Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Ford Trucks, kadınların kamyon şoförü olarak ağır ticari araç sektöründe istihdam edilmesini sağlayacak Ford Trucks Kadın Kamyon Şoför Akademisi’ni hayata geçirdi. Ford Trucks Kadın Kamyon Şoför Akademisi, kadınlara yeni bir kariyer fırsatı yaratırken, sektördeki cinsiyet eşitsizliğini ortadan kaldırmayı ve nitelikli şoför açığına çözüm bulmayı hedefliyor.

Profesyonel eğitimlerle desteklenen akademide kadınlar sektörde kalıcı bir yer edinmek için gerekli tüm donanıma sahip olacaklar. Başarıyla mezun olan adaylar, lojistik sektörünün öncü firmalarında istihdam edilecekler.

 

Mühendislik gücü, yenilikçi ve akıllı teknolojileriyle global arenada fark yaratan Ford Trucks, bu kez de ağır ticari sektöründe toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamaya öncülük ediyor. Kadın Kamyon Şoför Akademisi’ni hayata geçiren Ford Trucks, sektörde cinsiyete dayalı önyargıları yıkmayı ve kadın istihdamını artırmayı hedefliyor. Bu girişim aynı zamanda sektörde yaşanan nitelikli şoför açığına çözüm bulmayı da amaçlıyor.

Kadın Kamyon Şoför Akademisi, Ford Trucks’ın “Her Yükte Birlikte” marka vaadini bir kez daha gösteriyor. Otokoç Otomotiv’in de desteği ile hayata geçirilen proje ile, güçlü bir eğitimden geçen kadın kamyon şoförlerini istihdama kazandırırken hem sektörü hem de müşterilerini daha verimli, sürdürülebilir ve cinsiyet eşitliğine dayalı bir geleceğe taşımayı hedefliyor.

Kadın Kamyon Şoför Akademisi’nin sektördeki etkisini vurgulayan Ford Trucks Pazarlama Lideri Emine Coşkun: “Ford Trucks olarak, Kadın Kamyon Şoför Akademisi ile sektördeki cinsiyet eşitsizliğini ortadan kaldırmayı ve kadınlara eşit fırsatlar sunmayı hedefliyoruz. Bu akademi, kadınların sektördeki varlıklarını güçlendirirken aynı zamanda toplumsal cinsiyet eşitliği yolunda önemli bir adım atmamızı sağlıyor. Kadınların artan temsiliyeti ile sektördeki nitelikli şoför açığını kapatma çabamız, sadece iş gücünü değil, toplumu da daha adil ve sürdürülebilir bir hale getirecek. Kadınların bu süreçteki başarısı, tüm sektörün gelişimine katkıda bulunacaktır. Bu dönüşümün parçası olarak kadınları desteklemekten büyük gurur ve mutluluk duyuyoruz.” diye konuştu.

Eğitim neleri kapsıyor?

Ford Trucks Kadın Kamyon Şoför Akademisi’nin eğitim programı için HED Akademi ile iş birliği yapıldı. E sınıfı ehliyetini ve tüm belgelerini tamamlayan kadın şoför adayları, profesyoneller tarafından titizlikle hazırlanan altı haftalık yoğun bir eğitim sürecinden geçecekler. Bu süreçte hem kamyon kullanımıyla ilgili teorik bilgilere hâkim olacaklar hem de pratik kazanacaklar, ayrıca ağır ticari araç sektörüne dair kapsamlı bilgiler de edinecekler.

Ford Trucks, kadın şoför adaylarına, eğitim sürecine başlamadan önce ehliyet alımlarında da destek sağlayacak. Kamyon şoförü olmak isteyen tüm kadınlar bu eğitim programına başvurabilecek.

Akademiyi başarıyla tamamlayan adaylar mezun olacak ve Ford Trucks’ın bu proje kapsamında iş birliği yaptığı Reysaş, Tet Global Lojistik, Nuh Beton, DSV gibi lojistik sektöründeki öncü firmalarda istihdam edilebilecekler.

Ford Trucks Kadın Kamyon Şoför Akademisi’ne katılmak isteyenler Ford Trucks websitesi ve 444 36 73- Ford Direkt hattı üzerinden başvuru yapabilecekler.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Sağlıklı yaşlanma ve uzun ömür konularında çığır açan Longevicals, Pharmetic Girişimci Eczacılar Derneği (PGED) tarafından düzenlenen Geleceğin E Hali Kongresi 2024’te yerini alıyor. Sektörün en önemli buluşmalarından biri olan bu etkinlik, 24-26 Ekim 2024 tarihleri arasında İstanbul Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilecek. “Sürdürülebilir, Proaktif Eczacılık” teması altında düzenlenen kongre, sağlık profesyonellerini bir araya getirerek eczacılığın geleceğine dair önemli tartışmalara ev sahipliği yapacak.

