Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
İstanbul Okan Üniversitesi’nin Türkiye’de ilk kez başlattığı Girişimcilik Dersi’ne Türkiye Bankalar Birliği Başkanı ve Ziraat Bankası Genel Müdürü Alpaslan Çakar konuk oldu. Çakar, gençlere eğitim ve iş hayatından anılar anlatarak tavsiyelerde bulundu. “Emeğe, çalışkanlığa, azme inanırım. Ben buradayım deyin, fark yaratın” diyen Çakar “Gençlerimize fırsat verildiğinde ne muhteşem işler yapabileceklerine çok kez şahit oldum” sözleriyle gençlere umut verdi.
“Çalışmak işin esasıdır. Çok çalışmadan hiçbir şey kazanamazsınız”
29 yıldır Ziraat Bankası’nda çalışan Çakar, Ziraat Bankası’nın 160 yıllık tecrübesi ve 140 milyar dolarlık aktif büyüklüğü ile bu coğrafyanın en önemli global markalarından biri olduğunun altını çizdi.
Ziraat Finans Grubu’nda 35 bin personel bulunduğunu belirten Çakar yönetim ilkelerinde, kuruma sadakatin, adaletli karar vermenin, bilgili olmanın, kendini sürekli yenilemenin ve karar alma cesaretinin önemli olduğuna inandığını belirtti.
Öğrencilere, kariyerinin her döneminde çok çalıştığını söyleyen Çakar “Çalışmak işin esasıdır. Çok çalışmadan hiçbir şey kazanamazsınız. Çok çalışıp kendinizi her konuda yetiştirmeniz gerekiyor” öğüdünde bulundu.
İstanbul Okan Üniversitesi’nin yeşil ve donanımlı kampüsünde okuyan öğrencilerin çok şanslı olduğunu ifade eden Çakar, konuşmasının sonunda öğrencilerin sorularını yanıtladı.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Dünya, Himalayalar'ın beyaz karlarla kaplı zirvelerinden, canlı renklerle dolu mercan resiflerine, büyüleyici çeşitliliğiyle göz kamaştırıyor. Bu eşsiz gezegeni korumak, hassas ekosistemlerini ve sınırlı kaynaklarını özenle saklamak, geleceği pozitif yönde şekillendiriyor.
Dünya'nın korunmasına yönelik çabalar, toplumları ve kuruluşları bir araya getirerek, gelecek nesiller için daha yaşanabilir bir ekosistem oluşturuyor. Parklarda çöp toplamaktan sürdürülebilir politikaları savunmaya kadar her eylem, bu hayati görevde önemli bir rol oynuyor. Her yıl 22 Nisan'da kutlanan Dünya Günü, bu ortak sorumlulukları anımsatıyor ve hepimizi daha iyi bir gelecek yaratmaya çağırıyor.
Sürdürülebilir bir gelecek yaratma hedefinde, atılan adımların ve uygulanan politikaların da süreklilik göstermesi gerekiyor. Canon, bu vizyonu benimseyerek yalnızca bir gün değil yılın geri kalanında da aynı özveri ve sürdürülebilir bakış açısıyla hem bugünün hem de yarının dünyasını şekillendiriyor. Karbon ayak izini azaltma, enerji verimliliğini maksimize etme ve atık yönetimi gibi kritik alanlarda attığı adımlarla çevresel sorumluluk anlayışını herkese ilham verici bir şekilde sergiliyor.
Sürdürülebilir bir yolculukta öne çıkanlar
Ürünlerini tasarlarken kompakt tasarımı ve hafifliği esas alan Canon, taşıma sırasında da ortaya çıkan karbon emisyonlarını azaltıyor. Örneğin; Canon imageRUNNER ADVANCE DX C5860i ofis yazıcısının tasarımında dış çerçevenin kalınlığının azaltılarak plastik kullanımının optimize edilmesi sayesinde bir önceki modele kıyasla ağırlıkta yüzde 25 oranında azalma sağlandı.
Diğer taraftan yeni hammaddeye bağlılığını azaltmak için geri dönüştürülmüş ve yeniden kullanılabilir malzemeleri tercih ederek daha sürdürülebilir ürün ve ambalajlar oluşturan Canon, böylelikle ürünler arasındaki geri dönüşümü destekleyerek kaynakların verimli kullanımını sağlarken, döngüsel ekonomiye de katkı sağlıyor. En az yüzde 90'ı yenilenmiş malzemelerden üretilen imageRUNNER ADVANCE ES ofis yazıcı serisi, Canon'un bu alanda pazara nasıl liderlik ettiğinin bir örneği olarak gösteriliyor.
Diğer taraftan Quocirca'nın hazırladığı 2023 Sürdürülebilirlik Liderleri Raporu'nda Canon'un, biri Almanya'daki yenileme ve yeniden üretime özel tesisi olmak üzere beş küresel geri dönüşüm tesisinde 2008'den bu yana kullanılmış ürünlerden 44.343 ton plastiği geri dönüşüm için ayrıştırıp 35.216 ton ürün ve parçayı doğrudan yeniden kullandığı belirtiliyor.
