Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Fed, dün yaptığı toplantıda piyasa beklentilerini karşılayarak para politikasını değiştirmedi. Karar metninde enflasyonun %2’lik hedefe ulaşması için daha fazla güven oluşması gerektiği ve faiz indirimine henüz hazır olmadığı belirtildi. Ayrıca para politikası metninde enflasyon sorunu çözülene kadar faiz artırımı yapılacağına dair ifade kaldırıldı ve böylece ek faiz artırımı ihtimali ortadan kalktı. Fed Başkanı Powell, basın toplantısında faiz indirimine kapıyı açık bıraktı ancak indirimin yakın zamanda olmayacağını söyledi. Powell, mart ayında faiz indirimi yapmalarının pek mümkün olmadığını ve mart toplantısında bir indirim beklenmemesi gerektiğini ifade etti. Powell, politika faizinin zirvede olduğunu ve ekonomi beklentiler doğrultusunda giderse bu yıl faiz indirimine başlanabileceğini söyledi. Bugün, ABD’den işsizlik maaşı başvuruları ve PMI verileri, Euro bölgesinden enflasyon oranı ve İngiltere’den Merkez Bankası faiz kararı takip edilecek.
Ons Altın, Fed’in faiz kararı ve Powell’In açıklamalarının ardından sınırlı bir görünüm çizmekte. Güncel görünümde 2032 seviyesi üzerinde kalıcılık yukarı yönlü eğilimin devam etmesine imkan sağlayabilir. Bununla birlikte 2052 dolar seviyesi önemli bir direnç olarak takip edilebilir. 2052 doların üzerinde günlük kapanışlar yapılırsa 2082 dolar hedef olabilir. 2030 altında kapanışların gelmesi durumundaysa 2020 - 2010 bandı takip edilebilir.
https://a1fx.com/analiz/
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Eurgbp paritesi, 0,8535 direnç seviyesi altında işlem görmeye devam ediyor. Bu seviyenin altında 4 saatlik bar kapanışlarına devam etmesi halinde düşüş yönlü işlemler devam edebilir. Bu durumda ilk destek seviyesi 0,8488 olacaktır. Aksi takdirde, 0,8535 seviyesinin üzerinde kalıcılık sağlanması halinde ise 0,8626 direnç seviyesini izliyor olacağız.
Destek: 0,8488 - 0,8488 - 0,8433
Direnç: 0,8535 - 0,8626 - 0,8664
Eurusd, 1,0799 direnç seviyesi altında işlem görmeye devam ediyor. Bu seviyenin altında 4 saatlik bar kapanışlarına devam etmesi halinde düşüş yönlü işlemler devam edebilir. Bu durumda ilk destek seviyesi 1,0722 olacaktır. Aksi takdirde, 1,0799 seviyesinin üzerinde kalıcılık sağlanması halinde ise 1,0876 direnç seviyesini izliyor olacağız.
Destek: 1,0722 - 1,0632 - 1,0555
Direnç: 1,0799 - 1,0876 - 1,0930
Gbpusd paritesi, 1,2671 direnç seviyesi altında işlem görmeye devam ediyor. Bu seviyenin altında 4 saatlik bar kapanışlarına devam ettiği müddetçe düşüş yönlü işlemler gündemimizde yer alabilir. Bu durumda ilk destek seviyesi 1,2572 olacaktır. Olası, 1,2671 seviyesi üzerinde kalıcılık sağlaması halinde 1,2768 direnç seviyesini izliyor olacağız.
Destek: 1,2572 - 1,2502 - 1,2428
Direnç: 1,2671 - 1,2768 - 1,2838
Dinamik Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
https://www.dinamikyatirim.com.tr/
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Altın, 2032 destek seviyesi üzerinde işlem görmeye devam ediyor. Bu seviyenin üzerinde 4 saatlik bar kapanışlarına devam etmesi halinde yükseliş yönlü işlemler devam edebilir. Bu durumda ilk direnç seviyesi 2068 olacaktır. Aksi takdirde, 2032 seviyesinin altında kalıcılık sağlaması halinde ise 1995 destek seviyesini izliyor olacağız.
Destek: 2032 - 1995 - 1964
Direnç: 2068
Dinamik Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
https://www.dinamikyatirim.com.tr/
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Siemens AG, elektrikli otobüslere, elektrikli kamyon filolarına ve binek araçlara hizmet veren DC hızlı şarj çözümlerinde teknoloji lideri konumundaki Heliox’u satın aldı. Siemens, bu satın alma ile birlikte hızla büyüyen e-Mobilite iş kolunda değer üretimini daha da artırdı.
