• Alves Kablo, TOKİ, Adalet Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı'na iş yapan elektrik mühendsilik firmaları ile projelerinde kullanılmak üzere 408.927.000, TL bakır iletkenli kablo satış sözleşmesi imzaladı
  • İtalya'da MD sanayi satışları Şubat'ta aylık %-0.4 (Önceki: %+3.8)
  • Euro Bölgesi ekonomik güven endeksi Nisan'da: 93.6 (Beklenti: 94.5 Önceki: 95.2)
  • Euro Bölgesi sanayi güven endeksi Nisan'da: -11.2 (Beklenti:-10.1 Önceki:-10.6)
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • Alves Kablo, TOKİ, Adalet Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı'na iş yapan elektrik mühendsilik firmaları ile projelerinde kullanılmak üzere 408.927.000, TL bakır iletkenli kablo satış sözleşmesi imzaladı
  • İtalya'da MD sanayi satışları Şubat'ta aylık %-0.4 (Önceki: %+3.8)
  • Euro Bölgesi ekonomik güven endeksi Nisan'da: 93.6 (Beklenti: 94.5 Önceki: 95.2)
  • Euro Bölgesi sanayi güven endeksi Nisan'da: -11.2 (Beklenti:-10.1 Önceki:-10.6)
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • Alves Kablo, TOKİ, Adalet Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı'na iş yapan elektrik mühendsilik firmaları ile projelerinde kullanılmak üzere 408.927.000, TL bakır iletkenli kablo satış sözleşmesi imzaladı
  • İtalya'da MD sanayi satışları Şubat'ta aylık %-0.4 (Önceki: %+3.8)
  • Euro Bölgesi ekonomik güven endeksi Nisan'da: 93.6 (Beklenti: 94.5 Önceki: 95.2)
  • Euro Bölgesi sanayi güven endeksi Nisan'da: -11.2 (Beklenti:-10.1 Önceki:-10.6)
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • Alves Kablo, TOKİ, Adalet Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı'na iş yapan elektrik mühendsilik firmaları ile projelerinde kullanılmak üzere 408.927.000, TL bakır iletkenli kablo satış sözleşmesi imzaladı
  • İtalya'da MD sanayi satışları Şubat'ta aylık %-0.4 (Önceki: %+3.8)
  • Euro Bölgesi ekonomik güven endeksi Nisan'da: 93.6 (Beklenti: 94.5 Önceki: 95.2)
  • Euro Bölgesi sanayi güven endeksi Nisan'da: -11.2 (Beklenti:-10.1 Önceki:-10.6)
  • Euro Bölgesi ekonomik güven endeksi Nisan'da: 93.6 (Beklenti: 94.5 Önceki: 95.2)
  • İtalya'da MD sanayi satışları Şubat'ta aylık %-0.4 (Önceki: %+3.8)
  • Alves Kablo, TOKİ, Adalet Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı'na iş yapan elektrik mühendsilik firmaları ile projelerinde kullanılmak üzere 408.927.000, TL bakır iletkenli kablo satış sözleşmesi imzaladı
  • İtalya'da MD sanayi satışları Şubat'ta aylık %-0.4 (Önceki: %+3.8)

Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

ürün bulundu.

22 Nisan 2022 • 00:00:00

SpeakHub, 2024 yılı 3. çeyrek Kurumsal Etik Trendleri Raporu’nu yayınladı - Basın Açıklaması

23 Ekim 2024 • 18:25:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

2009 yılından bu yana, etik ilke ve değerlerin korunmasına yönelik kurumsal danışmanlık ve eğitim hizmetleriyle, etik süreçlerin uçtan uca yönetimi konusunda Türkiye’nin önde gelen birçok şirketine danışmanlık hizmeti veren SpeakHub, 2024 yılı 3. çeyrek Kurumsal Etik Trendleri Raporu’nu yayınladı. Rapor, yıl boyunca perakende, üretim, hızlı tüketim, hizmet sektörlerinde ve grup şirketlerinde faaliyet gösteren kurumların paydaşları tarafından iletilen bildirimlerin analizi sonucunda hazırlanıyor.

 

İş dünyasının en önemli sorunu: Çalışanlara ayrımcılık!

Etik bildirim yönetimi ve raporlama hizmetleriyle sektörün lider markası olan SpeakHub, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ilkelerine uyarak, tarafsız ve bağımsız bir şekilde iş etiğine aykırı bildirimleri değerlendirerek objektif şekilde hazırladığı Kurumsal Etik Trendleri Raporu’nu düzenli bir şekilde kamuoyu ile paylaşıyor. Çalışanların bildirimleriyle oluşturulan bu raporla kurumlar, kurum çalışanları ve kurum yöneticilerinde iş etiğiyle ilgili farkındalık ve insan kaynaklarında verimlilik yaratıyor.

2023 yılında alınan bildirimlerin konu başlıklarında yer alan ayrımcılığın oranı yüzde 16.9’dan 2024 yılında yüzde 31,6’ya yükseldi.

En çok bildirimde bulunan konu başlıklarının ikinci sırasında yüzde 19,4 ile çalışma saatleri ve izin haklarıyla ilgili haksız uygulamalar bulunuyor. Son olarak çalışanların memnun olmadığı diğer bir konu ise yüzde 17,1 ile çalışan kaynaklı hırsızlık, yolsuzluk, dolandırıcılık, sahtecilik ve hilekarlık olarak raporda yer alıyor. Farklı konulardan yapılan şikayetlerin oranı ise yüzde 31,9 olarak göze çarpıyor.

 

En çok bildirim perakende sektöründen geliyor

Rapordaki verilerin sektörel dağılımına bakıldığında en çok bildirim yapan sektörün perakende olduğu göze çarpıyor. İlgili sektörden bildirim yapan çalışanların oranı yüzde 49,1 olarak yer aldı. Perakende sektörünü yüzde 19,0 ile grup şirketler izlerken, bu dönemde en az bildirim yüzde 13,2 ile hızlı tüketim sektöründen yapıldı. Grup şirketlerindeki bildirim oranı ise geçen yıla göre %14 arttı.

2024 yılının üçüncü çeyreğinde yapılan bildirimlerde en çok kullanılan iletişim kanalı yüzde 42,01 ile telefon oldu. Telefon bildirimlerini yüzde 41,74 ile web üzerinden yapılan bildirimler takip ederken; üçüncü sırada yüzde 17,6 ile e-posta bildirimleri yer aldı.