 

Sürdürülebilir Proaktif Eczacılık temasıyla gerçekleştirilecek bu kongre, eczacılık sektörünün geleceğini şekillendiren önemli isimleri ve markaları bir araya getirecek. 24-25-26 Ekim 2024 tarihlerinde İstanbul Kongre Merkezi’nde (ICC) yapılacak olan etkinlik, eczanelerin geleceğe nasıl proaktif bir yaklaşımla yön verebileceğini tartışacak. Dünya genelinde hızla yayılan Longevity (uzun yaşam) akımının öncüsü olan Longevicals, omega-3 ürünleriyle hücresel yaşlanmaya karşı sunduğu yenilikçi çözümleri bu etkinlikte mercek altına alacak. Katılımcılar, sağlıklı yaşlanma konusunda etkili olan ürünler hakkında bilgi alacak ve Longevicals’ın uzun yaşam sürecini destekleyen yaklaşımlarını keşfedecek.

 

Eczacılıkta Gelecek Şekilleniyor!

Geleceğin E Hali 2024 kongresi, eczacılar ve sağlık profesyonelleri için bir bilgi alışverişi platformu olmanın yanı sıra, sağlık alanındaki yenilikçi yaklaşımların tartışılmasına olanak tanıyacak. Eczacılıkta çağın ötesine geçmeyi hedefleyen bu büyük buluşma, sektöre damga vurmaya hazırlanıyor. Longevicals, bu kongrede sunduğu yenilikçi vizyon ve ürünlerle yalnızca uzun ömür değil, kaliteli bir yaşam için de fark yaratmayı amaçlıyor.

Uzun yaşam trendinde ülkemizde yeni bir dönem başlatan Longevicals, geleceğin eczacılığına dair öngörülerini öğrenmek için, Geleceğin E Hali 2024 kongresine davet ediyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Lider agentic otomasyon ve yapay zekâ yazılım şirketi UiPath, Inc. (NYSE: PATH), otomasyon geliştiricileri ve iş dünyası profesyonellerinin özel yazılım birimleri oluşturup değerlendirmelerine ve yayımlamalarına olanak tanıyan Agent Builder™ aracını tanıttı. Şirket, kurumsal otomasyon alanında bir sonraki adım olarak tanımladığı agentic otomasyon vizyonunu ve stratejik yol haritasını açıkladı.

 

RPA (robotik süreç otomasyonu) teknolojisindeki liderliğiyle tanınan UiPath, müşteri otomasyon yolculuklarını dönüştüren agentic otomasyon yaklaşımını hayata geçiriyor. RPA teknolojisini daha ileri bir boyuta taşıyan bu gelişme, yapay zekâ asistanları, robotlar, insanlar ve modellerin bir arada çalışmasını sağlayarak kurumsal çapta yapay zekâ dönüşümünü mümkün kılıyor. Agentic otomasyonun değeri, farklı sektörlerdeki karmaşık ve özelleşmiş kullanım senaryolarını etkin bir şekilde yönetebilmesinde yatıyor. Ayrıca bu yaklaşım, özelleştirme, uyum sağlama ve maliyet avantajı açısından daha önce görülmemiş fırsatlar sunuyor.

 

Agentic otomasyon, görevlerin tamamlanmasında hem robotlardan hem de yapay zekâ asistanlarından faydalanıyor. Robotlar, tekrarlayan ve kural tabanlı işleri otomatikleştirerek verimliliği artırıp manuel çabayı azaltıyor. Yapay zekâ asistanları ise, değişimlere uyum sağlama, akıllı kararlar alma ve karmaşık süreçleri yönetmede öne çıkıyor. Robotlar ve yapay zekâ asistanlarının bu uyumlu birlikteliği, otomasyonun kapsamını ve etkisini genişleterek işletme büyümesini destekliyor ve çalışanlara daha değerli işlere odaklanma imkânı tanıyor. Yapay zekâ asistanları, bağımsız hareket edebilme ve dinamik kararlar alma yetenekleri sayesinde, daha önce otomatikleştirilmesi mümkün olmayan kritik iş süreçlerini ve görevleri başarıyla tamamlayabiliyor.

