Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Akışkan teknolojileri sektörünün öncü markası Masdaf, 2024 yılında da ekonomiye, çevreye ve paydaşlarına değer yaratmaya devam etti.
“Ülkemiz ve sektörümüz için zorlu geçen bir yılı yeniliklerle, yatırımlarla ve çift haneli büyümeyle kapattık” diyen Masdaf Genel Müdürü Erhan Özdemir, 2025’te de yenileme pazarından önemli bir pay almaya devam edeceklerini, ihracat pazarlarındaki büyümelerini sürdüreceklerini ve şirketin öncü olma misyonunu pekiştirecek adımlar atacaklarını ifade etti.
Masdaf, Türkiye ve dünya genelinde belirsizliklerin ve risklerin yaşandığı 2024 yılı boyunca büyümeye ve sektördeki konumunu güçlendirmeye devam etti.
“Ülkemiz ve sektörümüz için zorlu geçen bir yılı, çift haneli büyümeyle kapatıyoruz” diyen Masdaf Genel Müdürü Erhan Özdemir, şirketin 2024 yılı performansına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
“2024, enflasyon, yüksek faiz oranları, üretim maliyetlerindeki artışlar, yüksek enflasyonla mücadele kapsamında uygulanan sıkı para politikaları, küresel ekonomide yaşanan durgunluk, yakın coğrafyamızda yaşanan savaşlar ve son olarak ABD seçimlerinin küresel ekonomi üzerindeki etkileri nedeniyle ülkemiz ve sektörümüz açısından zorlu geçen bir yıl oldu. Ancak tüm bu olumsuzluklara rağmen, akışkan teknolojileri pazarında 50 yıla yaklaşan tecrübemiz, kaliteli çözümlerimiz, müşteri odaklı hizmet anlayışımız ve ihracat kabiliyetimiz sayesinde istikrarlı büyümemizi sürdürmeyi başardık. Bugün, 6 kıtada 100’den fazla ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz.
“Yenileme pazarından önemli bir pay almayı başardık”
2024 yılında enflasyonla mücadele kapsamında uygulanan sıkı para politikaları nedeniyle ekonominin genelinde bir yavaşlama yaşandı. Bu durum birçok sektörde olduğu gibi sanayi sektöründe de daralmaya neden oldu. Ancak bu olumsuz tabloya rağmen Türkiye'deki enerji tüketiminden yaklaşık yüzde 35 pay alan sanayi sektörü, yeşil dönüşüm adımlarını destekleyecek yatırımlarına devam etti. Özellikle Avrupa Birliği’nin (AB) 2026’dan sonra başlaması planlanan ‘Sınırda Karbon Vergisi’ uygulamasının mali yükümlülüklerini düşürmeyi hedefleyen sanayi sektörü, daha sürdürülebilir teknolojilere yöneldi. Biz de akıllı ve verimli pompa teknolojilerimiz ile oldukça hareketli olan bu yenileme pazarından önemli bir pay almayı başardık.
“100’den fazla ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz”
2024 yılında ihracat pazarlarında da istikrarlı büyümemizi sürdürdük. Bugün 100’den fazla ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. Yurt dışındaki varlığımızı, hedef pazarlardaki markalaşma çalışmalarımızla güçlendirirken, yeni pazar arayışlarımıza da hız kesmeden devam ediyoruz. Önümüzdeki dönemde yeni pazarlarla ve daha fazla ihracatla Türkiye’nin global markası olma yolunda önemli adımlar atmayı hedefliyoruz.
İhracattaki başarımızı bu yıl da Makine İhracatçıları Birliği’nden (MAİB) aldığımız ödülle taçlandırdık. Buna göre, pompalar ve aksamları ürün grubunda en çok ihracat yapan ilk 5 firma arasında yer almayı başardık.
“Tüm iş süreçlerimizi, dijital ortama taşıyoruz”
Sektörümüz için zorlu geçen 2024 yılında yatırımlarımıza da hız kesmeden devam ettik. Düzce fabrikamızı ve makine parkurumuzu genişlettik. Üretimden insan kaynaklarına kadar tüm iş süreçlerimizi ve aynı zamanda ürünlerimizin yönetimini dijital ortama taşımak üzere önemli adımlar attık. Paydaşlarımızın da işini kolaylaştıracak dijital projeler geliştiriyoruz. 2025 yılı içerisinde bunları da lanse edeceğiz.
“Düzenlediğimiz iç ve dış eğitimlere, toplam 500 kişi katılım sağladı”
2024 aynı zamanda eğitimlerle dolu bir yıl oldu. Mas Academy kapsamında 410 saatlik bir eğitim programı planlamıştık. Eğitim programımızı, planladığımız şekilde gerçekleştirdik. Yıl boyunca düzenlediğimiz bu iç ve dış eğitimlere, toplam 500 ‘ün üzerinde kişi katılım sağladı. Her bir Masdaf personeli için ortalama eğitim süresi ise 25 adam/saat olarak gerçekleşti. 2025 yılı için de planlama çalışmalarımız kapsamlı bir şekilde devam ediyor. Sektörde yarım asra yaklaşan bilgi ve tecrübelerimizi, paydaşlarımızla paylaşmaya devam edeceğiz.
“Yıllık elektrik ihtiyacımızın yüzde 60’ını güneşten karşılamaya başladık”
2024 yılında sürdürülebilirlik adımlarımızı destekleyecek yatırımlarımıza da devam ettik. Düzce fabrikamızın çatısına kurulan güneş enerjisi santrali (GES) yatırımımız sayesinde yıllık elektrik ihtiyacımızın yüzde 60’ını güneşten karşılamaya başladık. Böylece yıllık 472 ton karbon salınımını önlemeyi ve karbon ayak izimizi azaltmayı başardık” dedi.