Bu yılın ilk üçüncü çeyreğinde bildirim yapan çalışanların %46,8’i kimlik bilgilerini açıkça paylaşırken, %53,52’si anonim kalmayı tercih etti.

 

Adı kurumsal olan ama halen ayrımcılık yapan markalar var.

SpeakHub Satış ve Müşteri Yönetimi Müdürü Begüm Akçal raporla ilgili yaptığı açıklamada; “Önemli kurumlardan gelen bildirimlerde en çok dile getirilen konular arasında ayrımcılık yer alıyor. İşyerinde nezaketsizlik ve kötü muamele üzerine yaptığımız incelemeler, bu tür durumların mağdurlar, tanıklar ve şirketler üzerinde çeşitli olumsuz etkileri olduğunu ortaya koyuyor.

Kurumlar, sadık ve mutlu çalışanlar istiyorsa, ayrımcılığı ortadan kaldırmayı öncelikli bir hedef haline getirmeli. Aksi takdirde, bu tür sorunlar başka problemleri de beraberinde getirebilir. Çalışanlar, işyerinde ayrımcılık, nezaketsizlik ve kötü muamele gibi konuların nasıl ele alındığını yakından takip ediyor. Bu sorunların çözümü için öncelikle etik süreçlerin doğru şekilde yapılandırılması ve işletilmesi gerekiyor.

SpeakHub olarak, bu süreci inşa ederken hem şirketlerin hem de çalışanların mağdur olmaması için sistemler tasarlıyoruz. Gerçek çözümler bulmak için ne zaman daha iyimser bakmamız ne zaman gerçeklerle yüzleşmemiz gerektiğini bilerek, organizasyonlarda eşitlik ve kapsayıcılığı geliştirmeye devam edebiliriz.” dedi.

Mia Investment, son yatırımını Karadağ Budva’da yaptı - Basın Açıklaması

23 Ekim 2024 • 18:25:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Balkanlar’ın gözde turistik destinasyonlarından biri olan Karadağ, Türk yatırımcıların da rotasına girdi. Gayrimenkul proje geliştirme, inşaat ve mimari tasarım konularında öncü olan Sera Group, Fontana Investment ve Feelife firmaları tarafından kurulan Mia Investment, Türkiye’de ve dünyanın farklı ülkelerinde hayata geçirdiği projelerden sonra son yatırımını Karadağ Budva’da yaptı. 125 milyon Euroluk yatırımla hayata geçirilen Riviera Montenegro projesi Karadağ ekonomisine 300 milyon Euro’luk değer kazandırmaktadır. Riviera Montenegro projesi ile 212 residence, AVM, beach ve 144 odalı bir otel yatırımını hayata geçiren grup, dünyanın en büyük otel gruplarından biri olan Fransız Accor ile de işbirliğine imza attı. Bu kapsamda projede hayata geçirilen 144 odalı otel ve 212 residence, Accor Grubu’nun en güçlü markalarından biri olan Swissôtel markasıyla işletilecek. Böylece Swissôtel Moskova, Amsterdam, İstanbul, Bern, Bodrum, Şikago, Berlin ve Singapur’un yanı sıra şimdi de Budva’da misafirlerini ağırlamaya başlayacak. 2027 yılında tüm birimleriyle hizmete girecek olan proje, Karadağ’ın marka değerini de yükseltecek.
 
125 MİLYON EUROLUK YATIRIMLA
300 MİLYON EUROLUK EKONOMİK DEĞER
Fransız Accor Grubu ve Mia Investment arasında hayata geçirilen işbirliğinin imza töreni 14 Ekim’de İstanbul’da gerçekleştirildi. Törende konuşan Mia Investment Yönetim Kurulu üyesi Murat Kader, Karadağ'ın Avrupa Birliği’ne (AB) üyelik müzakerelerinde son aşamaya geçtiğine dikkati çekerek, “Türk firmalarının gayrimenkul geliştirmedeki yüksek standartlarını Avrupa coğrafyasına yayma ideali ile Mia Investment firmasını kurduk. Bu kapsamda başlangıç noktası olarak da Karadağ’ı seçtik. Karadağ eşsiz doğası ve sahip olduğu potansiyelinin yanı sıra AB’ye giriş sürecinde Türk yatırımcılar için de büyük fırsatlar sunuyor” dedi. Riviera Montenegro projesini 125 milyon euroluk yatırımla hayata geçirdiklerini ve bu yatırımla Karadağ ekonomisine 300 milyon euro değer kazandıracaklarını anlatan Kader, “Projemizde 212 residence, AVM, beach ve 144 odalı Swissotel bulunuyor” diye konuştu. Karadağ’a böylesi özel bir projeyi kazandırdıkları için çok mutlu ve gururlu olduklarını belirten Kader, “Bu projede yer alan otelimizin de çok iyi standartlarda hizmet sunması gerekiyordu. Bu kapsamda ciddi bir araştırma yaptık ve Fransız Accor Grubu ile işbirliğine imza attık. Dünyanın en iyi otellerinden biri olan Swissôtel markasını Karadağ’a kazandırmış olmaktan dolayı çok mutlu ve gururluyuz” dedi. Bu büyük yatırım kararının arkasındaki en büyük nedenin ortaklar olarak Karadağ’ın bugünü ve yarınına olan inancımızdır diyen Murat Kader Karadağ’ın Akdeniz havzasının en huzurlu turizm destinasyonlarından biri olduğunun altını çiziyor.
 
YATIRIM 9 YILDA DÖNÜYOR
Riviera Montenegro projesinde residence sahiplerinin lüks ve konforun yanında Swissôtel hizmet ve yönetim kalitesini de yaşayacaklarını aktaran Kader, şunları anlattı: “Residence kiralama hizmetleri otel yönetimi tarafından uluslararası standart da ev sahiplerine özel olarak düzenlenecek. Bunlara ek olarak Riviera Montenegro projesi yatırımcılarına euro kira getirisini Avrupa İstatistik Enstitüsü (EOROSTAT) verilerine göre 9 yıl ortalama geri dönüş süresi ile sunuyor. Son yılların gözde yatırım ve yaşam destinasyonu Karadağ European Property Guide verilerine göre yüzde 22.6 ile son bir yılda gayrimenkul değerinin tüm Avrupa’da en çok arttığı ülke konumunda.”
 