 

“Agentic otomasyon, RPA'nın doğal bir evrimidir,” diyen UiPath Kurucusu ve CEO’su Daniel Dines bu yeni yaklaşımı şöyle açıklıyor: “Kuruluşumuzdan bu yana, robotik süreç otomasyonu ile insan davranışlarını taklit ederek müşterilerimizin işlerini dönüştürmelerine yardımcı olduk. Şimdi ise yapay zekâ asistanlarıyla kurumsal otomasyonu bir adım ileriye taşıyor, müşterilerimize uçtan uca süreçleri otomatikleştirme ve iş akışlarını sorunsuz bir şekilde yönetme imkânı sunuyoruz. Sonuç olarak otomasyondan, daha güçlü iş sonuçları, daha yüksek verimlilik ve doğrudan müşteri faydası sağlıyoruz.”

 

Yapay zekâ asistanları, UiPath müşterileri tarafından geliştirilen milyonlarca otomasyondan faydalanabiliyor ve bu otomasyonların binlerce kurumsal uygulama ile güvenilir bir şekilde entegre olmasını sağlayan aynı araç ekosistemini kullanabiliyor. Aynı zamanda UiPath Platformu’nun sunduğu yönetim ve kontrol mekanizmaları ile yüksek güvenilirlikle çalışan, hassasiyet odaklı robotların desteğinden yararlanıyorlar. Ayrıca, kritik karar anlarında insan müdahalesi (human-in-the-loop) yetenekleri sayesinde süreçlerin sağlıklı bir şekilde ilerlemesini sağlıyorlar.

 

Agentic iş akışlarının değerini en üst düzeye çıkarmak, yapay zekâ asistanları, robotlar, insanlar ve modeller arasında uyumlu bir orkestrasyon gerektiriyor. Ancak genellikle, öngörülemeyen modellerin kritik iş süreçlerine entegrasyonu oldukça zorlu olabiliyor. UiPath, bu zorlukların üstesinden gelmek için agentic orkestrasyonunu sunuyor. Agentic orkestrasyonu, karmaşık iş süreçlerinin tasarımını, uygulanmasını, işletimini, izlenmesini ve optimize edilmesini uçtan uca yönetiyor. Müşteriler, otomasyon, akıllı süreç içgörüleri, modelleme, izleme ve yönetim dâhil tüm iş süreçlerini baştan sona tek bir platform üzerinden yönetebiliyor. Böylece otomasyon, yapay zekâ asistanları ve insanlar, daha iyi sonuçlar elde etmek için iş birliği yapabiliyor. İş akışlarındaki tüm rollerin ve sorumlulukların net bir şekilde tanımlanması sayesinde agentic orkestrasyon, uyumluluğu sağlıyor ve yapay zeka asistanlarının sunduğu dinamik uyum yeteneğiyle kesin sonuçlar elde edilmesine olanak tanıyor.

 

IDC Analisti Maureen Fleming bu teknolojinin önemini şu sözlerle vurguluyor: “Agentic otomasyon, yapay zekâ ile kural tabanlı teknolojileri birleştirerek bilgi işlerinin otomatikleştirilmesi ve desteklenmesinde hızla temel bir mekanizma haline geldi. GenAI ve yapay zekâ asistanlarının birleşimi sayesinde, bilgi çalışanları ilk kez iş otomasyonunun faydalarından anlamlı bir şekilde yararlanarak görevlerini daha verimli bir şekilde yerine getirebiliyorlar. Bu da işletmeler için otomasyonun sağladığı değeri bir üst seviyeye taşıyor.”

 

UiPath Platformunda Yeni Agentic Yetkinlikler

 

UiPath, Las Vegas’taki yıllık FORWARD kullanıcı konferansında, Agent Builder™ aracının ön gösterimini duyurdu. Bu araç, otomasyon geliştiricilerinin UiPath’in platformunda robotlarla uyum içinde çalışan kurumsal asistanlar geliştirmesine, değerlendirmesine ve yayımlamasına olanak tanıyor. UiPath Studio geliştirici araçları ailesinin bir parçası olan Agent Builder sayesinde geliştiriciler, Studio’yu kullanarak yapay zekâ asistanlarıyla birlikte çalışan iş akışları ve uygulamalar tasarlayıp hayata geçirebiliyor. Agent Builder, kullanıcılara sıfırdan ya da UiPath Yapay Zekâ Asistan Kataloğu’ndaki hazır yapay zekâ asistanlarından yola çıkarak asistanlar geliştirme imkânı sunuyor. Ayrıca, müşteriler dilerse, üçüncü taraf asistanları da iş akışlarına entegre edebiliyorlar.

 

UiPath Ürün Direktörü Graham Sheldon konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu: “Yapay zeka asistanları, herkesin daha karmaşık görevleri ve yepyeni senaryoları yönetmesine olanak tanıyor; bu da müşterilerimize büyük bir değer sunuyor. Müşterilerimizin kendi asistanlarını basit ve düşük kodlu bir geliştirme ortamında ya da hazır bir şablon üzerinden oluşturabilmesi, yeni kullanım senaryolarını kolayca otomatikleştirmelerini, maliyetlerden kaçınmalarını ve rekabette önde kalmalarını sağlıyor.”

