Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Wall Street Açılmadan
ABD’nin bazı elektronik ürünlerde tarife muafiyeti getirebileceğine dair haber
akışı, küresel borsalarda tepki alımlarını beraberinde getiriyor. ABD’de Dow
Jones, S&P 500 ve Nasdaq endeksleri, geçen haftanın son işlem gününde
sırasıyla %1,6, %1,8 ve %2,1 yükseldi. Öğle saatleri itibarıyla ABD vadelileri
%1’in üzerinde pozitif seyrediyor. Avrupa borsalarında da %2’ye varan
yükselişler görülürken, Asya borsaları da genel olarak günü pozitif
kapanışlarla tamamladı.
ABD’nin gümrük tarifeleri konusundaki ısrarlı tutumunda kısa vadede ciddi bir
değişim beklemiyoruz. Bu nedenle, ABD Başkanı Trump ve ekonomi
yönetiminden gelen açıklamalara bağlı olarak yüksek volatilitenin sürmesini
öngörüyoruz. Ancak tüm ülkeler ve ürünler bazında yüksek tarifeler
halihazırda açıklandığı için, bundan sonraki süreçte istisna ve muafiyet gibi
ılımlı mesajların daha sık gündeme gelmesi muhtemel. Bu tür açıklamalar,
küresel risk iştahını zaman zaman destekleyebilir. Öte yandan, belirsizliklerin
devam etmesi, yatırımcıların riskten kaçınma eğilimlerini korumasına neden
olabilir. Bu bağlamda gelişmeler yakından takip edilecek.
Bilançolar tarafında geçtiğimiz hafta JPMorgan Chase, Morgan Stanley ve
Wells Fargo, ilk çeyrek sonuçlarında piyasa beklentilerinin üzerinde kâr
açıkladı. Bugün ise Goldman Sachs’ın finansal sonuçları takip edilecek.
Altının ons fiyatı, bu öğle saatlerinde 3 bin 200 doların hemen üzerinde
işlem görürken, Brent tipi ham petrol 65 dolar seviyesinin hemen altında
bulunuyor. Bitcoin 85 bin dolar seviyesinde, Ethereum ise bin 700 dolar
seviyesinde bulunuyor. Bugün yurt dışında, TSİ 18:00’de ABD’de New York
Fed’in mart ayına ilişkin 12 aylık enflasyon beklentileri açıklanacak. Ayrıca,
Fed’in şahin üyelerinden Waller’ın TSİ 20:00’de yapacağı konuşma yakından
izlenecek.
Tacirler Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
www.tacirler.com.tr
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Hazine ve Maliye Bakanlığı'ndan konuya ilişkin yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Finansal İstikrar Komitesi Hazine ve Maliye Bakanımız Sn. Mehmet $İM$EK başkanlığında bugün (14 Nisan 2025) toplanmıştır.
Toplantıda, dünya ve Türkiye makroekonomik görünümü kapsamlı bir şekilde değerlendirilmiştir.
Ayrıca, bankacılık, sermaye piyasaları ve sigortacılık sektörüne ilişkin güncel gelişmeler istişare edilmiştir.
Komite, dengeli ve sürdürülebilir büyümenin en önemli unsurlarından olan makro finansal istikrarın korunması için bütüncül bir yaklaşımla çalışmalarına devam etmektedir.
Matriks Haber Servisinin Nisan ayı TCMB Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısına ilişkin beklenti anketi 19 ekonomistin katılımıyla sonuçlandı.
TCMB'nin bu ayki toplantısına ilişkin tahmin veren ekonomistlerin medyan beklentisi politika faizinin 42,5 düzeyinde sabit tutulması yönünde oluştu.
Ankete katılan 19 ekonomistin 4'ü politika faizinin yükseltileceğini öngördü.
Faizde yükseliş bekleyen 4 ekonomistin 3'ü 350 baz puan, 1'i ise 250 baz puan artış yönünde tahminde bulunurken, faiz koridorunda 200-350 baz puan aralığında artış beklentileri ortaya çıktı.
Ekonomistlerin yıl sonu faiz tahmini ise %35 olarak gerçekleşti.
Yıl sonuna ilişkin beklentiler %30 ila %40 aralığında yer aldı.
Merkez Bankası faiz kararı 17 Nisan Perşembe günü saat 14.00'te açıklanacak.
