Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Aon'un yayımladığı Küresel Doğal Afetler Raporu'na göre 2024 yılının ilk dokuz ayında toplam ekonomik kayıplar 258 milyar doların üzerine çıktı. Aynı dönemde sigortalı kayıpların ise en az 102 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor.
Analitik veriler ışığında risk ve insan sermayeleri konularında global deneyimi ve yerel ihtiyaçlara uygun çözümleri ile 120'den fazla ülkede müşterilerine hizmet veren Aon'un hazırladığı Küresel Doğal Afetler Raporu'nun 2024 yılı ilk dokuz ayını kapsayan sonuçları yayımlandı.
Aon Küresel Doğal Afetler Raporu sonuçlarına göre 2024 yılının 3. çeyreğinde başta Atlantik kasırgası, Orta Avrupa ve Çin'deki seller, Kuzey Amerika'daki şiddetli fırtınalar olmak üzere meydana gelen afetler, yılın toplam ekonomik kayıplarını 258 milyar doların üzerine çıkarttı. 21. yüzyılın ilk dokuz ay ortalaması ise 276 milyar dolar seviyesinde bulunuyor.
İlk dokuz ayda, 32'si Kuzey Amerika'da, 8'i Asya'da, 4'ü EMEA'da (Avrupa, Orta Doğu, Afrika) ve 3'ü Güney Amerika'da olmak üzere 47 olayda 1 milyar doların üzerinde zarar meydana geldi. Açık ara en maliyetli afet Helene Kasırgası olurken eylül ayındaki Süper Tayfun Yagi ise Güneydoğu Asya'da 12,6 milyar dolarlık tahmini zarara yol açtı. En maliyetli afetlerin içinde bir diğer önemli olay Çin'de meydana gelen yoğun sel felaketleri oldu.
Bu yılki toplam sigorta kayıplarının 125 milyar doları aşması bekleniyor
2024'ün ilk dokuz ayında doğal afetlerden kaynaklanan küresel sigorta kayıplarının 102 milyar dolara ulaşması ve 21. yüzyıl ortalaması olan 79 milyar doların oldukça üzerine çıkması bekleniyor. Milton kasırgasının nihai zararına ek olarak yılın geri kalanında yaşanacak muhtemel afetler nedeniyle bu yılki toplam sigorta kayıplarının 2023 yılındaki 125 milyar dolar seviyesinin üzerine çıkacağı tahmin ediliyor.
“Sigorta sektörünün ekonomilerin doğal afetlere karşı dayanıklılığını arttırma sorumluluğu var”
Raporun bulgularını değerlendiren Aon Türkiye Eş CEO'su Selda Oknas Tanbay, “2024 yılının ilk dokuz ayında 258 milyar doları bulan ekonomik kayıplar, doğal afet risk yönetiminin gittikçe daha kompleks hale geldiğini bir kez daha ortaya koydu. Böylesine zorlu dönemlerde sigorta sektörünün doğru risk yönetimi yaparak ve hızlı aksiyonlar alarak bireylerin, kurumların ve dolayısıyla ekonomilerin dayanıklılığını arttırma yönünde önemli sorumlulukları bulunuyor. Küresel iklim krizinin derinleştiği çağımızda, Aon olarak biz de yenilikçi sigorta çözümleri ve risk yönetimi stratejileri ile müşterilerimizin bu tür zorluklara daha iyi hazırlanmalarına yardımcı olmayı hedefliyoruz.” dedi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Katılım Emeklilik, yılın son çeyreğinde de istikrarlı büyüme stratejisini sürdürüyor. Eylül ayı itibarıyla Katılım Emeklilik'in Bireysel Emeklilik Sistemi'ndeki toplam fon büyüklüğü yılın başına oranla yüzde 85 artarak 30 milyar TL'ye ulaştı. Katılım Emeklilik Genel Müdürü Ayhan Sincek, "10'uncu yılımızı geride bırakırken katılımcılarımızın ilgisi ve güveni sayesinde fon büyüklüğümüzü ve pazar payımızı artırmaya devam ediyoruz" dedi. Sincek, 2024 yılı içinde ödediği toplam katkı payı belirlenen limitin altında kalan BES katılımcıları için yüzde 30 devlet katkısından maksimum yararlanma imkânının yıl sonuna kadar geçerliliğini koruduğunu hatırlattı.