”Yılın ilk yarısının zorlu geçeceğini öngörüyoruz”
2025 yılına ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Özdemir, ”Yılın ilk yarısının zorlu geçeceğini öngörüyoruz. Yıl boyunca enflasyonla mücadele ve finansal istikrarın sağlanmasına yönelik çalışmalar devam edecektir. Uygulanan ekonomik politikaların sonucu olarak enflasyonda yaşanan gerileme ile birlikte ilk faiz indirimi gerçekleşmiş oldu. Bunun devam edeceğini ve yılın ikinci yarısından itibaren inşaat sektöründe ve dolayısıyla da inşaat malzemeleri sektöründe kısmi bir hareketlilik yaşanacağını düşünüyoruz. Ayrıca devam eden deprem bölgesi yatırımları da pazara ivme kazandıracaktır.
“Küresel trendlerin 2025 yılında da yenileme pazarını canlı tutmasını bekliyoruz”
Bunların yanı sıra enerji tasarrufu ve su kaynaklarının verimli kullanılması konusundaki küresel trendlerin de yıl boyunca yenileme pazarını canlı tutacağı kanaatindeyim. Yüksek enerji verimliliği sağlayan çevreci çözümlerimiz ile yenileme pazarından önemli bir pay almaya devam edeceğiz.
“Hedef pazarlardaki markalaşma çalışmalarımızı sürdüreceğiz”
2025’te iç pazarın yanı sıra ihracat pazarlarında da büyümemizi sürdürmeyi planlıyoruz. Bu kapsamda küresel ekonomik gelişmeler ile yatırımları yakından takip edip, hedef pazarlardaki ayak izimizi ve markalaşma çalışmalarımızı sürdüreceğiz.
Geçmişte olduğu gibi gelecekte de odağımız, çevresel sürdürülebilirlik olacak. Bu kapsamda Ar&Ge yatırımlarımıza devam edip, pazara yeni ve çevreci ürünler sunmaya ve böylece öncü olma misyonumuzu pekiştirmeye devam edeceğiz” diyerek sözlerini tamamladı.
Masdaf hakkında
1977 yılında suyun ve enerjinin etkin kullanılması ve bu sayede yaşam kaynaklarının korunması ilkesiyle ve yüzde 100 yerli sermaye ile kurulan Masdaf, enerji verimliliği sağlayan, çevreci ve inovatif “pompa teknolojileri” üretmektedir.
Pompa sektörünün öncü markası Masdaf, 40 bin metrekare alan üzerine kurulan Düzce fabrikası ile 12 bin metrekare alan üzerine kurulan Tuzla fabrikasında; endüstriyel proseslerde, sulama, ısıtma ve soğutma sistemlerinde, gemi sanayinde, atık su transferinde, yangın söndürme işlemlerinde, petro-kimya sanayinde, tarımsal sulamada ve daha birçok alanda kullanılmak üzere santrifüj pompa imalatı yapmaktadır.
Masdaf, Türkiye genelinde ki yaygın bayi ve servis ağıyla, pompa teknolojileri alanında en iyi hizmeti, en kısa zamanda sunmayı misyon edinmiştir.
ERP direktiflerine uygun olarak geliştirilen, yüksek verimli pompa sistemlerini 70’ten fazla ülkeye ihraç eden Masdaf, bu ülkelerde kurduğu distribütörlük ve servis ağıyla da Türkiye’nin global markası olma yolunda emin adımlarla ilerlemektedir.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Zeren Group Holding ile, dünya çapında iz bırakan hikayelere 100 yıldır imza atan Disney ve dijital yayın platformu Disney+ önemli bir iş birliği gerçekleştirdi. Bu partnerlik, Disney’in gişe rekorları kıran vizyon filmleri ve Disney+’ın geniş içerik yelpazesindeki filmleri kapsıyor.
Türkiye’yi kapsayan bu anlaşma, Disney’in unutulmaz hikaye anlatım gücünü ve kültürel etkisini destekleyerek iki taraf için de değer yaratmayı hedefliyor. Disney’in ilham veren hikayelerini sinemaseverlerle buluşturan vizyon filmlerinin özel gösterimleri Zeren Group Holding partnerliği ile hayata geçerken Disney+ içerisinde yer alan birbirinden etkileyici filmler de yine Zeren Group Holding sponsorluğuyla izleyicilerle buluşacak.
Yarım asırı aşan geçmişi ile 8 farklı sektör ile 4 kıtada faliyet gösteren Zeren Holding Group, tüm ürün ve hizmetlerinde üstün kalite ilkesi ve insana yatırım politikası ile ilerleyerek, benzersiz hikaye anlatımıyla nesiller boyu ilham kaynağı olan Disney ile yapılan iş birliğinin de yer aldığı eğitim, kültür ve sanat alanında hayata geçirilecek projeleriyle topluma değer katmayı hedefliyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Kaspersky anketine göre siber saldırılarda yapay zeka kullanımına ilişkin endişeler arttıkça, dünya çapındaki şirketler siber güvenlik stratejilerini güçlendirmek için yarışa girdi. Siber güvenlik şirketi yeni bir araştırmada, Türkiye'deki BT ve Bilgi Güvenliği profesyonellerinin %96'sının yapay zekanın kötü niyetli aktörler tarafından kullanımının önümüzdeki iki yıl içinde artmasını beklediğini ortaya koydu. Bu büyüyen tehdit, kuruluşları siber savunma uzmanlığına öncelik vermeye itiyor ve birçoğu özel destek ve eğitim için siber güvenlik sağlayıcılarına yöneliyor.