Her alanda sürdürülebilir faaliyetler
Canon, Vietnam ve Taylan'daki 5 baskı ürünleri fabrikasında kullanılan elektriğin yüzde 100'ünü yenilenebilir enerjiye dönüştürmek için var gücüyle çalışıyor. Bu noktalardaki güneş panelleriyle kısa bir sürede yüzde 18 enerji tasarrufu sağlamayı başaran Canon, 2024 yılı içerisinde kendi operasyonlarında daha fazla yenilenebilir enerji kullanımını teşvik etmek amacıyla yeni güneş paneli kurulumları gibi önemli adımları da atmaya hazırlanıyor.
Net sıfır CO2 emisyonuna ulaşmaya yönelik girişimler
Canon, 1988 yılından bu yana kurumsal felsefesi olan Kyosei doğrultusunda çevreyi korumaya yönelik girişimlerde sürekli ön saflarda yer alıyor. Şirket, 2008 yılından bu yana ürün başına yaşam döngüsündeki CO2 emisyonlarında yıllık bazda ortalama yüzde 3'lük bir iyileşme elde etmek için çalışıyor. 2022 yılına kadar yüzde 41'lik kümülatif bir iyileşme elde eden şirket; 2030 yılına kadar emisyonları 2008 değerine göre yüzde 50 azaltmayı ve 2050 yılına kadar toplumla birlikte çalışarak ürün yaşam döngüleri boyunca CO2 emisyonlarını net sıfıra indirmeyi hedefliyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Lider veri ve yapay zeka platformu, mevcut süreçleri güçlendirmek için büyük dil modellerinin entegrasyonuna yardımcı oluyor. SAS Data Maker, hassas verileri riske atmadan kritik sorunların üstesinden gelecek.
Geçen yıl pek çok kuruluş GenAI (üretken yapay zeka) kervanına katıldı. Peki bu çabalar sonuç veriyor mu? Eğer kurum SAS® Viya® veri ve yapay zeka platformunu kullanıyorsa, şüphesiz ki cevap evet olacak. Büyük dil modeli (LLM) orkestrasyon gücüne sahip SAS Viya, müşterilerin verimliliği ve üretkenliği artırmasına şimdiden yardımcı oluyor. SAS, 2024 yılı boyunca kendi sentetik veri üreticisini (SAS Data Maker) tanıtarak, sektöre özel GenAI asistanları sunarak ve güvenilir GenAI ayak izini genişleterek yenilik sunmaya devam ediyor.
Bu çözüm özelinde Viya LLM orkestrasyonu ve diğer GenAI özellikleri hakkında daha fazla bilgi edinin: Üretken yapay zeka ve SAS Viya ile üretkenliği hızlandırın.
IDC Kıdemli Pazar Araştırma Analisti Wiktor Markiewicz, şunları söylüyor: "SAS'ın yol göstericilik ilkesi, veri ve analitik yaşam döngüsünün her aşamasında herkesin verileri sorgulayabilmesini ve karmaşık analitik işlemleri gerçekleştirebilmesini temel alıyor. Üretken yapay zeka bu demokratikleşme yolculuğunda çok önemli. Çoğu lider, yapay zeka teknolojisini ve bunu nasıl anlamlı bir şekilde uygulayabileceklerini bilmiyor. Oysa halihazırda güvenilir bir veri ve yapay zeka platformuna sahip olmak, tahminleri ortadan kaldırıyor ve üretken yapay zeka yolculuğunu başlatıyor."
Georgia-Pacific ve Wienerberger yapay zeka ve GenAI yetenekleri için Viya'ya güveniyor
Georgia-Pacific, Viya kullanan SAS müşterilerinden biri. Georgia-Pacific İş Birliği ve Destek Merkezi Başkan Yardımcısı Roshan Shah, "Üretim ekipmanımız veya sürecimizle ilgili zorluklar ortaya çıktığında, bir sonraki en iyi eylemi önermek ve sorunu çözmek için algılayıcı verilerden, iş kurallarından, tavsiye sistemlerinden ve üretken yapay zekadan yararlanıyoruz" diyor. "SAS Viya'nın akış işleme altyapısı ve akıllı karar yönetimi desteği, olay gerçekleşirken doğru kararları vererek anında değer elde etmemize yardımcı oluyor."
SAS Başkan Yardımcısı ve CTO’su Bryan Harris, Georgia-Pacific hakkında şunları söylüyor: "SAS'ın en güçlü yönlerinden biri, sektördeki derin bilgi birikimimizdir. Üretim sektörünün ve Georgia-Pacific'in kendine özgü zorluklarını anlıyoruz. Çalışanlarının gerçek zamanlı operasyonel sorunları gidermek amacıyla son teknolojiye sahip uygulamaları kullanabilmeleri için LLM orkestrasyonunu ve üretime özgü GenAI asistan stratejilerini uygun şekilde ölçeklendirmelerine yardımcı oluyoruz."
