Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Dünyanın önde gelen optik perakende şirketi EssilorLuxottica bünyesinde olan ve Türkiye’de faaliyet gösteren Atasun Optik, Ahmet Üreten, Fatma Çakar ve Levent Tamer’in yeni görevleriyle birlikte deneyimli liderlik ekibini güçlendirdi. Şirket, yapılan stratejik atamalar sayesinde operasyonel mükemmeliyet hedeflerini daha hızlı gerçekleştirmeyi ve perakende sektöründeki güçlü pozisyonunu pekiştirerek sektörde fark yaratmayı amaçlıyor.
Ahmet Üreten, Tedarik Zinciri Direktörlüğü’ne Terfi Etti
Bremen Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü mezunu olan Ahmet Üreten, 12 yılı aşkın süredir Atasun Optik’te farklı birimlerde yöneticilik yaptı. Şirket içinde Kategori Müdürü ve Tedarik & Planlama Müdürü pozisyonlarında görev yapan Üreten, gösterdiği üstün performansla Tedarik Zinciri Direktörlüğü görevine terfi etti.
Fatma Çakar, Mağaza Operasyonları Direktörlüğü Görevini Üstlendi
Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü mezunu Fatma Çakar, perakende sektöründe çeşitli üst düzey görevlerde edindiği deneyim sonrasında 2016 yılında Atasun Optik bünyesine katılarak başarılı projelere liderlik etti. 2016 yılından itibaren sürdürdüğü Tedarik Zinciri Direktörlüğü görevinden sonra Mağaza Operasyonları Direktörü olarak yeni bir göreve atandı.
Levent Tamer, Satış Direktörü Olarak Atasun Optik Bünyesine Katıldı
Marmara Üniversitesi İşletme ve Pazarlama bölümlerinden çift anadal mezunu olan Levent Tamer, kariyerine hızlı tüketim ürünleri sektöründe başladı. Lojistik ve perakende sektöründe farklı pozisyonlarda görev aldı ve liderlik etti. Tamer, global ölçekte örnek alınan uygulamalardaki deneyimini kozmetik sektöründe devam ettirdi. Perakende ve satış yönetimi alanındaki başarılarıyla dikkat çeken Levent Tamer, 2024 Aralık ayı itibarıyla Atasun Optik bünyesinde Satış Direktörü olarak göreve başladı.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Zorlu PSM #Dünyandeğişsin mottosuyla 12.sezonuna devam ettiği 2024 yılında sahnelerinde dünyaca ünlü isimleri ağırladı ve kültür sanat alanında değer yaratacak projelerine devam etti. 2024 yılında Zorlu PSM’nin yenilikçi, dinamik, güncel, eğlenceli ve çok sesli dünyasında 610’un üzerinde tiyatro ve konser, 3 festival, yüzlerce talk-show, stand-up, söyleşi, parti ve kurumsal etkinlik ile toplamda 1.100’den fazla etkinlikte 700 bine yakın sanatseveri ağırladı.
Zorlu PSM Genel Müdürü Filiz Ova; “Açıldığımız günden bugüne kadar 7 milyondan fazla ziyaretçiyi ağırlayan bir kurum olarak, 2024 yılını Türkiye’deki tüm sanatseverlere ilham veren, kapsayıcı ve eğlenceli programlarla dolu bir yıl olarak tamamladık. Bu yıl da her zamanki gibi dünyaca ünlü müzisyenler, oyuncular, efsaneleşmiş müzikaller ve prodüksiyonların yanı sıra genç yetenekler ve alternatif sesler sahnelerimizde yer aldı. Geçen seneye göre artan etkinlik ve misafir sayımızla 2024 yılında Zorlu PSM’de sanat dolu bir yıl geçirdik, yeni yılda da sanatseverlerin buluşma noktası olmaya devam edeceğiz. 2024’te bizimle yol alan tüm sanat üreticilerine ve emekçilerine, sahnelerimizi ziyaret eden sanatseverlere teşekkürlerimizi sunuyoruz. 2025’te de kültür ve sanatı daha da ileriye taşıyacak yeni prodüksiyonlarla, dünyaca ünlü isimlerle, her kesime ulaşmayı amaçlayan projelerimizle ve sektörümüze değer katacak faaliyetlerimizle ülkemizin kültür sanat hayatına katkı sunmayı sürdüreceğiz.”
Kahkahanın Eksik Olmadığı Şovlar ve Zorlu PSM Prodüksiyonları Yıla Damga Vurdu
Cem Yılmaz’ın CMXXIV isimli yeni gösterisi büyük ilgi toplarken, Ata Demirer Gazinosu senenin bir diğer sürprizi oldu.