Dijitalizasyon ve teknoloji alanında bir dünya lideri olan Siemens, mevcut e-Mobilite şarj gamını tamamlayıcı nitelikte önemli bir satın alma gerçekleştirdi. Elektrikli otobüsler, elektrikli kamyon filoları ve binek araçlara hizmet veren DC hızlı şarj çözümlerinde teknoloji lideri konumunda bulunan Heliox’u satın alan Siemens, e-Mobilite’nin hem günden güne büyüyen elektrikli otobüs ve elektrikli kamyon pazarına hem de çözümlerine yönelik ürün ve hizmetlerinin kapsamını genişletti. Şirketin portföyüne depolar ve yol üstü şarj için 40 kilovattan (kW) megavata kadar şarj çözümlerini kapsayan yeni ürün ve hizmetler eklendi. Heliox’un portföyü Siemens’in başta Avrupa ve Kuzey Amerika olmak üzere farklı pazarlara erişimini genişletirken, güç elektroniği alanındaki kabiliyetlerini de pekiştiriyor. Heliox’un mobil, ölçeklenebilir ve paralel şarj çözümleri sayesinde Siemens, yeni girdiği pazarlara daha etkili hizmet verebilecek. Öte yandan Heliox’un satın alınması, dijitalleşme ve yazılım fırsatlarını da beraberinde getiriyor.
Matthias Rebellius: “Siemens e-Mobilite olarak dünyanın her yerindeki müşterilerimize daha etkin hizmet sunabileceğiz”
Siemens’in mevcut e-Mobilite şarj gamını tamamlayıcı nitelikteki satın almaya ilişkin bir açıklama yapan Siemens AG Yönetim Kurulu üyesi ve Akıllı Altyapı CEO’su Matthias Rebellius, “Elektrikli araç şarj altyapısı pazarında daha önce benzeri görülmemiş bir büyümeye tanıklık ediyoruz. Elektrikli otobüs ve elektrikli kamyon filoları için DC hızlı şarj çözümleri, bu alanın en hızlı büyüyen segmenti kabul ediliyor. Heliox’un satın alınmasıyla birlikte Siemens e-Mobilite, dünyanın her yerindeki müşterilerimize daha etkin hizmet sunabilecek” dedi.
Siemens e-Mobilite’nin dijitalleşme ve yazılım alanında sunduğu ürün ve hizmetler çeşitleniyor
Siemens Akıllı Altyapılar bünyesinde faaliyet gösteren Siemens e-Mobilite, IoT destekli yazılım ve donanımın yanı sıra çok sayıda uygulama için 11 kW’tan 1 megavata kadar AC ve DC şarj çözümleri sunuyor. Merkezi Hollanda’da bulunan ve yaklaşık 330 çalışanı bulunan Heliox ise DC hızlı şarj çözümlerinin yanı sıra şarj cihazı izleme ve enerji yönetimi hizmetleri de veriyor. Bu sayede Siemens e-Mobilite’nin nesnelerin interneti (IoT) ürün portföyü genişlerken, dijitalleşme ve yazılım alanında sunduğu ürün ve hizmetler de çeşitleniyor.
İki şirketin şarj portföylerinin bir araya gelmesiyle birlikte elektrikli otobüs ve elektrikli kamyon müşterileri için sunulan ürün ve hizmetlerin kapsam ve niteliği de geliştirildi. Heliox, Siemens’in sanayileşme kabiliyetlerinden, küresel satış ağından ve altyapısından yararlanarak üretim faaliyetlerini büyütecek ve artan müşteri taleplerini daha verimli şekilde karşılayabilecek.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
KPMG Türkiye tarafından hazırlanan “Üretken Yapay Zekâ ile Finansın Yeni Normali” raporuna göre küresel çapta üretken yapay zekâ pazar payının 2032 yılında 118 milyar doları aşması bekleniyor. Araştırmaya göre üretken yapay zekâ, finansal hizmetler sektöründe bankalardan sigorta şirketlerine, uyumdan robo-danışmanlık hizmetlerine kadar birçok fırsat sunuyor. Araştırmaya katılanlara göre finansal hizmetler sektöründe üretken yapay zekânın kullanımı için suistimal tespiti ve önleme (yüzde 76), uyum ve risk yönetimi (yüzde 68), müşteri hizmetleri ve kişiselleştirme (yüzde 62) alanları öne çıkıyor.