İnşaat sektöründe faaliyet gösteren dünyadaki en büyük üretici firmalardan Wienerberger de yapay zekadan güç almak için SAS’ı kullanıyor. Şirket, Microsoft Azure üzerinde SAS kullanarak enerji tüketimini azaltıyor, sera gazı emisyonlarını düşürüyor ve ürün kalitesini iyileştiriyor. Wienerberger Veri Bilimi Ekip Lideri Florian Zittmayr, "Tüm veri akışlarımızı birbirine bağlamak ve tüm üretim sürecini analiz etmek için SAS'ın yapay zeka ve IoT analitiğini kullanıyoruz. SAS Analytics, mühendislerimizin ve çalışanlarımızın her adımda değerli bilgiler edinmesine, tuğlaların kurutulmasını ve pişirilmesini daha ekonomik hale getirmek için belirli hedefleri belirlemesine yardımcı olarak yapay zekayı fırına taşıyor” diyor.
Tüm dünyada faaliyet gösteren tüketici malları üreticilerinden diğer bir firma ise depo alanının optimizasyonu, gelen sevkiyatların tahsisi ve ürün talebine dayalı "what-if" senaryolarını karşılaştırmak için Viya ve GenAI yeteneklerini kullanıyor. SAS, SAS Visual Analytics panolarını dinamik olarak güncelleyerek LLM tabanlı bir dijital asistanın geliştirilmesine yardımcı oldu. Böylece şirketin tedarik zinciri ekipleri zamandan kolayca tasarruf edebiliyor ve derinlemesine analizlerle depo alanı kullanımını iyileştirebiliyor. Bu asistan, hem teknik hem de iş odaklı kullanıcıların hızlı ve doğru sonuçlar üretmesine, SAS'ın güvenilir, açıklanabilir analitiğini kullanarak karar verme sürecini iyileştirmesine olanak tanıyor.
Kuruluşlar GenAI'yi benimseme ve uygulama konusunda hevesli olsalar da, genellikle hazırlık ve uygulama arasında bir boşluk oluşuyor. Yeni bir çalışmanın yönetici özetini okuyarak bu konuda daha fazla bilgi edinebilirsiniz: Üretken Yapay Zeka-Zorluklar ve Potansiyeli: Rekabet Avantajı Nasıl Elde Edilir?
Viya, pragmatik ve sektör odaklı uygulamaları sayesinde GenAI uygulamalarında öne çıkıyor
Kuruluşlar GenAI'yi keşfederken SAS, sektör odaklı ve etik olarak uygulanan kullanım durumlarını belirlemeye öncelik veriyor. SAS GenAI’nin güvenli bir şekilde benimsenmesini sağlıyor, çeşitli sektörlerde ve düzenleyici ortamlarda hızlandırılmış üretkenliğin ve güvenilir sonuçların önünü açıyor. SAS'ın GenAI işlevselliği, Viya ve SAS Customer Intelligence 360 gibi önde gelen ürünlerde yer alıyor:
• GenAI orkestrasyonu: Viya, harici GenAI modellerini mevcut iş süreçleri ve sistemleriyle entegre ederek uçtan uca kurumsal kullanım durumları için LLM'leri düzenliyor. Bu yetenekler artık SAS Viya'da mevcut.
• Viya Copilot: Analitik, iş ve endüstri görevlerini hızlandıran kişisel asistan sayesinde geliştiriciler, veri bilimcileri ve iş kullanıcıları için üretkenliği artırıyor. Viya Copilot, kod oluşturma, veri temizleme, veri keşfi, pazarlamanın planlanması, yolculuk tasarımı ve bilgi boşluk analizi gibi işlevler için çeşitli araçlar sunuyor. Copilot'un ilk iterasyonu, yalnızca davetlilere özel bir önizleme aracılığıyla kullanıma açıldı.
• SAS Data Maker: Hassas bilgilerden ödün vermeden yüksek kaliteli sentetik tablo verileri oluşturarak veri gizliliği ve eksikliği sorunlarını ele alıyor ve kuruluşların veri gizliliğini ele almasını sağlıyor. SAS Data Maker önizleme sürümüyle kullanılabiliyor.
• Müşteri etkileşimi. SAS GenAI yeteneklerinin öne çıkan MarTech çözümü olan SAS Customer Intelligence 360, pazarlamacıların müşteri deneyimini iyileştirmelerine yardımcı oluyor. SAS Customer Intelligence 360 halihazırda pazarlama planlaması, yolculuk tasarımı, içerik üretimi ve yaratıcı geliştirmeyi kolaylaştırmak için GenAI yardımı sunuyor. SAS pazarlamacılar için SAS Customer Intelligence 360'ta üç yeni özellik tanıttı: Doğal dil istemlerine dayalı önerilen kitleler oluşturmak için GenAI kullanımı, kitle verilerini yorumlamak için sohbet deneyimi ve e-posta konu satırları için GenAI öneri hizmeti.