 

Agent Builder’ın, Aralık 2024’te UiPath topluluğunda ön gösterime açılması planlanıyor. Tüm kullanıcılar, ön gösterime buradan kayıt olmaya davet ediliyor.

 

Herkes İçin Autopilot

 

Öte yandan UiPath, tüm çalışanların iş yerindeki verimliliğini artırmak için tasarlanan, çapraz platformlu GenAI destekli sohbet asistanı Autopilot for Everyone’ın lansmanını duyurdu. Bu çözüm, her seviyeden çalışan için UiPath’in yapay zekâ asistanları ve iş akışı otomasyonlarından tam anlamıyla faydalanma imkânı sunuyor. Teknik beceri gerektirmeksizin her çalışan; kurum verilerine dayalı yanıtlar alabiliyor, belgeleri analiz edebiliyor, uygulamalarda kopyala-yapıştır işlemlerini otomatikleştirebiliyor ve çeşitli otomasyonları çalıştırabiliyor.

 

Autopilot for Everyone, büyük dil modeli (LLM) tabanlı sezgisel bir sohbet deneyimi sunarken, özelleştirilebilir istemler, geniş otomasyon kütüphaneleri, belge anlama ya da semantik kopyala-yapıştır gibi özel yapay zekâ modellerinden de yararlanıyor. Müşteriler ayrıca UiPath’in güvenlik ve yönetim avantajlarından da faydalanabiliyor. Yapay zekâ modellerinin kullanımını ve verilerin yönetimini kolaylaştıran “UiPath AI Güven Katmanı” üzerine inşa edilen Autopilot hem Windows hem de Mac’te sorunsuz çalışabiliyor.

Bu çapraz platform çözümü hakkında daha fazla bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.

 

Autopilot for Everyone platformu hakkında açıklamalarda bulunan Graham Sheldon, “UiPath olarak, bu tür teknolojilerin demokratikleşmesine güçlü bir inancımız var çünkü müşterilerimiz için ne kadar değerli olduklarını bizzat deneyimledik. Otomasyonun yaygınlaşmasının önündeki engelleri kaldırmak ve Autopilot’un günlük iş yaşamına getirdiği sayısız faydadan herkesin yararlanmasını sağlamak için heyecanlıyız” dedi.

 

Anthropic ve Inflection ile Stratejik İş Birlikleri

 

UiPath, platformunu daha güçlü hale getirmek için yapay zekâ alanında gerçekleştirdiği iki önemli iş birliğini duyurdu. Anthropic ile gerçekleştirilen iş birliği sayesinde UiPath, Claude 3.5 Sonnet adlı büyük dil modelini (LLM) platformuna entegre ederek Autopilot for Everyone’ı, Clipboard AI’ı ve sağlık sektörü için yeni nesil bir GenAI çözümü sunuyor. Bu iş birliğiyle UiPath, işletmelerin veri analizi, otomasyon ve karar alma süreçlerinde daha yüksek doğruluk ve verimlilik elde etmesini hedefliyor.

 

Buna ek olarak, Inflection AI ile yapılan stratejik ortaklık, güvenlik odaklı sektörler için agentic otomasyon çözümleri sunmayı amaçlıyor. Inflection AI ile entegre edilen UiPath Autopilot, kurumsal müşterilerin güvenilir bulut çözümleriyle operasyonel verimliliği artırmasına ve en yüksek güvenlik standartlarını korumasına olanak tanıyor. Her iki iş birliğiyle de UiPath, yapay zekâ destekli otomasyonu genişletirken müşterilerine hem bulut hem de yerinde çözümler sunarak sektör liderliğini pekiştiriyor.

 

UiPath Hakkında

UiPath (NYSE: PATH), insan zekâsını yansıtan ve giderek daha gelişmiş hale gelen yapay zekâ teknolojileri geliştirerek, işletmelerin çalışma, yenilik yapma ve rekabet etme biçimlerini dönüştürür. UiPath Platformu™, yapay zekâ asistanları, robotlar, insanlar ve modellerin kesintisiz bir şekilde entegre olarak özerk süreçleri mümkün kıldığı ve daha akıllı karar alma süreçlerini desteklediği yeni bir agentic otomasyon çağına geçişi hızlandırır. Güvenlik, doğruluk ve dayanıklılığı ön planda tutan UiPath kendini, yapay zekânın insan potansiyelini artırdığı ve endüstrileri dönüştürdüğü bir dünya inşa etmeye adamıştır. Daha fazla bilgi için: www.uipath.com

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Turna.com üyeleri, önce puan sorgulama işlemi ile puanlarını görüntülüyor, ardından puanlarını Turna.com’a aktararak en uygun seyahat fırsatlarından istediğini seçiyor.