100’DAN FAZLA DAİRE SATILDI
Kader, çok ciddi bir taleple karşılaştıklarını kaydetti. “Şimdiden 100’den fazla dairenin satışı tamamlandı” diyen Kader, “Türkiye ile Karadağ arasında derin ve tarihi bir dostluk bağı bulunuyor. Projemizi yerinde görmeye gelen tüm misafirlerimiz ziyaretleri sonrasında Karadağ’da daha uzun vakit geçirmeleri gerektiğini ifade ediyor. Bu geri dönüş bizim için çok kıymetli. Ne kadar doğru bir lokasyonda proje geliştirdiğimizi bize teyit eden en önemli veri” şeklinde konuştu.
 
BUDVA KOYU’NUN TAM ORTASINDA
Bünyesinde 144 odalı Swissôtel, 212 residence, AVM ve beach yer alan Riviera Montenegro projesi, Karadağ’ın en gözde turizm merkezi olan Budva şehrinin kalbinde konumlanıyor. Denize sıfır konumuyla eşsiz bir lokasyona sahip olan proje, Slovenska plajı ve Budva Marina’nın hemen yanında yer alıyor. Budva Old Town’a yürüme mesafesinde olan proje, yatırımcılarına şehrin tüm imkanlarını sunuyor. İnşaatı son hızla devam eden proje, 2027 yılında tüm birimleriyle hizmete açılacak.

Mia Investment uluslararası gayrimenkul geliştirme, mimari dizayn ve planlama, inşaat ve taahhüt konularında 30 yıldan fazla deneyime sahip 3 firma tarafından kurulmuştur.

Kurucu ortaklardan sayın Murat Kader 2design Mimarlık firmasının da kurucusudur. 2design Mimarlık bugüne kadar 19 farklı ülkede 78 milyon metrekareden fazla kapalı alanı olan proje tamamlamıştır. Spine Tower, Emaar Square, Vadistanbul, Tema İstanbul, Borsa İstanbul, Piyalepaşa, City’s Kozyatağı, Nevbahar İstanbul gibi birçok karma kullanım projeleri Y.Mimar Murat Kader imzası taşımaktadır.

Diğer kurucu ortak Sera Group Dr. Sani Şener önderliğinde kurulmuş ve Dr. Ozan Şener yönetiminde TAV Havalimanları Holding, TAV İnşaat, TÜVTÜRK, Travelex gibi iştiraklere sahip bir aile şirketidir. Sera Group inşaat sektöründe Emaar Square AVM, Piri Reis Üniversitesi, Şişecam Fabrikaları, Antalya - Ankara - Kayseri - Erzincan - Adıyaman Havalimanları gibi onlarca projeyi hayata geçirmiştir. 400 den fazla çalışanıyla 5 milyon metrekareden fazla inşaat projesini tamamlamış tecrübeye sahiptir.

Fontana Investment başta gayrimenkul projeleri ve arazi geliştirme faaliyetleri olmak üzere tarım, turizm, eğitim ve yenilenebilir enerji yatırımları için kurulmuştur. Katma değeri yüksek projeler üretmek felsefesiyle Avrupa’da gelişen lokasyonlarda çalışmalar yürütmektedir. Fontana Investment 40 yılı aşan deneyimi ile öncü projeler geliştirme misyonunu sürdürmektedir.

Bticino, Smarther with Netatmo akıllı termostatıyla sıcaklık kontrolünü elinizde tutmanızı sağlıyor - Basın Açıklaması

23 Ekim 2024 • 18:25:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Bticino, ileri teknoloji ve modern tasarımları bir araya getiren Smarther with Netatmo akıllı termostatıyla evde olmadığınızda bile sıcaklık kontrolünü elinizde tutmanızı sağlıyor. Dahili Wi-Fi bağlantısıyla donatılmış olan Netatmo ile Smarther, Home + Control uygulaması sayesinde sadece birkaç dokunuşla en iyi konforu sağlayan pratik programlar oluşturulmasına olanak sağlıyor. Beyaz, siyah ve kum beji gibi renk alternatifleri sunan Smarther with Netatmo, aynı zamanda Apple, Google ve Amazon üzerinden sesli komut ile kontrol edilebiliyor.

 

Bticino’nun Smarther with Netatmo termostat ürünü, günlük yaşamı kolaylaştıran çözümleriyle gelişmiş teknolojiyi ve şık tasarımı bir araya getirirken kişinin konumu önemli olmaksızın ısıtma ve soğutma ayarını, uzaktan yönetebilecek bir sistem sunuyor. Home + Control uygulamasıyla haftalık program oluşturma, enerji tüketimini izleme, ortamın nem derecesini gösterme ve sürekli kontrol imkanı sunan termostat, Wi-Fi bağlantısı sayesinde akıllı telefonlar üzerinden kontrol edilebilme kolaylığı sunuyor. Böylece, ortam sıcaklığı anlık takip edilerek hemen ya da programlı bir şekilde sıcaklık ayarlamaları yapılabiliyor ve enerji tüketim değerleri izlenerek tasarruf yapabilmeyi sağlıyor. Beyaz, siyah ve kum beji renk seçenekleriyle sunulan Smarther with Netatmo, her türlü zevke hitap eden şık tasarım alternatifleri sunuyor.

 

Sesli Komut Özelliği ve Çoklu Erişim İmkanıyla Uyumlu Kullanım

 

Apple Siri, Google Assistant ve Amazon Alexa ile uyumlu olan Smarther with Netatmo, sesli komut özelliği sayesinde kullanımı son derece kolaylaştırırken, konuma dayalı çalışma seçeneği ile kişinin hiçbir şey yapmasına gerek kalmadan otomatik olarak ideal ortam sıcaklığını ayarlayabiliyor. Aynı evde birden fazla termostatı kontrol etme imkanı tanıyan Home + Control uygulaması, tek bir telefon ve kullanıcı erişimine sınırlı tutulmuyor, evin içinde bulunan tüm kullanıcılara akıllı telefonlarından erişim hakkı sunuyor. Aynı zamanda, kişisel verileri ve işlevleri eksiksiz alınan önlemler ile güvenli bir şekilde koruma altına alıyor.