Üretken yapay zekâ çok kısa sürede küresel bir sansasyon haline geldi. Son dönemin en popüler teknolojilerinden birinin; toplum, istihdam, kültür ve iş dünyası üzerindeki etkilerine yönelik tahminler ve beklentiler interneti ele geçirdi. Bu süreçte iş dünyasındaki liderler de bu alandaki fırsatları keşfetmeye odaklandı. KPMG Türkiye de bu konuya bütüncül bir perspektif sunmak amacıyla, yapay zekâ, teknoloji etkinleştirme ve uyum ve risk yönetimi alanındaki profesyonellerinin deneyimini ve görüşünü; Türkiye finans sektöründeki önemli oyuncuların değerlendirmeleriyle bir araya getirdi.
“Üretken Yapay Zekâ ile Finansın Yeni Normali” isimli rapora göre 2022 yılında üretken yapay zekâ teknolojisi, 1,37 milyar doların üzerinde risk sermayesi yatırımı çekti. Küresel çapta üretken yapay zekâ pazar payı ise 2022 yılında 10,8 milyar dolar iken, bu rakam 2023 yılında 13,7 milyara çıktı. Bu payın 2032 yılında 118 milyar doları aşması bekleniyor. Bölgesel bazda en büyük payı yüzde 41 ile Kuzey Amerika alırken, bunu yüzde 26 ile Avrupa takip etti.
KPMG'nin raporunda yer verdiği ve dünya genelinde 300 üst düzey yönetici arasında gerçekleştirdiği araştırmasına katılanların yüzde 60'ından fazlası, üretken yapay zekâyı verimliliği artıracak, büyümeyi destekleyecek ve rekabet avantajı sağlayacak bir fırsat olarak görüyor. Üretken yapay zekâ, finansal hizmetler sektöründe ise bankalardan sigorta şirketlerine, uyumdan robo-danışmanlık hizmetlerine kadar birçok fırsat sunuyor. Genel olarak, finansal hizmet şirketlerinin üretken yapay zekâyı benimsemek konusunda istekli olduğunu gözlemleniyor.
Finans liderlerinin üretken yapay zekaya güveni yüksek
KPMG'nin araştırmasına katılanlara göre finansal hizmetler sektöründe üretken yapay zekânın kullanımı için suistimal tespiti ve önleme, uyum ve risk yönetimi, müşteri hizmetleri ve kişiselleştirme alanları öne çıkıyor. KPMG'nin araştırmasına katılanların yüzde 76'sı suiistimal tespit ve önlemeyi üretken yapay zekânın temel kullanım alanı olarak yorumluyor. Katılımcıların yüzde 62'si, şirketlerinde üretken yapay zekânın en kritik alanları arasında uyum ve risk yönetiminin kritik önemde olduğunu belirtiyor. Katılımcıların yüzde 67'si ise daha gelişmiş chatbot'lar ve sanal asistanlar için üretken yapay zekâ teknolojilerini devreye alabileceğini belirtiyor. Bu kullanım alanlarını, yüzde 62 ile müşteri hizmetleri ve kişiselleştirme takip ediyor. Üretken yapay zekânın iş gücü üzerinde olumlu bir etkisinin olduğunu düşünen finans liderlerinin oranı yüzde 81 olurken, şirketlerinin üretken yapay zekâya yönelik riskleri başarılı bir şekilde yönetebileceğini düşünen finans liderlerinin oranı yüzde 77.
Üretken yapay zekânın finans sektörü için sunduğu fırsatlar
KPMG'nin üretken yapay zekâ araştırmasında finans sektörü için üretken yapay zekânın sunduğu fırsatlar ise aşağıdaki şekilde özetleniyor:
• Tahmin ve bütçelemeyi destekler: Araştırmaya katılanların yüzde 83'ü finans ve muhasebe fonksiyonlarının finansal tahmin ve bütçeleme için üretken yapay zekâ teknolojisini araştırdığını belirtti. Bu fırsatlar, tahminsel modelleme ve olası finansal sonuçlara yönelik öngörüleri içeriyor.
• Önemli sunumlar için veri desteği sunar: Teknoloji; finansal raporlama ve yönetim kurulu toplantıları için gerekli zaman ve emeği minimize edebilir. Finansal trendlere, risklere ve fırsatlara göre gerekli verileri baz alarak öngörü oluşturarak, verileri sınıflandırabilir.
• Rakip analizi yapar: Üretken yapay zekâ, kamuya açık kaynaklardan veri toplayarak, pazarlara, rakiplere ve müşterilere yönelik bir öngörü sağlamak için güçlü bir araç olabilir. Analizler, coğrafya veya müşteri profili bazında özelleştirilebilir.
