• Fed/Hammack: ABD ekonomisi oldukça dayanıklı
  • Fed/Hammack: Zor verilerde iyi şeyler görüyoruz, kolay veriler bir sorun
  • Fed/Hammack: Ekonominin önünde pek çok farklı senaryo var
  • ECB/Lane: Ticaretteki düşüşün resesyonu tetiklemesini beklemiyorum - BN
  • Fed/Hammack: Ekonominin önünde pek çok farklı senaryo var
  • Fed/Hammack: Zor verilerde iyi şeyler görüyoruz, kolay veriler bir sorun
  • Fed/Hammack: ABD ekonomisi oldukça dayanıklı
  • Fed/Hammack: Zor verilerde iyi şeyler görüyoruz, kolay veriler bir sorun

Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

ürün bulundu.

22 Nisan 2022 • 00:00:00

Karbon fiyatlandırma mekanizması uygulanması durumunda ithal kömürle çalışan termik santraller devreden çıkacak ilk santraller olabilir- SEFiA ve E3G raporu

25 Nisan 2024 • 13:20:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Sürdürülebilir Ekonomi ve Finans Araştırmaları Derneği (SEFiA) ve E3G “Kömürden Çıkışın Finansmanı: Türkiye Örneği” isimli yeni rapor ile Türkiye’nin kömürden çıkışının maliyetini santral özelinde inceleyerek ortaya koyuyor. Elektrik sektöründe kömürden vazgeçilmesinin önündeki en büyük engellerden biri olarak görülen finansman konusunu derinlemesine inceleyen rapor, aşamalı olarak kömürden yenilenebilir enerjiye geçişin potansiyel finansman mekanizmalarını irdeliyor.

Rapor, Türkiye’de bugüne kadar kömürden çıkışın teknik olasılıklarını ve ekonomik boyutunu ortaya çıkaran çalışmaları bir adım öteye taşıyor. Yakın zamanda uygulamaya konulması planan karbon fiyatlaması sonucunda santrallerin hâlihazırda düşmekte olan kârlılıklarını sürdüremeyeceklerini ortaya koyan rapor, Türkiye’nin 2053 net sıfır patikasına erişebilmesi için emekliye ayırması gereken kömürlü termik santrallerin muhtemel finansman ihtiyacını da belirlemeyi amaçlıyor.

Raporda öne çıkan bulgular:
• Raporda, 2035 yılında kadar elektrik üretiminde AB ETS’nin mevcut karbon fiyatının üçte biri baz alınıyor, 2035 sonrası ise AB ETS karbon fiyatının yarısına kadar yükselen aşamalı bir karbon fiyatı uygulanması öngörülüyor. Bu durumda, 30 santralden ikisi dışında hiçbir kömürlü termik santralin kârlılığını sürdüremeyeceği sonucuna ulaşılıyor.
• Santrallerin bu koşullar altında çalışması durumunda, zararın boyutu 40 yıllık senaryoda 13,5 milyar dolar, lisans sonuna kadar çalışmaları durumunda ise 44,5 milyar dolara ulaşıyor. İşletmecilerin zarar eden bir operasyonu sürdürmeleri beklenmediğinden söz konusu santrallerin âtıl varlıklar haline geleceği öngörülüyor.
• Santrallerin lisans sürelerinin sonuna kadar işletmede kalacakları süre boyunca ortalama yıllık sağlık maliyetinin 10 milyar dolar seviyesinde olduğu görülüyor.
Önce ithal kömürle çalışan santraller devre dışı kalıyor
Rapor, yüksek marjinal maliyetleri nedeniyle, bir karbon fiyatlandırma mekanizması uygulanması durumunda ithal kömürle çalışan termik santrallerin devreden çıkacak ilk santraller olduğunu ortaya koyuyor. Raporda yer verilen kömürden çıkış senaryosunda, 2021-2035 yılları arasındaki dönemde, elektrik üretiminde yerli kaynakların payı yüzde 51,3'ten yüzde 73,6'ya yükseliyor ve tamamı yerli ve yenilenebilir kaynaklardan oluşuyor. Olağan senaryoda ise yerli kaynakların (yenilenebilir ve yerli kömür) payı 2035 yılında ancak yüzde 59,2'ye ulaşabiliyor.