Bticino Hakkında:



1948’de kurulan Bticino, endüstriyel gelişmeleri yakından takip ederek çağdaş elektrik ihtiyaçları konusunda ürün ve sistemler üretmeye başlamıştır. 1989 yılında Legrand Grubu’na dahil olan İtalya’nın bir numaralı elektrik ürünleri üreticisi Bticino, marka kimliğini geleneksel İtalyan tasarımının teknoloji ve sistem entegrasyonu yaklaşımı üzerine konumlandırmaktadır. Bticino, konut, ev otomasyonu ve interkom sistemlerinde yenilikçi, elektrik altyapı ve tesisatında dünya lideri bir markadır. İtalyan tasarımı ve üstün teknolojinin buluştuğu Bticino; yaşam, çalışma ve üretim alanlarına entegre olarak, enerji dağılımı, interkom, aydınlatma kontrolü, iklimlendirme, müzik yayın ve güvenlik konularında çözümler sunan dünyanın en önemli üreticilerinden biridir. Dünya çapında kalite anlayışını, esnekliği, yeniliği ve sürdürülebilir büyümeyi bir araya getiren Bticino, ürün yelpazesini sürekli geliştirmektedir.



Legrand Grup Hakkında:



Merkezi Fransa’da bulunan Legrand, bina, elektrik ve dijital altyapıları için ürün ve sistemler konusunda uzmandır. 180 ülkeyi kapsayan ticari faaliyetleri, 39 binden fazla çalışanı ve yaklaşık 300 bin farklı ürün referansına sahip Legrand Grup’ un konutlar, ticari ve endüstriyel yapılar için komple sistem çözümleri bulunmaktadır. Konutlar, ticari ve endüstriyel yapılar için trafo, şalt ürünleri, dağıtım panoları, kesintisiz güç kaynağı, kablo taşıma sistemleri, anahtar priz, ev otomasyon sistemleri, acil durum aydınlatma ürünleri, yapısal kablolama ve aydınlatma kontrol sistemlerine kadar uçtan uca komple sistemler sunmaktadır.

Legrand Grup, 1990 yılında Türkiye'deki faaliyetlerine başlamış olup Legrand Türkiye Grubu olarak halen 1000'in üzerinde çalışanıyla Gebze'de bulunan 2 fabrika ve Ümraniye'deki Genel Müdürlük kampüslerine ek olarak bölge müdürlükleriyle faaliyetini sürdürmektedir.

Genç Tasarımcılar Ezber Bozan Tasarım Yarışmasıyla hem dünyayı geziyor hem okuyor - Basın Açıklaması

23 Ekim 2024 • 18:25:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği’nin Ticaret Bakanlığı desteğiyle düzenlediği Ezber Bozan Tasarım Yarışması bir yarışma olmanın ötesinde tasarımcılar için gerçek bir dönüm noktası.

 

Ezber Bozan Tasarım Yarışması ile dereceye giren tasarımcılara nakdi ödüllerin yanı sıra Ticaret Bakanlığı desteğiyle yurtdışındaki önemli tasarım okullarında eğitim görme imkânı tanınıyor. Geçmiş dönem Ezber Bozan finalistlerinden Erdener Atasayar, İtalya’da Naba Üniversitesi’nde eğitimini tamamladı, Rana Çöllü ise bu yıl İtalya’da Domus Academy’de eğitimine başladı.

 

Ayrıca, her yıl birincilik ödülü alan finalistler dünyanın en önemli mobilya ve tasarım fuarı olan İtalya’da İsaloni fuarını ziyaret ederek global ölçekte mobilya tasarım trendlerini yakından görüyor.

 

Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkanı Ali Fuat Gürle, “Mobilya sektörümüzde gelecek vaat eden genç tasarımcı adaylarının tasarımlarını ortaya çıkarırken, markalaşmış Türk tasarımcı ve tasarımlarını da dünyaya tanıtıyoruz. Tasarım yarışmalarımız katma değeri yüksek ihracat hedefimize ulaşmamızdaki en büyük araç ve sektörümüzün tasarımcılarla işbirliğine çok önemli bir network oluşturulmasına olanak sağlıyor. Nakdi ödüllerden ziyade yurtdışı eğitim bursu ve fuar ziyaretleri ödülleri onların gelecekleri için çok önemli. Dereceye giren tasarımcılarımız Ticaret Bakanlığımızın desteğiyle yurtdışı eğitim bursu ödülü ile dünyanın en iyi en prestijli tasarım okullarında eğitim hakkı elde ediyor. Ticaret Bakanlığımızın desteğiyle tasarım yarışmalarının devam etmesini temenni ediyoruz.” dedi.

 

Domus Academy birçok popüler markayla işbirliği içinde

 

Ezber Bozan Tasarım Yarışmasının 2022 yılında düzenlenen edisyonunda yarışmanın öğrenci kategorisi üçüncülük derecesinin sahibi Fit Seat isimli projesiyle Abdurrahman Çınar ve Rana Çöllü olmuştu.

 

Endüstriyel Tasarımcı Rana Çöllü, “Ezber Bozan Tasarım Yarışmasında elde ettiğim üçüncülük derecesi bana yurtdışı eğitim bursu imkanı sağladı. Şuan Milano’da Domus Academy’de ürün tasarımı eğitimine başladım. Ezber Bozan Tasarım Yarışması sayesinde deneyimlediğim yurtdışı eğitiminde öncelikli hedefim yabancı dilimi ve akademik olarak kendimi geliştirmek. Domus Academy birçok popüler markayla işbirliği içinde. Bende bu markalarla projeler yapıp portföyümü zenginleştirmeyi çok istiyorum. Bu fırsatın benim için çok güzel bir deneyim ve tecrübe olacağını düşünüyorum. Katma değerli ürün ihracatında tasarım kaldıraç görevi görüyor. İyi bir tasarım ürünün hem işlevselliğini hem estetiğini geliştiriyor. Aynı zamanda rekabet gücünü artırarak uluslararası pazarlarda da fark yaratıyor.” dedi.

 

Tasarım sürdürülebilirlik için kilit bir rol oynuyor

 

Rana Çöllü, mobilya tasarımının trendler, konfor ve teknoloji gibi birçok kriteri içerdiğini söyleyerek sözlerine şöyle devam etti:

 

“Projeyi tasarlarken çok fazla keyif aldım. Mobilyada trendleri, teknolojiyi, kullanım gereksinimlerini sürekli takip etmeniz, tasarımları ona göre yapmanız gerekiyor. Mobilyaya teknolojinin dahil edilmesini çok yaratıcı buluyorum. Yaşadığımız dünyanın problemlerini çözmek, sürdürülebilirlik için tasarım için kilit bir rolü oynuyor. Doğru malzeme seçimi, enerji verimliliği, geri dönüştürülebilir ürünlerle tasarımlar yapmak hem çevresel hem toplumsal sorunları çözmede önemli bir araç olabilir. Zamansız tasarımlar trendlerin ötesinde hem estetik hem işlevsel sade kullanıcı dostu dayanıklı ürünler olarak ifade edilebilir hem çevresel sürdürülebilirliği de destekler hem de kullanıcılara uzun vadede değer katar.”

