Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Uluslararası taşımacılık sektörü, küresel ticaret akışlarının hız kesmesi ve talep dengesizliği nedeniyle dalgalı bir dönemden geçiyor. Küresel ticaretin kritik göstergelerinden biri olan Drewry Dünya Konteyner Endeksi’ne (WCI) göre, konteyner başına ortalama navlun fiyatında bir süredir düşüş gözlemleniyor. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Globelink Ünimar Hava ve Denizyolu Direktörü Bora Zorlu, deniz taşımacılığındaki genel arz-talep dengelerinin yeniden şekillenmeye başladığının altını çizdi.

 

Küresel ticaretin yavaşlaması, tedarik zincirinde yaşanan aksamalar navlun fiyatlarındaki düşüşü doğrudan etkiliyor. Özellikle ilk olarak pandemi sonrasında hızla artan talebin etkisiyle navlun fiyatlarında gözlemlenen artış, son aylarda dengelenmeye başladı. Konteyner arzının talebinin karşılanması ve özellikle Asya-Avrupa rotasındaki yük hacimlerinin azalması fiyat gerilemelerini tetikleyen ana faktörler arasında yer alıyor.

 

Ağustos ayından itibaren kademeli olarak düşüş devam ediyor

 

Ağustos ayından bu yana navlun fiyatlarında kademeli bir gerileme gözlemleniyor. Bunun sonucunda ise, birçok lojistik şirketi daha düşük fiyatlarla rekabet etmek zorunda kalıyor. Ayrıca, yeni gemi teslimatlarıyla birlikte artan konteyner taşımacılık kapasitesi de fiyatların üzerinde baskı oluşturarak düşüş trendini hızlandırıyor.

 

Yakın gelecekte fiyatlarda yükseliş beklenmiyor

 

Kısa vadede navlun fiyatlarında artış beklenmediğinin altını çizen Globelink Ünimar Hava ve Denizyolu Direktörü Bora Zorlu, ‘’Navlun fiyatlarının düşmesinin ardındaki nedenleri çok yönlü ve küresel ticaret dinamikleriyle doğrudan bağlantılı olacak şekilde değerlendirmek gerekiyor. Öte yandan, bu düşüş eğiliminin kalıcı olup olmayacağı da belirsizliğini koruyor. Yılın son çeyreğinde ticaretin yeniden hareketlenmesi ve dünya genelinde ticareti ve tedarik zincirini tehlikeye atan bazı unsurların ortadan kalkmaması durumunda navlun fiyatlarının yakın bir gelecekte yeniden yükselişe geçeceğini ifade etmek mümkün olmayabilir. Lojistik sektörünün, sürdürülebilir piyasa koşullarına karşı esnek ve sürdürülebilir çözümler üretmeye devam etmesi büyük önem taşıyor.’’ dedi.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Cevdet Akçay, aylık enflasyonun sürdürülebilir bir şekilde düşüş eğilimine girene kadar sıkı para politikasının sürdürüleceğini söyledi.

The Economist dergisinde yayımlanan "Türkiye'nin enflasyonla olan uzun zorlu mücadelesi" başlıklı makalede Akçay'ın da görüşleri yer aldı.

Akçay, "Aylık enflasyon sürdürülebilir bir şekilde düşüş eğilimine girene kadar sıkı para politikasını sürdüreceğiz, başka yolu yok” dedi.

Türkiye'deki son derece yapışkan olan enflasyonun nedenleri arasında para politikası ve hükümet harcamaları arasındaki dengesizliği gösteren dergi ayrıca 3 yıl sonra ilk kez politika faizinin altına inen enflasyon ile faiz indirimine yönelik spekülasyonların Kasım ayına işaret ettiğini fakat, Eylül'de %3'e yaklaşan enflasyon ile gevşemenin biraz daha geç başlayabileceğine dikkati çekti.

The Economist, yeni ekonomi yönetiminin yabancı yatırımcıların güvenini yeniden kazandığını ifade etse de Türk vatandaşlarının bu konuda daha az iyimser olduğunu vurguladı ve piyasa ile hanehalkı arasında ayrışan enflasyon beklentilerine değinerek, bunun enflasyon üzerinde baskı yarattığını yazdı.

Yüksek mevduat faizi ile TL mevduatın payının arttığına da dikkati çeken dergi, güçlü Türk lirasının ise ihracatçılar tarafından hoş karşılanmadığını belirtti.