• Stratejik öngörüler sağlar: İç ve dış kaynaklardan ve CRM veya ERP gibi farklı sistemlerden öngörü sağlamak için veriler analiz edilir. Stratejik kararlarda finansın eşsiz pozisyonu kullanılarak fiyatlandırma, performans ve karşılaştırma metriklerinden faydalanılabilir.
• Sözleşme yönetimine imkân tanır: Üretken yapay zekâ araçları, standart koşullar ve şartlardaki sapmaları baz alarak yeni sözleşme taslakları oluşturabilir. Böylelikle, ilgili koşulları ve gelir fırsatlarını kapsayan doğru sözleşmelerin yapılmasını destekleyebilirler.
“Üretken yapay zekâ finans fonksiyonlarını kökten değiştirecek bir güce dönüşüyor”
Konuyla ilgili açıklama yapan KPMG Türkiye Fintech ve Dijital Finans Lideri, Şirket Ortağı Sinem Cantürk, “Finans sektörü, günümüzde hızlı inovasyonlara sahne olan teknolojik bir ortamda önemli bir dönüşüm geçiriyor. Bu dönüşümün ivmelerinden biri olarak üretken yapay zekâ ön plana çıkıyor ve sektöre yeni bir boyut kazandırıyor.
Yapay zekânın finans sektöründeki uygulamaları uzun bir geçmişe sahip olsa da üretken yapay zekânın öne çıkmasının nedeni, sadece sorunları çözmekle kalmayıp, aynı zamanda yeni içerikler üretebilme yeteneğidir. Kullanıcı dostu arayüzü sayesinde, bu teknoloji finans fonksiyonlarını kökten değiştirecek bir güce dönüşüyor. Tekrarlı ve manuel işlemleri ortadan kaldırarak, finans profesyonellerine daha stratejik ve değer odaklı görevlere odaklanma fırsatı sunuyor. Hem küresel hem de yerel deneyimimizle hazırladığımız bu rapor, finans dünyasındaki bu heyecan verici dönüşümü ele alarak üretken yapay zekânın finans sektörüne sunduğu fırsatları ve getirdiği önemli değişimleri inceliyor. Aynı zamanda Türkiye'deki finans liderlerinin üretken yapay zekâ ile ilgili çalışmalarına ve beklentilerine yer vererek yerel bir perspektif sunuyor.
Çalışmamızın, finans liderlerine üretken yapay zekânın getirdiği avantajları anlama ve yenilikçi teknolojiyi stratejik bir şekilde hayata geçirmek konusunda bir rehber işlevi görmesini umuyoruz.” dedi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Dünyanın önde gelen otomotiv üreticilerinden biri olan Stellantis, küresel büyüme hızını artıracak yeni bir anlaşmaya imza attı. Bu kapsamda Stellantis’in ikonik markalardan ve çeşitli araç sınıflarından oluşan zengin ürün gamından 250 bin adede kadar yeni nesil Stellantis aracı, 2026 yılına kadar SIXT’nin Avrupa ve Kuzey Amerika'daki kiralık araç filosuna dahil olacak. İddialı karbondan arındırma stratejisi ve müşteri odaklı yaklaşımını ürün ve hizmetlerinin merkezine konumlandıran iki şirketin anlaşmasında ilk teslimatlar 2024’ün ilk çeyreğinde gerçekleştirilecek. Konu hakkında bilgi veren Stellantis CEO’su Carlos Tavares, “SIXT ile yaptığımız bu anlaşma ile müşterilerimize çığır açan araç ve teknolojilerle temiz, güvenli ve uygun fiyatlı ulaşım sunma sözümüzü yerine getiriyoruz” dedi. Anlaşmanın şirketin büyüme stratejilerini destekleyeceğini ifade eden SIXT Eş CEO'su Konstantin SIXT ise, “Tam kapsamlı bir ortak olan Stellantis ile yaptığımız bu anlaşma, müşterilerimize tüm ulaşım ihtiyaçları için en iyi çözümü sunma sözümüzün altını çiziyor. Bu, 2023'ün ilk dokuz ayında neredeyse yüzde 20'lik küresel gelir artışı elde ettikten sonra, ‘DAHA İYİSİNİ BEKLE’ adlı büyüme stratejimizi hızlandırmamızı sağlıyor” diye konuştu.