 

Yarışmaların daha geniş kitlelere tanıtılması gerekiyor

 

Çöllü, yarışmaların öğrencileri ve profesyonelleri aktif tuttuğunu ve network anlamında çok farklı fırsatlar sunduğunu açıkladı.

 

“Ezberbozan Tasarım Yarışması hem jürisi hem temasıyla başarılı bir yarışma. Yarışmaların sosyal medya ve dijital platformlarda daha geniş kitlelere ulaştırılması/tanıtılması gerektiğini düşünüyorum. İtalya’ya geldiğimde şunu fark ettim; benim gibi Türkiye’den gelen öğrencilerin çoğu benim bu imkanlarla geldiğime çok şaşırıyorlar ve böyle bir şeyden haberdar değiller. Bu yarışmaları daha fazla geniş kitlelere ulaştırabilirsek daha fazla insanın katılıp daha fazla insanın olanaklardan imkanlardan yararlanabileceğini düşünüyorum. Kazanan tasarımların prototiplerinin sergilenmesi yarışmanın etkisini güçlendiriyor.”

 

 

Yarışmanın konusu ve sağladığı ödüller, özellikle yurtdışı eğitim bursu, başvurmamda büyük rol oynadı

 

HEALTHY WORK isimli projesiyle I. Ezber Bozan Tasarım Yarışması Profesyonel Kategoride birinci olan Erdener Atasayar ise Ticaret Bakanlığının desteğiyle Milano’da Naba Üniversitesi’nde iki yıllık eğitimini tamamladı.

 

En büyük hedeflerinden birinin yurtdışında yüksek lisans yapmak olduğunu anlatan Endüstriyel Tasarımcı Erdener Atasayar, “Yakın gelecekte mesleki tecrübemi artırmayı ve kendi tasarım ofisimi kurmayı hedefliyorum. Yarışmayı sosyal medya aracılığıyla duydum. Yarışmanın konusu ilgimi çekti ve sağladığı ödüller, özellikle yurtdışı eğitim bursu, başvurmamda büyük rol oynadı. Ezber Bozan Tasarım Yarışması dışında, doğal taş ve mobilya tasarım yarışmalarında ödüllerim bulunuyor. Yurtdışı eğitimi, bana farklı kültürlerden beslenme ve global tasarım anlayışını derinlemesine kavrama fırsatı sundu. Ayrıca, profesyonel ağımı genişlettim ve birçok değerli eğitimciden dersler alarak tecrübemi artırdım.” dedi.

 

İyi tasarlanmış bir ürün katma değer yaratır

 

Atasayar, “İyi tasarlanmış bir ürün, pazarda öne çıkar ve bu sayede katma değer yaratır. Özellikle inovatif ve estetik açıdan güçlü tasarımlar, ürünlerin global pazarlarda daha rekabetçi olmasını sağlar. Bu anlamda tasarım, ihracat potansiyeli olan ürünlerin değerini artıran önemli bir faktördür. Mobilya tasarımı, sadece estetikle sınırlı değildir; işlevsellik, konfor ve kullanıcı deneyimi gibi birçok önemli unsuru da kapsar. Günümüzde teknolojinin entegrasyonu ve sürdürülebilirlik, modern tasarımın en temel kriterleri haline gelmiştir. Bence mobilya tasarımı hem zamansız olmalı hem de kullanıcıların ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde esnek olmalı.” diye konuştu.

 

Yarışmanın daha fazla uluslararası katılımcıyı çekmesi için global düzeyde tanıtım yapılabilir

 

Erdener Atasayar, birçok tasarımcının ana hedefinin moda ve trendlerin ötesine geçerek uzun yıllar boyunca estetik ve işlevselliğini koruyabilen ürünler tasarlamak yani zamansız tasarımlar üretmek olduğuna değindi.

 

“Bu tarz tasarımlar, sadelik, fonksiyonellik ve kaliteyi bir arada tutarak, uzun süre değerli kalabiliyor. Ancak günümüzdeki hızlı tüketim anlayışından ve tasarımcıların tecrübe eksikliğinden bu her zaman mümkün olmayabiliyor. Bence yapay zeka bir çok meslekte olduğu gibi tasarımcılara da büyük fayda sağlayacaktır. Örneğin şu an araştırma konusunda birçok mesleğe hız kazandırmış durumda, yakın gelecekte 3D modelleme konusunda da hız kazandıracağını düşünüyorum, bu da tasarımcının işini kolaylaştıracaktır. Tasarım yarışmaları, öğrenciler ve profesyoneller için yeteneklerini sergileme, kendilerini geliştirme ve yeni fırsatlar yakalama açısından büyük önem taşır. Ayrıca, yarışmalar mesleki görünürlük sağlar ve sektörle daha fazla etkileşim kurma imkânı sunar. Bu yüzden tasarımcılar için her yarışma bir fırsat niteliğindedir. Yarışmanın daha fazla uluslararası katılımcıyı çekmesi için global düzeyde tanıtım yapılabilir.”

 

Detaylı bilgiye www.ezberbozantasarimlar.org adresinden ulaşabilirsiniz ve iletişim için de [email protected] e-posta adresi ile irtibata gerçekleştirebilirsiniz.

ChemOrbis Global Petrokimya Konferansı 2024, BAYEGAN ve Tasnee sponsorluğunda 22 Ekim’de İstanbul’da gerçekleştirild - Basın Açıklaması

23 Ekim 2024 • 18:25:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Petrokimya sektörünün dinamiklerine yön veren ChemOrbis Global Petrokimya Konferansı 2024, BAYEGAN ve Tasnee sponsorluğunda 22 Ekim’de İstanbul’da gerçekleştirildi. Endüstri liderlerini, uzmanları ve vizyonerleri; trendleri keşfetmek, bilgi paylaşmak ve geleceği şekillendirmek için bir araya getiren ChemOrbis, 2010 yılından bu yana Asya, Avrupa, Orta Doğu ve Afrika’da global konferanslar düzenliyor. Bu yılki konferansa distribütörler, üreticiler, son kullanıcılar, lojistik ortakları dahil olmak üzere sektörün tüm paydaşlarını temsilen önde gelen uzmanlar ve firmalar katıldı.