Makaleye göre TCMB Başkan Yardımcısı Akçay, bu konuda TL'deki değer kaybının fiyatlar üzerinde yukarı yönlü baskı yaratacağını söyledi.

Akçay, "Rekabet avantajı elde etmek için zayıf TL çıkmaz bir yol. Enflasyonu kontrol altına almak için para politikasını sıkı tutuyoruz, bu da TL'de reel olarak daha fazla değerlenmeye yol açabilir" şeklinde konuştu.

Akçay TL'deki reel değerlenmenin hedefleri değil uyguladıkları politikanın bir sonucu olduğunu da kaydetti.

  bloomberght.com internet sitesinde yayınlanan sözkonusu habere aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz:

https://www.bloomberght.com/tcmb-baskan-yardimcisi-akcay-dan-siki-politika-vurgusu-2362259

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  
Türkiye Sigorta daha sürdürülebilir ve eşit bir dünya için toplumsal cinsiyet eşitliğini desteklemek ve kadınların iş yaşamında güçlenmesini sağlamak üzere Birleşmiş Milletler Kadının Güçlenmesi Prensipleri (UNWEP-Women's Empowerment Principles) programına imza attı.
Türkiye Sigorta, sürdürülebilirlik çalışmaları kapsamında, toplumsal cinsiyet eşitliğinin yayılmasını desteklemek amacıyla çevresel ve sosyal şirket politikalarını benimseyerek hayata geçiriyor. Kadın ve erkek çalışanlarının eşit hak ve imkânlara sahip olması görüşüyle hareket eden şirket, "Herkes için eşitlik" ilkesini benimsiyor. Kapsayıcı ve çeşitlilikten beslenen ortak bir kurum kültürü oluşturmayı hedefleyen Türkiye Sigorta, çalışan memnuniyetinin değerlendirildiği Great Place to Work'te iki yıl üst üste en iyi iş yeri sertifikasını da almaya hak kazandı.
Sigortacılık sektöründe kadın çalışan sayısının diğer sektörlere oranla daha yüksek olmasından duyduğu gururu belirten Türkiye Sigorta Yatırımcı İlişkileri Direktörü Şahika Balbay Demiroğlu; "Türkiye Sigorta olarak iş gücüne eşit katılımı sağlamak konusunda üzerimize düşen rolü sahiplenerek; kadınların liderlik pozisyonlarında daha fazla yer almasını, karar alma süreçlerinde daha aktif rol oynamasını ve iş hayatında daha güçlü bir şekilde temsil edilmesini önemsiyoruz. Sektörün lider şirketi olarak bu konuda çalışmalarımızı devam ettiriyor, fırsat eşitliği ilkesiyle adımlarımızı atıyoruz. Bu konudaki farkındalığımızı söylemlerimize, işimizin her alanına yansıtmayı taahhüt ediyoruz. Bu anlamda Türkiye Sigorta olarak, UNWEP imzacısı olmayı önemli bir adım olarak değerlendiriyoruz. Kadınların iş dünyasında eşit fırsatlara sahip olmasının, sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşma yolunda kritik bir değere sahip olduğuna inanıyoruz. Bu nedenle şirketimizde "Herkes için eşitlik" ilkesini gönülden benimsiyor ve uyguluyoruz." dedi.

ABD endeks vadelileri alışa dönük yatay bir seyir izliyor.

Dow Jones vadelileri yüzde 0.04, S&P 500 vadelileri yüzde 0.06 ve Nasdaq vadelileri yüzde 0.05 yükselişle seyrediyor.