Viya'nın GenAI işlevselliği, aşağıdaki konularda müşteriler için anlamlı bir fark yaratıyor:
• İnovasyonu hızlandırın: SAS Intelligent Decisioning gibi karar verme akışına yardımcı olan araçları kullanarak GenAI modellerini karar iş akışlarına, AI/ML uygulamalarına ve mevcut iş süreçlerine sorunsuz bir şekilde entegre edin.
• Verileri koruyun: Sentetik veri üretimi, veri minimizasyonu, anonimleştirme ve şifreleme dahil olmak üzere sağlam veri kalitesine yönelik önlemlerle kullanıcı gizliliğini ve güvenliğini destekleyin. Böylece hassas bilgileriniz korunmaya devam eder.
• Güvenilir ve açıklanabilir sonuçlar ortaya koyun: Veri uzmanları, verileri önceden işlemek ve üretilen çıktıyı açıklamak için doğal dil işleme tekniklerini uygulayarak maliyetleri en aza indirebilirler.
• Yönetişimi geliştirin: Model risk yönetimi de dahil olmak üzere LLM'lerin yaşam döngüsünü doğrulayan iş akışları oluşturmak için yerleşik araçları kullanın.
• Daha kesin kararlar alın: Başarılı GenAI sonuçları için kritik olan nicel karar verme yetenekleri Viya platformunda yerleşik olarak yer alır.
Bu duyurular, iş liderleri, teknik kullanıcılar ve SAS İş Ortakları için veri ve yapay zeka deneyimi etkinliği olan SAS Innovate kapsamında yapıldı. X/Twitter'da @SASsoftwareNews adresinden SAS'tan en son haberleri takip edebilirsiniz.
SAS Hakkında
SAS analitik alanında liderdir. SAS, yenilikçi yazılım ve hizmetlerle dünyanın her yerinden müşterilere veriyi zekaya dönüştürmeleri için destek ve ilham verir. SAS, dünyadaki müşterilerine “THE POWER TO KNOW” anlayışıyla hizmet vermektedir.
SAS ve tüm diğer SAS Institute Inc. ürün veya hizmetleri ABD ve diğer ülkelerde SAS Institute Inc.’in tescilli ticari markaları veya ticari markalarıdır. ® işareti ABD tescilini gösterir. Diğer marka ve ürün adları ilgili şirketlerin ticari markalarıdır. Telif Hakkı © 2019 SAS Institute Inc. Tüm hakları saklıdır.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Siemens Ev Aletleri Türkiye, insanı odağına alan başarılı ve yenilikçi uygulamaları ile ödül kazanmaya devam ediyor. “Geleceği merak edenlere” prensibi ile inovasyon kabiliyetini her geçen gün geliştiren Siemens Ev Aleleri, iş dünyasının önde gelen ödül programlarından Uluslararası Stevie Awards’ta Altın ve Bronz olmak üzere 2 ödül kazandı.
Uluslararası iş dünyasının Oscar’ı olarak kabul edilen Stevie Awards organizasyonunda Siemens Ev Aletleri, Satış ve Müşteri Hizmetleri ödüllerinde (Stevie Awards for Sales & Customer Service) “Siemens Kabile Pazarlaması” Perakendecilik Eğitimi ile “Yılın Satış Danışmanlığı Uygulaması” kategorisinde Altın ve “Yılın Satış Eğitim Programı Uygulaması” kategorisinde Bronz olmak üzere iki ödüle birden layık görüldü.
ABD, Las Vegas’ta 12 Nisan 2024 tarihinde düzenlenen törende global çapta çeşitli sektörden 2.300’den fazla aday, 60 kategoride yarıştı ve ödüller sahiplerini buldu. Aynı gece, Siemens Ev Aletleri Türkiye’nin perakendecilik yaklaşımı, iş dünyasının küresel ölçekteki en büyük ödüllerinden biri olan Satış ve Müşteri Hizmetleri Stevie Ödülleri ile uluslararası arenada da başarısını tescilledi.
BSH Ev Aletleri Türkiye CEO’su Alper Şengül, “Geleceği Merak Edenlere” prensibiyle daima yarınların teknolojisini bugünden şekillendirmek için çalıştıklarını vurgularken "Uluslararası çaptaki iki büyük ödülü kucaklamaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Bu ödüller Siemens Ev Aletleri Türkiye'nin satış ve müşteri hizmetlerinde mükemmellik ve yenilikçiliğe olan bağlılığını bir kez daha ortaya koyuyor. Deneyimi merkeze alan perakendecilik yaklaşımımızla çalışanlarımız, iş ortaklarımız ve müşterilerimize öncü hizmetler sunmaya devam edeceğiz” dedi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Tepe Kurumsal Çözümler 23 Nisan kapsamında İstanbul ofisinde Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) öğrencilerini ağırladı. Şirket yönetimi üzerine yapılan sohbetlerle öğrencilere ilham vermek ve çalışma azmine katkı sunmak hedeflendi.
Ankara’da düzenlenen etkinliklerde öğrencilerle birlikte 1. ve 2. Meclis binaları gezildi.
