıyor. Ayrıca Teedo, Connect platformu ile eğitmenlerin bir araya gelip bağlantı kuracağı, deneyimlerini ve içgörülerini paylaşacağı yeni bir network ortamı yaratmayı amaçlıyor. Bununla birlikte, yapay zeka destekli öğrenme deneyimini geliştirerek, katılımcıların eğitim kazanımlarını en üst düzeye taşımayı ve Azerbaycan gibi Türkçe konuşan ülkelere açılmayı hedefliyor

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Yemek ve market sipariş platformu Trendyol Go, kullanıcılarının hayatlarını kolaylaştıracak iki yeniliğe daha imza attı. Artık Trendyol Go ile kapıda ödeme seçeneğiyle sipariş vermek mümkün. Go Plus yeniliği sayesinde ise kullanıcılara, toplayacakları Go Plus puanlar ile çok daha avantajlı sipariş fırsatları sunulacak.

Trendyol Go uygulaması, hayata geçirdiği yeniliklerle yemek siparişleri ve market alışverişlerini çok daha avantajlı ve kolay hale getiriyor. 4. yılına giren uygulama, şimdi de iki yeniliği birden hayata geçirdi.

Kapıda ödeme yapmak mümkün

Trendyol Go kullanıcıları artık kapıda ödeme seçeneği ile siparişlerini verebiliyorlar. Hem Trendyol hem Trendyol Go uygulamalarında aktif olan bu yenilik sayesinde kullanıcılar kapıda banka ya da kredi kartıyla, nakit olarak ya da yemek kartlarıyla ödeme yapabiliyorlar. Bu imkan şu anda teslimatını kendi kuryeleriyle yapan iş yerleri için geçerli.

 

Go Plus puanlarla avantajlı ve keyifli siparişler!

Trendyol Go kullanıcıları için hayata geçirilen ikinci yenilik ise Go Plus. Artık kullanıcılar sipariş verdiklerinde ve sipariş hakkında değerlendirme yaptıklarında Go Plus puanları toplayacaklar. Her ay alınan puanların seviyesine göre farklı avantajlardan yararlanma fırsatları olacak. Trendyol Go ve Trendyol uygulaması üzerinden verilecek siparişler, Go Plus’a özel indirimler, kuponlar, ücretsiz teslimat gibi ödül fırsatlarıyla daha da keyifli hale gelecek. Daha çok sipariş verenler, Go Plus’la daha çok avantajdan faydalanma şansına kavuşacak.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Samsung Galaxy AI ailesine Türkçe dil desteğinin eklenmesiyle birlikte, Türkiye’de yalnızca bir ay içinde 500 bin kişi Galaxy AI Türkçe dil paketini kullanmaya başlayarak Galaxy AI’ın yaşamı kolaylaştıran dünyasına adım attı. Bu çarpıcı rakam, Türkiye’de kullanıcıların yeni teknolojilere olan ilgisini ortaya koyuyor. Galaxy AI ayrıca YouTube ve Instagram’la birlikte en çok kullanılan üç uygulamadan biri oldu. Akıllı telefonların yanı sıra tabletlerde, akıllı saat ve kulaklık gibi farklı cihazlarda da aktif olarak kullanılan Galaxy AI, Samsung’un "Herkes İçin Yapay Zekâ" vizyonunu destekliyor.

 

 

Dil destekli Galaxy AI uygulamalarının tamamında, tanımlı diller arasında Türkçe de yer alıyor. Böylece Galaxy AI dünyasında Türkçeye anında ve kolay çeviri yapılabiliyor. Devrim niteliğindeki bu yenilik sayesinde Türkçe konuşan kullanıcılar artık dil sorunu nedeniyle günlük yaşamlarında karşılarına çıkan birçok zorluğu kolayca aşabiliyor. Türkçe dil desteğinin gelmesinin akabinde, Türkiye’de yalnızca bir ay içinde 500 bin kişi Galaxy AI Türkçe dil paketini kullanmaya başlayarak yeni teknolojilere olan ilgisini gösterdi. Galaxy AI ayrıca YouTube ve Instagram’la en çok kullanılan üç uygulamadan biri haline geldi.

 

Anında etkili iletişim ve kendini ifade etme özgürlüğü

 

Türkçe dil desteği sayesinde, Türkiye’deki Galaxy kullanıcıları seyahatlerinde iletişim engeli yaşamıyor ve kendilerini özgürce ifade edebiliyor. Öğrenciler ise artık yabancı dildeki dersleri dinleyebiliyor ve ders içeriğini kolayca anlayabiliyor. Ayrıca araştırmacılar, öğrenciler ve eğitimciler, yabancı dildeki PDF belgelerini Türkçe olarak okuyabiliyor, makaleleri anında Türkçeye çevirebiliyor ve böylece araştırmalarında ve ödevlerinde zaman kazanıyor.

 

Yurtdışı seyahatlerinde Galaxy AI’ın Live Translate özelliğini kullanan kullanıcılar, bulundukları bölgede konuşulan dili anında kendi diline çevirebiliyor ve böylece iletişim sorun olmaktan çıkıyor. Bir iş insanı, yabancı bir müşteriyle önemli bir anlaşma görüşmesi yaparken, Live Translate aracılığıyla sözlü iletişimi kendi diline ve müşterinin diline çevirerek, etkili bir iletişim kurabiliyor. Sözlü Çevirmen ise yüz yüze konuşmaları, dersleri veya diğer her türlü sunumu anında istenen dile tercüme ediyor. Sözlü Çevirmen’in Dinleme Modu ile tek yönlü çeviri özelliği, sunumların yabancı dilde dinlenebilmesini sağlıyor. PDF Üstü Çeviri, PDF dosyalarındaki metinleri zahmetsizce çevirerek ve orijinal metnin üstüne bindirerek kullanım kolaylığı sunarken, resim ve grafiklerdeki metinleri de atlamadan çevirebiliyor. Galaxy AI’ın tüm bu özellikleri sayesinde, kullanıcılar için başka bir dilde iletişim kurmak artık hem çok basit hem de konforlu…

 

Galaxy AI özellik ve detayları için https://www.samsung.com/tr/galaxy-ai/ adresini ziyaret edebilirsiniz.