Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Hollanda Ulusal Polisi FBI, Eurojust ve diğer kolluk kuvvetleriyle birlikte gerçekleştirdiği Magnus Operasyonu ile kötü şöhretli RedLine Stealer'ı yakaladı. RedLine Stealer'ın uluslararası yetkililer tarafından ele geçirilmesinin ardından ESET araştırmacıları, bu bilgi hırsızının belgelenmemiş arka uç modülleri üzerine yaptıkları ve ele geçirme çabasında kolluk kuvvetlerine yardımcı olan araştırmalarını yayımladı.

 

ESET araştırmacıları, kolluk kuvvetleriyle iş birliği içinde, 2023 yılında RedLine Stealer'ın arkasındaki altyapıyı çalıştırmak için kullanılan çok sayıda modülü topladı. Hollanda Ulusal polisi, FBI, Eurojust ve diğer bazı kolluk kuvvetleriyle birlikte 24 Ekim 2024'te kötü şöhretli RedLine Stealer operasyonunu ve META Stealer adlı klonunu ortadan kaldırdı. Magnus Operasyonu olarak adlandırılan bu küresel çaba, Hollanda'da üç sunucunun kaldırılması, iki alan adına el konulması, Belçika'da iki kişinin gözaltına alınması ve ABD'de fail olduğu iddia edilen kişilerden birine yönelik suçlamaların açığa çıkarılmasıyla sonuçlandı.

 

ESET, Nisan 2023'te RedLine kötü amaçlı yazılımının kısmi olarak çökertilmesi operasyonuna katılmış ve kötü amaçlı yazılımın kontrol paneli için ölü bırakma çözümleyicileri olarak kullanılan birkaç GitHub deposunun kaldırılmasını sağlamıştı. O sıralarda ESET Araştırma, Flare'deki diğer araştırmacılarla iş birliği içinde bu kötü amaçlı yazılım ailesinin daha önce belgelenmemiş arka uç modüllerini araştırdı. Bu modüller doğrudan kötü amaçlı yazılımla etkileşime girmiyor, bunun yerine kimlik doğrulama işlemini gerçekleştiriyor ve kontrol paneli için işlevsellik sağlıyor.

 

RedLine ve META stealer'ları araştıran ESET araştırmacısı Alexandre Côté Cyr yaptığı açıklamada; "RedLine kontrol panellerini barındırmak için kullanılan 1.000'den fazla benzersiz IP adresini tespit edebildik. Bazı çakışmalar olsa da bu, RedLine MaaS'a abone olanların sayısının 1.000 civarında olduğunu gösteriyor. ESET'in ayrıntılı olarak incelediği RedLine Stealer'ın 2023 sürümleri, bileşenler arasındaki iletişim için Windows İletişim Çerçevesini kullanırken 2024'teki en son sürüm bir REST API kullanıyor. Kaynak kodu ve arka uç örnekleri üzerinde yaptığımız analizlere dayanarak, RedLine Stealer ve META Stealer'ın aynı yaratıcıyı paylaştığını belirledik." dedi.

 

Bu benzersiz IP adresleri RedLine panellerini barındırmak için kullanıldı. Bu barındırılan panellerden Rusya, Almanya ve Hollanda'nın her biri toplamın yaklaşık yüzde 20'sini oluştururken Finlandiya ve Amerika Birleşik Devletleri'nin her biri yaklaşık yüzde 10'u temsil ediyor. ESET ayrıca birden fazla farklı arka uç sunucusu tespit edebildi. Coğrafi dağılımlarına göre, sunucular çoğunlukla Rusya'da (yaklaşık üçte biri) bulunurken İngiltere, Hollanda ve Çek Cumhuriyeti'nin her biri tespit ettiğimiz sunucuların yaklaşık yüzde 15'ini temsil ediyor.

 

İlk keşif 2020 yılında

RedLine Stealer, ilk olarak 2020'de keşfedilen bilgi çalan kötü amaçlı bir yazılımdır ve merkezi olarak işletilmek yerine herkesin çeşitli çevrimiçi forumlardan ve Telegram kanallarından anahtar teslimi bir bilgi çalma çözümü satın alabileceği bir MaaS modelinde çalışır. İştirakçiler olarak adlandırdığımız müşteriler aylık abonelik ya da ömür boyu lisans alabiliyor; paraları karşılığında kötü amaçlı yazılım örnekleri üreten ve onlar için bir C&C sunucusu görevi gören bir kontrol paneline sahip oluyorlar. Oluşturulan örnekler, yerel kripto para cüzdanları; tarayıcılardan çerezler, kayıtlı kimlik bilgileri ve kayıtlı kredi kartı bilgileri; Steam, Discord, Telegram ve çeşitli masaüstü VPN uygulamalarından kayıtlı veriler dahil olmak üzere çok çeşitli bilgileri toplayabiliyor. Hazır bir çözüm kullanmak, iştiraklerin RedLine Stealer'ı daha büyük kampanyalara entegre etmesini kolaylaştırıyor. Bazı önemli örnekler arasında 2023'te ChatGPT'nin ücretsiz indirilmesi ve 2024'ün ilk yarısında video oyunu hileleri gibi görünmek yer alıyor.