"Siber savunma ve yapay zeka: Kurumunuzu korumaya hazır mısınız?" (Cyber defense & AI: Are you ready to protect your organization?) başlıklı son çalışmasında Kaspersky, KOBİ'ler ve büyük işletmelerdeki BT ve Bilgi Güvenliği profesyonellerinin görüşlerini derledi. Bulgular, yapay zeka odaklı siber saldırılara acilen hazırlanma ihtiyacının altını çiziyor. Araştırmaya katılan her on kişiden dokuzu, önümüzdeki iki yıl içinde yapay zeka destekli saldırılarda önemli bir artış olacağını öngörüyor.
Gelişen tehditlerle mücadele etmek için şirketler siber güvenlik uzmanlığına büyük önem veriyor. Katılımcıların %96'sı kurum içi çalışanlara eğitim vererek kurum içi uzmanlığı artırmanın önemini vurgularken, %91'i siber güvenlik tedarikçileri tarafından sağlanan dış uzmanlığa duyulan ihtiyacın altını çiziyor. Bu ihtiyaç, perakendeden kritik altyapıya kadar farklı sektörleri kapsıyor ve gelişmiş tehdit korumasına yönelik evrensel talebi vurguluyor.
Kuruluşlar, siber korumalarını güçlendirmek için hem kurum içi hem de kurum dışı uzmanlığı aktif bir şekilde entegre ediyor. Türkiye'deki şirketlerin %24'ü gelişen tehdit ortamına uyum sağlamak için dış destekten yardım alıyor ya da almayı planlıyor, %38'i aynı şeyi şirket içi eğitim girişimleri yoluyla yapıyor. Buna ek olarak, %73'ü halihazırda dış siber güvenlik uzmanlığı kullanmakta ve %60'ı eğitim programları uygulamakta olup, korumalarını güçlendirmede ikili bir yaklaşımın altını çiziyor.
Siber güvenlik sağlayıcılarının uzmanlığı, kuruluşların korumaya odaklı çözümlerini dağıtmalarına yardımcı olan özel profesyonel hizmetlerden belirli güvenlik zorluklarına odaklanan gelişmiş uzman merkezlerine kadar çeşitli şekillerde olabiliyor. Bu merkezlerden biri Kaspersky AI Teknoloji Araştırma Merkezi. Bu merkez, siber güvenlik çözümlerinin koruyucu yeteneklerini derinleştirmek için şirketin yapay zeka araştırma ve geliştirme çalışmalarını bir araya getiriyor.
Kaspersky AI Teknoloji Araştırma Merkezi Grup Müdürü Vladislav Tushkanov, şunları söylüyor: "Son anketimiz, işletmelerin yapay zeka kaynaklı siber saldırılardan kaynaklanan artan tehdidin farkında olduğunu ve satıcıların kapsamlı siber güvenlik uzmanlığının kullanımı da dahil olmak üzere kapsamlı çözümlerle korumalarını güçlendirmek istediklerini gösteriyor. Kaspersky AI Teknoloji Araştırma Merkezi, tehdit koruma stratejilerimizi geliştirmek ve siber güvenlikte yapay zekayı kullanmanın yenilikçi yollarını keşfetmek için yapay zeka gelişmelerinden yararlanmamıza yardımcı olmak adına çok önemli bir rol oynuyor. Ayrıca, yapay zekanın kendisine özgü güvenlik endişelerini ele almamızı sağlayarak işletmelerin yapay zeka kaynaklı en son tehditlere karşı hazırlıklı olmasını sağlıyor."
Bu alandaki uzmanlığınızı geliştirmek ve yapay zeka destekli tehditlerin önüne geçmek için Kaspersky şunları öneriyor:
" Kaspersky Managed Detection & Response çözümünün yanı sıra çevrimiçi ve canlı Kaspersky Siber Güvenlik Eğitimi kursları ile şirketinizin kurum içi becerilerini güçlendirin. Bu çözümler siber korumayı güçlendirmeye ve çalışanların dayanıklılığını artırmaya yardımcı olur.
" Siber güvenlik davranışlarını aşılayan Kaspersky Automated Security Awareness Platform ile ofis iş gücünüzü ekstra bir koruma katmanına dönüştürün. Bu platform yapay zeka destekli tehditlere ve yapay zeka araçlarının güvenli kullanımına adanmış özel bölümler içerir ve yapay zeka araçlarının giderek yaygınlaşmasıyla ilişkili risklerden korunmaya yardımcı olur.
" Kaspersky Destek Forumu'nun Yapay Zeka Teknolojisi Araştırması bölümünde siber güvenlikte yapay zeka ile ilgili konular hakkında bir yazışma başlatın. Ayrıca Kaspersky Daily AI bölümünde, Kaspersky'nin BrightTalk kanalında ve YouTube videolarında bulunan Kaspersky'nin kapsamlı kaynaklarını keşfederek yapay zeka ile ilgili sorularınızın birçoğunu yanıtlayabilirsiniz.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye'nin iyileştiren gücü Abdi İbrahim, stratejik büyüme hedeflerini gerçekleştirme yolunda yönetici kadrolarını güçlendirmeye devam ediyor. İlaç sektöründe 22 yıllık kesintisiz liderliğiyle öncü adımlar atan şirket, 2024'ün son ayında sektörün üç önemli ismini bünyesine kattı.