Dünyanın en büyük otomotiv şirketlerinden Stellantis, bir yandan elektrikli mobilite için yatırımlarını güçlendirirken diğer taraftan da küresel ölçekte büyüme hızını artırıcı iş birliği ve anlaşmalara imza atmaya devam ediyor. 2023 yılını güçlü ve hızlı bir büyümeyle kapatan Stellantis, 2024 ve sonrası için de bu ivmeyi artıracak çalışmalara imza atıyor. Bu kapsamda şirket, premium ulaşım hizmet sağlayıcısı SIXT ile yeni bir anlaşmaya imza attı.
Teslimatlar ilk çeyrekte başlayacak!
Milyarlarca euro tutarındaki anlaşma kapsamında Stellantis, SIXT’in önümüzdeki üç yıl içinde Avrupa ve Kuzey Amerika'da yer alan kiralık araç filoları için 250 bin adede kadar araç satışı gerçekleştirecek. Anlaşma kapsamındaki ilk yüklü teslimat 2024’ün ilk çeyreğinde başlayacak ve teslimatlar yıl boyunca devam edecek. SIXT kiralama müşterileri, Alfa Romeo, Chrysler, Citroën, Dodge, DS Automobiles, Fiat, Jeep®, Lancia, Opel, Peugeot, Ram, Vauxhall ve Maserati gibi ödüllü Stellantis markalarının çeşitli çekici araç seçeneklerinden yararlanacak. SIXT’e yapılacak teslimatlar, şehir otomobillerinden SUV’lara, vanlara ve ticari araçlara (7 ve 9 koltuklular dahil) kadar çeşitli sınıfların yanı sıra en güncel yazılım ve bilgi-eğlence teknolojisi özelliklerini içeren batarya elektrikli araçlar (BEV) dahil farklı tahrik türlerini de içerecek. 2024 yılı için planlanan teslimat adetlerinin dışındaki siparişler, sipariş içerikleri, teslimat tarihleri, filo gereksinimleri ve talepler dikkate alınarak her iki şirket arasında esnek bir şekilde kararlaştırılacak. Bunun dışında Stellantis ve SIXT, Stellantis'in sunduğu veri birimi (DaaS) Mobilisights da dahil olmak üzere dünyanın farklı bölgelerindeki potansiyel iş birliği fırsatlarını da araştıracak ve SIXT'in hizmetine sunacak.
Sürdürülebilir ulaşım teknolojisi şirketine dönüşümün test sürüşü!
Stellantis'in teslimatları sırasında SIXT’in araç kiralama filosundaki tam bağlantılı araç sayısı önemli ölçüde artacak. Böylece araçlar kiralama sonrası iade edildiğinde yakıt seviyesi ve kilometre gibi önemli telemetri verilerini otomatik olarak SIXT'e iletilebilecek araç sayısı da önemli ölçüde artacak. Bu, SIXT'nin şubelerindeki işlemleri kolaylaştırmasını sağlayacak ve müşterilere daha hızlı işlem ve daha iyi araç kullanılabilirliği gibi önemli avantajlar sunacak. Yapılan anlaşma hakkında bilgi veren Stellantis CEO’su Carlos Tavares, “SIXT ile gerçekleştirdiğimiz bu muhteşem anlaşmayla, müşterilerimize çığır açan araç ve teknolojilerle temiz, güvenli ve uygun fiyatlı ulaşım sağlama sözümüzü yerine getiriyoruz. İkonik markalarımızla neredeyse her ihtiyaca, her fiyat seviyesine ve yaşam tarzına uygun araçlar sunuyoruz. SIXT ile olan bu ortaklık, mevcut ve potansiyel Stellantis marka müşterilerinin, en gelişmiş tahrik, araç bağlantısı ve konfora sahip en güncel modellerimize ulaşmalarını sağlıyor. Önümüzdeki yıllarda Stellantis'in sürdürülebilir bir ulaşım teknolojisi şirketine dönüşmesi sürecinde bu bizim için nihai bir test sürüşü ve kritik bir kontrol noktası olacak” dedi.
SIXT’in büyüme stratejisini hızlandıracak!
“İkonik Stellantis markalarının çok sayıda heyecan verici aracını filomuzda ağırlamayı sabırsızlıkla bekliyoruz” diyen SIXT Eş CEO'su Konstantin Sixt ise: şunları söyledi: “Tam kapsamlı bir ortakla yapmış olduğumuz bu anlaşma, müşterilerimize tüm ulaşım ihtiyaçları için en iyi seçeneği sunma sözümüzün altını çiziyor. Bu anlaşma, 2023’ün ilk dokuz ayında neredeyse yüzde 20’lik küresel gelir artışı elde ettikten sonra, ‘DAHA İYİSİNİ BEKLE’ adlı büyüme stratejimizi hızlandırmamızı sağlıyor. Elbette bu heyecan Avrupa ülkeleri için geçerli olduğu kadar dünyanın en büyük kiralama pazarı ve şirketimiz için en önemli pazar olan ABD pazarı için de geçerli.”