SEFiA Direktörü Bengisu Özenç, Türkiye için teknik olarak mümkün ve küresel gelişmeler doğrultusunda kaçınılmaz olan kömürden aşamalı çıkış planlarını geciktirmenin olası olumsuz ekonomik ve sosyal sonuçları üstünde durdu:
“Türkiye’nin 2053 net-sıfır hedefi iklim hedefleri için olduğu kadar, değişen küresel ticaret düzeni içerisinde rekabetçiliğini sürdürülebilmesi açısından da önemli bir hedeftir. Bu hedefin yakalanabilmesi için atılacak ilk adım elektrik arzında kömürden çıkışa yönelik resmi bir pozisyonun açıkça belirlenmesi ve bu hedefe yönelik planlamanın yapılmasıdır. Bildiğiniz gibi Türkiye yakın zamanda bir ulusal emisyon ticaret sistemini uygulamaya almayı planlıyor. Karbon emisyonlarının fiyatlanmasını öngören bu sistemin devreye girmesi ile kömürlü santrallerin finansal dengelerinin olumsuz etkileyeceği aşikârdır. Çalışmamız, oldukça düşük karbon fiyatları altında bile santrallerin faaliyetlerini sürdüremeyeceklerini gösteriyor. Bu açıdan kömürden çıkış, kayıplar oluşmaya başlamadan, erken aşamada hedeflenmelidir. Böylelikle çok katmanlı, çok paydaşlı bir planlanma yapılabilir ve uygun finansman imkânlarının da devreye alınmasıyla kapsayıcı ve adil bir çıkış stratejisi ortaya koymak mümkün olabilir.”

Sürdürülebilir Ekonomi ve Finans Aras¸tırmaları Dernegˆi (SEFIA) Finansal Araştırmalar Direktörü İbrahim Çiftçi ise Türkiye’nin de faydalanabileceği kömürden çıkış mekanizmalarına dikkat çekerek,
“Kömürden çıkış, net sıfır hedefi doğrultusunda karbonsuzlaşmanın başlayabileceği en uygun alandır. Kömürden çıkış için bugün uluslararası arenada Türkiye’nin de faydalanabileceği Kömür Emeklilik Mekanizmaları (Coal Retirement Mechanisms - CRM) ya da Kömür Geçiş Mekanizmaları (Coal Transition Mechanisms - CTM) gibi birçok girişim bulunmaktadır. Türkiye, yeni kömürlü termik santral planlaması yapmak yerine enerjide arz güvenliğini korumak, yüksek borç oranlarına sahip bir sektör olan elektrik sektörünün devamlılığını sağlamak ve bu sektörde yaşanacak bir krizin bankacılık sektörü ile girdi sağlayan ikincil sektörleri de etkileyerek ekonomisini tehdit etmesinin önüne geçmek için, bir an önce net sıfır hedefi ile taahhüt etmiş olduğu geçişin planlamasını yapmalıdır.” dedi.

Londra merkezli düşünce kuruluşu E3G Kıdemli Araştırmacısı Öykü Şenlen, kömürden temiz enerjiye geçişte küresel eğilimlerden ayrıştığımızı belirterek, Türkiye’nin uluslararası girişimlere veya diplomatik işbirliklerine katılması gerektiği üzerinde durdu:
“Türkiye, ekonomik zorluklara ve sosyal tepkilere rağmen yeni kömür kapasitesi planlayarak dünyanın geri kalanıyla ayrışma riskiyle karşı karşıya. Yakın zamanda rafa kaldırılan veya iptal edilen projelere rağmen, Türkiye hâlâ OECD ve AB'de planlanan kömürlü termik santral kapasitesinin üçte ikisinden fazlasını planlıyor ve dünya genelinde ilk onda yer alan tek OECD ülkesi. Türkiye'nin OECD, AB ve G20'deki muadillerinin birçoğu kömürden uzaklaşma yönünde önemli ilerlemeler kaydetti. Türkiye de onlar gibi iklim hedefleri doğrultusunda kömürden temiz enerjiye geçişi desteklemek için uluslararası girişimlerde yer almalı ve diplomatik işbirliği fırsatları aramalıdır.”