Aşık Shakespeare, Balina, Aile Yalanları gibi yerli yapımlar da büyük beğeni kazandı.
Zorlu PSM prodüksiyonu Afife oyunu ile tiyatroseverlerin büyük ilgisiyle karşılaşırken yılın son günlerinde sahnelere taşınan Hayalperest de tiyatroseverlerden tam not aldı.
Seyircilerin beğeniyle izlediği 1923, Kusursuz Dünya Müzikali gibi sevilen yapımlar da her yaştan izleyiciyle yıl boyunca Zorlu PSM’de sahnelendi.
Dünyaca Ünlü Uluslararası Yapımlar Zorlu PSM Sahnesindeydi!
Piaf! The Show, Slava’s Snow Show, Peaky Blinders, Formidable! Aznavour, III: Richard, Utsushi gibi dev ve uluslararası prodüksiyonlar Türkiye’de sadece Zorlu PSM’de sahnelendi. Ayrıca, Star Wars: A New Hope In Concert ve Spider-Man: Into The Spider-Verse Live in Concert gibi uluslararası klasikler de üst üste gerçekleştirdikleri gösterilerle binlerce sanatseveri Zorlu PSM’de buluşturdu.
Müzik Sahnesinin Yerli ve Yabancı Yıldızları Zorlu PSM Sahnelerinde Buluştu!
Zorlu PSM, 2024 yılındaki etkinliklerle müzikseverlere unutamayacakları bir yıl daha sundu. Tempesst, RYX, Salif Keita, Buika, Asaf Avidan, Charlotte Cardin, Altın Gün, Resa Saffa Park, Dhafer Youssef, Idles, Engin, Cosmic Crooner, She Wants Revenge, Pomme, Yazz Ahmed, L’Impératrice, Kerala Dust, BADBADNOTGOOD, Blonde Redhead, Black Pumas gibi kült isimler sahnede yer aldı.
Ayrıca Piaf! The Show ve Formidable! Aznavour gibi uluslararası yapımlar ve Mor ve Ötesi Senfonik, Gazapizm Senfonik, Ceza, Ajda Pekkan, Sıla, Pentagram gibi farklı müzik türlerinin yerli sanatçıları izleyicilerle buluştu.
Festivallerle de binlerce katılımcı ağırlayan Zorlu PSM, Sónar İstanbul 2024 ve MIX Festival 2024’ü gerçekleştirirken çok sevilen PSM Loves Summer serisinin yanı sıra PSM Loves2Dance Festival 2024 de İstanbul’a kazandırıldı.
Zorlu PSM Sanatı Herkes İçin Erişilebilir Kıldı!
‘Hepimizin Sahnesi’ mottosuyla Zorlu PSM’nin kapılarını herkese açtığı İlk Tiyatrom İlk Konserim projesiyle, toplamda 5 bine yakın her yaştan kişiye sahnelerinde kültür sanat deneyimi sundu. Zorlu Çocuk Tiyatrosu ise sevilen oyunlarıyla deprem bölgesindeki 7 binden fazla çocuğa moral verdi.
Sektörün Geleceği Bu Yıl da Zorlu PSM’de Şekillendi!
2021 yılında başlayan PSM Atölye programı, 3. yılını geride bıraktı. Toplamda 69 öğrenciyi 26 oyunla mezun ederek tiyatronun mutfağına yeni yetenekler kazandırırken, PSM Akademi-Sahne Teknisyenliği Programı’yla 25 teknisyene sektörde istihdam sağladı.
Zorlu PSM’de Keşfedilmemiş Dünyalar….
UNSEEN Tur ve UNSEEN Extreme ile sanatseverler, sahne arkasındaki gizli dünyayı keşfetme fırsatı buldu. Ayrıca PSM Aplikasyonu ve PSM Üyelik Programı da 2024 yılında hayata geçti.
Zorlu Performans Sanatları Merkezi
Zorlu Performans Sanatları Merkezi (Zorlu PSM), 12 yıldır ilham verici sanat deneyimlerini sanatseverlerle paylaşıyor. İzleyicilerine 12. sezonunda da "Dünyan Değişsin" mottosuyla seslenen ve kültür-sanat ve eğlence hayatının buluşma noktası olan Zorlu PSM, yeni sezonunda da sürprizler sunmaya devam ediyor.
Bugüne kadar 7 milyondan fazla sanatseveri ağırlayan Zorlu PSM, Türkiye’deki kültür sanat faaliyetlerine yön veriyor. Dünyaca ünlü müzikallerden, dünya çapındaki müzisyenlere, büyük prodüksiyonlu tiyatrolardan, kendi yapımlarına kadar uzanan nitelikli performansları sanatseverlerle buluşturan Zorlu PSM, dünya standartlarındaki çok amaçlı sanat merkezi tasarımıyla global bir sahne olma vizyonunu üzerinde taşıyor.