Bu atamalarla; Demet Körezlioğlu Endokrinoloji ve Diyabet Bölüm Direktörlüğü görevine, Özgür Carlı Temel Tedaviler I Bölüm Direktörlüğü görevine, Cem Tozar ise Temel Tedaviler II Bölüm Direktörlüğü görevine getirildi. Temel Tedaviler I ve II Bölümleri, Abdi İbrahim'in geniş kapsamlı ürün portföyünü yöneten ve kritik terapötik alanlarda stratejik sorumluluklar üstlenen birimler olarak dikkat çekiyor.
Yeni atanan üst düzey yöneticiler, 112 yıldır hayatı iyileştirme misyonuyla faaliyet gösteren Abdi İbrahim'in küresel çapta güçlenen pozisyonunu daha da ileriye taşımak, inovasyon odaklı stratejiler geliştirmek ve sektördeki liderliğini pekiştirmek adına kritik sorumluluklar üstlenecekler.
Demet Körezlioğlu Hakkında
Abdi İbrahim Endokrinoloji ve Diyabet Pazarlama ve Satış Direktörlüğü görevine getirilen Demet Körezlioğlu, Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi'nden mezun olduktan sonra Galatasaray Üniversitesi'nde Pazarlama ve Pazarlama İletişimi Yönetimi alanında yüksek lisans yaptı. İlaç ve dermokozmetik sektörlerinde 17 yılı aşkın deneyime sahip olan Körezlioğlu, kariyeri boyunca pazarlama yönetimi, dijital pazarlama, takım liderliği ve finansal yönetim gibi stratejik alanlarda önemli sorumluluklar üstlendi. Son olarak Ali Raif İlaç Sanayi'nde İş Birimi Müdürü olarak görev aldı. Körezlioğlu, Abdi İbrahim'deki yeni rolüyle, şirketin endokrinoloji ve diyabet alanındaki liderliğini güçlü ürün portföyü ve yenilikçi projelerle daha da geliştirmeye odaklanacak.
Özgür Carlı Hakkında
16 yılı aşkın süredir ilaç sektöründe çeşitli pozisyonlarda görev alan Özgür Carlı, Abdi İbrahim Temel Tedaviler I Bölüm Direktörlüğü görevine getirildi. İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi'nden mezun olan Carlı, yüksek lisansını Marmara Üniversitesi Klinik Eczacılık alanında tamamlayıp, Koç Üniversitesi'nde katıldığı Yönetici Geliştirme Programı ile sektör bilgisini ve stratejik liderlik becerilerini derinleştirdi. Kariyerine 2004 yılında sağlık sektöründe başlayan Carlı, pazarlama ve satış, eczane eczacılığı ve hastane eczacılığı gibi farklı alanlarda deneyim kazanmıştır. 2008 yılında Deva Holding'de Ürün Müdürü olarak başladığı görevinde, genel tedaviler, gastroenteroloji, hastane ürünleri ve ihaleler, OTC ve eczane ekipleri gibi çeşitli alanlarda liderlik rollerini üstlendi. Bu süreçte Kıdemli Ürün Müdürü, Pazarlama Müdürü, İş Birimi Lideri ve son olarak Pazarlama & Satış Direktörü pozisyonlarında görev aldı. Özgür Carlı, yeni görevinde Abdi İbrahim'in Temel Tedaviler I Bölümü'ne liderlik ederek şirketin stratejik hedeflerine katkı sunmayı sürdürecek.
Cem Tozar Hakkında
Temel Tedaviler II Bölüm Direktörlüğü görevine getirilen Cem Tozar, Gazi Üniversitesi Ekonomi Bölümü'nden mezun oldu. Sağlık sektöründeki kariyerine 2005 yılında Bilim İlaç'ta başlayan Cem Tozar, diyabet, kardiyoloji, göğüs hastalıkları, pediatri, dermatoloji, alerji ve KBB gibi farklı alanlarda tıbbi tanıtım temsilciliği, ürün müdürlüğü, tanıtım müdürlüğü ve iş birimi müdürlüğü görevlerini üstlendi.
Abdi İbrahim'deki yeni görevi öncesinde Bilim İlaç Satış ve Pazarlama Direktörü olarak çalışan Cem Tozar, Abdi İbrahim'in Temel Tedaviler II Bölümü'ne liderlik edecek.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye’nin önde gelen çelik üreticisi Çolakoğlu Metalurji, 80. yılını kutladığı bu özel senede, teknoloji odaklı dijital dönüşüm yolculuğunda belirlediği hedeflere doğru ilerliyor. Şirket bu yolda yeni ve güçlü bir adım olarak yenilenen web sitesini yayına aldı. Kullanıcı odaklı, modern ve teknolojik yeniliklerle hayata geçirilen web sitesi, marka stratejisiyle tam uyumlu bir deneyim sunuyor.
Çolakoğlu Metalurji’nin 80 yıllık köklü geçmişini geleceğe taşımayı hedefleyen bu yenilik, şirketin dijital alandaki vizyonunu bir kez daha ortaya koyuyor. Yeni web sitesi, kullanıcı dostu, sade ve estetik tasarımıyla dikkat çekiyor. Geliştirme sürecinde kullanıcı ihtiyaçları derinlemesine analiz edilerek, her bir ayrıntı titizlikle ele alındı. Sektöründeki dijital liderliği perçinleyen Çolakoğlu Metalurji’nin yeni web sitesi hem bilgisayar hem de mobil cihazlarla uyumlu olacak şekilde tasarlandı. Marka stratejisi ile uyumlu olacak şekilde geliştirilen yeni web sitesi, kullanıcılarına hızlı, güvenli ve sorunsuz bir deneyim sağlıyor.