Kömürden Çıkışın Finansmanı: Türkiye Örneği raporu, 25 Nisan 2024 tarihinde Ankara Assembly One Tower’da yapılan toplantı ile kamuoyuyla paylaşıldı. Kömürden çıkış için alternatif senaryoların tartışıldığı bir panel ile tamamlanan toplantıya, kamu kurum ve kuruluşlarının yanı sıra iklim değişikliği ve enerji konusunda çalışan sivil toplum kuruluşları katıldı.

Yurt Dışı Piyasalar Avrupa Analist Hedefleri (Yatırım Finansman Menkul Değerler)

25 Nisan 2024 • 13:15:01


Rapor ekte yer almaktadır.

  Yatırım Finansman Menkul Değerler A.Ş.
  https://www.yf.com.tr/

                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Saat başı belirlenen TCMB döviz kurları ve altın fiyatları - 25 Nisan

25 Nisan 2024 • 13:05:02
2024-4-25 Günü Belirlenen Merkez Bankası Döviz Kurları ve Altın Fiyatları (Saat 10:00)
Döviz Kodu / CinsiBirimDöviz Cinsi / Saflık DerecesiAlış
USD/TRY1USD32,5679
EUR/TRY1EUR34,9144
GBP/TRY1GBP40,7099
CHF/TRY1CHF35,6674
Altın/TRY1 gr1000/10002444,69
Altın/TRY1 gr995/10002432,47
2024-4-25 Günü Belirlenen Merkez Bankası Döviz Kurları ve Altın Fiyatları (Saat 11:00)
Döviz Kodu / CinsiBirimDöviz Cinsi / Saflık DerecesiAlış
USD/TRY1USD32,5729
EUR/TRY1EUR34,9214
GBP/TRY1GBP40,7356
CHF/TRY1CHF35,6689
Altın/TRY1 gr1000/10002447,3
Altın/TRY1 gr995/10002435,06
2024-4-25 Günü Belirlenen Merkez Bankası Döviz Kurları ve Altın Fiyatları (Saat 12:00)
Döviz Kodu / CinsiBirimDöviz Cinsi / Saflık DerecesiAlış
USD/TRY1USD32,5346
EUR/TRY1EUR34,895
GBP/TRY1GBP40,7366
CHF/TRY1CHF35,6505
Altın/TRY1 gr1000/10002437,44
Altın/TRY1 gr995/10002425,25
2024-4-25 Günü Belirlenen Merkez Bankası Döviz Kurları ve Altın Fiyatları (Saat 13:00)
Döviz Kodu / CinsiBirimDöviz Cinsi / Saflık DerecesiAlış
USD/TRY1USD32,5186
EUR/TRY1EUR34,8827
GBP/TRY1GBP40,6938
CHF/TRY1CHF35,6329
Altın/TRY1 gr1000/10002441,55
Altın/TRY1 gr995/10002429,34

Eurobond Piyasasındaki Gelişmeler (Garanti BBVA Yatırım)

25 Nisan 2024 • 12:55:01

Eurobond
Piyasasındaki Gelişmeler

Bloomberg veri ekranına göre piyasa Fed’in yıl sonuna kadar en fazla 1 adet 25 bps faiz indirimi yapacağını fiyatlıyor Geçtiğimiz aylarda bu beklenti 150 baz puana
kadar çıkmıştı ABD’de faizlerin beklenenden daha uzun süre daha yüksek kalacağı fiyatlamaları ile birlikte ABD tahvil faizlerinde yükseliş oluşuyor

ABD faizlerinin yüksek kalması neticesinde GOÜ risk primlerinde de yükseliş izleniyor Sene başından bu güne GOÜ 5 Y CDS primlerinde belirgin artışlar meydana
geldi Haziran’dan bu yanan yurt içinde uygulanan ekonomi politikalarının olumlu etkisi ile Türkiye 5 Y CDS primi diğer GOÜ 5 y CDS’lerinin büyük bir bölümüne göre
çok daha olumlu ayrışma kaydetti