Kredi kartı puanını sorgula, tatile bedava çık

Türkiye’nin hızlı büyüyen seyahat platformu Turna.com, iki basit adımda kart puanlarını seyahat fırsatlarına dönüştürüyor. Kullanıcılar ister websitesi ister mobil uygulama üzerinden “Kart Puanı Aktarma” sayfasına gelerek kart bilgilerini girip anında puan sorgulaması yapabiliyor.

İkinci adımda mevcut puanlarını Turna Puan’a çevirerek nakit yerine kullanabiliyor. Üstelik hiçbir komisyon ödemeden ve ek bir işleme gerek kalmadan.

Geçici puanlar bile iki yıl güvence altında

Kredi kartı puan kampanyaları ile geçici olarak verilen puanlar da Turna.com’da nakit puana dönüşüyor ve iki yıl boyunca istenildiği zaman kullanılabiliyor. Yaz aylarında kredi kartı puan kampanasıyla müşterilerine milyonlarca ekstra puan kazandıran Turna.com, her 1 TL’lik kart puanı için 1 Turna Puan’ı kullanıcılarının hesabına yüklüyor.

Turna.com’un tüm üyeleri bu özellikten faydalanabilirken tek bir kullanıcı sınırsız sayıda kart ile tüm puanlarını Turna.com hesabında biriktirerek istediği alışverişi yapabiliyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Avrupa'da her yıl düzenlenen ambalaj fuarları arasında en büyüğü olan Avrasya Ambalaj İstanbul Fuarı, 29'uncu kez kapılarını açtı. İstanbul Vali Yardımcısı Cengiz Karabulut, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili ve İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Tecdelioğlu ile birçok sektör kurum ve temsilcilerinin katıldığı açılış töreninde Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) Başkanı Zeki Sarıbekir, yaklaşık 120 bin metrekarelik alanda düzenlenen ve 1200'ün üzerinde yerli ve global firma ile firma temsilcilerini ağırlayan fuara 15 bini yurtdışından olmak üzere 80 bin kişiyi aşkın bir katılım beklediklerini vurguladı.
 
Bölgenin en büyük ambalaj fuarı olan Avrasya Ambalaj İstanbul Fuarı, kapılarını 29'uncu kez açtı. Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) ve RX TÜYAP iş birliğinde sektör derneklerinin destekleriyle düzenlenen fuar İstanbul Vali Yardımcısı Cengiz Karabulut, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili ve İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Tecdelioğlu ile birçok sektör kurum ve temsilcilerinin katıldığı açılış töreniyle başladı. Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi'nde gerçekleşen fuar 26 Ekim Cumartesi gününe kadar devam edecek.
 
AMBALAJ SEKTÖRÜNÜN GÜCÜNÜ KANITLAYAN FUAR
 
Ambalaj sektörünün geleceğini şekillendiren, inovasyonun ve ticaretin öncüsü olan Avrasya Ambalaj İstanbul Fuarı'nın kapılarını bir kez daha aralamasından duyduğu memnuniyeti dile getiren ASD Başkanı Zeki Sarıbekir, fuara gösterilen yoğun ilginin sektörün ulusal ve uluslararası düzeyde ne denli güçlü olduğunun en önemli kanıtlarından biri olduğunu kaydetti. Ambalajın, ürünlerin korunması, pazarlanması ve lojistik süreçlerindeki kilit rolü nedeniyle ticaretin ve üretimin bel kemiği olarak konumlandığına işaret eden Sarıbekir, "Avrasya Ambalaj İstanbul Fuarı, sektörümüzün işlem hacmini büyütmek ve yeni iş fırsatları yaratmak adına önemli bir platform sunuyor. Fuar boyunca gerçekleştirilecek görüşmeler, yapılacak iş birlikleri ve anlaşmalar, sektörümüze önemli katkılar sağlayacak. Kalitesi, inovasyonu ve sürdürülebilirlik odaklı çözümleri ile dünyada büyük bir prestije sahip Türk ambalaj sektörü bu fuardan daha da güçlenerek çıkacak." dedi.
 