Konferansın açılış konuşmalarını BAYEGAN CEO’su Burcu Olcay Üstüner ve Tasnee adına Ticaret Başkan Yardımcısı Yasser Al-Daajani yaptı. Burcu Olcay Üstüner konuşmasında şunlara değindi: “Öncelikle hepinize bugün bizimle olduğunuz için, ChemOrbis’e bu güzel organizasyonu gerçekleştirdikleri için ve Tasnee’ye Türkiye pazarına verdiği desteklerden dolayı çok teşekkür ederim. Geçtiğimiz yıl kolay bir dönem olmadı, kriz sadece Türkiye'yi değil, global olarak tüm dünyayı etkisi altına aldı. 2025'in daha zor olacağını düşünsem de Türkiye'nin petrokimya sektöründe parlak bir yıldız olacağına inanıyorum ve sektörümüzde eski büyümeleri tekrar göreceğimizi umuyorum. Biz BAYEGAN olarak, üreticilerimiz ve müşterilerimizle birlikte büyümeye devam edeceğiz. Bu büyüme sürecinde sorumluluğumuzun bilincindeyiz ve bu yolda güçlü adımlar atıyoruz. Artan üretim gücümüz, genişleyen ticaret hacmimiz ve yenilikçi ürün portföyümüzle sadece Türkiye'de değil, dünya genelinde de fark yaratma hedefindeyiz. Orta ve uzun vadeli stratejimiz, sürdürülebilir büyümenin temeline daha fazla insan odaklı bir yaklaşımı koyarak, inovasyonla desteklenmiş üretim süreçleri geliştirmek.”

Tasnee adına konuşan Yasser Al-Daajani ise şunları söyledi: “Bugün burada olan herkese katılımı için, ChemOrbis ekibine bu organizasyon için ve BAYEGAN’a süregelen iş birliğimiz için teşekkür ederim. Sektörümüzün karşı karşıya olduğu en önemli konulardan birisi arz-talep dengesi. Tedarikçiler ve müşteriler olarak hepimiz bunu korumak için birlikte çalışmalıyız.”

ChemOrbis CEO’su Alp Fehmi Özdenler ise “Polimerlere yön vermek: Piyasa dinamiklerini ortaya çıkarma” başlıklı konuşmasında “Tedarik fazlasıyla karşı karşıyayız, dolayısıyla üretimde optimizasyon önemli olacak. Ayrıca, jeopolitik belirsizlikleri yakından izlememiz gerekiyor. Plastik geri dönüşümü önümüzdeki dönemde maliyetleri ve arz-talep dengesini etkileyecek” dedi.

ChemOrbis piyasa analistlerinin sunduğu ürün ve bölgeler bazında pazar analizlerini ve öngörülerini içeren zengin içeriklere yer verilen konferansta sektörün değişim içerisinde olduğunun altı çizildi. Talep daralması, arz fazlası, maliyet baskısı ve sıkışan marjlar, çevresel etki ve öncelikler ve jeopolitik unsurlar değişimi etkileyen başlıca faktörler olarak gösterildi. Sektörün içinde bulunduğu bu paradigmadan çıkış yolları olarak inovasyon, üretimde ve değer zincirinin her aşamasında optimizasyon ve sektörün iş birliği içerisinde hareket etmesi öne çıktı.

Konferanstaki konuşma başlıkları şunlar oldu: “Polimerlere yön vermek: Piyasa dinamiklerini ortaya çıkarma”, “Normalleşme Yolunda Türkiye”, “Mevcut paradigmada hayatta kalmak”, “Poliofelin piyasalarında keşif: Çin-Avrupa-Türkiye bağlantısı”, “PET pazarı ve r-PET piyasaları”, “Kalıpları kıran yaklaşım: Enzimatik geri dönüşüm doğanın gücünü ortaya çıkarıyor”, “Endüstri sürdürülebilirliği ve karbon varlık yönetimi”, “Asya-Avrupa-Türkiye PVC pazarları mercek altında: İçgörüler ve tahminler”, “Stirenikler: Değer zinciri ve türev piyasalara dair görünüm”, “Dönüşümsel değişime yön vermek: Plastik hammadde ambalaj endüstrisindeki zorluklar ve fırsatlar”.

Oturumların sonunda katılımcılar, konuşmacılara sorularını yönelttiler. Konferans, sponsorlara plaketlerinin takdim edildiği bir tören ile sona erdi.

Darüşşafaka, MarCom Awards’ta zirveye yerleşti - Basın Açıklaması

23 Ekim 2024 • 18:25:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Darüşşafaka Cemiyeti, 2023 Yılı Entegre Raporu ile uluslararası arenada büyük bir başarıya imza attı. Faaliyet raporlarının Oscar’ı olarak bilinen MarCom Awards’ta başvurduğu 6 kategorinin tamamında “Platinum” ödüllerine layık görüldü.

Tam 161 yıldır çocukların hayatını nitelikli eğitimle değiştiren Darüşşafaka Cemiyeti, MarCom Awards'ta kazandığı 6 farklı ödülle, Türkiye'nin eğitim ve toplumsal kalkınma alanındaki liderliğini bir kez daha kanıtladı.

1863 yılından bu yana, “Eğitimde Fırsat Eşitliği” misyonu doğrultusunda annesi ve/veya babası hayatta olmayan, maddi olanakları yetersiz çocuklara, 5. sınıftan başlayarak liseden mezun oluncaya kadar sekiz yıl boyunca tam burslu, yatılı, nitelikli eğitim olanağı sunan Cemiyet, eğitim alanındaki başarılarına bir yenisini daha ekledi. Cemiyetin 2023 Yılı Entegre Raporu, dünyanın en prestijli marka ve iletişim yarışmalarından biri olan MarCom Awards’ta, "Kâr Amacı Gütmeyen Kuruluşlar Yıllık Faaliyet Raporu", "İçerik", "Kapak Tasarımı", "Bütüncül Tasarım", "İç Tasarım" ve "İnfografik" kategorilerinde Platinum ödülüne layık görüldü.

Dünyanın En İtibarlı Yarışmasında 6 Ödül Birden
Her yıl pazarlama, marka yönetimi ve iletişim dünyasının en iyilerinin ödüllendirildiği MarCom Awards, 1994’ten bu yana faaliyet gösteriyor ve bugüne kadar 300 binden fazla başvuruyu değerlendirerek en iyileri belirliyor. Darüşşafaka Cemiyetinin 2023 Yılı Entegre Raporu da hem içerik hem de tasarım kategorilerinde aldığı 6 ödülle başarısını bir kez daha tescilledi.