Çolakoğlu Metalurji, yeni web sitesini sadece dijital dönüşüm sürecinin bir adımı olarak değil, aynı zamanda markanın 80 yıllık birikimini geleceğe taşıyan bir platform olarak görüyor.
Çolakoğlu Metalurji İnsan Kaynakları ve Kurumsal İletişim Direktörü Kazım Selim Özkan, bu süreci şöyle değerlendirdi:
“Web sitemizi yenilerken, sektördeki öncü konumumuzu güçlendirmeyi hedefledik. Böylece, odağımızı sadece tasarım değişikliğinde değil, 80 yıldır üretim alanındaki başarımızı dijital dünyada da fark yaratacak şekilde oluşturduk. Kullanıcılarımızın dijital deneyimini en üst seviyeye çıkarmak ve markamızın değerini bu platforma taşımak istedik. Bu süreçte atölye çalışmalarıyla ihtiyaçları tespit edip yenilikçi bir yol haritası oluşturduk. Teknoloji odaklı dönüşüm süreçlerimizde attığımız bu yeni adım, Çolakoğlu Metalurji’nin, inovasyon ve teknolojiye olan bağlılığını bir kez daha gösteriyor. Amacımız, yalnızca iş süreçlerimizi dijital platformlara taşımak değil, aynı zamanda markamızın ruhunu ve değerini de dijtal dünyaya yansıtmak. Erişilebilirlik standartlarına tam uyum sağlayan web sitemiz, aynı zamanda GDPR (Genel Veri Koruma Yönetmeliği) ile diğer veri güvenliği düzenlemelerine uygun olarak geliştirildi. Bu dijital atılımla kullanıcı deneyimini ön planda tutarak, güvenliği ve erişilebilirliği en üst seviyeye çıkardık.”
Çolakoğlu Metalurji, yeni web sitesinde dinamik ve devamlı gelişen içerik yönetim sistemi sayesinde kullanıcı deneyiminin sürekli olarak iyileştirilmesini amaçlıyor. 80. yılını kutlayan marka, yenilikçi vizyonu ve modern dijital yüzüyle geleceğe kararlılıkla ilerliyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi (IICEC) Direktörü Bora Şekip Güray enerji verimliliğindeki gelişimin, Türkiye’nin enerji güvenliği ve enerji dönüşümü hedefleri için çok yönlü faydalar sunduğunu söyledi. Güray, “Enerjiye olan talebi daha verimli ve katma değeri daha yüksek bir niteliğe ulaştırabilecek teknoloji çözümleri ve tüketim davranış değişiklikleri hem ekonomik hem de çevresel yönden daha sürdürülebilir bir enerji geleceği hedefleri için önemli” dedi.
"Enerji Verimliliği Haftası”, enerji verimliliği konusunda bilincin yaygınlaşması ve farkındalığın güçlendirilmesi amacıyla her yıl Ocak ayının ikinci haftasında kutlanıyor. Bu yıl 6 - 12 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirilecek faaliyetlerle enerji verimliliğinin önemi ve çok yönlü katkıları bir kez daha hatırlatılacak. Enerji sektörünün görünümüne ve gelecek perspektifine ışık tutan önemli çalışmalara imza atan Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi’nin (IICEC) Direktörü Bora Şekip Güray, Enerji Verimliliği Haftası faaliyetlerinin, enerji verimliliği bilincinin toplum genelinde yaygınlaşması bakımından önem taşıdığını belirterek enerji verimliliğine yönelik farkındalığın artmasının memnuniyet verici olduğunu söylüyor. Güray, enerjiye olan talebi daha verimli ve katma değeri daha yüksek bir niteliğe ulaştırabilecek teknoloji çözümlerinin ve tüketim davranış değişikliklerinin hem ekonomik hem de çevresel yönden daha sürdürülebilir bir enerji geleceğine dair hedefler için büyük önem taşıdığının da altını çiziyor.
Enerji verimliliği, sürdürülebilir enerjinin en kritik destekleyicilerinden
Bora Şekip Güray, enerji verimliliğinde gelişime yönelik yatırımların; çok yönlü enerji, ekonomi ve iklim faydalarıyla, Türkiye’nin daha güvenli, rekabetçi, temiz ve sürdürülebilir enerji geleceği hedeflerinin en kritik destekleyicilerinden olduğunu kaydetti. “Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın 2024 yılı başında açıkladığı Enerji Verimliliği 2030 Stratejisi ve Eylem Planı kapsamında, 2030 yılına kadar enerji verimliliğine 20.2 milyar dolar yatırım hedeflendiğini dile getiren Güray, “Bu doğrultuda enerji verimliliği projelerine mali destekler, yeşil dönüşüm odaklı yatırım ve teşvik planlamaları, enerji performans sözleşmesi modeli yaklaşımlarının gelişimi, sektörler arası iş birlikleri ve sinerjiler yoluyla yatırımların güçlendirilmesi önem taşıyor. Türkiye, son dönemde ekonominin enerji yoğunluğunda azaltım performansı ile OECD ülkeleri arasında öne çıkıyor. Bu performansın sürmesi, ekonomik ve sosyal gelişim hedefleri ve verimli büyüme yoluyla daha sürdürülebilir bir enerji geleceği bakımından kritik önem taşıyor” dedi.
“Enerji güvenliği ve 2053 net-sıfır hedeflerinde büyük etkiye sahip olacak.”
