Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Dolar/TL - 35,50 direnci korunuyor
Doların küresel çapta hafif güç kaybetmesi ile gelişmekte olan ülke para birimleri toparlandı. Dolar kuru ise 35,40-35,50 bandının üzerini test etse de bu aralığın içerisinde kalmaya devam ediyor. 35,50 direnç olarak korunuyor. Sonraki direnç seviyesi 35,60 seviyesinde bulunmaktadır. 35,40 ve 35,30 destek seviyeleri olarak izlenebilir.

Destek: 35.40-35.30

Direnç: 35.50-35.60
EUR/USD - 1,03’ün üzerinde kalmakta zorlanıyor
EUR/USD son dönemde 1,02 desteğinin altına yönelim ile birlikte son iki yılı aşkın en düşük seviyelerine gerileme göstermişti. ABD’de beklentilerin altında açıklanan ÜFE verilerinin ardından dolardaki güçlenme eğilimi hafiflerken, EUR/USD paritesi 1,03 direncine yöneldi. TÜFE verilerinin sonrasında da paritede tepki hareketi ileri taşındı. Buna paralel parite 1,0330 direncinin üzerini test etti. 1,0330 seviyesinin üzeri paritede kısa vadeli görünümün olumluya dönmesi için öne çıkıyor. Bu durumda 1,04 hedef direnç olarak takip edilebilir. 1,03’ün aşağı yönlü geçilmesi halinde geri çekilme riskinin olduğunu belirtelim. 1,02 sonraki destek seviyesidir.

Destek: 1.02-1.01

Direnç: 1.03-1.04
Sterlin/Dolar - Kısa vadeli tepki çabasında
Sterlin/Dolar için kısa vadeli tepki çabası gösteriyor. Kısa vadeli desteklerinin üzerinde direnç seviyekerine yükseliş sergiledi. Yukarı yönlü hareketlerde izlenebilecek birinci direnç 1,248 olurken destek olarak 1,214 izlenebilir.

Destek: 1.214-1.197

Direnç: 1.248-1.253
Dolar/Japon Yeni - Güç kaybına uğradı
Dolar/Japon Yeni doların güç kaybetmesi ile geçtiğimiz günü %1.49 düşüşle tamamladı. 20 günlük hareketli ortalamasının altında kapanış gerçekleştirerek aylık negatif görünümünü sürdürdü. Gün kapanışına göre 156,09 desteği kırıldı. Yeni destekler 154,54-151,98 haline geldi. 159,2-160,16 noktaları ise dirençler olarak takip edilebilir.

Destek: 154.54-151.98

Direnç: 159.2-160.16
Ons Altın - 2700 dolar direncine yöneldi
Altın ons fiyatlarında kısa vadeli yükselen kanal içerisindeki olumlu görünüm devam ediyor. Altın ons 2660 dolar desteğinin altını test etse de bu seviyenin üzerinde kalmayı başardı. Dolayısıyla da altın onsta güçlü görünüm korunuyor. Altın onsta 2660 dolar desteğinin üzerinde kalınmasının önemli olduğunu belirtelim. 2660 doların üzerinde 2700 dolar hedef direnç olmayı sürdürecektir. Hatırlanacağı üzere geçtiğimiz hafta altın ons 2700 dolar direncine yükseliş göstermişti. Ancak ilk aşamada bu seviyenin üzerinde kalıcı olamamıştı. Dolayısıyla da 2700 doların kalıcı olarak aşılması ile birlikte altın onsta yükselişin ileri taşındığını görebiliriz. Bu durumda bir önceki zirve seviye olan 2726 dolar direncine doğru yükseliş gösterebilir.

Destek: 2660-2640

Direnç: 2700-2726
Ham Petrol - Son dönemde sert yükseldi
Petrol fiyatları son dönemde sert yükseliş sergiledi. Ham petrol geçtiğimiz günü %3.65 yükselişle tamamladı. Ham Petrol 20 günlük hareketli ortalamasının üzerinde kapanış gerçekleştirdi.20-50-200 günlük hareketli ortalamalar 72,88, 70,81, 75,36 olarak sıralanabilir. Bir önceki direnç seviyesi olan 79,79 geçildi. 82,06-82.51 seviyeleri yeni dirençler olarak takip edilebilir. Destekler ise 79,72-78,48 seviyeleridir.