Merkez Bankası 6 Mart'taki PPK toplantısında politika faizini 250 baz puan indirerek %42.5 düzeyine çekmişti.
Banka 20 Mart'ta gerçekleştirdiği ara toplantıda ise gecelik vadede borç verme faiz oranının (faiz koridorunun üst bandı) 200 baz puan artırılarak yüzde 46’ya yükseltilmesine karar vermişti.
Söz konusu ara toplantıda politika faizi yüzde 42,5’te, gecelik vadede borçlanma faiz oranı (faiz koridorunun alt bandı) ise yüzde 41’de sabit tutulmuştu.
Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) tarafından yayımlanan 19. Para Politikası Değerlendirme Notu, Türkiye'nin 2025 yılı enflasyon görünümüne dair önemli uyarılar içeriyor. Notta, tüketici fiyatlarındaki yüksek seyir ve Merkez Bankası'nın (TCMB) enflasyon tahminlerinin gerçekleşmesindeki zorluklar ele alınırken, para politikasının daha temkinli ve esnek yürütülmesi gerektiği vurgulanıyor.
Yüksek enflasyon G20’de zirvede
Ocak ve Şubat 2025'te açıklanan enflasyon verilerinin ardından Türkiye, G20 ülkeleri arasında en yüksek enflasyona sahip ülkelerden biri olmaya devam etti. TEPAV’ın değerlendirmesine göre, mevcut eğilimde yıllık enflasyon azalış yönünde seyretse de 2025 yıl sonu için öngörülen enflasyon tahmininin üst sınırına ulaşılması oldukça zor görünüyor. Raporda, son altı ayda yıl sonu enflasyon tahminlerinin üç kez yukarı yönlü revize edildiği hatırlatılıyor. Özellikle, politika faizinin indirildiği bir Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısının hemen ardından yapılan son yukarı yönlü revizyon, para politikasına olan güveni zedeleyebileceği gerekçesiyle eleştiriliyor.
Faiz indirimleri beklentileri çıpalayamıyor
TEPAV, faiz indirimlerinin enflasyon beklentileri üzerinde yeterince dengeleyici bir etki oluşturmadığını vurguluyor. Bu durumun, enflasyonla mücadeleyi zorlaştırdığı gibi, beklentilerin Merkez Bankası’nın hedefleriyle uyumlu hale gelmesini de geciktirdiği belirtiliyor. Notta ayrıca, bazı mal ve hizmet kalemlerinde gözlenen sert fiyat artışları sonrasında yapılan fiyat indirimlerinin, fiyatlama süreçlerinde öngörü eksikliğine ve kurumlar arası eşgüdüm yetersizliğine işaret ettiği ifade ediliyor.
Para politikasında esnekliğin korunması gerekiyor
Değerlendirme notunda dikkat çeken önerilerden biri, para politikasında esneklik ve şeffaflığın artırılması oldu. “Temkinli bir para politikasının yürütülmesinin ve para politikasının esnekliğinin korunmasının gerekli olduğu” belirtilen raporda, bu esnekliğin sağlanması için fiili politika faizinin sabit tutulması, üst bantta artış yapılması ve gerektiğinde gecelik faizlerin yükselmesine imkan tanınması gerektiği belirtiliyor. Raporda, bu yaklaşımın para politikasını hem daha şeffaf hale getireceği hem de piyasa beklentilerini daha güçlü bir şekilde yönlendirme imkânı sağlayacağı ifade ediliyor.
Belirsizlik ortamında öncelik: Kontrol edilebilir olanları azaltmak
Küresel ve yerel belirsizliklerin arttığı bir ortamda, TEPAV, özellikle kontrol edilebilen belirsizliklerin azaltılmasına odaklanılması gerektiğini vurguluyor. “Hem içeride hem de dışarıda belirsizlikler artarken, yönetilebilen riskleri minimize etmek önemlidir” şeklinde yapılan uyarı, ekonomi yönetiminin elindeki araçları daha etkin ve öngörülebilir bir biçimde kullanmanın önemine işaret ediyor. Raporda ayrıca, kurumlar arası koordinasyon, güven inşası, şeffaf iletişim ve karar alma süreçlerinin netliği gibi unsurların, belirsizliği azaltma sürecinde kritik rol oynadığına dikkat çekiliyor.