Türkiye’nin yarınlarına umut olan öğrenciler yetiştirmeye devam edeceğiz
Darüşşafaka Cemiyeti Yönetim Kurulu Başkanı Oğuz Güleç, “Darüşşafaka Cemiyeti olarak, 2023 yılı Entegre Raporumuzun MarCom Awards’ta 6 farklı kategoride birincilik ödülü alması bizler için büyük bir gurur kaynağı. 161 yıldır sürdürdüğümüz eğitim misyonumuzu, şeffaflık, hesap verebilirlik ve sürdürülebilirlik ilkeleriyle geleceğe taşımaya devam ediyoruz. Ülkemizin en yüksek kurumsal derecelendirme notuna sahip sivil toplum kuruluşu olarak, Türkiye’nin yarınlarına umut olan öğrenciler yetiştirmeye devam edeceğiz.” dedi.

Darüşşafaka Cemiyetinin yayımladığı entegre raporlar, sadece faaliyetleri raporlamakla kalmıyor, yıl boyunca ekiplerin yaptığı kapsamlı çalışmaları ve paydaşları için yarattıkları değeri de gözler önüne seriyor. Bu raporlar, Darüşşafaka’nın 161 yıllık şeffaflık ve iyi yönetişim ilkelerini de yansıtıyor.




DARÜŞŞAFAKA HAKKINDA

Türkiye’nin eğitim alanındaki ilk sivil toplum kuruluşlarından biri olan Darüşşafaka Cemiyeti; annesi ve/ veya babası hayatta olmayan, maddi olanakları yetersiz ve yetenekli öğrencilere kaliteli eğitim olanağı tanıyarak onların yaşamlarını değiştiriyor. “Eğitimde Fırsat Eşitliği” misyonuyla 1863 yılından bu yana çalışan Cemiyet, bugüne kadar binlerce çocuğun Darüşşafaka Eğitim Kurumlarında çağdaş koşullarda okumasını ve yükseköğrenimleri esnasında burs almasını sağladı. Tarihi boyunca ülkenin gelişiminin bireylerin gelişmesine paralel olacağı ilkesiyle hareket eden ve “eğitimle değişen yaşamlar” misyonunu benimseyen Cemiyet, 10 yaşında ailelerinden emanet aldığı çocukların; Atatürk ilkelerine bağlı, yaşam boyu öğrenen, araştıran, sorgulayan, çağdaş, öz güven sahibi ve topluma karşı sorumlu bireyler olarak yetişmesini sağlıyor.?

Bugün Türkiye’nin dört bir yanından sınavla belirlenen 1.000’i aşkın öğrenci, İstanbul Maslak’taki Darüşşafaka Eğitim Kurumlarında 8 yıl boyunca tam burslu ve yatılı okuyor. Yabancı dil ağırlıklı kaliteli bir eğitim sürecinden geçen öğrenciler, sosyal ve kültürel anlamda da tam donanımlı bireyler olarak yetişiyor.

6 Şubat depremlerinin ardından bölgedeki annesi ve/veya babası hayatta olmayan öğrenciler için ek kontenjan oluşturan, son iki yıldır deprem bölgesinden toplam 200 öğrenciye Darüşşafaka Eğitim Kurumlarında tam burslu, yatılı, nitelikli eğitim olanağı tanıyan Cemiyet, ayrıca bölgedeki öğrencilere uzaktan eğitim ve burs desteği sağlıyor.

2015 yılında Birleşmiş Milletler Ekonomik ve Sosyal Konseyi (ECOSOC) tarafından Özel Danışmanlık Statüsü’ne layık görülen Darüşşafaka Cemiyeti, yine Birleşmiş Milletler’in en büyük sosyal sorumluluk projelerinden biri olan UN Global Compact üyesidir. 2013 yılında kurumsal yönetim derecelendirme çalışması yaptırarak yönetiminin şeffaflığını, hesap verebilirliğini ve sürdürülebilirliğini belgeleyen ilk sivil toplum kuruluşu olan Darüşşafaka Cemiyeti; 2021’de notunu 9,74’e, 2022’de 9,77’ye ve 2023 yılında 9.80’e yükseltmiştir.

Eurasia Rail, 11. kez demiryolu sektörünün buluşma noktası olacak - Basın Açıklaması

23 Ekim 2024 • 18:25:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Eurasia Rail Uluslararası Demiryolu, Hafif Raylı Sistemler, Altyapı ve Lojistik Fuarı, 18-20 Haziran 2025 tarihlerinde dünya demiryolu sektörünün önde gelen isimlerini İstanbul Fuar Merkezi’nde ağırlamaya hazırlanıyor. 2023 yılında, 61 ülkeden toplam 10.603 ziyaretçi ve 17 ülkeden 212 katılımcıyı ağırlayan Eurasia Rail, yeni yılda da rekor katılımcı ile buluşmak için gün sayıyor.

2025 yılında 11. kez düzenlenecek olan Eurasia Rail, sektör devlerini ve profesyonel ziyaretçileri tek çatı altında toplayan en önemli platform olarak yerini korumaya devam ediyor. 2011 yılından bu yana Avrasya bölgesinde sektörün nabzını tutmakla kalmayıp mevcut ilişkilere ve yeni iş birliklerine olanak sağlayan fuar, dünyanın önde gelen demiryolu otoritelerini buluşturuyor.

Hem katılımcılar hem de ziyaretçiler; demiryolu taşımacılığına yönelik son gelişmeler, yenilikler ve teknolojilerle birlikte sektörde karşılaşılan zorluklar, bu zorluklara karşı üretilen olası çözümler hakkında detaylı bilgiye ve uzman görüşlerine, fuar programı boyunca gerçekleştirilecek konferans ve seminerler vasıtasıyla ulaşabilecekler.

10. Eurasia Rail Fuarı, 61 Ülkeden 10.603 Ziyaretçiyi Ağırlayarak Demiryolu Sektörünü Bir Araya Getirmişti

2023 yılında 10’uncusu gerçekleşen Eurasia Rail Fuarı’nda 3 gün boyunca 17 farklı ülkeden 212 yerli ve yabancı katılımcı ile 10.603 ziyaretçi ağırlandı. Bir önceki yıla göre toplam ziyaretçi sayısını %38, uluslararası ziyaretçi sayısını ise %174 artıran fuar, 1.690 uluslararası satın almacıya ev sahipliği yaptı.