Her iki şirket de ulaşımı daha sürdürülebilir hale getirmeye kendini adamış durumda. Stellantis, Dare Forward 2030 stratejik planı kapsamında 2030 yılına kadar Avrupa'da sadece tamamen elektrikli binek otomobil satışı gerçekleştirmeyi ve Amerika Birleşik Devletleri’nde sattığı her iki araçtan birinin elektrikli olmasını hedefliyor. Şirket bu zorlu hedefe ulaşmak için yaklaşık 400 GWsa batarya kapasitesi ile elektrikli mobiliteye dönüşümde öncü bir rol üstleniyor. Stellantis, 2038 yılına kadar emisyonların tek haneli ve yüzdesel telafisi ile net sıfır karbonlu bir şirket olma yolunda ilerliyor.
Karbon ayak izini önemli ölçüde azaltacak!
Batarya - elektrikliler dahil olmak üzere en ileri teknolojiye ve tahrik gücüne sahip Stellantis araçlarının satın alınmasına yönelik anlaşma aynı zamanda SIXT'in kiralık araç filosunun CO2 ayak izini önemli ölçüde azaltma hedefiyle de uyumlu (2030 yılına kadar Avrupa'da yüzde 70 ila 90 arasında elektrikli araç payına ulaşma hedefi dahil). SIXT, çevreci ve sürdürülebilir yaklaşımının ayrılmaz bir parçası olarak kendi şarj altyapısına da yatırım yapıyor. Müşteriler SIXT uygulamasıyla yüzbinlerce halka açık şarj noktasına erişim sağlayabiliyor. Bunun yanı sıra SIXT, kendi şubelerinde ve tesislerinde üretilen CO2 emisyonlarını mümkün olduğunca hızlı şekilde azaltmak da dahil olmak üzere sürdürülebilir ulaşım çözümleri sunan bir ekosisteme sahip olmak için dönüşümüne tam gaz devam ediyor.
Stellantis Hakkında
Stellantis N.V. (NYSE: STLA / Euronext Milan: STLAM / Euronext Paris: STLAP) dünyanın önde gelen otomobil üreticilerinden ve ulaşım tedarikçilerindendir. Aralarında Abarth, Alfa Romeo, Chrysler, Citroën, Dodge, DS Automobiles, Fiat, Jeep®, Lancia, Maserati, Opel, Peugeot, Ram, Vauxhall, Free2move ve Leasys gibi köklü bir geçmişe sahip ikonik markalar, yenilikçi ürün ve hizmetler konusunda vizyon sahibi kurucuların ve günümüz müşterilerinin tutkusunu yansıtıyor. Çeşitlilikten güç alarak, yarının ulaşımını şekillendiriyor ve tüm paydaşlarını ve faaliyet gösterdiği topluluklar için hem katma değer yaratıp hem de en büyük şirket değil, en büyük sürdürülebilir teknoloji ulaşım şirketi olmayı hedefliyor.
Daha fazla bilgi için: www.stellantis.com
SIXT hakkında
Genel merkezi Münih yakınlarındaki Pullach'ta bulunan Sixt SE, kaliteli ulaşım hizmetlerinin önde gelen uluslararası sağlayıcısı konumunda. Şirket, ulaşım platformu ONE'daki SIXT rent, SIXT share, SIXT ride ve SIXT+ ürünleriyle, araç ve ticari araç kiralama, araç paylaşımı, araç çağırma ve araç abonelikleri alanlarında benzersiz entegre premium ulaşım hizmetleri sunuyor. Ürünler, ünlü ulaşım ortaklarının hizmetlerini de entegre eden SIXT uygulaması üzerinden rezerve edilebiliyor. SIXT'in dünya çapında 100'den fazla ülkede varlığı bulunuyor. Şirket, tutarlı müşteri odaklı yaklaşım, güçlü teknolojik yetkinliğe sahip köklü bir inovasyon kültürü, filosunda yüksek oranda premium araçlar ve cazip bir fiyat-performans oranını temsil ediyor. Sixt Group, 2022 yılında 550 milyon Euro rekor konsolide vergi öncesi kazanç elde etti ve konsolide gelirlerde 3,07 milyar Euro ile önemli bir artış sağladı. Sixt SE, 1986 yılından bu yana Frankfurt borsasında işlem görüyor (ISIN adi hissesi: DE0007231326, imtiyazlı ISIN hissesi: DE0007231334). Daha ayrıntılı bilgi için: https://about.sixt.com
Türkiye
Dün yurt içinde Aralık ayına ilişkin açıklanan dış ticaret 6 milyar 39 milyon TL olarak açıklanırken, dış ticaret açığı Ocak-Aralık döneminde de yüzde 3,2 azalarak 109 milyar 541 milyon dolardan, 105 milyar 997 milyon dolara indi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2022 Ocak-Aralık döneminde % 68,7 iken, 2023 yılının aynı döneminde % 68,5'e geriledi. Turizm geliri 4.çeyrekte geçen yılın aynı çeyreğine göre %6,8 arttı. Turizm geliri 2023 yılında ise 2022 yılına göre %16,9 artarak 54 milyar 315 milyon 542 bin dolar oldu.