Okullarda çocukların ve gençlerin güvenli şekilde eğitim almasına katkı sunan Tepe Kurumsal Çözümler, Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) ile ortak etkinlikler gerçekleştiriyor. 23 Nisan kapsamında İstanbul ve Ankara’da öğrencilerle buluşulan etkinliklerde, İstanbul’da ise TEGV Zeyrek Öğrenim Birimi öğrencileriyle Tepe Kurumsal Çözümler Ofisinde geleceğin yöneticileri şimdinin yöneticilerinin yerlerine geçti.
Ankara’da gerçekleşen etkinlikte ise TEGV Etimesgut Eğitim Birimi’nden öğrencilerle 1. Meclis, 2. Meclis ve MTA Müzesi gezildi.
Etkinliklerde Tepe Kurumsal Çözümler ekipleri tüm gün çocuklara eşlik etti.
Öğrenciler için unutulmaz bir gün oldu
İstanbul’da TEGV Zeyrek Öğrenim Birimi öğrencileri ofiste ağırlandı. Bu sayede öğrenciler ofis hayatını deneyimleme fırsatı buldu. TEGV Etimesgut Eğitim Birimi öğrencileri ise gezilerde unutulmaz anılar biriktirdiklerini söyledi. Etkinliklere dair konuşan Tepe Kurumsal Çözümler Yönetim Kurulu Başkanı Levent Güler, ‘’Çocuklarla gerçekleştirdiğimiz sohbet, onların gözündeki o heyecanı ve ışığı görmek bizi son derece mutlu etti. Yöneticilerimiz ve çalışanlarımız öğrencilerle geçirdikleri bu süreyi çok değerli buldu. TEGV öğrencileri de unutamayacakları ve eğlendikleri bir gün geçirdi’’ dedi.
Öğrencilerle geleceğe yönelik meslek hedeflerine de dair sohbet ettiklerini ve onlara farklı bakış açıları kattıklarını belirten Levent Güler, ‘’Çocuklarımızın hayalleri, polis, savcı, avukat, doktor gibi toplum tarafından itibarlı meslekler üzerineydi. Bir şirketin nasıl yönetildiği ve şirketlerde neler yapıldığını öğrenince akıllarında farklı pencereler açıldığını gördük, hayal kurdukları meslekler için daha çok çalışmak istediklerini söylediler’’ diye konuştu.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
The Walt Disney Company (TWDC) ile Anne Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV) Hatay’ın Defne ilçesinde depremden etkilenen çocuklarla çok özel bir etkinliğe imza attı. Disney Türkiye gönüllerinin de yer aldığı AÇEV’in Hatay Defne Çocuk ve Aile Merkezi’nde düzenlenen festival, Sinemasal Kültür Sanat Derneği ve Yuvam Dünya Derneği’nin katkılarıyla film gösterimi, atölye çalışmaları ve daha birçok özel etkinlik gerçekleştirildi.
Disney Türkiye, topluma neşe, mutluluk ve huzur getirerek; özellikle çocuklara umut olma amacıyla gerçekleştirdiği etkinliklere bir yenisini daha ekledi. AÇEV ile yapılan iş birliği ile Disney Türkiye, Hatay’ın Defne ilçesinde depremden etkilenen çocuklarla bağ kurmak, eğlenceli etkinlik ve aktivitelerle çocuklara güzel bir gün yaşatmak ve mutlu anlar yaratarak çocukların depremin yol açtığı zorlukları aşmalarına yardımcı olmak amacıyla özel bir festival düzenledi.
21 Nisan Pazar günü, Disney Türkiye gönüllüleri, AÇEV temsilcileri ve birçok özel konuğun, Hatay’da depremden etkilenen çocuklarla buluştuğu festival kapsamında film gösterimleri, atölye çalışmaları, perküsyon, müzik ve dans aktiviteleri gibi etkinliklere imza atıldı. Festival, AÇEV’in Hatay Defne Çocuk ve Aile Merkezi’nde gerçekleşti.
Cenk Soner: “Bu etkinliği Hatay’da gerçekleştirmenin ayrı bir anlamı var”
The Walt Disney Company Türkiye Genel Müdürü Cenk Soner etkinlikle ilgili yaptığı açıklamada, “Disney olarak hikayelerimizle ilham verdiğimiz çocuklara her zaman sosyal sorumluluk bilinciyle yaklaşmamız gerektiğinin farkındayız. Geçtiğimiz yıl yaşadığımız deprem felaketinin ardından bölgeye desteğimizi de sürdürüyoruz. Bu anlamda bu etkinliği Hatay, Defne’de gerçekleştirmenin bizler için elbette ki ayrı bir anlamı var. Buradaki çocuklara güzel bir gün yaşatmak için büyük çaba sarf ettik. Tüm iş ortaklarımıza ve Disney Gönüllüleri’ne yürekten teşekkür ediyorum. Bu vesileyle 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımızı da kutluyorum” ifadelerini kullandı.