Katılım Emeklilik olarak katılım esaslı faizsiz fon seçenekleri ve yenilikçi ürünleriyle kendi alanında liderliği sürdürdüklerini belirten Katılım Emeklilik Genel Müdürü Ayhan Sincek, "Katılımcılarımızın ilgisi ve güveni sayesinde fon büyüklüğümüzü ve pazar payımızı artırmaya devam ediyoruz. Eylül ayı itibarıyla Bireysel Emeklilik Sistemi'nde yılın başından itibaren yüzde 85'lik artışla 30 milyar TL fon büyüklüğüne ulaştık. Sektördeki 10'uncu yılımızı geride bırakırken BES'in önemli bir paydaşı olarak sunduğumuz 17 faizsiz fon seçeneğimizle de faizsiz bireysel emeklilik hizmeti veren şirketler arasında en çok fon tercihi sunan şirketiz. Güçlü dağıtım kanallarımız, entegrasyon altyapımız, yenilikçi ürünlerimiz ve müşteri memnuniyeti odaklı yaklaşımımızla pazardaki rekabetçi gücümüzü artıracağız" dedi.
BES'in en çok tercih edilen tasarruf araçlarından biri haline geldiğini vurgulayan Ayhan Sincek, "Farklı tasarruf araçlarından gelir elde etmek isteyen vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği faizsiz fonlarda başarılı bir büyüme performansı gerçekleştirdik. Katılım Emeklilik olarak hem gönüllü BES hem de otomatik katılım sistemi tarafında çeşitli katılım esaslı emeklilik planları sunuyoruz. Türkiye geneline yayılmış acente ve broker ağımız, yenilikçi ürün portföyümüzle katılımcılarımızın yanında oluyoruz. Ayrıca saha çalışmalarımızla katılımcıların ihtiyaçlarını birinci ağızdan dinleme ve ihtiyaçlarına cevap verme imkanına sahip oluyoruz" diye konuştu.
Altın, döviz, hisse senedi gibi katılım esaslı fonlarla BES katılımcılarına enflasyonun üzerinde getiri elde etme imkânı sağladıklarını belirten Sincek, "17 adet bireysel emeklilik fonumuz ile faizsiz bireysel emeklilik planı sunan emeklilik şirketleri arasında en çok fon tercihi sunan şirket olarak öne çıkıyoruz. Özellikle bu yıl sektöre kazandırdığımız sürdürülebilirlik temalı faizsiz emeklilik fonu ile kısa vadeli yatırım perspektifi olan emeklilik fonumuz faizsiz emeklilik alanında ilk fonlar olarak büyük önem taşıyor. Ayrıca halka arzını gerçekleştirdiğimiz temettü ödeyen şirketler hisse senedi fonumuz ve belirli bir gümüş payı da olan kıymetli madenler fonumuz da katılımcılarımız tarafından büyük ilgi görüyor" ifadesini kullandı.
BES'te kaçırılmayacak devlet katkısı fırsatı
Yıl sonunun yaklaşmasıyla birlikte, BES katılımcılarına önemli bir hatırlatmada bulunan Ayhan Sincek, devlet katkısından maksimum seviyede yararlanabilmeleri için ödedikleri katkı paylarını yeniden değerlendirmeleri gerektiğini vurguladı. Sincek, "Bireysel Emeklilik Sistemi'nde (BES) yüzde 30 devlet katkısının üst limiti, asgari ücrete göre belirleniyor. Bu limit, yıllık toplam brüt asgari ücretin yüzde 30'unu aşamıyor. 2024 yılı içinde ödediği toplam katkı payı, belirlenen limitin altında kalan katılımcılar için, yüzde 30 devlet katkısından maksimum yararlanma imkânı yıl sonuna kadar geçerliliğini koruyor. Her yıl için tanınan devlet katkısı hakkı, o yıl ile sınırlı oluyor. Bu nedenle, imkânı olan katılımcılara, aradaki katkı payı farkını yıl sonuna kadar yatırmaları öneriyoruz. 2024 yılı boyunca bireysel emeklilik ödemelerinin en az 240.030 TL'ye ulaşması durumunda, katılımcılar yüzde 30 devlet katkısından en yüksek düzeyde, yani 72.009 TL'ye kadar yararlanabilecekler" diye konuştu.