Yenilikçi, dinamik, güncel, güvenilir, eğlenceli, çok sesli, kapsayıcı, iddialı, sıra dışı yapısıyla performans sanatları merkezi olmanın ötesine geçerek kültür sanat sektörünün gelişimine katkı sağlayan Zorlu PSM, çatısı altındaki 7 farklı mekanda benzersiz bir kültür-sanat deneyimi sunmaya devam ediyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye’nin, Avrupa’ya kıyasla hala genç bir nüfusa sahip olsa da bu avantajının hızla azaldığını belirten BNP Paribas Cardif Acente Sigortacılığı ve Banka Sigortacılığı Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Sertsöz, “Ülkemiz, 2024 yılında Avrupa’nın en hızlı yaşlanan ülkesi olarak dikkat çekiyor ve finansal hazırlık açısından durum endişe verici bir tablo ortaya koyuyor. TÜİK verilerine göre, 2007 yılında %7,1 olan Türkiye’deki 65 yaş ve üzeri nüfus oranı, 2023 yılında %10,2’ye yükseldi. Yine TÜİK’in projeksiyonlarına göre Türkiye’nin yaşlı nüfus oranı (65 yaş ve üstü) 2050 yılına kadar %22’ye ulaşacak. Bu oranlar, nüfusun yaşlanma hızını ve bununla bağlantılı olarak ekonomik, sağlık ve sosyal politika gereksinimleri ortaya koyuyor. Ancak yapılan araştırmalar, bireylerin emeklilik ve yaşlılık dönemleri için finansal hazırlıklarının yetersiz olduğunu gösteriyor. Öyle ki katılımcıların yalnızca üçte biri emekliliğe hazır olduklarını belirtiyor. Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) bu soruna çözüm üretmek adına önemli bir fırsat sunuyor” dedi.
Nüfusun yaşlanmasıyla birlikte, sosyal güvenlik sistemlerinin üzerindeki yükün arttığını ve bireylerin ekonomik güvencelerini sağlamak için ek birikim ve desteklere ihtiyaç duyulduğunu ifade eden Gökhan Sertsöz, bu noktada BES’in, bireylerin emeklilik dönemlerinde ekonomik bağımsızlıklarını sağlamalarına yardımcı olarak yoksulluk riskini azaltabileceğinin altını çizdi. Sertsöz, Türkiye’de bireylerin BES’e katılımını teşvik etmenin, yalnızca bireysel düzeyde değil, toplumsal düzeyde de sürdürülebilir ekonomik ve sosyal yapının bir parçası olarak değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
“TES, finansal hazırlığı pozitif anlamda destekleyecek”
BES’in; devlet katkısı, düzenli birikim sağlama ve enflasyona karşı koruma gibi avantajlarıyla bireylerin emeklilikte yaşam standartlarını korumalarını sağlayabilecek önemli bir fırsat olduğunu belirten BNP Paribas Cardif Acente Sigortacılığı ve Banka Sigortacılığı Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Sertsöz, “BES, devletin yüksek teşviki ile vazgeçilmez bir birikim sistemi olarak öne çıkıyor. Dolayısıyla ülkemizde de uzayan yaşam sürelerinin yanı sıra emeklilik döneminde azalan gelirle birlikte zorlaşan ekonomik koşullar BES'e olan ilgiyi artırıyor. Hem birikim yapma hem de emeklilik döneminde ikinci bir maaşa sahibi olma motivasyonu Gönüllü BES'e olan katılımı cazip hale getiriyor. Özellikle, hayatımıza 2025 yılında girmesi beklenen Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES) ile de sistemin genişlemesi ve tasarruf bilincinin artırılması, finansal hazırlığı pozitif anlamda destekleyecektir” diye konuştu.
BES müşterileri için “Özel Müşteri Yönetimi” hizmeti
BES’in, uzun vadeli ve dinamik bir müşteri iletişimi gerektiren finansal bir hizmet sektörü olduğunu unutmamak gerektiğini vurgulayan BNP Paribas Cardif Acente Sigortacılığı ve Banka Sigortacılığı Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Sertsöz, “BES katılımcıları ile ilk sözleşmeyi başlattığınız tarihten itibaren uzun yıllara dayalı bir iletişim ve hizmet kalitesi sunabilmek gerekir. Bu sebeple müşterilerimizin doğru şekilde segmente edilmesinin yanı sıra, taleplerine ve ihtiyaçlarına hızlıca cevap vermek amacıyla uzman kadromuz ile Özel Müşteri Yönetimi hizmeti sunuyoruz. Düzenli müşteri iletişimi ile; dijital yenilikler, başarılı portföy yönetimi ve avantajlı ek fayda kampanyaları hizmet anlayışımızın odak noktalarını oluşturuyor. Bu çalışmalarımızda dönemsel olarak müşterilerimize, özellikle devlet katkısını maksimum oranda kullanmaları için, ‘EK Katkı Payı ödemelerine ek fayda kampanyaları’ ile destek veriyoruz.