Çekirdek enflasyonda sürpriz artış... ABD Eylül ayı enflasyonu %0.2 ile %0.1'lik piyasa
beklentisinin üzerinde kalırken çekirdek enflasyon %0.3 olarak gerçekleşti. Çekirdek enflasyon ile
ilgili beklenti %0.2’ydi. %0.2 olarak gerçekleşen barınma enflasyonu ve %0.4’lük gıda enflasyonu
manşet TÜFE enflasyonunun %75’ini oluşturdu. Enerji, %1.9 düşüşle enflasyonu aşağı çeken
kalem oldu. Böylece Ağustos’ta yıllık %2.5 olan manşet enflasyon %2.4 ile Şubat 2021’den bu
yana en düşük seviyesine gerilese de %2.3’lük piyasa beklentisinin üzerinde kaldı. Barınma
enflasyonu %5.2’den %4.9’a gerilerken yıldan yıla enerji fiyatlarındaki düşüş %4.0’ten %6.8’e
yükseldi. %3.2'de sabit kalması beklenen çekirdek enflasyon ise %3.3'e yükseldi. Veri sonrası
CME Fed Watch'a göre Fed’den 7 Kasım toplantısında 25 baz puan indirim beklentisi %90'ın
altına indi.
FOMC tutanaklarında önemli bir yönlendirme yok... Fed'in Eylül ayı toplantısına ilişkin
tutanaklar yayımlandı. Tutanaklarda, önemli çoğunluğun 50 baz puanlık indirimi desteklediği, bazı
katılımcıların ise 25 baz puan indirimden yana olduğu ifade edildi. Enflasyon ve istihdama yönelik
risklerin dengede olduğu belirtilirken, aktivitenin güçlü biçimde iyileştiği dile getirildi. Üyeler
enflasyonu düşürmek konusunda ilerleme sağlandığını, enflasyona yönelik risklerin azaldığını
ancak hala bir nebze yüksek seyrettiğini dile getirdi.
Haftanın gündemi AMB… Gelecek hafta Perşembe gerçekleştirilecek Avrupa Merkez Bankası
kararı saat 15:15’te açıklanacak. Başkan Lagarde’ın basın toplantısı ise 15:45’te başlayacak.
Avrupa Merkez Bankası’nın bu toplantıda politika faizini %3.65’ten %3.40’a indirmesi bekleniyor.
Beklenenin üzerinde enflasyon verisiyle 102’nin üzerine çıkan DXY ile birlikte gevşek AMB
politikası EURUSD paritesinin 1.10’un altında kalmaya devam etmesine neden olacaktır.
Lagarde’ın önümüzdeki dönemde para politikası kararlarının veri bağımlı olacağını tekrarlamasını
bekleriz ancak ekonomik aktivitenin zayıf seyri ve manşet enflasyonun %2.0’nin altına gerilemesi
Başkan Lagarde’ın güvercin söylemlerde bulunmasına neden olabilir.

 Oyak Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
 https://www.oyakyatirim.com.tr/

                                   ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Bünyesinde Türkiye'nin önde gelen tekstil şirketlerinden Korteks ve Zorluteks'in de yer aldığı Zorlu Tekstil Grubu, ihracat faaliyetlerini hızlandırarak global pazardaki konumunu güçlendirmeye devam ediyor. Almanya, İngiltere, İspanya, Amerika ve Hollanda gibi güçlü ihracat pazarlarına ek olarak, Avustralya, Yeni Zelanda ve Kolombiya gibi yeni pazarlara da giriş yapmayı başaran şirket, sektördeki hakimiyetini her geçen gün pekiştiriyor.

 

 

Zorlu Tekstil Grubu, güçlü üretim altyapısı, geniş ihracat ağı ve sürdürülebilirlik odaklı projeleriyle tekstil sektöründeki konumunu daha da güçlendirmeye devam ediyor. Şirket, global pazarda etkili rolünü sürdüren yenilikçi ve çevre dostu yaklaşımlarıyla, Türkiye'yi uluslararası tekstil sahnesinde daha üst sıralara taşımayı hedefliyor.

 

Türkiye’nin iplik ihtiyacının %17’sini karşılayan şirket; 5 kıtaya yayılan ihracat ağı ile Almanya, İngiltere, ABD, Kanada, Meksika ve Güney Afrika gibi 51 ülkeye ürünlerini ulaştırıyor. Ev tekstili ihracatında Avrupa’da önde gelen firmalar arasında yer alan Zorlu Tekstil Grubu, inovasyon ve sürdürülebilirlik alanlarında yaptığı yatırımlarla da fark yaratıyor.

Zorlu Tekstil Grubu İhracat Genel Müdürü Mutlu Zıvalı: Yeni pazarlara girme hedeflerimiz doğrultusunda, stratejilerimizi geliştiriyoruz.