Türk Hazine eurobond getiri eğrisinde bu yıl oluşan yukarı kayma, ABD faizlerinin yükselişi ile doğrudan ilgili Eurobond getirilerindeki geçici artışlar uzun vadeli
pozisyon taşımak isteyen yatırımcılar açısından fırsatlar sunabilir

  Garanti BBVA Yatırım Menkul Kıymetler A.Ş
  https://www.garantibbvayatirim.com.tr/
 

                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Garanti Yatırım Menkul Kıymetler A.Ş. iş burada yer alan bilgilerin, doğruluğundan, yeterliliğinden veya tamlığından ve bu bilgiler ışığında yapılan ve yapılacak olan ileriye dönük yatırımların sonuçlarından hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Ayrıca, Garanti Yatırım Menkul Kıymetler A.Ş.'nin yazılı izni olmadıkça içeriği kısmen ya da tamamen üçüncü kişilerce hiç bir şekil ve ortamda yayınlanamaz, iktisap edilemez, alıntı yapılamaz, kullanılamaz. İleti, gönderilen kişiye özel ve münhasırdır. İlave olarak, bu raporun gönderildiği ve yukarıdaki açıklamalarımız doğrultusunda kullanıldığı ülkelerdeki yasal düzenlemelerden kaynaklı tüm talep ve dava haklarımız saklıdır.

(Yenileme) TÜRKBESD 2024 yılı ilk çeyreği değerlendirmesine göre beyaz eşya sektörü iç satışlarda %28 artış kaydederken ihracatta %5 düşüş yaşadı

25 Nisan 2024 • 12:50:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği (TÜRKBESD), 2024 yılı ilk çeyreği değerlendirmesine göre beyaz eşya sektörü iç satışlarda %28 artış kaydederken ihracatta %5 düşüş yaşadı. TÜRKBESD Başkanı Gökhan Sığın, beyaz eşya sektöründe üretim ve istihdam yapısının bozulmaması için iç piyasadaki tüketim gücünün korunması gerektiğini; sektör üzerindeki maliyet baskısının azaltılarak AB’nin yeşil ve dijital dönüşüm politikalarına uyumun ihracata olumlu yansıyacağını kaydetti.

 

Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği (TÜRKBESD), sektörün 2024 yılı ilk çeyrek değerlendirmesinde bulundu. Arçelik, BSH, Dyson, Electrolux, Groupe SEB, Haier Europe, LG, Miele, Samsung, Versuni (Philips) ve Vestel gibi yerli, uluslararası, ithalatçı ve üretici firmaları bünyesinde barındıran TÜRKBESD’in paylaştığı bilgilere göre; 2024 yılının ilk üç ayında yurt içi satışlar geçtiğimiz yıla göre %28 arttı. Beyaz eşya sektöründeki ihracat düşüşü ise devam ederken, bu dönemde de %5 oranında gerileme gösterdi. 2024 yılı ilk çeyreğinde altı ana üründe ihracat ve iç satışlardan oluşan toplam satışlar yaklaşık 8,3 milyon adet olarak gerçekleşti ve geçen yıla göre %5 oranında artış gösterdi. Buna paralel olarak üretim miktarı da bir önceki yıla göre %1 artarak benzer seyretti. Aylık bazdaki verilere göre ise bu Mart ayında geçen yılın Mart ayına kıyasla iç satışlarda %24 oranında artış görülüyor. Üretim 3 milyon adet ile geçen yılın Mart ayına kıyasla %2 oranında azalırken, ihracattaki düşüş trendi bu ay %11 seviyesinde devam etti.