Emeklilik hakkı yaklaşan müşterilerimize, emeklilik planlarında daha az riskli fon önerileri sunuyoruz. Ayrıca Emeklilik Gelir Planı ile maaş ödeme seçeneği kapsamında, emeklilik döneminde ikinci maaş geliri yaratmaları önerisini yapıyoruz. BNP Paribas Cardif Emeklilik olarak, BES katılımcılarına sunduğumuz fonların yönetimini yakından takip ederek katılımcılarımızın fon getirisi ile ilgili düzenli olarak bilgilendirilmesini sağlıyoruz” diye konuştu.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Çevre dostu ve ekonomik bir ısıtma çözümü sunan yenilikçi Samsung Split Isı Pompası benzersiz bir deneyim sunuyor. Tek bir sistem üzerinden yerden ısıtma, radyatör ve sıcak su kullanım ihtiyaçlarını karşılayan bu teknoloji, kolay kurulumu ve kullanımı ile dikkat çekiyor. Samsung Split Isı Pompası, yaklaşan kış mevsiminde evlerinizi ısıtmak için pratik ve enerji tasarruflu bir iklimlendirme çözümü sunuyor.
Kış aylarında maksimum konfor, minimum maliyet
Kış soğukları yaklaşırken, etkili ve düşük maliyetli ısınma çözümlerine olan ihtiyaç da artıyor. Samsung Split Isı Pompası, ısınma ve sıcak su ihtiyaçlarını tek sistemde sunabilen pratik ve enerji tasarruflu bir seçenek olarak öne çıkıyor. Kurulumu hızlı ve kolay olan bu sistem, tek dış üniteyle yaşam alanlarının iklimlendirme ve sıcak su ihtiyaçlarını çözüme kavuştururken, aynı zamanda enerji tasarrufunu da destekliyor.
Yüksek verimlilik ve çevre dostu teknoloji
Split Isı Pompası, iki farklı sistemin avantajlarını bir arada sunuyor. “Havadan Havaya Sistem”, hızlı ve etkili iklimlendirme sağlarken, “Havadan Suya Sistem” radyatör, yerden ısıtma ve sıcak su çözümleri sağlıyor.
Samsung Split Isı Pompası’nın TDM teknolojisi, enerji verimliliği ve çevre dostu performansıyla sınırlı alanlar için ideal bir seçenek oluşturuyor. Akıllı kontrol sistemi, havadan havaya ve havadan suya sistemleri arasında kolayca geçiş yapabiliyor. Bu da kurulum maliyetini düşürüyor ve alan kullanımını optimize ediyor. TDM teknolojisi ayrıca, havadan havaya ve havadan suya sistemlerini ideal şekilde birlikte yöneterek hızlı ısıtma sağlıyor. Böylece soğuk kış günlerinde iç mekanlar kısa sürede ısınabiliyor ve kullanıcılar da yaşam alanlarında hem ekonomik hem de kesintisiz konforun keyfini çıkarabiliyor.
Split Isı Pompası hakkında daha fazla bilgi ve kurulum seçenekleri için EHS Split Isı Pompası TDM | Samsung adresi ziyaret edilebilir.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
TLC Klima, dünyanın en büyük klima üreticilerinden biri olan ve Türkiye’de temsilcisi olduğu Gree Markası ile 11-14 Aralık tarihlerinde Antalya Anfaş Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen Hoteltech 2. Otel Teknik Ekipman ve Malzemeleri İhtisas Fuarı’na katıldı. Ulusal çapta otelcilik sektörü profesyonellerini bir araya getiren fuarda yerini alan Gree Klima Türkiye Temsilcisi TLC Klima, ziyaretçilere otelcilik sektörüne özel geliştirdiği enerji verimli ve sürdürülebilir iklimlendirme çözümlerini tanıttı.