Zorlu Tekstil Grubu İhracat Genel Müdürü Mutlu Zıvalı "İhracat anlamında çok çetin piyasa şartlarında mücadele ediyoruz. Ancak sahip olduğumuz bilgi birikimi, tecrübe ve uzmanlık sayesinde bu zorlukları avantaja çevirmeyi başarıyoruz. İhracat bizim vazgeçilmezimiz. Avrupa’dan ABD’ye, Orta Doğu’dan Güney Afrika’ya kadar geniş bir coğrafyada büyümeye devam ediyoruz. Özellikle Almanya, İngiltere ve ABD’deki ofislerimiz ve depolarımız, bu pazarlarda bize büyük avantaj sağlıyor. İhracat pazarlarımızı genişletirken, kalite, yenilikçilik ve hızlı müşteri ilişkileri yönetimi temel prensiplerimiz arasında. Orta Doğu, Balkanlar ve Latin Amerika gibi yeni pazarlara girme hedeflerimiz doğrultusunda, stratejilerimizi geliştiriyoruz” dedi.

Zorlu Tekstil Grubu İhracat Genel Müdürü Mutlu Zıvalı: İhracat pazarlarında sürdürülebilir, yenilikçi ve çevik üretim kapasitemizle küresel pazarda fark yaratmaya devam edeceğiz.

Zıvalı, “Avrupa pazarında yeşil dönüşümün öncelik kazandığı bu dönemde, Zorlu Tekstil Grubu olarak ihracat faaliyetlerimizi sürdürülebilirlik ekseninde geliştirmeye büyük önem veriyoruz. Örneğin, AB Yeşil Mutabakatı'na uyum sürecinde gerekli sertifikaları alarak rekabet gücümüzü artırıyoruz. Bu sayede ihracat pazarlarında yüksek performans gösteriyoruz. Grubumuzun Akıllı Hayat 2030 stratejisi doğrultusunda teknik ve akıllı tekstil ürünlerine yatırım yaparak, çevresel, sosyal ve ekonomik alanda yarattığımız pozitif etkiyi büyütmeyi hedefliyoruz. Üretim tarafında sahip olduğumuz esnek üretim kabiliyetimizle, farklı müşteri taleplerine en hızlı ve en doğru şekilde yanıt verebiliyoruz. Ayrıca marka lisans alanımızı genişletmek de şu an odaklandığımız önemli stratejilerimizden biri. Zorlu Tekstil Grubu olarak, ihracat pazarlarımızda daha güçlü ve çeşitli bir marka portföyü oluşturmak adına çalışmalarımızı hızla sürdürüyoruz. Bu doğrultuda, farklı markaların lisanslarını bünyemize katarak, hem ürün çeşitliliğimizi artırıyor hem de yeni pazarlarda daha güçlü bir varlık göstermeyi hedefliyoruz. Bu sayede çok geniş bir ürün gamında hizmet sunarak, sektörün değişen dinamiklerine ve ihtiyaçlarına kolayca uyum sağlıyoruz. Bu esnek yaklaşım, bizi global pazarda bir adım öne çıkarıyor ve ihracattaki başarımızı her geçen gün daha da pekiştiriyor” dedi.

Elde ettikleri başarıların nitelikli ve özverili bir ekibin başarısı olduğunu vurgulayan Zıvalı, “Zorlu Tekstil Grubu olarak elde ettiğimiz bu başarılar, özveriyle çalışan, işini sahiplenen, donanımlı ve her daim birbirine destek olan kocaman bir ekibin eseri. Hep birlikte ortaya koyduğumuz bu güç, ihracatta her geçen gün daha da güçlenmemizi sağlıyor. Bu yolculukta yan yana yürüdüğümüz tüm ekip arkadaşlarıma yürekten teşekkür ediyorum; birlikte çok daha büyük başarılara imza atacağımıza olan inancım tam” dedi.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü web sitesinde yayınlanan ilanda konuya ilişkin şu bilgiler verildi:

MERSİN ili TARSUS, ilcesi ÖĞRETMENLER MAHALLESİ, 2954 SOKAK, NO:26/A (69 ADA, 5 NO.LU PARSEL) mevkiindeki ÇİMSA ÇİMENTO SANAYİ VE TİCARET A.Ş. tarafından yapılması planlanan HAZIR BETON TESİSİ KAPASİTE ARTIŞI (180 m3/saat) projesi ile ilgili olarak Bakanlığımıza sunulan PTD Dosyası incelenmiş ve değerlendirilmiştir ÇED Yönetmeliği'nin 17. maddesi gereğince HAZIR BETON TESİSİ KAPASİTE ARTIŞI (180 m3/saat) projesi'ne Valiliğimizce 'Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir' kararı verilmiştir.