Senem Başyurt: “Bölgede umudu tazelemek için çalışmaya devam ediyoruz”
AÇEV Genel Müdürü Senem Başyurt, “Tam 30 yıldır, her çocuğun hayata eşit fırsatlarla başlayabilmesi için çalışan bir kurum olarak, olumsuz etkileriyle en fazla çocukları etkileyen tüm afetlerde de çocukların desteklenmelerini çok önemsiyoruz. Bu nedenle deprem bölgesinde, çocukların çok yönlü gelişimlerini ve öğrenme kapasitelerini desteklemek; çocukların kendilerini güvende hissederek oyunlar oynayabildiği ve eğlenebildiği mekanlar oluşturmak önceliğimiz oldu. Değerli paydaşlarımızın da desteğiyle hem merkezlerimizle hem de çeşitli etkinliklerle bölgede olmaya ve umudu tazelemek için çalışmaya devam ediyoruz. Şimdi de 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı vesilesiyle düzenlenen bu etkinlikle, çocukların mutluluğuna tanık olduk. Bu anlamlı günün yaşanmasında emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum” dedi.
Hataylı çocuklar Sinemasal ile Toy Story 4 filmini izledi
Disney Türkiye’nin sosyo-kültürel açıdan dezavantajlı bölgelerde yaşayan çocukları sinemanın büyülü dünyasıyla tanıştıran Sinemasal Kültür Sanat Derneği ile yaptığı iş birliği ile kampüse bir dev ekran ve film izleme alanı kuruldu. Açık hava sinemasında çocuklar, Disney’in büyülü hikaye anlatımıyla yıldızların altında film izleme keyfi yaşadılar.
Yuvam Dünya Derneği’nden çocuklara eğlenceli bir atölye
Festival kapsamında Yuvam Dünya Derneği de Disney içerikleriyle eğitici bir atölye çalışması gerçekleştirdi. Dünyaya ve kaynaklarına saygılı nesiller yetiştirmeye yönelik çalışmalar yapan Yuvam Dünya Derneği’nin etkinliği, National Geographic’in böceklerin birbirinden ilginç yaşamlarını anlatan Disney+ orijinal belgesel serisi Gerçek Bir Böceğin Yaşamı ve artık bir klasik haline gelen animasyon serisi Buz Devri’nin kısa versiyonlarının (Scrat Hikayeleri) gösterimi ile başladı. Daha sonra çocuklar, Yuvam Dünya Derneği uzmanlarıyla bir araya gelerek hem eğlenceli hem de eğitici bilgiler aldılar.
Çocuklar gökyüzünü keşfetti
Festivalin bir diğer konuğu da astronom Erdem Aytekin’di. Aytekin rehberliğinde çocuklar National Geographic teleskoplarıyla gece ve gündüz gökyüzünün nasıl gözlemleneceği konusunda bilgi ve tecrübe edindi.
Yaren Özaydın’dan keyifli bir performans
Festivalin özel konuklarından biri de genç şarkıcı Yaren Özaydın’dı. Daha önce, Disney’in sevilen animasyon müzikali Dilek’te de bir şarkı seslendiren Özaydın, gün boyunca katılımcılara canlı performansı ile keyifli anlar yaşattı.
Disney Gönülleri de Hatay’daydı
Disney Türkiye’nin sosyal projelerinde yer alan Disney Gönüllüleri de kalabalık bir grupla Hatay yolunu tuttu. Defne’de tüm gün boyunca çocukların keyifli zaman geçirmesi için çalışan Disney Gönüllüleri, yüz boyama, fotoğraf çekimi gibi birçok etkinlikte çocuklarla bir araya geldiler. Çocuklar en sevdikleri Disney karakterlerini çizip farklı malzemelerden birçok ürün üretirken de film izlerken de onların yanlarında oldular.
Disney Türkiye ve AÇEV’in sosyal sorumluluk bilinciyle topluma neşe ve umut taşıma çabasının bir yansıması olan etkinlik, gün boyunca Hataylı çocuklara unutulmaz anlar yaşattı.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Sensör alanında 90 yıllık tecrübeye sahip olan Telemecanique Sensors, uzun yıllardır paketleme makinelerinin otomasyon gereksinimlerine yanıt vermek için cisim algılama sensörleri geliştiriyor. Yeni nesil fotoelektrik sensörleriyle paketleme süreçlerini optimize edecek ürün ailesi sayesinde sektörde fark yaratmaya hazırlanan şirket, işletmelerin üretim süreçlerini daha verimli, güvenilir ve akıllı hale getiriyor.
Makine verimliliği, paketleme makineleri için gün geçtikçe daha da önemli bir hale geliyor. İleri teknolojilerle daha hızlı hale gelen makineler, otomasyon mimarisinin üretim hızına uyum sağlamaya başlıyor. Sensörler alanında bir asra yaklaşan tecrübesiyle dünya çapında tanınmış uzman Telemecanique Sensors, saniyede en az 4 bin kez bir ürün veya ambalaj varlığını algılayabilen sensörler üreterek bu pazardaki en önemli oyunculardan biri olmayı başarıyor. Şirketin yenilenmiş fotoelektrik sensör ürün ailesi ise endüstriyel uygulamalarda daha yüksek hassasiyet ve performans sunuyor. Bu yeni nesil sensörler, gelişmiş algılama teknolojisi sayesinde her türlü malzeme ve ortamda güvenilir sonuçlar elde edilmesine katkı sağlıyor. Mevcut ürün portföyünü geliştirerek yüksek performans ve erişilebilirliği bir araya getiren Telemecanique Sensors, yenilenen minyatür ve silindir gövde fotoelektrik sensörleri ile küçük boyutlarına rağmen eşsiz bir algılama mesafesi sunarak pazarın en iyi performans gösteren kompakt sensörleri arasında yerini almaya hazırlanıyor.