Bora Şekip Güray enerji verimliliğinin; enerji ithalat faturasının azaltılması, enerji arz güvenliğinin ve esnekliğinin güçlendirilmesi, karbon nötr enerji geleceği hedeflerine ulaşılması, sanayinin ve ekonominin daha rekabetçi ve yüksek katma değerli gelişimi için çok değerli fırsatlar sunduğuna dikkat çekti. Güray şöyle konuştu: “IICEC’in daha güvenli ve temiz enerji geleceğine yönelik çalışmalarında; enerji verimliğinin Türkiye’nin enerji güvenliğine, rekabetçi enerji arzına ve temiz enerji dönüşümüne somut katkıları öne çıkıyor. Türkiye’nin büyüyen enerji sisteminde enerji arzının halen yaklaşık üçte ikilik kısmı ithal fosil yakıtlardan karşılanıyor. Enerji ithalat faturasının cari işlemler dengesindeki negatif etkisinin azaltılması için son dönemde yerli petrol, doğal gaz ve yenilenebilir enerji üretimlerinde gerçekleşen artışlar ve bu yönde güçlenen 2030-2035 hedefleri ile birlikte enerji arzında ve tüketiminde verim artışlarının sağlanması kritik fırsatlar sunuyor. Enerji verimliliği, karbon nötr bir enerji geleceği vizyonu için tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’nin enerji dönüşümü hedeflerinde de daha fazla öne çıkıyor. 2053 net-sıfır hedefinde ve sera gazı emisyonlarında amaçlanan azaltım patikasına ulaşılmasında, yenilenebilir enerjide büyüme ile birlikte en yüksek potansiyel ve etkiye sahip iki başlıktan birisi enerji verimliliği olacak. Türkiye’nin yenilenebilir enerji ve temiz elektrifikasyon hedeflerinin, enerji verimliliği fırsatlarıyla birlikte bütüncül ve teknoloji-odaklı perspektifte değerlendirilmesi bu faydaları ileriye taşıyacak.”
“Enerji Verimliliği Eylem Planındaki hedefler ve yaptığımız analizler önemli verim fırsatlarına işaret ediyor.”
Güray, “Binalarda yalıtım performansının güçlendirilmesi, sanayinin enerji tüketim süreçlerinde verimlilik artırıcı projelere daha fazla yaygınlık kazandırılması, ulaşımda araç filosunun yakıt ekonomisinde iyileşmeler ve entegre mobilite çözümleri, tarımsal sulamada verimlilik iyileşmeleri, mevcut ve yeni elektrik üretim birimlerinde ve elektrik şebekelerinde verimlilik artışlarını sürdürmek gibi çok boyutlu fırsat alanlarımız var. Bunlara ek olarak, verimli bölgesel ısıtma fırsatlarına, yeni enerji teknolojilerinin verimine, verimlilik ve dijitalleşme etkileşimlerinden değer yaratmaya daha fazla odaklanacağımız bir döneme giriyoruz. Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM), Türkiye Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) gibi karbon fiyatlama gelişmelerinin, sanayide ve ekonominin genelinde enerji verimliliği odağını güçlendirerek yeni iş modellerini daha fazla gündeme getirmesi bekleniyor. Enerjinin daha verimli ve akılcı kullanımı, enerji maliyetlerinin azaltılması ve yönetimi bakımından da çok önemli.” ifadelerini kullandı.
“Elektrik enerjisi talebini çeşitlendiren ve artıran dinamiklere sahibiz”
Elektrifikasyonun tüm dünyada olduğu gibi Türkiye enerji sektöründe de en güçlü trendlerden biri olduğuna işaret eden Bora Şekip Güray, “Elektrikli karayolu ulaşımının yaygınlaşmasından raylı sistemlerde elektrifikasyon hedeflerine, ısı pompası çözümlerinden dijital dönüşüme kadar geniş bir spektrumda elektrik enerjisi talebini çeşitlendiren ve artıran dinamiklere sahibiz. Bunlar aynı zamanda enerjinin daha verimli kullanımına da katkı sunan fırsatlar. Elektrikli motorlar, elektrikli ev aletleri, genel aydınlatma gibi kullanımlar da elektrifikasyonun daha verimli gelişimi için önemli potansiyel içeriyor” ifadelerinde bulundu.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Akıllı temizlik teknolojilerinde küresel bir lider olan Roborock, ev yaşamını kolaylaştırmak amacıyla geliştirdiği yenilikçi ürünleriyle CES 2025’te sahne alıyor. Marka, dünyanın ilk mekanik kola sahip seri üretim robot süpürgesi* olan Saros Z70 modelini tanıtarak, akıllı ev temizliği alanında yeni bir çağ başlattı. Roborock Saros Z70, çorap, küçük havlu, peçete ve 300 gr** altındaki terlikleri ve engelleri kaldırıp düzenleyebiliyor.
OmniGrip akıllı ve katlanabilir kol donanımına sahip olan Saros Z70, robot süpürgeleri bir üst seviyeye taşıyarak ev asistanlarına dönüştürüyor. Roborock ayrıca, farklı robot süpürgeler, ıslak-kuru süpürgeler ve çamaşır makinelerini de içeren yeni ürün serisiyle akıllı ev temizliği teknolojisindeki liderliğini bir kez daha kanıtlıyor.
Saros: Yapay zeka destekli akıllı robot süpürgeler
CES 2025’te “Yeni Bir Çağ Başlıyor” temasıyla tanıtılan Saros serisi, akıllı ev temizliğinde yenilikçi teknolojilerin kapılarını aralıyor. Serinin amiral gemisi olan Roborock Saros Z70, markanın en ileri ürün teknolojilerini gözler önüne seriyor. Roborock, Saros serisiyle akıllı teknolojiyle desteklenen bir ev temizliği vizyonu sunuyor.