 

Magnus Operasyonu'ndan önce RedLine, kontrol panelini kullanan çok sayıda iştirakçisiyle en yaygın bilgi hırsızı kötü amaçlı yazılımlar arasındaydı. Ancak hizmet olarak kötü amaçlı yazılım girişimi, bazıları şu anda kolluk kuvvetleri tarafından tespit edilen az sayıda kişi tarafından yönetiliyor gibi görünüyor.

 

Bilgi için:

https://www.welivesecurity.com/en/eset-research/life-crooked-redline-analyzing-infamous-infostealers-backend/

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Balkanlar, Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) ülkeleri, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’yı kapsayan bölgedeki en büyük, dünyada ise beş büyük yapı fuarından biri olan Yapı Fuarı - Turkeybuild İstanbul, Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde sektördeki önemli kurum ve kuruluşların iş birliğinde, inşaat sektörüne yön veren son gelişmeleri gündeme taşıyacak.

 

Yapı Fuarı-Turkeybuild İstanbul, bölgedeki en etkili iş platformu olmasının yanı sıra Türk yapı sektörünün en uzun süredir düzenlenen fuarı olma niteliği taşıyor. Fuar hem yerel hem de yabancı katılımcılar için alıcılara, karar vericilere ve kanaat önderlerinden oluşan geniş bir kitleye ulaşmayı sağlayan ana bir platform görevi görüyor. 47. Yapı Fuarı - Turkeybuild İstanbul; yapı, inşaat malzemeleri ve teknolojileri alanında yüzlerce yerli ve yabancı katılımcıyı ağırlayacak.

 

Türkiye dışında Orta Doğu, Orta Asya ve Kuzey Afrika'dan da sektör profesyonellerini cezbeden fuar, yeni iş birlikleri kurulmasında da önemli bir platform görevi görüyor. Bu yıl Avusturya, Bulgaristan, İtalya, Kore Cumhuriyeti, Portekiz, Rusya ve Tayland başta olmak üzere birçok ülkeden yabancı katılımcılar fuarda yer alacak. 250’nin üzerinde firma ise 16-19 Nisan 2025 tarihleri arasında düzenlenecek fuar için şimdiden yerini ayırttı.

 

BAU 2025 ile İş Birliği Ortaklığı

 

Yapı Fuarı - Turkeybuild İstanbul, global alandaki etkisini artırmak adına her iki yılda bir düzenlenen mimarlık, inşaat malzemeleri ve teknolojileri alanındaki dünyanın önde gelen fuarları arasında yer alan BAU 2025 ile önemli bir partnerlik anlaşması imzaladı. Anlaşma kapsamında Yapı Fuarı - Turkeybuild İstanbul; 13-17 Ocak 2025 tarihleri arasında Münih’te düzenlenecek fuara stantlı olarak katılarak tanıtım çalışmalarını yapmanın yanı sıra mevcut ve potansiyel iş ortaklarıyla da görüşme fırsatı yakalayacak.

 

Dünya çapında mimarları, planlamacıları, yatırımcıları ve sektör profesyonellerini bir araya getiren ticaret fuarı BAU 2025, katılımcılara inşaat sektörünün geleceğini şekillendiren en yeni teknikler, malzemeler ve teknolojilerle tanışma fırsatı sunacak. Bu fuar sayesinde ziyaretçiler, inşaatın geleceğini bizzat deneyimleme şansına sahip olacak.

 

46.Yapı Fuarı - Turkeybuild İstanbul Rekor Sayıda Ziyaretçiyi Ağırlamıştı

 

2024 yılında 46’ıncısı gerçekleşen Yapı Fuarı’nda 4 gün boyunca 13 ülkeden 547 katılımcı ve 857 markanın yanı sıra 6.116’sı yabancı olmak üzere 125 ülkeden toplam 46.938 ziyaretçi İstanbul’da ağırlandı. 46. Yapı Fuarı, 64 ülkeden 401 yabancı satın almacıya da ev sahipliği yaptı.