Gökhan Sığın: “Sektörün üzerindeki maliyet baskısı ihracat rekabetçiliğine olumsuz yansıyor”

TÜRKBESD Başkanı Gökhan Sığın, “Türkiye beyaz eşya sanayisi Avrupa’nın en büyük, dünyanın ise ikinci en büyük üretim üssü konumunda. Sektörümüz 33 milyon adetlik üretim ve 23 milyon adetlik ihracat kapasitesiyle önemli bir aktör. 60 bin kişiye doğrudan istihdam sağlarken, Ar-Ge, dijital dönüşüm ve yeşil dönüşüm yatırımlarıyla dünyayla rekabet ediyor. Binlerce KOBİ ölçeğindeki satış ve servis ağımız, yardımcı sanayimizle de gurur duyduğumuz, örnek teşkil eden güçlü bir iş birliğimiz mevcut. Yarattığımız bu güçlü ekosistem sayesinde Türkiye ekonomisinin büyümesinde önemli bir itici güç olmayı sürdürüyoruz” dedi.

Altı ana üründe ihracat ve iç satışlardan oluşan toplam satışların yaklaşık 8.3 milyon adet olarak gerçekleşerek geçen yıla göre %5 oranında artış gösterdiğini kaydeden Sığın, şöyle devam etti: “Sektörümüzün rekabetçiliğini koruması için en kritik konulardan biri maliyet baskısı. Özellikle maliyeti doğrudan etkileyen Geri Kazanım Katılım Payı (GEKAP) türü uygulamalarda gerçekleştirilen yüksek artışlar bu dönemde sektörümüzü olumsuz etkiliyor. GEKAP tutarlarının 2020’den bu yana 10 katına çıkmış olması sektörümüzde birim maliyetleri artırdığı gibi ihracat rekabetçiliğine de olumsuz yansıyor.”

Alışverişi zorlaştırıcı uygulamalar iç pazarda daralma riskini getiriyor

Son iki yılda ihracatın sürekli düşüş kaydettiğini ve bu seyrin kısa dönemde değişmeyeceğini ön gördüklerini belirten Gökhan Sığın, sektörün küresel pazarlardaki daralmaya rağmen iç pazarda istikrarlı bir trend gösterdiğini dile getirdi ve ekledi: “İhracattaki düşüşün temel nedeni küresel pazarlardaki daralma oldu. Buna karşılık üretim ve istihdam seviyelerimizi iç pazardan aldığımız bu güç ile korumaya devam ediyoruz. Bu noktada, iç pazar canlılığını sürekli kılmak büyük önem taşıyor. Bu da ancak tüketicilerimizin temel bir ihtiyaç olan beyaz eşyalarını alım gücüne sahip olması ile mümkün.”

Son dönemde gündeme gelen kredi kartı taksit sayılarının azaltılması, kredi faiz ve komisyon oranlarının yükseltilmesi gibi uygulamaların iç pazar için risk oluşturduğuna dikkat çeken Sığın, “Ortalama 10-12 yıl kullanılan beyaz eşyaların hali hazırda tabi olduğu 9 taksit limitinin daha da azalması tüketici cephesine olumsuz yansıyacaktır. Bu durum iç pazarın daralmasına yol açacaktır. Bu da ihracatta karşılaşılan zorlukları iç piyasanın gücüyle telafi eden beyaz eşya sektörü için üretim ve istihdam yapısının bozulmasını gündeme getiriyor” dedi.

Enerji verimli ürünler Türkiye’nin ve tüketicilerin refahına katkı sunuyor

Gökhan Sığın, ihracat bazında değer dağılımını aktarırken, Avrupa’nın hala ana ihracat pazarlarından biri olduğunu belirtti ve ürünlerin AB standartlarına uygunluğu konusunda ülkemizin teknik ve hukuki altyapısının gelişmeye devam ettiğini vurguladı. Ulusal mevzuatın AB’nin yeşil ve dijital dönüşüm politikalarını da kapsayacak şekilde güncellenmesinin sektör için önemli olduğunu dile getiren Sığın, bu tür revizyonların ihracata olumlu yansıyacağını düşündüklerini ifade etti ve sözlerini şöyle noktaladı: “Enerji verimli ürünlerin Türkiye’de daha da yaygınlaşmasını arzu ediyoruz. Bu durum ülke kaynaklarımızın korunmasının yanı sıra tüketicilerimize de tasarruf imkanı sağlıyor. Enerji verimli ürünlerin kullanımının artması sanayimizin varlığı ve sürekliliği için olduğu kadar ülkemizin ve tüketicilerimizin refahı için de büyük önem taşıyor.”