Bugün yurt içinde büyümenin öncü göstergelerinden Ocak ayına ait imalat PMI verisi açıklanacak.
Euro Bölgesi
Dün Euro Bölgesi'nde Almanya'da perakende satışlar aylık bazda beklentilerin altında %1.6 azalış gösterdi. Almanya'da TÜFE aylık bazda beklentilerin üzerinde %0.2 artarken, yıllık bazda TÜFE ise %2.9 olarak açıklandı. ECB Başkan Yardımcısı Luis de Guindos'un, Euro bölgesi enflasyonu ve büyümesinin bu yıl ECB'nin Aralık ayında öngördüğünden daha düşük çıkabileceğini söylerken dünya ticaretinin ivme kaybetmesi, jeopolitik belirsizliklerin artması ve faiz artışlarının ekonomiye beklenenden daha hızlı yansıması nedeniyle büyümenin bu yıl öngörülen %0,8'den biraz daha düşük olabileceğini kaydetti. Fed faiz kararı sonrası piyasada volatilite artsa da Eur/Usd'de satış baskısı devan ediyor. Küresel borsalara gelen satışlar sonrası ise Dax düşüş gösterdi.
Bugün Euro Bölgesi'nde enflasyon verileri ön planda olacak. TÜFE'nin aylık bazda %2.7 gelmesi beklenirken, çekirdek TÜFE'nin ise %3.2 açıklanacağı tahmin ediliyor. Büyümenin öncü göstergelerinden imalat PMI verisi 46.6 beklenirken, işsizlik oranının bir önceki aya paralel %6.4 açıklanacağı öngörülmekte. ECB Başkanı Lagarde'nin de bir konuşma yapması bekleniyor.
ABD
Dün gözler Fed faiz kararındaydı. Fed beklenildiği gibi faizleri %5.50 seviyesinde sabit bıraktı. Fed yaptığı açıklama da enflasyonun %2'ye doğru hareket ettiğine emin olana kadar faizleri düşürmeyi beklemediğini ve istihdam ve enflasyon hedeflerine ulaşılması önündeki risklerin daha iyi dengeye geldiğini söyledi. Fed Başkanı Powell ise yaptığı konuşmada Mart ayında piyasaların faiz indirmesini beklemesinin yanlış olduğunu gelen verilerin buna işaret etmediğini ancak bu yıl üyelerin faiz indirmek için hem fikir olduğunu vurguladı. Powell ayrıca yaptığı açıklamalarda daha fazla faiz artışı beklemediklerini faizde zirveye ulaşmış olabileceklerini dile getirirken, faiz indirimlerinin verilere bağlı olacağını çok erken veya çok geç adım atmak istemediklerini bunun içinde koşulların oluşmasını beklediklerini ifade etti. Powell enflasyonda düşüş gördüklerini ancak hizmet enflasyonunda hala risklerin canlı olduğunu vurgularken, büyümenin ise beklediklerinden daha güçlü kalabileceğinin altını çizdi. Bu sabah Mart ayında Fed'den faiz indirimleri bekleyenlerin oranı %23 seviyesine kadar düşmüş durumda. Faiz beklentilerinin kırılmasıyla dolar endeksinin daha sert değer kazandığını görüyoruz. ABD 10 yıllık tahvil faizleri ise düşüşünü hızlandırdı ve %3.94 seviyesine kadar geriledi. Tahvil faizlerinde de muhtemelen yeni yükselişler göreceğiz. ABD borsaları da Fed'in Mart ayında faiz indirimi yapmayacağını söylemesiyle düşüşlerini hızlandırdı.