 

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Rusya ve Polonya’nın pavilyon olarak yer aldığı fuar; İtalya, Almanya, Rusya, Litvanya, Slovenya, Birleşik Arap Emirlikleri, Güney Kore, Polonya, Avusturya ve Çin’den katılımcıları ağırladı. Bölgedeki en etkili iş platformu olan Yapı Fuarı-Turkeybuild İstanbul sayesinde profesyonel satın almacılar, katılımcılarla bir araya gelerek yeni iş birliklerine imza attı.

 

Türkiye’de inşaat sektörünün gelişimine dikkat çeken Yapı Fuarı Direktörü Banu Keskin, “İnşaat sektörü 2023 yılında yüzde 7,8 büyümüş ve böylece 2017 yılında sonra ilk kez yıllık büyüme gerçekleşmişti. Bu yüksek büyümede deprem bölgesi faaliyetleri ile kentsel dönüşüm inşaatları, tekil binaların yıkılıp yeniden yapılması ağırlıklı olmak üzere etkili olmuştu. 2024 yılında ise inşaat sektörü ekonomide uygulanan sıkılaşma politikalarına rağmen sektör, yüzde 5-6 büyüme sağladı. Yerel seçimler öncesi tüm belediyelerde öncelikli vaatler olarak kentsel dönüşüm faaliyetleri, güçlendirme ile deprem ve afetlere hazırlıklar öne çıktı. Ayrıca, hükümetin de kentsel dönüşüm için yeni programları uygulanmaya başlandı. Bu çerçevede hızlanan kentsel dönüşüm faaliyetleri 2024 yılında inşat sektöründe 1,5-2 puan büyüme katkısı sağladı. 2024 yılı bütçesinde kamu yatırımlarında büyümenin sınırlanmasına rağmen, devam eden işler ve yeni başlayacak öncelikli projeler ile kamu inşaat faaliyetleri de inşaat sektörünün büyümesine 2024 yılında 1,0 puan katkı verdi. 2025 yılı bütçesinde ise deprem bölgesinin iyileştirilmesi ve afetlere karşı dirençliliğin artırılması için 584 milyar lira tutarında ödenek öngörülüyor. Bu kapsamda Afetlere Dirençli Şehirler Projesi için ayrılan kaynak tutarı ise toplam 120 milyar lira ile öne çıkıyor. Uygulanan ekonomi politikalarının olası etkileri ve 2025 yılı bütçesi birlikte değerlendirildiğinde inşaat sektörünün 2025 yılında yüzde 4-5 arasında bir büyüme gösterebileceği tahmin ediliyor. Ayrıca inşaat maliyetlerinin yıllık artışlarının yüzde 25’e gerilemesi ile yeni inşaat başlangıçları hareketlenecektir.”

 

Yapı Fuarı - Turkeybuild İstanbul ile ilgili detaylı bilgiyi www.yapifuari.com.tr adresinde bulabilirsiniz.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Ülkemizin en büyük elektrikli araç şarj istasyonu operatörleri Sharz.net ve Ovolt, 13-15 Kasım tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilecek EVCharge Show’da Türkiye’de bir ilki tüketicilerle buluşturuyor. Elektrikli araç sahiplerinin ihtiyaçları göz önünde bulundurularak tasarlanan ve Türkiye’de bir ilk niteliğinde olan "kiosk" modeli şarj istasyonları, fuarda sergilenecek. E- mobiliteye yön verecek yeni nesil kiosk modelinde sürücüler, şarj sırasında aynı mobil uygulama üzerinden bekleme alanında kahve ve yiyecek otomatlarını kullanarak kolayca ödeme yapabiliyor. Ovolt ve Sharz.net, tüm elektrikli araç tutkunlarını Hall 1’de 5 numaralı standa bekliyor.

Sharz.net'in sunduğu gelişmiş yazılım altyapısı ve desteğiyle, elektrikli araç sürücülerinin ihtiyaçlarına yönelik çözümler Türkiye’de ilk kez EVCharge Show 2024’te tüketicilerin karşısına çıkacak. 13-15 Kasım tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi, Hall 1, Stand 5’te sergilenecek yeni “kiosk” konsepti, elektrikli araç sahiplerinin hayatını büyük oranda kolaylaştırmayı ve konfor seviyelerini yükseltmeyi hedefliyor. E-mobiliteye yeni bir soluk getirecek yeni kiosk konseptli şarj istasyonuyla araç sahipleri otomobilleri şarj olurken; kahve ve atıştırmalık otomatlarını kullanabiliyor. Fuar boyunca kâğıt tüketimini sıfıra indiren Ovolt & Sharz.net Ortaklığı, süreçleri dijital ortamda gerçekleştirerek sürdürülebilirliğe de katkı sağlıyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

et pilotlarının işlerini kolaylaştırmak üzere tasarlanan Avenger Night Mission, en zorlu uçuşların üstesinden gelmesi ve her defasında daha fazlasını başarabilmesiyle biliniyor. Ancak saatin cesur tasarımı, olağanüstü dayanıklılığı ve üst düzey işlevselliğini değerlendirmek için hava kuvvetlerinde görev yapmanız gerekmiyor.