Fatih Özkadı: “Çevre gelirlerinin yeşil dönüşüm ve teknolojiye aktarımı için bir mekanizma kurulmalı”

TÜRKBESD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Fatih Özkadı Çevre Kanunu kapsamında 2020’de başlayan Geri Kazanım Katılım Payı (GEKAP) uygulamasının da sektör üzerinde artan maliyet baskısına değindi. “GEKAP artık ÖTV gibi sektörün üzerinde maliyet baskısı artıran bir yük haline geldi. Güncel GEKAP birim ücreti, 2020’deki birim fiyatın 10 katı. Örneğin 90 kg’lık buzdolabı için 2020’de ödenen GEKAP ücreti 27 TL’den 270 TL’ye, 70 kg’lık çamaşır makinesi için ise 17,5 TL’den 175 TL’ye ulaştı. GEKAP maliyetlerinin gözden geçirilerek Çevre Kanunu’nda gerekli revizyonların yapılması kritik önem taşıyor” diye konuşan Özkadı, tüm destek, teşvik ve uygulamaların, bütüncül bir bakışla ele alınması gerektiğine işaret etti. Özkadı sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkemizin ve çevrenin korunmasına yönelik uzun vadeli hedefleri perspektifinde çevre uygulamalarındaki gelirlerin ilgili sektör bazında yeşil dönüşüm ve enerji verimliliği projelerine, teknoloji gelişimine aktarılmasını temin edecek bir mekanizma en kısa sürede kurulmalıdır”.

Özkadı ayrıca Türkiye’ye geçici olarak ithal edilen ve işleme tabi tutulan eşyanın, işleme sonrasında tekrar ihraç edilmesini sağlayan Dahilde İşleme Rejimi’nin teşvikinin (DİR) Türkiye’nin ihracatına büyük katkı sağladığına değindi. Özkadı sözlerini şöyle sürdürdü: “Pandemi sonrası Çin beyaz eşya üreticilerinin AB pazarında ciddi pazar payına ulaşmaları karşısında AB’deki rekabet çok çetin bir hal aldı. Özellikle çelik hammaddelerdeki DİR kullanımının kaldırılması veya kısıtlanması durumunda, çelik hammadde tedarikindeki maliyetlerin %15-20 civarında artmasına sebep olacağından özellikle AB başta olmak üzere uluslararası alanda rekabet edilebilirliğimiz çok ciddi sıkıntı ile karşılaşması mümkündür.”

Mehmet Yavuz: “Yassı çelik ürünlerindeki herhangi bir değişim, sektörü doğrudan etkiliyor”

Sektörün önemli temel girdilerinden yassı çelik ürünleri ile ilgili olarak da TÜRKBESD Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Yavuz şunları söyledi: “Uluslararası konjonktür nedeniyle hammadde maliyetleri değişkenlik göstermektedir. Bu da, tahmin edilebilirliği düşürerek üreticileri daha ihtiyatlı satın almalar yapmaya yöneltmektedir. Ülkemizin sıcak yassı çelik üretimi iç pazar talebini karşılamakta yetersiz kalabilmektedir. Yassı sacın sürdürülebilir bir şekilde temin edilebilmesi anlamında ithalat kanalının açık kalması gerekmektedir. Zira sektörümüz için üretimde bir istikrarsızlık düşünülemez.” Sektörde kullanılan soğuk sacın, sıcak yassı çelikten üretildiğine ve bu nedenle, sıcak yassı çelik ürünlerindeki herhangi bir değişimin, sektörü doğrudan etkilediğini belirten Yavuz, “Son dönemde çelik ürünlerine yönelik farklı ticaret politikası savunma araçları devam etmektedir.” dedi.