Ambalaj sektörünün dış ticaret fazlası veren bir sektör olduğuna işaret eden Sarıbekir, Türkiye'nin üretimden gelen gücünün yanı sıra jeopolitik konumunu da kullanarak ihracatta yol alacakları daha çok mesafe olduğunu söyledi. Zeki Sarıbekir, "Özellikle Yeşil Mutabakat konusu bize büyük avantaj sağlayacak. Çin'den aldıklarında daha fazla karbon salınımı söz konusu olacak. Oysa Türkiye'den Avrupa'ya daha az karbonla yollayabiliyoruz. Avrupa'nın en uzak noktasına sadece iki gün içinde ulaşabildiğimiz en büyük ihracat pazarımız olan Avrupa'yı daha da güçlendirmemiz, bunu yaparken Asya - Pasifik, Amerika ve Afrika gibi pazarlara da biraz daha fazla açılmamız gerekiyor. Bu şekilde 2030 için belirlediğimiz 30 milyar dolarlık ihracat hedefimize ulaşacağımıza inanıyorum. Ambalaj sektörümüz Türkiye için çalışmaya ve katma değer yaratmaya devam edecek." dedi.
 
Geri dönüşümün önemine de vurgu yapan Zeki Sarıbekir, "Ambalaj dediğimiz zaman, çevreyi ambalaj kirletmez, insan kirletir. Ülke ekonomisine ve çevreye katkıda bulunmak için ambalajın geri dönüşümü oldukça önemli. Ambalajlar çöp değildir, aksine ekonomi yaratan malzemelerdir. Onun için de ülkemizin geri dönüşüm altyapısını kuvvetlendirmeli, tüketicileri bilgilendirmeli ve onların geri dönüşüme katkıda bulunmalarını sağlamak için çeşitli çalışmalar yürütmeliyiz. Dünya Recycling konusunun yanı sıra katma değer sağlayan Upcycle-Downcycle konularını konuşmaya başladı. Ülke olarak bizim de hızla bu sürece ayak uydurmamız gerekiyor."