 

Uçaklarda kullanılan malzemelerden üretilmiş Breitling Avenger Night Mission, güçlü performansı sofistike ve modern havacılık stiliyle birleştiriyor. 42 mm ve 46 mm’lik boyut alternatifleri bulunan modeller, 300 metreye kadar suya dayanıklılık özelliği, kolay kavrama fonksiyonu ve korozyona dayanıklı yapısı sayesinde en çetin koşullara ayak uydurulmasını sağlıyor.

 

Siyah seramik kasalara sahip yeni serinin, askeri ve çağdaş tasarım renklerinden esinlenmiş yeşil, kum rengi, siyah ve turkuaz kayışları mevcut. Yeni renkler, aksiyonlu mesleklerde çalışanlar ve macera tutkunları tarafından beğeni toplayan saate çarpıcı bir dokunuş ve esneklik katıyor.

 

Breitling CEO’su Georges Kern, “En dayanıklı saatlerimizden Avenger Night Mission; süpersonik uçuş hızlarından zorlu operasyonlara, her türlü meydan okumaya hazır,” diyor.

 

 

YENİ MODELLER YENİ AVENGER SÜRÜMLERİ ÜZERİNE İNŞA EDİLİYOR

 

Avenger Night Mission, Breitling’in 1930’lara ve üçüncü nesil temsilcisi Willy Breitling'in hassas göstergeler ve kronograflar tasarladığı HUIT Havacılık Departmanı'na uzanan tarihinin neredeyse bir asırlık bir bölümünden esinleniyor.

 

Breitling'in havacılık konusundaki uzmanlığı askeri model ve göstergelerin ötesine geçiyor ve sivil havacılığın altın çağından, jet çağının en efsanevi saatlerinden Navitimer’ı yarattığı dönemden başlıyor. Navitimer’ı; AVI Co-Pilot, Aerospace, Emergency ve elbette Avenger gibi havacılık odaklı modeller izliyor. Her biri, havacılıkla arasındaki sarsılmaz bağın bir kanıtı olarak Breitling’in önemli bir yer tutuyor.

 

 

 

BREITLING

 

İsviçreli lider saat üreticisi Breitling, 1884 yılında kuruldu. Yenilikçi şirket, modern kronografı icat etti ve navigasyon görevi gören saati geliştirmenin öncülüğünü üstlendi. Dünyanın dört bir yanında endüstriyel-loft tarzında 240’ı aşkın perakende lokasyonu bulunan Breitling, günlük stile uygun, kapsayıcı ve sürdürülebilir bir lüks marka olarak hala çığır açıyor. Hava, kara ve deniz üçlüsüne odaklanan tüm koleksiyonları, Breitling’in kendine özgü modern-retro tarzını destekliyor. Her saat mekanizmasının olağanüstü kalitesi COSC sertifikalı kronometre statüsü ile onaylanan marka, kendi mekanizmalarını üreten birkaç bağımsız saat tasarımcısı arasında yer alıyor. Bugün Breitling; daha iyi malzemeler, daha iyi üretim, daha iyi ambalaj ve baştan sona izlenebilirlik ilkesiyle harika ürün ve deneyimler yaratıp daha iyisini başarma misyonunu benimsiyor. Klasik saat yapımını en son ve en sürdürülebilir inovasyonlarla birleştiren Breitling; köklü tarihine sahip çıkarken, bir yandan da bakış açısını zamanının çok ötesine taşıyor.