Dünyanın en büyük klima üreticilerinden biri olan Gree, TLC Klima temsilciliğinde ile Hoteltech 2. Otel Teknik Ekipman ve Malzemeleri İhtisas Fuarı’na yenilikçi ve gelişmiş ürünleriyle Home, Split, Multi, Salon, Isı Pompası, Mini VRF ve VRF ürün kategorilerindeki geniş ürün gamını standında sergiledi. Otelcilik sektörüne yönelik yenilikçi çözümler sunulan fuarda Gree Türkiye Temsilcisi TLC Klima, enerji verimliliği sağlayan VRF sistemleri ve çevre dostu iklimlendirme üniteleri ile dikkat çekti. Gree Markası Türkiye Temsilcisi TLC Klima, ziyaretçilere sunduğu ürünlerle hem otelcilik sektöründeki konforu hem de enerji tasarrufunu artıran çözümlerini tanıttı. Akdeniz Bölge Müdür Yardımcısı Mehmet Keresteci, Eğitim ve Proje Müdür Yardımcısı Hüseyin Mecit ve Pazarlama Müdürü Serdar Ekmekçi, fuar panelinde TLC Klima'nın faaliyetleri ve temsilcisi oldukları Gree Klima'nın referans projeleri ve sunduğu çözümler hakkında kapsamlı sunumlar gerçekleştirdi.
Fuar ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Gree Türkiye temsilcisi TLC Klima’nın Pazarlama ve Ürün Yönetimi’nden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Filiz Doğan, "Otelcilik sektörü, sürdürülebilirlik ve verimlilik taleplerini gidermek için sürekli bir dönüşüm geçiriyor. Gree’nin Türkiye temsilcisi olarak bu dönüşümde öncülük etmek, sektöre yenilikçi çözümler sunmak bizim için büyük bir önem taşıyor. Fuarda, ürünlerimizi sektör profesyonellerine tanıtmak ve iş birlikleri kurmak adına verimli bir süreç geçirdik. Hem çevre dostu çözümler hem de yüksek performanslı klima sistemlerimizle sektördeki yükselen konumumuzu korumayı sürdüreceğiz. Antalya’daki geniş servis ve bayi ağımız, Gree’nin yenilikçi ürünlerinin kullanıcılarla buluşmasını kolaylaştırırken, müşterilerimize kesintisiz destek sunma güvencesi sağlamaktadır. Bölgedeki güçlü varlığımız, Gree’nin otelcilik sektörü için sunduğu enerji verimli ve sürdürülebilir çözümleri daha erişilebilir hale getirmektedir." açıklamalarında bulundu.
Gree Klima Hakkında
1991 yılında Çin’in Zhuhai şehrinde kurulan Gree Electric Appliances Inc., Ar-Ge, üretim, pazarlama ve servis hizmetlerinin entegre olduğu uluslararası bir iklimlendirme firmasıdır. Kurulduğu günden bugüne tecrübesiyle, teknolojisiyle ve Ar-Ge yatırımlarıyla dünyada 600 milyondan fazla kullanıcının seçimi olmuş, dünyanın en büyük klima üreticisidir. Bugün Çin, Brezilya ve Pakistan’da bulunan 18 klima üretim üssünde 16.000’i Ar-Ge, 30.000’i teknik çalışan olmak üzere 90.000’den fazla personel dünyanın sevdiği bu hava için çalışmaktadır. Gree Klima, 100.000’in üzerinde yerli, 53.000’in üzerinde ise buluş patenti olan kendi teknolojisini geliştiren bir markadır.
TLC Klima Hakkında
30 yılı aşkın sektör deneyimini Ocak 2016’da dünyanın en büyük klima üreticisi olan Gree Klima Sistemleri ile birleştiren TLC Klima, kalite ve optimizasyon odaklı ürün ve hizmetleriyle sürekli gelişerek büyümektedir. “Her Müşteri, Mutlu Müşteri” anlayışından ödün vermeden her hanede, her iş yerinde klima konforunu yaşatabilen bir firma olmayı amaçlamaktadır.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Yalıtım sektörünün lider markası İzocam, çevreye karşı olan duyarlılığını zirveye taşıyan “Düzenli Depolamaya Sıfır Atık” projesini hayata geçirdi. Yıllardır atık yönetimi uygulanan tesislerinde, proses hurdalarını enerji üretimi için kullanıma geçirerek sıfır atık hedefine ulaştı.
Türkiye’yi 59 yıl önce çevre dostu ve sağlıklı yalıtımla tanıştıran lider marka İzocam, “Düzenli Depolamaya Sıfır Atık” (Zero Waste to Landfill) projesi ile çevreye karşı olan duyarlılığını zirveye taşıdı.
Geçen yıl sürdürülebilirlik politikaları kapsamında sosyal ve çevresel açıdan önemli bir hedef belirlediklerini ve “Düzenli Depolamaya Sıfır Atık” projesine imza attıklarını açıklayan İzocam Genel Direktörü Murat Savcı, “Sürdürülebilirlik çalışmalarımız kapsamında 2023 yılı sonu itibariyle imza attığımız bu proje ile çevreye karşı olan duyarlılığımızı bir adım daha ileriye taşıdık. Böylece, yıllardır atık yönetimi uygulanan tesislerimizde, proses hurdalarının enerji üretimi için kullanıma geçirilmesi hedefimize ulaştık” dedi.