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Rahmi M. Koç Müzesi çevre duyarlı sanata kapılarını açtı
30. kuruluş yıldönümünü kutlayan Rahmi M. Koç Müzesi, "Sanat ve Dönüşüm" sergisine sahne oluyor. Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümü ve Arçelik Back2Life Sürdülebilir Sanat Atölyesi iş birliğiyle gerçekleştirilen sergi, atık malzemelerden hayat bulan heykellerden oluşuyor.
Rahmi M. Koç Müzesi, 30. yılına özel olarak hazırladığı "Sanat ve Dönüşüm" sergisiyle sürdürülebilirlik ve sanatı bir araya getiriyor. Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümü ve Arçelik'in Back2Life Sürdürülebilir Sanat Atölyesi'nin iş birliğiyle gerçekleştirilen sergi, 22 Ekim Salı günü kapılarını açtı.
Serginin ana temasını, endüstriyel ve elektronik atıkların sanatın dönüştürücü gücüyle yeniden yorumlanması oluşturuyor.
Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı ve aynı zamanda Heykel Bölüm Başkanı olan Prof. Rahmi Atalay, serginin, sürdürülebilirliğin sanatsal ifade ve toplumsal bir değer taşıdığını vurguluyor. Prof. Atalay, "Sergideki eserler, izleyicilere işlevini yitirmiş malzemelerin estetik potansiyelini keşfetme imkânı sunarken, insan ve doğa arasındaki bağı sorgulatan güçlü bir mesaj veriyor" dedi.
Koç Holding Dayanıklı Tüketim Grubu Başkanı Fatih Kemal Ebiçlioğlu serginin endüstriyel atıklara sürdürülebilir odaklı tasarımlarla hayat veren eserlerle yeni bir bakış açısı getirdiğine dikkat çekti ve şöyle konuştu: "Sergi, dönüşümün sadece çevresel bir zorunluluk değil, aynı zamanda sanatsal bir ifade ve toplumsal değer olduğunu vurguluyor. Koç Topluluğu olarak, sürdürülebilirlik yaklaşımımıza yeni boyut kazandıran bu sergiye katkıda bulunmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz. Endüstriyel ve kültürel mirasımızın önemli örneklerinin yer aldığı Rahmi Koç Müzesi'nin 30. kuruluş yıldönümünde sanatın ve sanayinin güçlerinin birleşimiyle kıymetli bir sergi ortaya çıktı"
Rahmi M. Koç Müzesi Genel Müdürü Mine Sofuoğlu ise "Müzemizin 30. kuruluş yıldönümünde endüstri ve sanatı buluşturan bir sergiye ev sahipliği yapmaktan gurur duyuyoruz. Bu sergiyi hazırlayan Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümü ile Arçelik Back2Life İleri Dönüşüm Atölyesi'ne şükranlarımızı sunuyoruz" dedi.
24 parçadan oluşan sergide başta Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümü Öğretim Görevlisi Soner Özdemir ve Araştırma Görevlileri Ozan Uygan, Hasan Çimenci; öğrencileri Dilara Yerlikaya, Barkın Coşkun, Yağız Akdoğan, Muhammet Enes Yetişkul, Mehmet Ali Çetinkaya, Selin Varol, Onur Kaya, Niyazi Kerem Bengi, Doğukan Çiltaş ve Back2life Sanat Atölyesi Sorumlusu Büşra Kara'nın çalıştığı eserler yer alıyor.
Sergi 22 Ekim- 17 Kasım tarihleri arasında Mustafa V. Koç (Lengerhane) binasında ziyarete açık olacak.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye Araç Satış Sonrası Hizmetler Federasyonu (TOBFED) ile Van Ticaret ve Sanayi Odası, otomotiv sektöründe istihdam sağlanması ve bölge ekonomisine katkı sunulması için iş birliği yaptı. İmzalanan protokolle, standartlara uygun mesleki eğitimlerin düzenlenmesi, sektörün nitelikli iş gücü ihtiyaçlarının karşılanması amaçlanıyor. Bir diğer hedef de bölgenin ve ilin ekonomisine katkı sunmak.
Türkiye Araç Satış Sonrası Hizmetler Federasyonu (TOBFED), 17-20 Ekim tarihlerinde Van'da gerçekleşen AutoVan Otomotiv Fuarı kapsamında bir iş birliğine daha imza attı. TOBFED, Van Ticaret ve Sanayi Odası ile imzaladığı iş birliği protokolü kapsamında, otomotiv satış sonrası hizmetlerine yönelik personel ihtiyacının giderilmesi ve istihdamın artırılması için Van'da eğitim akademisi kuruyor. TOBFED Genel Başkanı Sn. Serkan Bakırtaş, TOBFED Genel Sekreteri Hale Kuyucu ve Van Ticaret ve Sanayi Odası Otomotiv Grup Başkanı Danyal Yıldız'ın da katılımıyla TOBFED ve Van Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Necdet Takva arasında imzalanan protokol kapsamında, otomotiv sektöründe istihdam yaratmak, standartlara uygun mesleki eğitimler düzenlemek ve sektörün nitelikli iş gücü ihtiyacını karşılamak hedefleniyor.
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Hamdullah Şevli ile de bir araya gelen heyet, TOBFED'in Van Ticaret Sanayi Odası ile imzaladığı protokol kapsamında İŞKUR Van İl Müdürlüğü ve Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nin paydaşlığında hayata geçirilecek TOBFED Akademi ile istihdam alanı yaratmak ve iş garantili eğitim imkanı sağlamak üzere fikir alışverişinde bulundu.
Dijitalleşmenin otomotiv sektöründe de etkisi büyük
Fuarda TOBFED standını ziyaret eden İŞKUR Van Müdürü Selma Biçen'e TOBFED Yönetim Kurulu Başkanı Serkan Bakırtaş, TOBFED ve otomotiv sektöründeki yeni gelişmeler hakkında ayrıntılı bilgi verdi.
Fuarın açılış konuşmasını yapan Bakırtaş; günümüzde dijitalleşmenin otomotiv sektörüne de etki ettiğinin altını çizdi: "Otomotiv sektörünün dijitalleşmesinde tüm paydaşların koordinasyonunu sağlayabilen, eldeki bilgiyi toplayan ve bunu hızlıca işleyebilen ve optimize edilmiş veriyi mobil uygulamalar üzerinden sunabilen platformlar sayesinde önemli yol kat ediliyor. Bu platformların altında gelişmiş algoritma ve teknolojik altyapı yatıyor. Bugün özellikle kişisel mobilitenin güçlenen kasları milyonlarca uygulama ile hayatımızı kolaylaştırıyor" dedi.
Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı olduğu Türkiye Araç Satış Sonrası Hizmetler Federasyonu TOBFED' den de söz eden Bakırtaş, "TOBFED, Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) ve TURKAK tarafından akredite edilen, TSE ile standart belirleme ve belgelendirme çalışmalarında stratejik bir partner. Yurt içinde ve yurt dışında otomotiv satış sonrası hizmetler sektöründe referans kurum olarak kabul edilme ve sektörün gelişimini destekleyen kadın istihdamına yönelik öncü çalışmaları ve iş birlikleri ile otomotiv bakım ve satış sonrası hizmetlerde kaliteyi yükseltmeyi hedefliyoruz" dedi.
Eğitim programlarıyla sektörün talep ve ihtiyaçları karşılanacak
Geçtiğimiz günlerde İŞKUR İstanbul İl Müdürlüğü ile de bir iş birliği protokolü imzaladıklarını belirten Bakırtaş: '' Bu protokolle TOBFED'e üye işletmelerin İŞKUR tarafından sunulan istihdam ve işe yerleştirme ile iş ve meslek danışmanlığı hizmetlerinden, kurs ve programlardan, iş kulübü faaliyetlerinden ve yürürlükte bulunan istihdam teşviklerinden yararlanmasını hedefliyoruz. Protokol kapsamında İŞKUR, TOBFED'e bağlı işletmelerin mesleki eğitim kursları başvurularını alacak ve uygun iş gücünü temin edip işe yerleştirecek. İşbaşı eğitim programları ve diğer programları tamamlayan katılımcılara MYK belgeleri verecek ve bu süreçlerin mevzuata uygunluğunu denetleyecek. Genç istihdamı ülkemiz için büyük önem taşıyor. Bu protokol, gençlerin yanı sıra toplumun da yararına ve ekonomik kalkınmayı destekliyor." değerlendirmesinde bulundu.
Bakırtaş, kadınların, erkeklerin daha aktif olduğu mesleklerde aslında daha başarılı olduğunu belirterek, "Kadın istihdamı arttıkça sektör daha da güzelleşecek. Sektörün talep ve ihtiyaçlarını karşılamak için oluşturulacak eğitim programının ülkemize hayırlı olmasını temenni ediyorum. Süreci el birliğiyle verimli bir şekilde yürüteceğimize inanıyorum." ifadelerini kullandı.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Doğan Trend Otomotiv’in Türkiye distribütörü olduğu MG, Türkiye’nin reklam ve pazarlama dünyasının en prestijli ödüllerinden biri olan ve 1988’den beri reklamcılık alanında yaratıcı kampanyaların yarıştığı Kristal Elma Ödülleri’nde “MG4 Çıkışı” reklam filmiyle kendi kategorisinde Kristal Elma ödülü kazandı!