 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  AYSAF'TA BİR İLK "DERİ ÜRÜN TASARIM SEÇKİSİ"
Sektörün ayakkabı taban sistemleri, deri ve suni deri malzemeleri, tekstil, EVA, metal ve plastik aksesuar ürünleri, kimyasallar, yapıştırıcılar, makine, ekipman ve üretim teknolojileri ihtiyaçlarına karşılık bulmasını sağlayan AYSAF Fuarı, özel alanları ve etkinlikleri ile katılımcılara farklı bir deneyim sunarak üretici ve alıcılar arasında önemli bir köprü görevi görüyor. Bu yıl ilk kez düzenlenen deri tasarım seçkisi ile AYSAF'ın hollerinde sergilenen tasarımlar, endüstriyel tasarımın ayakkabı, çanta, takı ve aksesuar gibi farklı alanlarındaki yenilikçi yaklaşımları ziyaretçilere sunuyor.
Deri Tasarım Seçkisi'nde ürün sergileme fırsatı bulan; 9 Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi, Nişantaşı Üniversitesi ve Selçuk Üniversitesi öğrencileri "AYSAF Fuarı'nda deri ürün tasarım seçkisi ile yer aldık. Bölümlerimizi temsilen, kopyacılık algısını yıkmak amacıyla hazırlanan seçki için 164 proje arasından 17 proje özenle seçildi ve fuara dahil edildi, bu bizim içim çok büyük bir şans" ifadelerini kullandı.
 
AYSAF'TA İLK KEZ KARBON AYAK İZİ ÖLÇÜLÜYOR
Pek çok yeniliğe imza atan AYSAF'ta ayrıca ilk kez sürdürülebilirliğin önemine vurgu yapmak adına fuarın karbon ayak izi ölçümü yapılıyor. Bu uygulama, sektörün çevre bilincini artırmaya yönelik bir adım olarak önem taşıyor. Sürdürülebilir üretim yöntemlerinin tanıtıldığı bu platform, katılımcıların çevre dostu uygulamaları benimsemesi için teşvik edici bir rol üstleniyor.
UNESCO SOMUT OLMAYAN KÜLTÜREL MİRAS TAŞIYICISI USTALARA SAYGI ÖZEL KONUĞU
Etkinlikler kapsamında Ustalara Saygı bölümü özel konuğu bu yıl Murat Günü oldu. Unesco Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı Saraç Murat Günü; deri endüstrisindeki yeni inovatif ürünleri tanıtarak, sektördeki yenilikçi yaklaşımların önemini vurguladı.
 
 
AYSAF 2024: SEKTÖRÜN EN KÖKLÜ FUARI
Bu kapsamda tüm paydaşları bir araya getiren, 35.yılını kutlayan sektörün en köklü ve en büyük fuarı AYSAF 13-16 Kasım 2024 tarihlerinde toplam 52.100 m2 alanda altı salonda aynı anda yeni trendler, teknolojiler ve fırsatları tanıtacak.
Aysaf Fuarı, 35 yıldır ticaret sektörünün önemli bir parçası olarak, sektör profesyonellerini bir araya getirerek yenilikçi çözümler ve iş fırsatları sunmaktadır. Ayakkabı Yan Sanayicileri Derneği AYSAD ile Artkim Fuarcılık iş birliği ile dünyanın dört bir yanından lider firmaların ağırlanacağı 71. Ayakkabı Yan Sanayi Fuarı AYSAF yenilikçi ürün ve hizmetlerin geniş bir kitleye ulaştırılması ve sektörel yeni iş bağlantılarının kurulması konusunda etkin bir rol oynayarak ticaretin kalbinin attığı bu platform, her yıl daha fazla katılımcı ve ziyaretçi ile büyüyerek, sektördeki gelişmelere yön vermeye devam edecek.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Havacılık sektörünün öncü markası Corendon Airlines, yepyeni pilot yetiştirme projesi ile hayalleri olan, hedefleri yüksek genç pilot adaylarını geleceğe hazırlıyor. Havacılık tutkusunu gerçeğe dönüştürmek, gökyüzünün sonsuz maviliğinde iz bırakmak isteyen geleceğin kaptan pilotları, Corendon’un “Trainee First Officer” projesinde bir araya geliyor.

Corendon Airlines, 2015 yılında başlattığı ve önceki dönemlerde başarıyla uyguladığı “Trainee First Officer” projesini, 2024-2025 sezonu için yeniden hayata geçirme kararı aldı.

32 uçaklı filosuyla, 65 ülkede, 165 havalimanına ulaşarak yılda ortalama 6 milyon yolcu taşıyan Corendon Airlines, yoğun ilgi gören proje sayesinde uçuş ağını büyütürken uçuş ekibini de genişletme fırsatı bulacak.

“Trainee First Officer” programına dahil olan uçuş okulları mezunu adaylar arasından değerlendirme süreçlerini başarıyla tamamlayanlar ile tip eğitimi ve iş sözleşmesi imzalanacak. Seçilen adaylar, tip eğitimi masraflarını çalışarak geri ödeyebilecek ve uygun şartlardan yararlanabilecek.

Programda yer almak isteyen adaylarda aranan nitelikler ve 15 Kasım 2024 tarihine kadar iletilmesi gereken dokümanlar başvuru sayfasında yer alıyor.