Paketleme makinelerinde daha fazla malzeme türünü algılayabiliyor
Verimliliğin artması ve makine yatırım maliyetlerinin azaltılmasının makine üreticilerini ‘ikisi bir arada’ olarak tabir edilen makine modellerine yönlendirdiğini belirten Telemecanique Sensors Pazarlama Müdürü Melisa Altuntaş Karanlık;“Bu sistem makine dönüşümünü teşvik ediyor. Örneğin, makine bir sıvıyı doldururken aynı zamanda ambalajı kapatabiliyor. Sıvı seviyesinin, ilgili ürün varlığının, kapağın konumunun ve bir şişenin kapağının varlığının algılanması şirketimizin kapasitif ve fotoelektrik sensörleri ile kolaylıkla çözülebiliyor. Proses alanına monte edildiğinde her iki sensör de IP67'ye kadar ulaşan yüksek bir koruma seviyesi sunuyor. Sektörümüzde son zamanlarda giderek popülaritesi artan sürdürülebilir ambalajlar için de çözüm sunuyoruz. Sürdürülebilir ESG trendlerini takip eden bu ambalajlar, çevreye daha saygılı yeni malzemeler seçmek için tercih ediliyor. Bu noktada da yeni fotoelektrik sensörlerimiz devreye giriyor ve çok yönlü teknolojisiyle paketleme makinelerinde daha fazla malzeme türünü algılayabiliyor” dedi.
Özellikleriyle inovasyon piramidinin ilk sıralarında yer alıyor
Geliştirilmiş ürün ailesinin beş farklı algılama teknolojisi sunacağının altını çizen Melisa Altuntaş Karanlık; “Bu beş algılama teknolojisi; beyaz ışık, RGB (Kırmızı/Yeşil/Mavi) ışık, lüminesans ve lazer sensörlerinden meydana geliyor. Kontrastı algılamak için siyah beyaz sensör kullanılırken, kırmızı, yeşil ve mavi LED sensörleri renkli malzeme algılamayı iyileştirmek için öneriyoruz. Koyu cisimlerin ve yüksek ışık emen cisimlerin algılanması için kullanılan mavi ışık teknolojisini ise yenilenmiş fotoelektrik sensör ürün ailemiz ile birlikte pazara sunuyoruz. İyileştirilmiş algılama hızını, makinenin ihtiyaç duyduğu verimlilikle uyumlu hale getirdik. Bu noktada saniyede 25 bin algılamaya imkan tanıyoruz. Bunlara ek olarak silindir, minyatür ve sub minyatür olmak üzere toplamda üç farklı gövde tipiyle pazara sunulan sensörlerimiz, uygulamalara çok yönlü adaptasyon için yüksek IP koruma sınıfına sahip. Lazer sensör ailesinde ise yapılan değişikliklerle algılama mesafelerini yükselttik. Yeni ürün ailesindeki sensörlerin çoğu, makinenin esnekliğini artırmak için sensörlerin otomatik olarak tanınmasını ve parametrelendirilmesini sağlayan yeni IO-Link master ailesi ile IO-Link bağlantı seçeneği sunuyor. Özetle Telemecanique Sensors olarak, makinelerin gelişmesiyle birlikte daha yüksek düzeyde hassasiyet, hız ve bağlantı ihtiyaçlarına yanıt verebilmek adına inovasyon piramidinin tepesinde yer almayı başarıyoruz” şeklinde konuştu.
Telemecanique Sensors Hakkında
Telemecanique Sensors, sensörler alanında 90 yıllık tecrübeye sahip ve dünya çapında tanınmış bir uzmandır. Elektromekanikten elektronik ürünlere, algılamadan tanımlama ve mesafe ölçümüne kadar geniş bir ürün gamına sahip olan şirket, 9 farklı ürün grubuyla 20’den fazla ülkede faaliyetlerini sürdürüyor. Sensör pazarında global bir uzman olarak konumlanan Telemecanique Sensors, müşterilerine makinelerinin gerekli performans ve güvenilirliğe ulaşması için en iyi ürün ve teknolojiyi seçmelerinde yardımcı oluyor. Çalışmalarında sadelik, yakınlık ve uzmanlık konularına odaklanan şirket bu kapsamda; uzman olarak teknoloji seçimini kolay hale getirirken, hızlı çözüm ve servis sunan geniş uzman bayi ağı sayesinde de müşterileriyle her zaman yakın kalarak güvenilir çözümler sunuyor
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye’nin küresel tekne üreticisi Sirena Marine, yeni başlattığı doğuştan entegre yapay zekâya sahip, bulut üzerinden servis sağlayan Oracle Fusion ERP Projesi ile hayata geçireceği inovasyon ve ileri teknolojiye dayalı akıllı uygulamalarla; üretim, lojistik, siber güvenlik gibi birçok konuda sektöründe fark yaratacak.