Faiz değişikliğine gerek yok, reformlar şart
TEPAV Para Politikası Çalışma Grubu, mevcut koşullarda politika faizinde değişiklik yapılmasına gerek olmadığına karar vermiştir. Ancak, para politikasının etkinliğini artıracak yapısal adımların bir an önce hayata geçirilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Raporda, başarılı bir para politikası için yalnızca teknik araçlar değil, aynı zamanda hukukun üstünlüğü, kurumsal bağımsızlık, mali disiplin ve yapısal reformların da önem taşıdığı belirtilmektedir. Bu doğrultuda, TEPAV, temkinli bir para politikasının uygulanmasının gerekli olduğunu vurgulamaktadır. Önerilen strateji, fiili politika faizinin %46 seviyesinde sabit tutulması, repo faizinin politika faizi seviyesine çekilmesi ve faiz koridorunun %46'lık orta nokta etrafında yeniden düzenlenmesidir. TEPAV, bu adımların hızla uygulanması gerektiğini ifade etmektedir.
https://tepav.s3.eu-west-1.amazonaws.com/upload/files/1744625142991-0.TEPAV_Para_Politikas_Degerlendirme_NotuSay19.pdf
Yurt
içinde İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması sonrasında satış eğiliminin artmasının
ardından yurt dışından gelen Trump tarifelerinin etkisiyle piyasalarda çalkantılı seyir devam ediyor
Trump ile İsrail Başbakanı Netanyahu’nun yaptıkları görüşmede Netanyahu Türkiye ile çatışma
istemediklerini belirtirken, Trump Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan övgüyle bahsetti Yakın bir dönemde
iki liderin görüşme yapması bekleniyor
Hazine
ve Maliye Bakanı Şimşek, Türkiye'nin ABD'nin ticaret risklerinden ve petrol fiyatlarındaki
düşüşten dolayı gelişmekte olan diğer ülkelere nazaran daha az etkileneceğini, petrol fiyatlarındaki
düşüşün Türkiye'nin cari açığını daraltacağını ve rezervlerin yeniden inşasına yardımcı olacağını ifade
etti Ayrıca güncel konjonktürün tarife kaynaklı olduğunu ve Türkiye’de daha yumuşak bir büyüme
yaşanabileceğini açıkladı
Karşılıklı
misillemeler sürmeye devam ediyor Trump vites artırdıkça Çin’den de benzer oranda karşılık
gelmeye devam ediyor Trump Çin dışında diğer ülkeler için tarifeleri 90 gün askıya aldı Ticaret
savaşlarının nabzının düşmediği bu konjonktürde karşılıklı olarak Çin mallarına tarife 145 Amerikan
mallarına ise 125 oldu ABD’de, Mart ayında tüketici fiyatları bir önceki aya göre 0 1 gerilerken
çekirdek enflasyonda 0 1 artış kaydedildi Yıllık manşet enflasyon 2 4 ile beklentilerin altında kalırken
yıllık çekirdek enflasyon 2 8 oldu ABD'de Üretici Fiyat Endeksi ( Mart ayında mevsimsel etkilerden
arındırılmış olarak 0 4 düştü Bu verilerin kısa vade çok da belirleyici olmadığını, ticaret savaşlarının
bu denli sert geçmesiyle birlikte ABD’de enflasyonun önümüzdeki dönemde kritik bir hale
gelebileceğini söyleyebiliriz Her hafta yakından izlediğimiz işsizlik maaşı başvuruları ise 5 Nisan
haftasında 223 bine yükseldi
Yurtiçine
baktığımızda TCMB, Mart ayında gıda fiyatlarında yaşanan artışlarda Ramazan ayının da
etkili olduğunu açıkladı 2025 yılı Şubat ayında sanayi üretimi yıllık bazda 1 9 azalırken aylık bazda
1 6 azaldı Yıllık periyotta madencilik sektörü ile imalat sanayinde azalış görülürken elektrik, gaz, buhar
ve iklimlendirme sektöründe artış görüldü Aylık periyotta madencilik endeksi ile imalat sanayi sektörü
endeksinde düşüş enerji sektöründe ise artış görüldü
TCMB
tarafından açıklanan verilere göre 12 ay ve 24 ay sonrası enflasyon beklentileri Mart ayında artış
gösterdi Bununla birlikte cari yılsonu TÜFE beklentisi 29 98 ’e yükseldi