Corendon Airlines “Trainee First Officer” projesi başvuru sayfası:

https://www.corendonairlines.com/tr/trainee-first-officer-projesi

Corendon Airlines, “Trainee First Officer” projesi ile hem kurum içinde hem de havacılık sektörde uzun yıllar görev alacak pilotlar yetiştirmeyi hedefliyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Yapay zeka destekli çeviri çözümleri şirketi DeepL, ilk sesli çeviri çözümü olan DeepL Voice’un lansmanını yaparak iki ürününü tanıttı. Toplantılar için Voice ve Görüşmeler için Voice adlı iki sesli çeviri çözümü, yüz yüze yapılan görüşmelerde gerçek zamanlı çevirinin yanı sıra aynı anda farklı dillerde sanal toplantılar yapmayı da mümkün hale getiriyor.

 

Konuya ilişkin açıklamada bulunan DeepL CEO’su ve kurucusu Jarek Kutylowski, “DeepL’in tüm ürünlerinde sunduğu yüksek kalite ve güvenliğe sahip gerçek zamanlı sesli çeviri aracı geliştirmek şirket olarak hedeflerimiz arasındaydı. Nihayet ilk ürünlerimizi piyasaya sunduk ve bundan gurur duyuyoruz. 2017’deki kuruluşumuzdan bu yana biriktirdiğimiz tecrübeye ve geliştirdiğimiz modellere dayanarak şirketlerin gerçek hayatta karşılaştıkları zorlukları gideren bir çözüm sunduğumuzdan emin olmak için bir beta programı kapsamında müşterilerle yakın temas halinde çalıştık” dedi.

 

 

Kutylowski, “DeepL olarak yazılı çeviride lider konumdayız ama gerçek zamanlı sesli çeviri bambaşka bir alan. Yarım bırakılan cümleler, telaffuz sorunları, gecikme ve daha birçok farklı unsurun konuşma esnasında çeviri yapılırken dikkate alınması gerekiyor. Bunların hepsi yanlış çevirilere ve kötü deneyimlere yol açabilecek şeyler. İnsanların birbirleriyle yaptıkları günlük konuşmalarda da bu gibi sorunlara sıkça rastlanıyor ve dolayısıyla yanlış anlaşılmalar olabiliyor. Buradan yola çıkarak tüm potansiyel sorunları dikkate aldık ve şirketlerin gerektiğinde birden fazla dilde iletişim kurmalarını sağlayıp dil engellerini ortadan kaldıracak bir çözüm geliştirdik” diye ekledi

 

Çeviri kalitesi ve güvenlik sesli çeviride de ilk sırada

 

DeepL Voice’un lansmanı, şirketin konuşma tabanlı çeviri alanındaki ilk adımı olmasından dolayı büyük önem taşıyor. Bu yeni teknolojiyle DeepL’in çeviri kalitesi ve güvenliği iki güçlü ürünle birlikte sözlü iletişime de taşıyor:

Toplantılar için DeepL Voice, sanal toplantılardaki dil engellerini ortadan kaldırıyor. Toplantıdaki tüm katılımcılara tercih ettikleri dilde konuşma imkanı sunuluyor ve diğer katılımcılar konuşmayı gerçek zamanlı olarak çevrilen altyazılarla takip edebiliyor. Bu sayede katılımcılar kendi ana dillerinde etkileşim ve iletişim kurabiliyor, daha net iletişim yoluyla katılım artıyor ve daha önce iletişim kurmanın mümkün olmadığı alanlarda ve çevrelerde dil engelleri ortadan kalkıyor.

 

Görüşmeler için DeepL Voice, mobil cihazlarda bir tarafın söylediklerini altyazı çevirisiyle diğer tarafa aktararak kişilerin farklı dillerde yüz yüze konuşabilmelerini sağlıyor. Diyalog halinde olan kişilerin çevirileri tek cihazdan kolayca takip edebilmelerini sağlamak için iki kullanışlı görüntüleme modu bulunuyor.

 

13 dilde sesli çeviriye başladı

 

100.000'den fazla işletme ve resmi kurum tarafından tercümelerdeki doğruluk payı ve sunduğu güvenlikle tercih edilen DeepL, Language AI platformu üzerinden sunduğu kapsamlı dil ve iletişim araçları serisini DeepL Voice ile genişletiyor. Bu yeni sesli çeviri teknolojisi, DeepL’in diğer ürünlerinde var olan ve kurumsal alanda kritik öneme sahip yüksek kalite ve doğruluk seviyesine ulaşmasını sağlamak için farklı aksanları ve bağlamları dikkate alan çeşitli veri setleriyle eğitilmiş yapay zeka modelleriyle destekleniyor.