Saros amiral gemisi serisi üç modelden oluşuyor: Roborock Saros Z70, Roborock Saros 10 ve Roborock Saros 10R. Her model, yapay zeka destekli akıllı özellikleri ve en son robotik donanımı bir araya getirerek Roborock’un en ileri temizlik teknolojilerini tüketicilere sunuyor.
Roborock Saros Z70: Robot süpürge değil temizlik robotu!
Roborock Saros Z70, 2025’in ilk yarısında piyasaya sürülmesi beklenen, robot süpürgelerde devrim yaratan bir model olarak öne çıkıyor. OmniGrip, 5 eksenli ve katlanabilir robot kol donanımı ile daha önce ulaşılması zor alanlarda temizlik yapabilme özelliği sunuyor ve çorap, küçük havlu, peçete ve 300 gr** altındaki terlikleri kaldırıp düzenleyebiliyor. Gelişmiş navigasyon, vakumlama ve paspaslama özellikleriyle donatılan yapay zeka destekli Roborock Saros Z70, robot süpürgeleri adeta robotik ev asistanlarına dönüştürecek. Ayrıca Roborock’un şimdiye kadarki en ince modeli olan Saros Z70, yalnızca 7.98 cm yüksekliğiyle, 22.000 Pa HyperForce emiş gücüyle ve sektörde bir ilk olan AdaptiLift Gövde kaldırılabilir gövde sistemiyle de ön plana çıkıyor.
Roborock Saros 10: 100 derecelik geniş açı görüş modülü
Roborock Saros 10, Roborock’un ilk RetractSense™ Navigasyon Sistemi ile donatıldı. Bu sistem, güvenilir LDS navigasyon teknolojisini, alçak alanlardan geçebilmek için aşağı indirerek içine çekilebilen bir modül içeriyor. 100 derecelik geniş görüş açısı ile olağanüstü bir kapsama alanı sunuyor. Bu yenilik, Saros 10’a ultra ince 7.98 cm form faktörü kazandırıyor.
Navigasyonun ötesinde, Roborock Saros 10, en son VibraRise® 4.0 ayrılabilir paspaslama modülü, sektörde bir ilk olan AdaptiLift Gövde kaldırılabilir gövde sistemi ve Roborock’un en gelişmiş temizlik teknolojilerini entegre ederek güvenilir ve güçlü bir temizlik ortağı haline geliyor.
Roborock Saros 10R: 7.98 cm form faktörü
Roborock Saros 10R, robot süpürge zekasını bir adım öteye taşıyan yeni nesil StarSight™ Otonom Sistem 2.0 ile geliyor. Geleneksel LDS (Laser Distance Sensor) kule modülü yerine, bu sistem çift ışıklı 3D Time-of-Flight (ToF) teknolojisi ve yapay zeka destekli bir RGB kamera kullanarak çevrenin benzersiz 3D haritalamasını ve engel algılamasını sağlıyor. Ultra ince 7.98 cm form faktörüyle, en yeni temizlik teknolojilerini kompakt bir tasarımda kullanıcı ile buluşturuyor.
Akıllı Temizlikte Yeni Bir Dünya: Roborock F25 Serisi
Roborock, robot süpürgelerin yanı sıra yeni F25 Serisi ıslak-kuru el süpürgelerini de tanıtıyor. Bu modeller, 180° FlatReach Derin Temizlik** gibi yenilikçi özellikleri ile öne çıkıyor ve alçak mobilyaların altını zahmetsizce temizlemeyi sağlıyor. Ayrıca, çift kazıyıcı başlıkları sayesinde saçları kolayca çözebilen ve iz oluşumunu en aza indiren “saç dolanmayan ve iz bırakmayan rulo**” donanımına sahip.
Roborock hakkında daha fazla bilgi için Roborock internet sitesini ziyaret edebilirsiniz.
Roborock Hakkında
Roborock, akıllı temizlik çözümleriyle tanınan önde gelen bir temizlik markasıdır. Küresel önde gelen akıllı cihaz üreticisi olma kararlılığını sürdüren Roborock, robotik, kablosuz, ıslak/kuru vakum temizleyiciler ve çamaşır kurutma makineleri gibi yenilikçi ürün yelpazesiyle yaşamları zenginleştiriyor. Kullanıcı odaklı bir yaklaşımla geliştirdiği Ar-Ge projeleri, 170'ten fazla ülkede 15 milyondan fazla evde çeşitli temizlik ihtiyaçlarına yanıt veriyor. Pekin merkezli ve stratejik yan kuruluşları olan Roborock Japonya, Hollanda, Polonya, Almanya ve Güney Kore'deki ana pazarlarda faaliyet göstererek dünya çapındaki pazar varlığını güçlendirmeye odaklanıyor.
*Roborock, bu teknolojiyi robot süpürge sektöründe ilk seri üretime sunan marka olarak 2025 Ocak ayında piyasaya çıkarmıştır.