Yurt
dışı yerleşik yatırımcılar 4 Nisan ile biten haftada hissede 445 2 milyon dolarlık satış yaptı 28
Mart’ta da 651 9 milyon dolar satmışlardı Son 2 haftada hisse senetlerinde 1 01 milyar dolarlık satış
gerçekleşmiş oldu Satışların hisse senetlerinde nispeten daha sınırlı kaldığını söylemek mümkün DİBS
tarafında çok daha büyük bir satış eğilimi gözlenirken son iki haftalık çıkış 4 36 milyar dolar oldu
Perşembe
günü Merkez Bankasının faiz kararını takip edeceğiz Beklentimiz faizin sabit kalması
yönünde Gecelik borç verme faizinin 46 ’ya yükseltildiği bu süreçte bir faiz indirimi beklemiyoruz
Bugün
güne pozitif başlamasını beklediğimiz BIST 100 endeksinde hala endeksin 100 haftalık ağırlıklı
ortalama seviyesi konumunda bulunan 9500 ’lü rakamların altında olunması negatif görünümü
destekliyor Bu nedenle BIST 100 endeksinde tekrar pozitif görünümün artması için 9500 seviyelerinin
üzerinde kapanışlar görülmesi daha doğru bir beklenti olacaktır
Pardus Portföy Yönetimi A.Ş
https://pardusportfoy.com/
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Kuruluştan konuya ilişkin yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Borusan Grubu'nun girişim sermayesi şirketi Borusan Ventures, sürdürülebilir kaynaklardan enerji üretimi gerçekleştiren teknolojilere yatırım yapmaya devam ediyor. Modüler elektrolizör yapısıyla hidrojen üretimi gerçekleştiren Fourier, Borusan Ventures'ın da katıldığı Seri A yatırım turunda toplam 18,5 milyon dolarlık yatırım aldı.
Borusan Grubu'nun kurumsal girişim sermayesi şirketi Borusan Ventures, odak alanlarındaki yeni girişimleri destekleyen yatırımlarını sürdürüyor. Borusan Ventures bu vizyonla hidrojen üretimi için modüler elektrolizör geliştiren ABD merkezli Fourier'in 18,5 milyon dolar yatırım aldığı Seri A yatırım turuna katıldı. General Catalyst ve Paramark Ventures liderliğinde gerçekleşen turda Airbus Ventures, MCJ, GSBackers ve Positive Ventures gibi yatırımcılar da katkıda bulundu.
Silikon Vadisi merkezli Borusan Ventures, ABD ve Avrupa'da enerji, mobilite, lojistik, tedarik zinciri ve endüstriyel teknolojiler gibi alanlardaki erken aşama girişimlere yatırım yapıyor. Borusan Ventures, Borusan Grubu'nun 80 yılı aşkın endüstriyel deneyiminden yararlanarak global başarı ve uzun vadeli etki hedeflediği girişimlere stratejik destek sağlıyor, yeni pazarlara erişim imkanı sunarak büyüme fırsatları yaratıyor.
Fourier hidrojen üretimini kolaylaştırıyor
Dünyada enerji talebinin hızla artmasından yola çıkan Fourier'in geliştirdiği sistem, yerinde ve talep üzerine hidrojen üretimini mümkün kılıyor. Bu yeni dönemde, daha güvenilir, uygun maliyetli, ölçeklenebilir ve sürdürülebilir enerji çözümlerine duyulan ihtiyaç her geçen gün büyüyor. Hidrojen, yüksek enerji yoğunluğu ve çevre dostu yapısıyla bu talepleri karşılamak için büyük biir potansiyele sahip. Ancak, yüksek maliyetler, verimsiz üretim yöntemleri ve karmaşık lojistik süreçleri, hidrojenin geniş çapta benimsenmesini uzun yıllardır engelliyordu.
Fourier'in teknolojisinin merkezinde hidrojen üretimini mevcut çözümlerden tamamen farklı kılan ultra-modüler, yazılım tanımlı bir sistem mimarisi bulunuyor. Yüksek verimlilik ve güvenirlik sağlamak için performansı gerçek zamanlı olarak optimize eden gelişmiş algoritmalar tarafından yönetilen bu mimari, yalnızca sistemi çalıştırmakla kalmıyor, aynı zamanda performansı izleyip tahmin ederek arıza sürelerini en aza indiriyor ve en yüksek operasyonel verimliliği sağlıyor.