 

DeepL Voice, şu anda dünya genelinde şirketlerin kullanımına hazır durumda. Başlangıçta Almanca, Felemenkçe, Fransızca, İngilizce, İspanyolca, İsveççe, İtalyanca, Japonca, Korece, Lehçe, Portekizce, Rusça ve Türkçe dillerde yapılan konuşmaları destekleyecek olan DeepL Voice’a gelecekte daha fazla dil eklenmesi bekleniyor. DeepL Translator’da bulunan 33 dilde altyazı çevirisi imkanı da sunuluyor.

 

 

“Şimdiye kadarki en kapsamlı sesli çeviri aracı”

 

DeepL Voice’un lansmanı, DeepL’in 13 Kasım tarihinde Berlin’de düzenlenen ilk etkinliği DeepL Dialogues’ta yapıldı. Katılımcılar canlı bir demo izleyip, beta müşterilerden geri bildirim alarak çözümlerin iş dünyasında dil engellerini nasıl aşabileceklerini görme fırsatı buldu.

 

DeepL Voice’un beta müşterisi olan ve DeepL Dialogues’a da katılan Brioche Pasquier Uluslararasılaştırma Koordinatörü Christine Aubry “DeepL Voice’tan önce yurt dışındaki şubelerimizi şirket projelerine dahil etme konusunda oldukça zorlanıyorduk. Toplantılar için DeepL Voice ekiplerimizi gerçekten bir araya getirdi, şubeler arasındaki iletişim eksiğini giderdi ve şirket çapında iş birliğini ve ekip çalışmasını kolaylaştırdı. Toplantılarda genellikle sadece bir dili destekleyen başka araçları da test ettim ancak DeepL Voice şimdiye kadar kullandığım en kapsamlı araç” yorumda bulundu.

 

DeepL Voice’un lansmanı, DeepL için yenilik ve büyüme dolu bir yıla işaret ediyor. Bu yılın ilk yarısında DeepL Write Pro’yu piyasaya süren DeepL, sözlük özelliğinde de birçok güncelleme yaptı ve çeviri kalitesi açısından GPT-4, Google ve Microsoft’u geride bırakan yeni nesil büyük dil modelini (LLM) tanıttı. DeepL ayrıca kısa süre önce Forbes 2024 Cloud 100 listesine girdi ve mayıs ayında yatırım şirketi Index Ventures liderliğinde 2 milyar dolar değerleme üzerinden 300 milyon dolarlık yeni bir yatırım aldı.

 

 

DeepL hakkında

 

DeepL dünyanın her yerinde işletmelerin önüne çıkan dil engellerini yıkma misyonuyla hareket ediyor. 100.000’den fazla işletme ve resmi kurumun yanı sıra 228 küresel pazardaki milyonlarca insan konuşma doğallığında yazılı ve sözlü çeviri yapmak ve daha doğal, daha güzel yazılar yazmak için DeepL’in Language AI platformunu kullanıyor. Dünyanın dört bir yanındaki şirketler iş iletişimini geliştirmek, yeni pazarlara açılmak ve üretkenliği artırmak için DeepL’in kurumsal güvenlik dikkate alınarak tasarlanmış ve dile özel olarak ayarlanmış yapay zeka çözümlerinden yararlanıyor. 2017 yılında CEO Jaroslaw (Jarek) Kutylowski tarafından kurulan ve bugün 1.000’den fazla çalışana sahip olan DeepL; Benchmark, IVP ve Index Ventures gibi dünyaca ünlü yatırımcılar tarafından destekleniyor.

 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  
Uluslararası danışmanlık, denetim, güvence, strateji, kurumsal finansman ve vergi hizmetleri şirketi EY (Ernst&Young), Haziran ayı itibarıyla tamamlanan 2024 mali yılının sonuçlarını açıkladı. EY'ın küresel geliri %3,9'luk bir büyümeyle 51,2 milyar dolara ulaştı.
 
Raporda; EY'ın müşterileri, çalışanları ve toplum için uzun vadeli değer yaratmayı amaçlayan stratejik iş birliklerinin yanı sıra çevresel, sosyal ve yönetim girişimleri ve açıklamaları da yer alıyor.
 
Teknoloji ve yapay zekâ yatırımlarıyla öne çıkıyor
EY, müşterilerinin her geçen gün değişen küresel zorluklarla başa çıkmasına, büyümesine ve dönüşümüne destek olmak için teknoloji platformlarına ve yapay zekâya (AI) yatırım yapıyor. Şirketin, teknolojik altyapısıyla öne çıkan ve pek çok ödül kazanmış platformu EY Fabric, şu anda 2 milyondan fazla kullanıcısıyla 180 ülkede EY müşterileri tarafından kullanılıyor.
 