MG, Reklamcılar Derneği tarafından gerçekleştirilen 36. Kristal Elma Ödülleri’nde TV & Sinema Ana Kategorisi’nde Otomotiv ve Otomotiv Ürünleri/Hizmetleri & Turizm ve Taşımacılık Alt Kategorisinde “MG4 Çıkışı” isimli reklam filmiyle Kristal Elma ödülüne layık görüldü. Geçtiğimiz yıl Türkiye’de “En Hızlı Büyüyen Otomobil Markası” unvanını kazanan MG, “Doğuştan %100 Elektrikli” MG4 modeli için hazırladığı “MG4 Çıkışı” reklam filmiyle sektörde bir ilke imza attı. Bu reklam filmi aynı zamanda, geçtiğimiz haziran ayında gerçekleşen Brandverse’de Otomotiv ve Yan Sanayi Kategorisi’nde Altın Ödülü kazanırken, Türkiye dışında farklı ülkelere de ihraç edildi.

3.8 saniyede hızlı yolculuk!
MG, hatchback segmentine ilk kez giren MG4 modeliyle genç kitlelere ulaşmayı hedefliyor. Doğuştan %100 elektrikli olan MG4, markanın elektrik dönüşümüne inancını simgelerken, etkileyici tasarımı ve 3.8 saniyede 0’dan 100 km/sa hıza ulaşabilmesiyle öne çıkıyor. “MG4 Çıkışı” isimli reklam filmi, MG4’ün değişim yaratmaktaki büyük gücünü 0’dan 100 km/s hıza çıktığı 3.8 saniyede araç içindeki tüm canlıların saçları üzerinden anlatıyor. Film, saçların dönüşümü ve MG4’ün hayatları dönüştürücü gücü arasında paralellik kuruyor.

MG4 performans ve verimliliği elektrikli sürüş keyfiyle birleştiriyor
%100 elektrikli MG4 Electric, Türkiye’de, Comfort ve Luxury donanımlarıyla sırasıyla 170 PS ve 204 PS güç seviyesi ve yine 492 ve 577 km şehir içi menzil seçeneği ile satışa sunuluyor. MG4, çocuk ve yetişkin yolcuların, trafikteki diğer araçlar ile yayaların güvenliği ve sürüş destek fonksiyonlarının test edildiği Euro NCAP’ten tam puan olan 5 yıldızı aldı. MG4 Electric, sınıfının üstünde boyutları, sportif tasarımı, arkadan itişli sürüş sistemi, 50:50 ağırlık dağılımı, üstün sürüş özellikleri, üst düzey elektrik verimliliği ve yenilikçi sürüş destek sistemleri ile konforu ve yüksek performansı aynı anda sunuyor.