Semir Kuseyri: “Yetkili servisler için en doğru kaynak firmaların resmi websiteleri ve www.servis.gov.tr”

Son olarak toplantıda yetkili servislerin önemine değinen TÜRKBESD Yönetim Kurulu Üyesi Semir Kuseyri, 3500’ü aşkın yetkili servisin her gün binlerce tüketiciye çözüm ve destek sunduğunu hatırlatırken ‘aldatıcı’ nitelikli yani yetkili olmadığı halde kendilerini yetkili servis gibi tanıtan kişilerin çok sayıda tüketici mağduriyetine ve ürün kaybına neden olduğuna dikkat çekti. Kuseyri sözlerine şöyle devam etti: “Ürünlerin çalınması, parçalarının eksik teslim edilmesi ya da fahiş fiyat talepleri duyumunu aldığımız olumsuzluklardan sadece birkaçı. Bu noktada tüketicilerimize şirketlerimizin resmi web sitelerinden ya da Ticaret Bakanlığımız tarafından uygulamaya konulan servis.gov.tr üzerinden yetkili servis bilgilerine ulaşmalarını şiddetle tavsiye ediyoruz.”

Blinken Çin'de Amerikan şirketlerine adil davranılması çağrısında bulundu

25 Nisan 2024 • 12:40:02

Çin ziyaretine dün başlayan ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, dünya ticaretinde ikinci sırada bulunan Doğu Asya ülkesine Amerikan işletmeleri için eşit bir oyun alanı sağlama çağrısında bulundu.

Blinken'in ziyareti, küresel ticaretten askeri iletişime kadar pek çok konuda görüşme başlığı içeriyor. Bu, geçen yıl başında iki ülke arasında tarihi bir gerilim yaşanmasının ardından gerçekleşen, ilişkileri yumuşatmak amacıyla düzenlenen üst düzey son ziyaret.

Ancak Washington ve Pekin, Amerikan şirketlerinin Çin'deki faaliyetleri ve Çin'in ihracatı ve üretim kapasitesi konusunda giderek daha fazla anlaşmazlığa düşüyor.

Gerginliği besleyen bir başka neden ise Pekin'in Ukrayna'daki savaşta Rusya'yı desteklemesi.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, Blinken'in Şanghay'da Çin'in üst düzey yetkilisi Chen Jining ile yaptığı görüşmede, Çin'in "ticaret politikaları ve piyasa dışı ekonomik uygulamaları" konusundaki endişelerini dile getirdiğini söyledi.

Chen tercümanlar aracılığıyla yaptığı açıklamada, liderler arasındaki son görüşmenin iki ülke ilişkilerinin istikrarlı ve sağlıklı bir şekilde gelişmesine yardımcı olduğunu söyledi ve "İşbirliği ya da çatışmayı seçmemiz her iki halkın, her iki ülkenin refahını ve insanlığın geleceğini etkileyecektir" diye ekledi.

Şanghay'da bulunduğu sırada New York Üniversitesi'nin kentteki kampüsünde Amerikalı ve Çinli öğrencilerle de görüşen Blinken, kültürlerarası etkileşimin "birbirimizi anlamaya başlamamız için en iyi yol olduğunu" söyledi.

 Amerika'nın Sesi internet sitesinde yayınlanan habere aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz:

https://d33vxfhewnqf4z.cloudfront.net/a/blinken-cinde-amerikan-sirketlerine-adil-davranilmasi-cagrisinda-bulundu/7584442.html

OKX oplam 22.3 milyar USD ile en yüksek rezerv kanıtı rakamına ulaştı

25 Nisan 2024 • 12:40:02

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Web3 ekosisteminin geleceğini inşa etmede öncü rol oynayan teknoloji şirketi ve kripto borsası OKX, bugün üst üste 18.’sini yayımladığı Aylık Rezerv Kanıtı (PoR) raporuna göre, kullanıcı varlıklarının rezervlerinde 22.3 milyar USD değerinde ana varlık bulunduruyor.

OKX’in PoR raporu, platformda en fazla işlem gören varlıklar olan BTC, ETH, USDT, USDC, XRP, DOGE, SOL, OKB, APT, DOT, ELF, EOS, ETC, FIL, LINK, LTC, OKT, PEOPLE, TON, TRX, UNI ve BCH’yi kapsayan 22 varlığın rezerv oranları verilerini sunuyor. Önceki raporların istikrarını sürdüren OKX’in son aylık PoR raporu, tüm bu varlıklar için %100’ün üzerinde bir rezerv oranının 18. kez korunarak kullanıcı varlıklarının 1:1 oranında rezervlerinin tutulduğunu ortaya koyuyor.