EY, 2023 yılının Eylül ayında insan yeteneklerini ve yapay zekâyı bir araya getiren platformu EY.ai'yı hayata geçirmişti. EY.ai; strateji, birleşme ve satın alma işlemleri, dönüşüm, risk, güvence ve vergi alanlarında derin deneyimi bulunan önde gelen EY teknoloji platformlarından ve yeteneklerinden yararlanmanın yanı sıra güçlü bir yapay zekâ ekosistemiyle de destekleniyor. Buna ek olarak; anlık içerik oluşturabilen yapay zekâ destekli büyük dil modelleme (Large Language Models) programlarından biri olan EYQ da 2024 yılında EY küresel ağında kullanıma açıldı. Ayrıca EYQ, yapay zekâ ve inovasyon mükemmelliği alanında birçok ödül kazandı.
 
EY, 2025 yılında yapay zekâ ve platformlarını, şirket operasyonlarıyla çalışma biçimlerine daha fazla entegre etmeyi planlıyor. Teknolojik dönüşüm çalışmaları kapsamında yakın zamanda şeffaflığı ve güveni artıracak öncü bir teknoloji platformuna da 1 milyar dolar yatırım gerçekleştiren EY, EYQ ve EY Fabric tarafından desteklenip entegre yapay zekâ teknolojilerini içeren 25'ten fazla yeni Güvence Teknolojisi araçlarını tanıttı.
 
EY'ın iş birlikleri ve ortaklar ağı güçleniyor
EY, müşterilere yönelik değer sunmak için kapasitesi, yüksek teknolojisi, veri gücü ve bağlantıları sayesinde şirket ekosisteminde yer alan stratejik ortaklarından da yararlanıyor. EY, son beş yılda iş ortakları sayesinde 100'den fazla yeni iş birlikleri kurdu; yapay zekâ ve sektör tabanlı yapısını hızla genişlettiği için bu rakamın önemli bir kısmı 2024 yılında elde edildi.
 
Tüm bunlar EY'ın büyümesinin %48'ini oluştururken, son beş yılda iş birlikleri gelirlerini %31 oranında (bileşik yıllık büyüme oranı) artırdı.
 
EY'da sürdürülebilirlik çalışmaları hızlanıyor
Dünya çapında yaklaşık 400.000 çalışanı bulunan EY, sürdürülebilirlik ve iklim değişikliği konusunda hizmet veren 4.000 profesyoneliyle müşterilerine çözüm üretiyor.
 
Aynı zamanda sera gazı emisyonlarını azaltmayı hedefleyen ve bu kapsamda çalışanlarını bilinçlendirmek adına çeşitli girişimlerde bulunup olumlu sonuçlar alan EY, kurum içerisinde 2019 yılına göre %42'lik bir azalma ile 2024 yılında sera gazı emisyonlarını %40 oranında düşürdü. Ayrıca bugüne kadar sağlanan sera gazı emisyonunun yaklaşık %20'sine eşdeğer olan 98.000 ton CO2 emisyonunu önledi.
 
EY, toplum için olumlu etki oluşturmaya devam ediyor
Kurumsal sosyal sorumluluk girişimi olan EY Ripples kapsamındaki projelerle, EY 2018'den bu yana 192 milyondan fazla hayatı olumlu yönde etkiledi ve 2030 yılına kadar 1 milyar yaşama olumlu etki oluşturmayı hedefliyor. 2024 yılında 168.000'den fazla EY katılımcısı, 64 milyondan fazla kişiye fayda sağlayan sosyal sorumluluk girişimlerine katkıda bulundu. Ayrıca EY, sosyal sorumluluk projelerine 169 milyon dolar yatırım yaptı ve EY çalışanları, toplumu güçlendirme projelerine 934.000 saat ayırdı.
 
EY yeni küresel "All in" stratejisiyle geleceği güvenle şekillendirmeye odaklanıyor
EY'ın yeni küresel stratejisi "All in" Temmuz ayı itibarıyla kurum içinde ve müşterilere duyurulmaya başlandı. Bu strateji; hizmet verilen tüm alanlarda, hedef odaklı yatırımlarla dönüşümü ve sürdürülebilir büyümeyi hedefliyor. Bu hedef "Daha iyi bir çalışma dünyası oluşturmak" amacından hareketle "geleceği güvenle şekillendirmek" söylemiyle vurgulanıyor. Bu kapsamda EY, gelecek yıl finansal rakamlarını iki katına çıkarmayı amaçlıyor.