“Düzenli Depolamaya Sıfır Atık” projesinin; atık oluşumunun azaltılması, atıkların yeniden kullanılması ve geri dönüştürülmesi gibi sürdürülebilir uygulamalar yoluyla mümkün olduğunca fazla atığı atık depolama alanlarından uzaklaştırmayı ifade ettiğini belirten Savcı, “Bu proje ile proseslerimizden oluşan atıkları asgariye indirmekte, tekrar kullanmakta, tekrar kullanamadığımız geri dönüştürülebilir atıklarımızı ise kaynağında ayrı toplayıp geri dönüştürülmesini desteklemekteyiz. Kullanılan ambalajlarda %70 oranında geri dönüştürülmüş malzemelerden üretilen ambalajlar tercih etmekteyiz. Geri dönüştürülemeyen atıklarımızın ise enerji kaynağı olarak farklı sektörlerde kullanılması yoluyla geri kazanılmasını sağlamaktayız. Böylece tüm atıklarımızı sürdürülebilir bir yaşam döngüsüne sokmaktayız.
Tesislerimizde çıkan atık türleri ve ‘Düzenli Depolamaya Sıfır Atık’ kapsamında değerlendirdiğimiz atıklar; plastik, kağıt, karton, tahta, metal, elektronik atık, varil, atık yağ, kimyasallar ile kontamine olmuş atıklar ve proses hurdalarını kapsamaktadır. Tüm atıklar dokümante edilmiş atık yönetimi süreç ve prosedürlerini etkin bir şekilde yerine getirerek lisanslı firmalara gönderilmektedir. Bunlar arasında yer alan plastik, kağıt, karton, tahta, metal, elektronik atık, varil ve atık yağlar tekrar kullanım amacıyla geri dönüşüme gönderilirken, proses hurdaları, kimyasallar ile kontamine olmuş atıklar da enerji üretimi için kullanılmaktadır” diye konuştu.
Murat Savcı, İzocam olarak, Türkiye için yasal bir zorunluluk olmayan “Düzenli Depolamaya Sıfır Atık” projesi ile sadece hedeflerinden birini gerçekleştirdikleri için değil, aynı zamanda şirket olarak sahip oldukları yüksek çevre bilinci hedefine ulaşmanın gururunu yaşadıklarını da vurguladı.
Tüm tesisleri “Sıfır Atık Belgesi”ne sahip
Atık yönetimindeki tutumlarını tesislerine de yansıttıklarını söyleyen İzocam Genel Direktörü Murat Savcı, “Tüm tesislerimiz ‘Sıfır Atık Belgesi’ ile faaliyet göstermektedir. İlk olarak 2021’in Temmuz ayında İzocam Tarsus Tesisi’mizin aldığı bu belgeyi, 2022 yılı itibariyle tüm tesislerimiz almaya hak kazanmıştır. T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından verilen bu belge; tesiste israfın önlenmesini, kaynakların daha verimli kullanılmasını, atık oluşum sebeplerinin gözden geçirilerek atık oluşumunun engellenmesini veya asgariye indirilmesini, atığın oluşması durumunda ise kaynağında ayrı toplanmasını ve geri kazanımının sağlanmasını kapsayan bir dizi sürecin tamamlanmış olduğunu ifade etmektedir” şeklinde konuştu.
Üretimde, yüzde 80’e kadar “yedinci doğal kaynak” tan yararlanıyor
Doğadan ilham alarak doğal olanı destekleyen İzocam’ın, ülkemizdeki yasaların zorunlu tutmamasına rağmen, yapımında geri dönüşümlü malzemeler kullanılan, insan sağlığına zarar vermediği ve doğa dostu olduğu kanıtlanmış ürünler sunduğunu da aktaran Murat Savcı, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Çevre dostu malzemeler içeren İzocam ürünleri en az yüzde 30 oranında geri-dönüştürülmüş içeriğe sahip olup İzocam Camyünü üretiminde bu oran yüzde 80’e kadar çıkmaktadır. ‘Yedinci doğal kaynak’ olarak adlandırılan geri dönüştürülmüş malzeme kullanarak atık yönetimini zirveye taşıyan firmamız, ürünlerinin içeriği ile de tüm canlılara ve doğaya sağlıklı bir yaşam imkanı sunmaktadır. İzocam Taşyünü ve İzocam Camyünü, üretiminde kullanılan geri dönüştürülmüş malzemeler sayesinde, karbon ayak izimiz düşerken, yeşil bina sertifikasyon değerlendirmelerinde projelere ek puan kazandırarak LEED - BREAM ve YeS-TR gibi yeşil bina sertifikalarının alınmasına katkı sağlamaktadır. Ayrıca EPD belgeli camyünü, taşyünü ve ekstrüde polistiren ürünlerimiz yalıtım ürünlerinden puan alımını garanti etmektedir.”