Bugün ABD'de haftalık işsizlik başvurularının 213 bin gelmesi beklenirken, büyümenin öncü göstergelerinden imalat PMI verisinin 50.3 puan açıklanacağı tahmin ediliyor. ISM imalat PMI verisinin de 47.2 geleceği öngörülmekte. Veriler sonrasında volatilite artabilir.
Detaylı bilgi için bülteni indirebilir, piyasalardan haberdar olabilirsiniz.
Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
www.gedik.com
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
“İhracata Tam Destek Kredi Paketi” ile ihracatçı firmalar 5 milyon dolar veya 150 milyon TL'ye kadar uygun maliyetli ihracat kredisinden yararlanabilecek.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ile Ziraat Bankası arasında imzalanan protokolle, Türkiye ekonomisinin temel dinamiklerinden olan ihracatçılara yönelik yeni bir kredi paketi devreye alındı.
“İhracata Tam Destek Kredi Paketi” kapsamında, ihracatçı firmalar azami 5 milyon dolar veya 150 milyon TL'ye kadar uygun maliyetli ihracat kredisinden yararlanabilecek.
Birlik üyesi firmalar, tercihleri doğrultusunda rotatif veya taksitli kredi seçeneklerinden birini tercih edebilecekler. Rotatif kredi seçeneğinde vade 12 ay olup, limit dahilinde asgari her kullandırım tutarı ve doğan ihracat taahhüt tutarı kadar ihracat bedellerinin Bankamıza yönlendirilmesi durumunda toplam vade 36 ayı aşmayacak şekilde azami 2 kez yenilenebilecektir.
Taksitli kredi seçeneğinde ise vade süresi azami 24 ay olarak uygulanacaktır. Paket kapsamında KGF teminatı ile yalnızca taksitli krediler kullandırılabilecektir.
“İhracata Tam Destek Kredi Paketimiz ile İhracatçılarımıza Destek Vermeye Devam Ediyoruz”
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ile Ziraat Bankası arasında gerçekleştirilen “İhracata Tam Destek Kredi Paketi” protokolüyle ilgili konuşan Ziraat Bankası Genel Müdürü Alpaslan Çakar: “Bugün TİM ile imzaladığımız protokol ile birlikte ülkemizin en temel dinamiklerinden biri olan ihracatçılarımıza kesintisiz destek vermeye devam ediyoruz. Bilindiği üzere 28 Ağustos 2023 tarihinde aralarında Bankamızın da yer aldığı “Vade(Siz) İhracat kredi paketi” protokolü ile sadece Ziraat Bankası olarak 4000’den fazla ihracatçı firmamıza 1 milyar USD’nin üzerinde finansman desteği sağladık. Bugün de ihracatçılarımızın finansman ihtiyaçlarını karşılayabileceği “İhracata Tam Destek Kredi Paketimizi" hayata geçiriyoruz. Bu kredi paketimiz ile ihracatçılarımızın Dünya ile rekabetini kolaylaştırmakla beraber, Ülkemizin; yatırım, üretim, istihdam ve ihracat odaklı büyümesine katkı sağlamayı hedefliyoruz. Ziraat Bankası olarak bundan sonra da ihracatçılarımıza destek vermeye devam edeceğiz” dedi.
“Hedeflerimize Ulaşabilmemiz İçin Daha Çok Üretmek, Ürettiğimize Değer Katmak Zorundayız”
TİM Başkanı Mustafa Gültepe ise konuşmasında Cumhuriyetin ikinci yüzyılına Türkiye’yi ihracatta ilk 10 ülke arasına çıkarma hedefi ile başladıklarını hatırlattı. 2028 yılı için de 375 milyar dolarlık mal ve 200 milyar dolarlık hizmet ihracatı öngördüklerini belirten Gültepe, “Bütün bu hedeflerimize ulaşabilmemiz için daha çok üretmek, yüksek teknolojiyle, tasarımla ve inovasyonla ürettiğimize değer katmak zorundayız. Bütün bu çalışmalar için firmalarımızın uygun koşullarda finansmana erişebilmeleri hayati önem taşıyor. Beş ay önce Ziraat Bankası’nın da aralarında bulunduğu kamu ve özel 11 bankamızla imzaladığımız protokolle beş binden fazla ihracatçımıza yaklaşık 2 milyar dolarlık uygun maliyetli bir kredi imkânı sunmuştuk. Bu kez Ziraat Bankası ile ihracatçılarımız için yine çok anlamlı bir finansman paketine imza atıyoruz. “İhracata Tam Destek Kredi Paketi” için Ziraat Bankası Genel Müdürü Alpaslan Çakar’a teşekkür ediyorum. Paketin ihracat ailemize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum” dedi.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.