OKX’in bu ana varlıklar için mevcut rezerv oranları şu şekilde:

BTC: %103

ETH: %104

USDT: %104

USDC: %103

OKX’in Ticari Faaliyetlerden Sorumlu Yöneticisi Lennix Lai, yaptığı açıklamada şunları ifade etti:“OKX olarak misyonumuz, kullanıcılarımızı bu gelişen finansal ortamda içleri rahat bir şekilde hareket edebilmeleri için ihtiyaç duydukları araçlarla donatmaktır. Üst üste 18. PoR raporumuz, kripto alanında standartları yükseltme ve şeffaflık konusundaki taahhüdümüze sadık kaldığımızı göstermektedir. Kurumsal kullanım örnekleri ve kamuoyu farkındalığını artıran BTC yarılanması gibi etmenlerle kripto, küresel çapta daha geniş kitlelerce benimsenirken, sektördeki standartları yükselten ve şeffaflığı artıran PoR gibi mekanizmalar da yeni kullanıcıların tercihlerini şekillendirmede giderek daha fazla önem kazanıyor.”

PoR programının başlangıcından bu yana OKX, kullanıcı geri bildirimlerine dayanarak sürekli olarak iyileştirmeler gerçekleştirmiştir. Bu mükemmellik taahhüdü, OKX’in PoR programını büyük borsalar arasında en yüksek kalite puanına layık gören blok zinciri uzmanı Nic Carter tarafından da takdir edildi. 2023 yılında OKX, PoR sürecine Sıfır Bilgi Ölçeklenebilir Şeffaf Bilgi Argümanı (zk-STARK) teknolojisini de dâhil etmişti. Bu teknoloji, kullanıcıların gizliliklerini korurken borsanın ödeme gücünü bağımsız olarak doğrulamalarına ve varlıklarının 1:1 oranında OKX rezervlerinde tutulduğunu teyit etmelerine olanak veriyor.

Kullanıcılar OKX’in son Rezerv Kanıtı raporunu web sitesi üzerinden görüntüleyebilirler.

FX teknik analiz (İş Yatırım)

25 Nisan 2024 • 12:40:02

Bugün ABD tarafında büyüme ve işsizlik maaşı başvuru rakamları bekleniyor. Hafta başında gelen ve beklentilerin altında kalan PMI verileri sonrası büyüme ve işsizlik maaşı başvuruları önemini arttırdı. Dolar endeksi güne 105.80 seviyelerinde başladıktan sonra satıcılı seyretti. 105.58 seviyelerinde seyrini sürdürüyor. EURUSD paritesi de güne 1.07 seviyelerinde başladıktan sonra alıcılı seyrediyor. 1.0725 seviyelerindeki direnç seviyesinde seyrini sürdürüyor. Bu seviyenin kırılması durumunda 1.0765 yeni direnç olabilir. Düşüşlerde ise 1.07 ve 1.0650 seviyeleri destek olarak takip edilebilir.

Ons altın yeni güne $2320 seviyelerinde başladı ve gün içinde $2300 desteğini tekrar test edip bu bölgeden tepki aldı. Seyrini $2330 seviyelerinin hemen altında sürdüren altın için, $2265 seviyesi destek olarak takip edilebilir. Yükselişlerde ise $2400 ve $2500 seviyeleri direnç oluşturabilir.

 Detaylı bilgi almak, İş Yatırım’ın güncel raporlarına ulaşmak için aşağıdaki linki kullanabilirsiniz.

https://arastirma.isyatirim.com.tr/2024/04/25/fx-teknik-analiz-raporu-25-04-2024/
 
İş Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
 www.isyatirim.com.tr

                           ***
                  Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Hesaba Altın Havale

Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.

Ücretsiz Hızlı Kargo

Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.

Üst Düzey Güvenlik

256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.

Sertifikalı Ürünler

Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.

hand-package-delivery