Modüler sistem, bir hidrojen araç filosunu çalıştırmak veya endüstriyel operasyonlara enerji sağlamak gibi her bir saha veya uygulamanın özel ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde kolayca yapılandırılabiliyor ve ölçeklendirilebiliyor. Bu modüler yaklaşım, ilk yatırım maliyetlerini düşürüp kurulum sürecini basitleştiriyor ve talep arttıkça ölçeklenebilirlik sağlıyor. Fourier, geleneksel hidrojen üretiminin lojistik kısıtlamalarını bertaraf ederek, hidrojenin ulaşım, ısıtma-soğutma ve enerji depolama gibi sektörler için uygulanabilir ve uygun maliyetli bir çözüm haline gelmesinin önünü açıyor.
Daha önceki girişimlerini Apple ve Google gibi şirketlere satmış deneyimli bir girişimci olan Fourier'in kurucusu ve CEO'su Siva Yellamraju, geçmiş deneyimlerini bu kez enerji sektöründe gördüğü fırsatları değerlendirmek için kullanmayı amaçladığını belirtiyor.
Defne Kocabıyık Narter; "Fourier'i desteklemekten büyük heyecan duyuyoruz."
Borusan Ventures Kurucusu ve Başkanı Defne Kocabıyık Narter yeni yatırımlarıyla ilgili şunları söyledi: "Fourier ilk olarak yüksek lojistik maliyetlerine ve karmaşık altyapıya sahip olan taşıma hidrojen pazarını hedefliyor. Modüler ve yerinde üretim modeliyle doğrudan bu zorlukları aşmaya çalışarak müşterilerin ihtiyaç duydukları yerde, düşük maliyetli ve çok küçük ölçeklerde bile üretim yapmalarına olanak veriyor ve anında değer yaratıyor. Fourier'in yenilikçi hidrojen üretim teknolojisine yaptığımız bu yatırım, Borusan Ventures ile sürdürülebilir bir geleceğe katkıda bulunma ve temiz enerji çözümlerini destekleme vizyonumuzun da somut bir göstergesi. Hidrojenin yaygınlaşmasını hızlandırma yolculuklarında Fourier'e destek olmaktan büyük heyecan duyuyoruz."
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye mobilya, kağıt ve orman ürünleri ihracatı mart ayında yüzde 0,4 düşüş gösterirken, Akdeniz'den yapılan ihracat yüzde 8'lik artış yakaladı. Sektör, özellikle komşu ve çevre ülkelerde ihracat başarısı gösterirken, hedef pazarlardan olan ABD'de ise yüzde 12'lik artış sağladı.
ABD'nin vergi politikasını yakından izleyeceklerini söyleyen AKAMİB Başkanı Onur Kılıçer, "Kaliteli üretim ve ürün çeşitliliğimizle bu pazarda etkili olabiliriz. Ancak, rekabetçi fiyatlara sahip olmak bu fırsatı avantaja çevirmek için kilit bir rol oynuyor. Bunun için ihracatçıları destekleyecek mekanizmalar gerekli" dedi.
Türkiye mobilya, kağıt ve orman ürünleri sektörünün mart ayı ihracatı geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 0,4 azalış göstererek 672 milyon 716 bin dolar oldu. Sektör, yılın ilk çeyreğinde 2024 yılına kıyasla yüzde 2,1 oranında azalış göstererek 1 milyar 888 milyon 457 bin dolarlık ihracat geliri elde etti.
Akdeniz'in ihracatı yüzde 8 arttı
Akdeniz Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği (AKAMİB) ise mart ayında yüzde 8'lik artış kaydederek 83 milyon 559 bin dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Ocak-Mart döneminde ise 234 milyon 637 bin dolarlık ihracata ulaşan AKAMİB, bu döneme yüzde 3'lük artış kaydetti.
Komşu ve çevre ülkelerde dikkat çeken büyüme
Sektörün Türkiye geneli mart ayı ihracatında en başarılı ilk beş pazarı Irak, Birleşik Krallık, ABD, Libya ve Almanya oldu. İlk 10 pazar içerisinde Libya'ya yüzde 117, Fas'a yüzde 33, Romanya'ya yüzde 13 ve ABD'ye yüzde 12'lik ihracat artışları dikkat çekti.