**Üretici tarafından yapılan dahili testlere dayanmaktadır. Sonuçlar çevresel koşullara ve yazılım güncellemelerine göre değişiklik gösterebilir.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türk-Alman Üniversitesi tarafından ilki 2018 yılında hayata geçirilen ve hayvan refahı alanında fark yaratmak isteyen firmaları destekleyerek kamuoyunda farkındalık yaratma hedefiyle ilerleyen Hayvan Refahı Ödül Töreni’nin bu yıl 6’ıncısı gerçekleştirildi. Sürdürülebilirlik ve hayvan refahı alanlarında öncü uygulamaları hayata geçiren Sofitel Istanbul Taksim, ilham veren organizasyonda ödül almaya hak kazanan sekiz kurum arasında yerini aldı. Türk-Alman Üniversitesi tarafından düzenlenen Hayvan Refahı Ödül Töreni’nde, "İyi Yumurta" kategorisinde ödüle layık görülen Sofitel Istanbul Taksim, tedarik zincirinde önceliklendirdiği, %100 kafessiz ve serbest gezen tavuk yumurtası kullanımıyla ödülü almaya hak kazandı. Hayvan refahının sadece etik bir yükümlülük değil, aynı zamanda sürdürülebilir bir geleceğin önemli bir parçası olduğunun bilinciyle hareket eden Sofitel Istanbul Taksim, son yıllarda dünyada ve ülkemizde hem etik hem de kamu sağlığı açısından öne çıkan Hayvan Refahı konusundaki duyarlılığıyla prestijli ödülün sahibi oldu. Sofitel Istanbul Taksim, kafessiz sistemlerin tercih edildiği ve tavuklara doğal hareket alanı sunarak yaşam kalitelerini artıran bir mekanizmanın parçası olarak doğaya ve insan sağlığına pozitif etkiler sunmaya devam ediyor. Misafirlerine sadece serbest gezen ve organik tavuk yumurtası sunan Sofitel Istanbul Taksim sürdürülebilirlik konusunda kararlı adımlar atmaya devam edecek.
Sofitel Istanbul Taksim Hakkında
Dünya genelinde 40’tan fazla ülkede 120’den fazla otel ile misafirlerine hizmet veren Accor Grubu’nun lüks kategori segmentindeki markası Sofitel; Türkiye’deki tek oteli olan Sofitel Istanbul Taksim’i Tuna Şirketler Grubu’nun yatırımıyla 2019 yılında hizmete açtı. Otel binasının konumu, yıllar boyunca şehir hareketliliğini en doğru şekilde yansıtan bir noktada bulunuyor. Osmanlı döneminde dönemin en popüler Jazz Kulübü, Cumhuriyet Dönemi’nde ünlü Maksim Gazinosu ve otel olarak işletilmeye başlamadan önce ise ünlü Majik Sineması olarak hizmet veren Sofitel Istanbul Taksim binası, günümüzde Fransız yaşam tarzını misafirleriyle buluşturan şık ve modern bir şehir oteli olarak faaliyetlerini sürdürüyor.
Sofitel Istanbul Taksim’in 33’ü süit olmak üzere toplam 202 misafir odası bulunuyor. Ünlü Türk ressam Devrim Erbil tablolarının sanatla bütünleştirdiği şık odalardaki Boğaz ve şehir merkezinin manzarası, konaklayan misafirlerini büyülüyor. Lanvin ile Atelier Cologne markalarının kozmetik dokunuşları ve Tuna Şirketler Grubu tarafından özenle üretilmiş tasarım mobilyalar, son teknolojiyle donatılmış misafir odalarında ayrıcalıklı bir konfor alanı oluşturuyor.
Toplantı ve etkinlikler için 4 toplantı odası ve iki balo salonuyla hizmet veren Sofitel Istanbul Taksim, yiyecek & içecek alanında sunduğu hizmetlerle de dikkat çekiyor. Şehrin yeme içme kültürüne farklı bir perspektif sunan Sofitel Istanbul Taksim Executive Şef’i Matteo Bertuletti, İtalyan mutfağından eşsiz örnekleri Fransız ve Türk mutfağıyla buluşturuyor.
Sofitel Spa ise otantik Türk ritüellerinin Fransız kozmetolojisinin incelik ve kalitesiyle buluştuğu şık bir alan olarak öne çıkıyor. Sauna, buhar odası, kapalı yüzme havuzu, masaj odaları, fitness merkeziyle her gün açık olan Sofitel Spa, Valmont ürünleriyle harmanladığı canlandırıcı ve gençleştirici menüsüyle hizmet veriyor.
Sofitel Hakkında
Sofitel Hotels & Resorts, dünya çapında modern Fransız stilinin, kültürünün ve yaşam sanatının elçisi olarak dikkat çekiyor. 1964 yılında kurulan Sofitel, dünyanın en çok rağbet gören destinasyonlarında 120’ye yakın şık ve göz alıcı oteli ile hizmet veren Fransız menşeli ilk uluslararası lüks otel markası olarak hizmet veriyor. Sofitel; zarif ve abartısız modernizmi yaşatırken, Fransız dokunuşunu bulunduğu yerel kültürlerin öğeleriyle harmanlıyor. Markanın prestijli lüksü simgeleyen üst segment grubundaki Sofitel Legend markası, zamansız şıklığı, şehirlerle özdeşleşmiş tarihi ve sembolik binalarında hizmete sunuyor. İkonik olarak tanımlanabilecek otelleri arasında Sofitel Paris Le Scribe Opera, Sofitel London St James, Sofitel Dubai The Obelisk, Sofitel Legend Old Cataract Aswan, Sofitel Mexico City Reforma, Sofitel Legend Santa Clara Cartagena, Sofitel Legend Metropole Hanoi and Sofitel Ambassador Seoul otelleri bulunuyor. Sofitel markası; konaklama alanında dünyanın lider markalarından biri olan ve 110 ülkede 5400’den fazla otel ile hizmet veren Accor’un lüks kategori markası olarak Accor Sadakat Programı, ALL -Accor Live Limitless, ile misafirlerine konaklama deneyimlerinde ödül ve puanlar kazandırıyor.
sofitel.accor.com| all.accor.com | group.accor.com
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.