VIP Alım Heyeti programı kapsamında, Cezayir, Azerbaycan, Bulgaristan, Kanada, Çin, Kolombiya, Çekya, Mısır, Fransa, Gürcistan, Almanya, Gana, Hindistan, İtalya, Kosova, Moldova, Nijerya, Portekiz, Katar, Romanya, Rusya, Suudi Arabistan, İspanya, BAE, İngiltere, Özbekistan gibi 34 ülkeden 203 profesyonel satın almacı, yeni iş birliklerine imza atmak için katılımcılarla bir araya geldi.

Eurasia Rail’de Demiryolları Sektörünün Bugünü ve Geleceği Masaya Yatırılacak

3 gün boyunca fuarla eş zamanlı olarak gerçekleşecek etkinlik programı kapsamında bu sene Eurasia Rail, sektörel iş birliklerine, ticari ortaklıklara, uluslararası anlaşmalara, ulaşım araçlarında yeni nesil sistemlere ve teknolojilere, başarı hikayelerine ve pazarlama stratejilerine yönelik oturumlara ev sahipliği yapacak.

Dünya üzerinde raylı sistemlerin hızlı, ekonomik, çevre dostu, güvenli ve çağdaş sistemler olmalarından dolayı her geçen gün daha da önem kazandığının altını çizen Eurasia Rail Fuar Direktörü Semi Benbanaste, Türkiye’nin ulaştırma alanındaki yatırım planlarıyla ilgili şu açıklamalarda bulundu: “Türkiye, özellikle son yıllarda yapılan devasa yatırımlarla demiryolu sektöründe bölgesel ve uluslararası alanda güçlü bir oyuncu haline geldi. ‘2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı ve Yol Haritası’ doğrultusunda gerçekleştirilen projeler, demiryolu taşımacılığında ülkemizi sürdürülebilir ve çevre dostu bir geleceğe taşıyor. Kamu altyapı yatırımları içinde ulaştırma yatırımları, yüzde 32 ile en yüksek payı almaya devam ediyor. 2025 yılında da 340 milyar TL ile kamu yatırımları içinde en yüksek payı yine ulaştırma yatırımları alacak. Ulaştırma yatırımları içinde demiryolu yatırımlarının payı ise 2024 yılında yüzde 60’ı geçti. 2025 yılında da yüzde 60’ı aşan pay ile 210 milyar TL’lik bir yatırım planlanıyor. Ayrıca kent içi metro ve hafif raylı sistem yatırımlarına devam eden yerel yönetimlerin 2025 yılında bu alandaki yatırımlarını 50 milyar TL’ye ulaştırması bekleniyor.”

Türkiye’nin Orta Doğu'nun en büyük raylı sistem araç üreticilerinden birine dönüştüğünü vurgulayan Benbanaste, bu yıl düzenlenecek Eurasia Rail hakkında şunları söyledi: “Uluslararası standartlarda yeni nesil lokomotifler, dizel ve elektrikli tren setleri, yolcu ve yük vagonları; cer konvertörü ve motor, dizel motor, tren kontrol yönetim sistemi gibi ana, kritik ve alt-üst ürünleri ülkemizde üretiliyor. Ayrıca ilk milli elektrikli tren setleri de hizmete alındı. Yüzde 70 yerlilikle üretilen sürücüsüz milli metro aracı raylara indirildi. Demiryolu yük taşımacılığında lojistik merkezlerin gelişimi sürüyor. İşletmecilik yapılan lojistik merkez sayısı 14’e, kapasitesi de 14,5 milyon tona ulaştı. Yeni hat ve yüksek hızlı tren işletmelerinde çevre hassasiyetine azami önem veriliyor. 4-10 yıllık orta vadede demiryollarında tükettiğimiz enerjinin yüzde 35’ini yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılanacak. Yeni hatlar, hızlı tren projeleri ve milli elektrikli üretim tren setleri gibi demiryolu sektöründeki birçok gelişme hem iç pazardaki bağlantıları güçlendirmekte hem de Türkiye'yi uluslararası taşımacılığın kritik bir merkezi haline getiriyor. Eurasia Rail fuarında, bu alandaki dönüşüme tanıklık etmek ve sektördeki yenilikleri ziyaretçilerle buluşturmak bizim için büyük bir onur. 2025 yılında 11.kez gerçekleştireceğimiz Eurasia Rail’de demiryolu sektörüne ve ülke ekonomisine büyük katkı sunmaya hazırlanıyoruz.”

 

Penti, 'Kontrol Senin Elinde' projesi PALPBOX ile Golden Drum'da 3 ödül kazandı - Basın Açıklaması

23 Ekim 2024 • 18:20:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye’nin lider iç giyim markası Penti, uluslararası düzeydeki yaratıcı projeleriyle dünyanın önde gelen yarışmalarından Golden Drum’da dikkatleri üzerine çekerek 3 ödüle layık görüldü.

 

Toplumsal farkındalık yaratma misyonuyla hayata geçirilen ve meme sağlığı konusunda farkındalığı artırmayı amaçlayan 'Kontrol Senin Elinde' projesi PALPBOX, Paketleme Tasarımı ve Topluluk İletişimi kategorilerinde Gümüş Ödül kazanırken, Sağlık ve İyi Yaşam Farkındalığı alanında Bronz Ödül aldı. Bu ödüller, Penti’nin sosyal sorumluluk konusundaki kararlılığını ve yenilikçi yaklaşımını bir kez daha ortaya koydu.

 

Cannes Lions’tan sonra bölgesel yaratıcılığı küresel sahneye taşıyan en prestijli uluslararası yarışmalardan biri olarak bilinen ve sektörde iz bırakan en iyi fikirleri, en iyi yaratıcı ekipleri ve harika bir fikre ruh katmayı başaranları ödüllendiren Golden Drum; Penti’nin toplumsal fayda sağlayan sosyal sorumluluk projelerindeki başarısı yanı sıra iletişim ve tasarım alanındaki güçlü duruşunu da uluslararası arenada kanıtlamasını sağladı.

Hesaba Altın Havale

Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.

Ücretsiz Hızlı Kargo

Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.

Üst Düzey Güvenlik

256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.

Sertifikalı Ürünler

Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.

hand-package-delivery