AKAMİB'in mart ayı ihracatında da Irak ilk sırada yer aldı. Irak'ı sırasıyla; Almanya, Libya, Romanya ve Suriye takip etti. İlk 10 pazar içerisinde Lübnan'a yüzde 365, Suriye'ye yüzde 121, Libya'ya yüzde 175, Fas'a yüzde 68 ve Suriye'ye yüzde 45'lik ihracat artışı görüldü. Hedef pazarlardan ABD'ye yapılan ihracatta yüzde 12'lik artış kaydedildi.
"Fırsatları değerlendirmemiz için ihracatçıları destekleyecek mekanizmalar gerekli"
Mart ayı ihracat verilerini değerlendiren AKAMİB Başkanı Onur Kılıçer, Türkiye geneli sektör ihracatında daralmanın sınırlı kaldığını, AKAMİB'in ise büyüme ivmesini artırdığını belirtti. Bu başarıda komşu ülkelerle olan iyi ilişkilerin ve Türk ürünlerine artan talebin etkili olduğunu ifade eden Kılıçer, ABD pazarında ise yüzde 12'lik artış yakalandığına dikkat çekti.
ABD'nin sektör için önemine vurgu yapan Kılıçer, "Irak ve Birleşik Krallık'tan sonra en güçlü üçüncü pazarımız olan ABD, katma değerli ürünler için büyük fırsat sunuyor. ABD'nin vergi hamlelerini dikkatle izleyerek, olası fırsatları değerlendirmeye çalışacağız. Kaliteli üretim ve ürün çeşitliliğimizle bu pazarda etkili olabiliriz. Ancak, rekabetçi fiyatlara sahip olmak bu fırsatı avantaja çevirmek için kilit bir rol oynuyor. Hangi pazar olursa olsun, fiyat avantajı şart. Olası fırsatları değerlendirmemiz için ihracatçıları destekleyecek mekanizmalar gerekli" dedi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Uluslararası Telekomünikasyon Birliği’ne (ITU) bağlı, Yerleşik Yapay Zekâ Odak Grubu’nun ilk toplantısı Turkcell ev sahipliğinde İstanbul’da gerçekleşti. Etkinliğe Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu ile ITU Standardizasyon Bürosu Direktörü Seizo Onoe’nin yanı sıra dünya genelinden 100’ü aşkın sektör temsilcisi katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Turkcell Genel Müdürü Dr. Ali Taha Koç, “Bu etkinliğe ev sahipliği yapmak, sadece Türkiye’de değil global ölçekte de dijital dönüşüme liderlik etme vizyonumuzun da bir yansıması” dedi.
Türkiye’nin lider teknoloji ve iletişim şirketi Turkcell, Uluslararası Telekomünikasyon Birliği (ITU) bünyesinde kurulan Telekomünikasyon Ağları için Yerleşik Yapay Zekâ Odak Grubu’nun (ITU-T Focus Group on AI-Native Network, FG-AINN) ilk yüz yüze toplantısına ev sahipliği yaptı. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu ile ITU Standardizasyon Bürosu Direktörü Seizo Onoe’nin de katıldığı zirvede yapay zekâ temelli şebekeler hakkında çalıştaylar gerçekleştirildi.
Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Turkcell Genel Müdürü Dr. Ali Taha Koç, iletişim teknolojilerinin geleceğini şekillendirmek amacıyla düzenlenen zirvenin ev sahibi olmaktan duyduğu memnuniyeti ifade etti. Koç, “Telekomünikasyon ağlarına yapay zekâ entegrasyonuyla daha akıllı, daha etkin ve daha verimli dijital altyapılar kurmayı hedefliyoruz. Otonom karar mekanizmalarıyla donatılmış, sıfıra yakın gecikmeye sahip ve bütünsel bağlantı halinde çalışan ağlar, yakın geleceğin telekom standartları olacak. Yapay zekâ tabanlı telekomünikasyon ağlarına dair küresel sektör temsilcilerini, akademisyenleri ve standartlaştırma uzmanlarını ülkemizde ağırlamaktan dolayı mutluyuz. Bu toplantının ülkemizde gerçekleşmesi tesadüf değil. Turkcell olarak yenilikçi haberleşme altyapıları üzerine yoğun bir çalışma içindeyiz. Güncel telekomünikasyon standartlarını bir adım ileriye götürmenin yollarını düşünüyor, araştırıyor, çalışıyoruz. Yapay zekâ, kuantum, 6G gibi dönüştürücü teknikler de önümüzü açıyor. Kurucu üyesi olduğumuz ve aynı zamanda başkanlığını yürüttüğümüz bu uluslararası oluşumun ilk yüz yüze toplantısına katılımları ve katkılarından dolayı BTK Başkanı Sayın Ömer Abdullah Karagözoğlu ve ITU Standardizasyon Bürosu Direktörü Seizo Onoe başta olmak üzere tüm konuklara çok teşekkür ediyorum” dedi.