Katılım Emeklilik sektörün dijital dönüşümüne de öncülük ediyor
Katılım Emeklilik'in sektörün dijital dönüşümünde de önemli bir katkı gerçekleştirdiğini ifade eden Sincek, "Mobil Fon Asistanı projemiz ile dijital dönüşüm alanında dikkat çekici bir yenilik sunduk. Yapay zekâ tabanlı bu akıllı asistan, katılımcılarımızın birikimlerini en uygun şekilde yönetmelerine yardımcı oluyor. Kullanıcılar, yatırım yapmadan önce doldurdukları risk profili anketiyle kişisel tercihlerine dair bilgiler elde ediyor. Bu veriler doğrultusunda Fon Asistanı, katılımcılara özel tasarruf önerileri sunarak, getirilerini artırmalarını sağlıyor. Katılımcıların kendi risk tercihine göre şekillenen bu deneyim, daha bilinçli ve etkili yatırım kararları almalarına olanak tanıyor. Fon Asistanı, katılımcılarımıza özelleştirilmiş birikim stratejileri geliştirerek, düzenli aralıklarla bilgi akışı sağlıyor. Uygulama aracılığıyla fonların belirli zaman dilimlerindeki performansını gösteren grafikler ve risk analiz raporlarıyla yatırım portföylerini detaylı bir şekilde inceleyebiliyorlar. Ayrıca, tercih ettikleri fonların güncel getirilerini anlık olarak takip etme fırsatı buluyorlar. Bu sayede, yatırım kararlarını veri odaklı bir yaklaşımla alarak, daha bilinçli ve stratejik adımlar atma imkânına sahip oluyorlar. Fon Asistanı uygulamamız ile katılımcılarımızın finansal hedeflerine ulaşmalarını destekleyen güçlü bir araç sunuyoruz" dedi
SEÇİM VE FED TOPLANTISI ÖNCESİ ALTIN SAKİN
Altın, ABD seçiminden önceki son gün sakin bir seans geçirdi. Güne 2.732 dolar/ons seviyesinden başlayan sarı maden, belirsizlik dolu Amerikan seçimi öncesi ve 25 baz puanlık indirim kararı çıkması beklenen Fed toplantısına az bir süre kalırken, pazartesi seansında 2.750 dolar/ons civarına kadar alım gördü. Ancak seansı 2.736 dolar/ons seviyesinden sonlandıran altın, günlük yüzde 0,01’lik bir kazanç elde etti.
Güne 32,30 dolar/ons seviyesinden başlayan gümüş, 32,80 dolar/ons seviyesine doğru bir toparlanma çabasına girse de günü 32,45 dolar/ons seviyesinde kapatırken günlük bazda bir kazanç veya kayıp yaşamadı.
Platin, son üç haftanın en düşük kapanışını gerçekleştirdi. Güne 991 dolar/ons seviyesinden başlayan platin, seansı 982 dolar/ons seviyesinden kapatırken günlük yüzde 1,1 kaybı hanesine yazdı.
Paladyum da yeni haftaya da düşüşle başlayarak beşinci işlem gününü de kırmızıda kapattı. Güne 1.102 dolar/ons seviyesinden başlayan paladyum, seansı 1.075 dolar/ons seviyesinde tamamlayarak günlük yüzde 2,3 kayıp yaşadı.
Troy Kıymetlı Maden Tıc. A.Ş
www.goldtakas.com www.troypm.com
HSBC Global Research, "Türkiye'de Ekim ayı TÜFE'si, Enflasyonu etkileyen faktörler yavaşça değişiyor ancak momentum halen yüksek" başlığı ile yayınladığı raporunda TÜİK'in açıkladığı enflasyon rakamlarını değerlendirdi.
Kurum, enflasyon oranında işlenmemiş gıda fiyatlarında yaşanan yüzde 7 ve işlenmiş gıda fiyatlarında yaşanan yüzde 2,2 oranındaki artışların en ciddi yukarı yönlü etkiyi yaptığını hatırlattı. Ayrıca giyecek fiyatlarındaki hızlı artışın da çekirdek enflasyonda ivmenin hızlanmasına neden olduğu belirtildi.
Bununla birlikte, hizmet sektörü enflasyonunda yaşanan ılımlılaşmaya dikkat çeken HSBC, Eylül ayında yüzde 4,2 artan hizmet sektörü fiyatlarında bu oranının yüzde 3,5 seviyesine gerilemesine dikkat çekti.
HSBC, "TCMB'nin bu arka plan göz önüne alındığında faizlerde bir indirim sürecini 2025'ten önce başlatmasını beklemiyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
Kurum, 8 Kasım tarihinde yayınlanacak enflasyon raporunda, TCMB'nin 2024 sonu için yüzde 38 ve 2025 sonu için yüzde 14 seviyesinde bulunan enflasyon hedeflerini yukarı yönlü revize etmesini beklendiğini ifade etti. HSBC, kurum olarak kendi beklentisinin bu yıl için yüzde 44,5 ve önümüzdeki yıl için yüzde 27,6 olarak kaldığını ve değiştirilmediğini belirtti.
bloomberght.com internet sitesinde yayınlanan sözkonusu habere aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz:
https://www.bloomberght.com/hsbc-de-tcmb-nin-bu-yil-faizi-degistirmesini-beklemiyor-3733748
Rapor ektedir.
Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
www.gedik.com
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Rapor ektedir.
Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
www.gedik.com
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Rapor ektedir.
Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
www.gedik.com
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye’nin üretim ve ihracatında dünya lideri olduğu geleneksel ihraç ürünlerinden çekirdeksiz kuru üzümde 2023/24 sezonu bir önceki sezona göre yüzde 11’lik artışla 490 milyon dolarlık ihracatla tamamlandı.
64. Uluslararası Çekirdeksiz Kuru Üzüm Üreten Ülkeler Konferansı 24 Ekim 2024 tarihinde Fransa'nın Paris şehrinde gerçekleşti. Toplantıya Avustralya, Şili, Yunanistan, Güney Afrika, Türkiye ve Amerika Birleşik Devletleri gibi çekirdeksiz kuru üzüm üreten ülkelerden 27 temsilci katıldı.
Bir sonraki konferans 15-17 Kasım 2025 tarihlerinde Cape Town'da yapılacak.
Türkiye'nin Paris Büyükelçiliği Ticaret Müşaviri Murat Gören, çekirdeksiz kuru üzüm sektöründe uluslararası iş birliği ve sürdürülebilirliğin önemini vurgulayan bir konuşma yaptı.
Avustralya’dan Mark King Konferans Başkanı seçilirken, Türkiye’den Osman Öz Başkan Yardımcısı, Ece Tırkaz ise katipliğe atandı.
Türkiye toplantıda 236 bin ton rekolteyle dünya genelindeki 1 milyon 157 bin tonluk çekirdeksiz kuru üzüm rekoltesinin yüzde 20’sini tek başına gerçekleştireceğini beyan etti.
ABD 202 bin 565 tonluk üretim ile ikinci sırada, Çin 185 bin tonluk çekirdeksiz kuru üzüm rekoltesiyle üçüncü sırada yer alıyor. Hindistan 145 bin ton, İran 160 bin ton, Güney Afrika 73 bin 500 ton, Şili 56 bin ton, Arjantin 48 bin 400 ton, Özbekistan 40 bin ton, Avustralya 10 bin 725 ton kuru üzüm üretimi öngörüyor.
Çekirdeksiz kuru üzüm üreticisi ülkeler; 2024 yılında dünya genelinde 598 bin 791 ton kuru üzüm ihracatı hedeflerken, Türkiye 176 bin tonluk kuru üzüm ihracatıyla dünya ihracatından yüzde 30 pay alma amacını ortaya koydu.
Türkiye Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçı Birlikleri Sektör Kurulu Başkanı Osman Öz, “Dünya kuru meyve pazarının 11 milyar dolar civarında olduğu tahmin ediliyor. Türk kuru üzüm sektörü yaklaşık yüzde 25'lik pazar payı ile dünya kuru meyve pazarında önemli bir paya sahip. 64. Uluslararası Çekirdeksiz Kuru Üzüm Üreten Ülkeler Konferansında Avustralya, Şili, Yunanistan, Güney Afrika ve Amerika Birleşik Devletleri’nden temsilcilerimizle detaylı bir istişare yapma fırsatına sahip olduk, bu sektörümüzün geleceğini şekillendirecektir.” dedi.
EİB Organik Ürünler ve Sürdürülebilirlik Koordinatörü Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mehmet Ali Işık ise üretici ülkelerin 2024/25 sezonunu değerlendirdiğini ve 2024/25 yılı rekolte, iç tüketim ve ihracat beklentileriyle ilgili sunumlar gerçekleştirdiğini söyledi.
“Çekirdeksiz kuru üzüm arzında 2023 mahsulüne kıyasla %6,14’lük bir artış gözlemlendi. Başlangıç stoklarında ise %49 oranında önemli bir düşüş söz konusu. Stoklardaki bu azalmaya rağmen, üretimdeki genel artışın, küresel üzüm arzının artan talebi karşılayacağını öngörüyoruz. Golden üzüm üretimi yalnızca %1 artış gösterdi, toplam stoklar ise devreden stokların az olması nedeniyle %14 oranında azaldı. Toplam arz değişmeden kalmıştır. Yunanistan’ın kuş üzümü üretimindeki artışa rağmen, başlangıç stoklarındaki düşüş nedeniyle kuş üzümünün toplam arzında %8 oranında bir azalma bekleniyor.”
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.