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye'nin yüzde 100 yerli tek IP interkom üreticisi Multitek, aynı zamanda Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından Ar-Ge Merkezi olarak nitelendirilen alanındaki ilk şirket olmasıyla da dikkat çekiyor. Her yıl cirosunun yüzde 10’nu Ar-Ge çalışmaları için kullanan Multitek, kendi mühendis ve yazılımcılarıyla yüksek teknoloji ürünleri geliştiriyor.
Multitek’in son geliştirdiği inovatif ürünlerden birisi de Akıllı Posta Kutusu iBOX. İngiltere’de posta kutularında yaşanan güvenlik sorunlarından dolayı arayışta olan bir şirketin talebiyle geliştirilen iBOX, sektöründe bir ilk.
Multitek Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü Ece Demirkol iBOX geliştirme sürecini şöyle anlatıyor: ‘’ İngiltere’de posta kutularında yaşanan güvenlik sorunlarını çözmek isteyen bir şirket, bizden önce Çin ve Avrupa’da çeşitli şirketlerle görüşüyor. Ancak bu firmalar beklentilerini karşılayamıyor. En son bize geldiler ve biz onlar için yeni bir inovasyonla Akıllı Posta Kutusu’nu geliştirdik. Şimdi satışına geçiyoruz. Bu ürünümüzün Kuzey Avrupa’da büyük ilgi göreceğini düşünüyorum. Çünkü bu ülkelerde tek haneli villa tarzı konut stoğu yoğun ve online sipariş verilen malların teslimatında hırsızlık vakaları giderek artıyor. Bu ürün dünyada bir ilk ve bizim ihracatımıza büyük katkı sağlayacak.’’
Akıllı Posta Kutusu iBOX ne sağlıyor?
Dünyanın neresinde olursanız olun, kargo teslimatı için posta kutusunu uzaktan açabilir, teslim sonrası güvenliği sağlamak için kapatabilirsiniz.
Evde bulunmama gibi nedenlerle kargoların geri dönmesini engelleyerek teslimat sürecini hızlandırabilirsiniz.
Teslimat sonrası posta kutusunun güvenliğini sağlayarak çalınma veya zarar görme risklerini ortadan kaldırabilirsiniz.
Ar-Ge ile Global Başarı
Multitek IP interkom ürünlerinin Android işletim sistemine sahip son derece gelişmiş teknolojik ürünler olduğunu vurgulayan Ece Demirkol, ‘’ Ar-ge bizim için bir tutku demek. 2017 yılında Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından Ar-Ge Merkezi olarak nitelendirilen alanımızdaki ilk firma olduk. Her yıl en az 2 adet TÜBİTAK/TEYDEB projesi gerçekleştiriyoruz. Sektörün geleceğini belirleyen teknolojiler geliştirmek, kullanıcıların hayatlarına konfor ve güvenlik katan yeni teknolojiler üretmek işimizin en keyifli yanı. Örneğin Akıllı IP interkom ve bulut tabanlı IP interkom projelerimiz birçok ödüle layık görülen projeler oldu. Büyük ticari başarı da gösteren akıllı interkomlarımız bugün global firmalarla yarışıyor, hatta teknoloji olarak dünya standartlarının ötesinde yer alıyor. IP interkomlarımız neredeyse bir akıllı telefon gibi. Bunu Türkiye’de yapabilen bir rakibimiz yok. Dünyada ise çok az sayıda şirket var.’’ diye konuştu.
İnovasyonda Multitek
Ece Demirkol Multitek’in akıllı ev sistemleri alanında ar-ge’den üretime, satıştan satış sonrası desteğe 200 kişilik bir ekiple uçtan uca hizmet verdikleri ifade etti. Şirketin analog interkom, akıllı interkom, telefon santralleri ve yangın alarm sistemleri dahil yaklaşık 250 adet farklı ürün ile faaliyetini sürdürdüğünü belirten Demirkol, Multitek’in hem donanım hem de bir yazılım şirketi olduğunu bu nedenle sektörden gelen farkı çözüm önerilerini hızlı yanıt verebildiğini söyledi. Demirkol ‘’Bizde inovasyonun bir şirket kültürü. Multitek olarak yüksek teknoloji ile büyük katma değerli ürünler üretiyoruz. Türkiye’nin kilo başına ihracatı 1,37 dolar. Elektrik elektronikte 6 dolar civarında. Bizim ana üretimimiz olan IP interkomda ise 200 dolar. Eylül ayında lansmanını yaptığımız ve dünyada ilk olan her türlü konutun kablo ve cihaz değiştirmeye gerek kalmadan akıllı evlere dönüşmesini sağlayan, sektörümüzün temsilcisi Türk Elektronik Sanayicileri Derneği (TESİD) tarafından da 2024 yılında Jüri Özel Ödülü verdiği DiafonBox’dan sonra bulut tabanlı iBOX’ın da büyük ilgi göreceğini düşünüyoruz. Şirket olarak uzun vadede akıllı bina teknolojileri sektöründe lider konumumuzu sürdürerek, global pazarlarda daha etkin bir rol almayı ve global bir marka olarak tanınmayı hedefliyoruz. Bu nedenle katma değeri yüksek inovatif ürünler geliştirmeye devam edeceğiz. ’’ dedi.