“Kuantum sonrası döneme hazırlanıyoruz”
Etkinliğin 14 Nisan Dünya Kuantum Günü’nde gerçekleşmesinin önemine de değinen Ali Taha Koç şu ifadelerde bulundu: “Kuantum teknolojileri, iletişimin geleceğinin şekillenmesinde çok önemli bir rol oynayacak. Turkcell olarak, Türkiye'nin kuantum yolculuğunda en ön safta yer almaktan gurur duyuyoruz. Telekomünikasyon sektörünü kuantum sonrası döneme hazırlayacak kriptografi çözümlerinin geliştirilmesine yönelik GSMA (Uluslararası GSM Birliği) bünyesinde kurulan çalışma grubuna Türkiye’den katılan ilk ve tek şirketiz. Uluslararası teknoloji ekosisteminin paydaşları ile iş birliği içinde, iletişim ve bağlantı teknolojilerinin geleceğini tasarlamaya devam edeceğiz. Turkcell olarak güçlü altyapı ağımızla, insanlarımızın sağlam bağlarla birbirine ve hayata bağlanmasına öncülük etmeyi sürdüreceğiz.”
Uluslararası Telekomünikasyon Birliği (ITU) Telekomünikasyon Standardizasyon Bürosu Direktörü Seizo Onoe ise konuyla ilgili şu açıklamada bulundu: “Yapay zekâ uygulamaları, küresel iletişim ve ağ altyapılarına hızla entegre oluyor. Bu dönüşüm sürecinin sağlıklı, güvenilir ve verimli şekilde ilerleyebilmesi için, tüm paydaşların üzerinde uzlaştığı uluslararası standartlara duyulan ihtiyaç her zamankinden daha fazla. ITU bünyesinde kurulan Yapay Zekâ - Yerel Ağlar Odak Grubu’nda, alanında öncü kuruluşlar ve uzmanların ortak çalışmalara imza atmasından büyük memnuniyet duyuyoruz. Bu iş birliği, geleceğin ağlarını şekillendirmede kritik bir rol oynayacak.”
BTK Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu, konuyla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: “Yapay zekâ destekli ağlara geçiş, yalnızca teknolojik bir sıçrama değil, aynı zamanda tüm sektörleri dönüştürecek bir paradigma değişimidir. Bugün burada İstanbul’da, yapay zekâ odaklı ağların tanımı ve çerçeveleri, potansiyel etkilerini vurgulayan kullanım senaryoları, teknik spesifikasyonlar ve uygulama önerileri üzerinde ilerlemeyi amaçlıyoruz. Turkcell’in ev sahipliğinde bir araya gelerek bu dönüşümün çerçevesini birlikte çizmekten büyük heyecan duyuyoruz. Amacımız, yapay zekâyı ağların merkezine yerleştiren, otonom, uyumlu ve geleceğe hazır sistemleri birlikte inşa etmek.”
Uluslararası Telekomünikasyon Birliği (ITU) Hakkında:
Uluslararası Telekomünikasyon Birliği (ITU), Birleşmiş Milletler’in dijital teknolojilerden sorumlu kuruluşudur ve 194 Üye Devlet ile birlikte 1.000’in üzerinde şirket, üniversite, sivil toplum kuruluşu ile uluslararası ve bölgesel örgütlerden oluşan bir üyeliğe sahiptir. 1865 yılında kurulan ITU, radyo frekans spektrumunun ve uydu yörüngelerinin küresel kullanımını koordine eder, uluslararası teknoloji standartlarını belirler, evrensel bağlantı ve dijital hizmetleri teşvik eder ve en uzak topluluklar da dahil olmak üzere herkesin sürdürülebilir dijital dönüşümden faydalanmasını sağlamaya yardımcı olur. Yapay zekâdan (AI) kuantuma, uydulardan deniz altı kablolarına, gelişmiş mobil ve kablosuz geniş bant ağlarına kadar ITU, dünyayı ve ötesini birbirine bağlamaya kararlıdır. Daha fazla bilgi için: www.itu.int.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.