Türkiye’nin küresel tekne üreticisi Sirena Marine, Ar-Ge, inovasyon ve ileri teknolojiye dayalı yatırımlarıyla sadece Türkiye’de değil, dünyada da fark yaratmaya, sektöründe öncü ve yenilikçi bir oyun kurucu olarak değer yaratan işlere imza atmaya devam ediyor.
Sirena Marine, küresel üretim hedeflerine paralel olarak bu anlayışla daha ileri teknoloji ve inovasyon içeren çözümler sunan Oracle Fusion Cloud Applications ERP Projesi’ni başlattı. Doğuştan entegre yapay zekâya sahip, bulut üzerinden servis sağlayan yeni ERP sistemi, daha iyi kullanıcı deneyimi, esneklik ve ölçeklenebilirlik özellikleri ile öne çıkarıyor. Sistem rakiplerine göre çok daha ileri taşınmış verimlilik, entegrasyon ve veri güvenliği de sağlıyor. Sistem, bulut teknolojisi sayesinde internet üzerinden erişilebilirlik ve kullanıcıların donanım ve yazılım bağımsız olarak çevrimiçi çalışabilmesine olanak sağlıyor.
İyileştirilmiş verimlilik ve entegrasyon ile sürdürülebilir tesis
Oracle Fusion Cloud Applications ERP Projesi ile uygulanacak yeni sistem ile esneklik, yenilikçi iş süreçleri, hızlı karar alma gibi alanlarda verimlilik artırılırken Sirena Marine tesislerinde veri bütünlüğü iyileştirilerek hatalar ve tekrarları daha da azaltma imkanı sağlanacak. Veri odaklı analizler ile üretim tesislerinin kabiliyetleri arttırılacak.
Yapay zekâ ile mükemmel üretim ve yüksek müşteri memnuniyeti
Tüm mobil cihazlarla uyumlu olarak çalışabilen Fusion, doğuştan sahip olduğu yapay zekâ teknolojisiyle kendi kendine öğrenerek üretimde ve müşteri deneyiminde sürekli mükemmellik sunabiliyor. Yapay zeka ve derin öğrenme özellikli uygulamaları sayesinde; gelişmiş önyüzü sayesinde kullanıcı deneyimi ile daha fazla içgörü ve verimlilik sağlayabiliyor. Yapay zekâ destekli ileri üretim planlama yeteneği ile sunan yazılım sistemi, operasyonel olarak daha basit, daha hızlı ve daha iyi yollar sunabiliyor. Malzeme, zaman ve kapasite kısıtlamalarını tespit ediyor, talepleri önceliklendiriyor, kesintileri en aza indirmek için tedarik sistemini yönlendiriyor ve kaynakları en iyi şekilde kullanmak için üretim planlamalarına yardımcı oluyor.
Fusion, yenilikçi özellikleri, mobil çözümleri, raporlama yetenekleri ve kullanımı kolay arayüzü, her tür akıllı mobil cihazlarda çalışabilme özelliği, ürünleri yapay zeka ile depoya yerleştirme sayesinde ileri seviye depo yönetiminde gereksiz stok tutmanın önüne geçiyor, depo kullanımını en verimli hale getiriyor. Tüm bunları yaparken daha iyi çözüm önerileri sunabilmek için organizasyonun alışkanlıklarını da makine öğrenmesi yoluyla geliştirdiği algoritmalarla iyileştiriyor. Veri analitiği ve yapay zekâ destekli araçlarla müşteri tercihlerini anlama ve onlara daha iyi hizmet sunma yeteneğini geliştirerek müşteri memnuniyeti ve sadakatini de artırıyor.
280’den fazla süreci iyileştirecek proje 1 Ocak 2025’te tamamlanacak
Mart ayında başlatılan proje, Kepi Teknoloji A.Ş iş birliği ile gerçekleştiriliyor. 2024 yılı içinde tüm çalışmaların tamamlanarak, 1 Ocak 2025 itibariyle Sirena Marine genelinde tüm birimleri için hayatın Oracle Fusion Cloud ERP ortamına taşınması hedefleniyor. Proje kapsamında 280’den fazla sürecin ele alınması ve yeniden tanımlanması planlanıyor. Projenin 2025 yılında hayata geçmesiyle birlikte Sirena Marine, bulut platformuna taşınan iş süreçleri ve yönetim mekanizmaları, yükselen esnek çalışma, hızlı refleks, robot ve insan iş birliğine dayalı kolaboratif çalışma gibi yeni iş yapış biçimlerine tamamen uyumlu ve hazır hale gelmiş olacak.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.