Multitek hakkında:
1989 yılında Adnan Demirkol tarafından kurulan Multitek, yüzde yüz yerli sermayeli bir Ar-Ge şirketidir. Faaliyetine telefon santrali üretimi ile başlayan firma bugün 35 yıllık deneyimle bulut tabanlı bina iletişim ve akıllı ev teknolojileri üzerinde çalışıyor. Multitek Ar-Ge’den üretime, satıştan satış sonrası desteğe kadar uçtan uca hizmet veriyor. IP İnterkom sektöründe ilk ve tek yerli şirket olan Multitek, özenle, heyecanla ve tutkuyla teknoloji üretmeye devam ediyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Ingredy.app, ülkemizde sosyal kalkınmayı ve biyolojik çeşitliliği önceliklendiren, yerel değerlerimize sahip çıkan tedarikçileri bir araya getirdiği bu etkinlikte, gastronomi dünyasından önemli isimleri de ağırladı. Electrolux Profesyonel mutfağında gerçekleşen bu buluşmada katılımcılar, yerel ürünlerin sunduğu eşsiz tatları deneyimlerken üreticilerin hikayelerini yakından tanıma fırsatı buldu. Etkinliğe Koçulu Çiftliği, Reis Bakliyat, Arıcan Bal, Meandros, Kürşat Zeytinyağı, Lazika Çay, İksirli Çiftlik, Vinolus, Frea Naturalz, Portakal Bahçem, Conker Lakarda, Plant Factory ve Mix Me Up gibi üreticiler katılarak yerel üretimin sosyal ve ekonomik etkisine dikkat çekti.
Ingredy kurucusu Betül Bildik’ten yerel üretime ve sosyal satın almaya vurgu
Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Ingredy.app kurucusu Betül Bildik, yerel ürünlerin önemine dikkat çekerek şunları söyledi "Yerel ürünler, gastronomi sektörüne hem lezzet hem de ekonomik değer katıyor. Restoranlarda yerel ürünlerin daha fazla kullanılması, bu ürünlere olan talebi artırarak yerel üreticilere doğrudan destek sağlar. Bu süreç, tarımı ve tedarik zincirini korurken, sürdürülebilir bir ekosistemin oluşumuna da katkıda bulunur." Betül Bildik ayrıca satın alma kararlarının sadece maliyet, kaliteli ürün ve gıda güvenliği gibi kriterlere dayanmaması gerektiğini belirtti. Bildik, sosyal satın almanın önemine vurgu yaparak şunları ekledi:
"Yerel üreticilerden ürün temin etmek, yalnızca kaliteli ve güvenli ürün sağlamak anlamına gelmez. Aynı zamanda yerel istihdamı destekler, bölgesel ekonomiyi güçlendirir ve kırsal kalkınmaya katkıda bulunur. Restoranların satın alma süreçlerinde sosyal etkiyi göz önünde bulundurmaları, gastronomi sektöründe sürdürülebilir bir geleceğin temel taşlarından biridir."
Ingredy Hakkında
Arkasında 20 yıllık sektör tecrübesi bulunan Ingredy, gastronomi profesyonellerini ulusal ve yerel tedarikçilerle buluşturan dijital bir platform. Platformda büyük kurumsal firmalar ve coğrafi işaretli ürünler üreten küçük üreticiler yer alıyor. Yeni nesil çözümleriyle, tedarik zincirini optimize ederek daha verimli, sürdürülebilir ve şeffaf bir sektör yaratmayı hedefleyen Ingredy, şeflerin ve işletmelerin istedikleri ürünü, istedikleri sıklıkta, doğru üreticiden, gerçek kalitesinde ve hızlı bir şekilde sipariş etmelerini sağlıyor. Mevcut sipariş sistemleriyle entegre olabilen platform, işletmelere katma değer yaratabilecekleri veri sunarak geleneksel tedarik zincirinin ötesine geçiyor.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.