Destek: 79.72-78.48

Direnç: 82.06-82.51
S&P 500 Endeksi - Günü güçlü seyirle tamamladı
ÜFE verilerinin sonrasında ABD faiz vadeli işlemcilerinin, Fed’in Haziran ayında faiz indirimi ve bu yıl sonunda ikinci faiz indirimini yaklaşık %50 ihtimalle fiyatladığını belirtelim. Bu yıl için Fed’den iki faiz indirimi beklenmesi ile birlikte küresel risk iştahı toparlanırken, bölge borsaları yükseliş gösterdi. ABD borsalarında kısa vadeli alçalan kanalın yukarı tamamlandığını ve görünümün güçlendiğini söyleyebiliriz. S&P 500 Endeksi için günlük değişim %1.83 yükselişle gerçekleşmiş oldu. Kısa vadede pozitif görüntü hakimdir. Gün içinde pozitif performans gerçekleşmesi halinde 6.071-6.114 direnç, negatif performans gerçekleşmesi halinde ise 5.891-5.797 destek seviyeleri olarak izlenebilir.

Destek: 5891-5797

Direnç: 6071-6114




  QNB Invest
 QNB Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
  https://www.qnbinvest.com.tr/
                             * * *
  Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

ABD endeksleri Çarşamba günü pozitif kapanış gerçekleştirdi. Dow Jones +1.65%, S&P500 +1.83%, Nasdaq +2.45% yükselişle kapandı. Avrupa endeksleri de pozitif kapanış gerçekleştirdi. Euro Stoxx 50
+1.09%, DAX +1.50%, FTSE 100 +1.21% yükselişle kapandı. TSİ 09:55 / ABD ve Avrupa vadeli endeksleri pozitif işlem görüyor.
? Asya’da endeksler pozitif işlem görüyor. TSİ 09:55 / Shanghai +0.25%, Hang Seng +1.07%, Nikkei 225 +0.32%, DJ New Zealand +0.56% yükselişle kapandı.
? ABD Merkez Bankası (Fed), geçen yıl kasım sonu ve aralık ayında ekonomik faaliyette "hafif ila ılımlı" düzeyde artış görüldüğünü bildirdi. / Bloomberg HT
? Avrupa Merkez Bankası Yönetim Kurulu'nın iki üyesi enflasyonun kontrol altında olduğunu ve faiz oranlarının da enflasyonla birlikte yüzde 2 hedefine doğru ilerlemesi gerektiğini söyledi. / Bloomberg
HT
? Kore Merkez Bankası, siyasi alandaki çalkantıların ülkenin para biriminde değer kaybını artırması riski altında faiz oranlarını değiştirmedi. / Bloomberg HT
? Dünyanın en büyük çip üreticilerinden, Taiwan Semiconductor Manufacturing Co. (TSMC) dördüncü çeyrek karı ile yatırımcısını sevindirdi. / Bloomberg HT
? Fransız otomobil üreticisi Renault, satışlarının 2024'te yüzde 1,3 arttığını, ve güçlü bir dördüncü çeyrek geçirdiğini söyledi. / Bloomberg HT
? ABD'de dün açıklanan enflasyon verileri sonrasında Fed'in faiz indirimine yönelik olarak oluşan iyimserlik altın fiyatlarının güçlü görünümünü korumasını sağlıyor / Bloomberg HT
? Pekin'den gelen bir likidite enjeksiyonunu fon talebindeki artışı karşılamkta yetersiz kalınca, Çin'in nakit sıkışıklığı, ticarette bazı aksaklık belirtilerine neden oluyor. / Bloomberg HT
? New York, Chicago ve Richmond Fed Başkanları Aralık enflasyon verisi sonrası düşüşün devam edeceği görüşünü savundu. / Bloomberg HT
? ABD'de BlackRock, Wells Fargo, JPMorgan ve Goldman Sachs'in bilançoları pozitif sonuçlara işaret etti. / Bloomberg HT

  Deniz Yatırım Menkul Kıymetler A.Ş
  www.denizyatirim.com.tr
 
                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

 ZF Ticari Araç Çözümleri (CVS) bölümü, Türkiye'deki ticari araç operasyonlarının rekabet gücünü artırmak ve müşterilere daha yakın olmak için stratejik bir karar aldığını duyurdu. Girişimin bir parçası olarak ZF CVS, Türkiye'deki üretimini tek bir konum olarak Sakarya'daki modern tesislerinde birleştirecek. ZF bu amaçla, ticari araç operasyonlarını İzmir tesisinden Sakarya'ya taşıyacak. ZF'nin İzmir'de bulunan ve binek araç müşterilerine hizmet veren Şasi Çözümleri bölümü, bu değişiklikten etkilenmeyecek.

ZF'nin CVS bölümü EMEA Kıdemli Başkan Yardımcısı Fabian Schlegel, "Türkiye'deki ticari araç operasyonlarımızın Sakarya'da birleştirilmesi, üretimimizi optimize ederek ve müşterilerimize daha da yaklaştırarak onların ihtiyaçlarına daha hızlı ve etkin bir şekilde cevap vermemizi sağlayacaktır. Türkiye'deki CVS ekibimizi Sakarya'da tek bir çatı altında birleştirmemiz, Türkiye'de büyüyen pazarın önde gelen tedarikçilerinden biri olarak konumumuzu daha da güçlendirmemize yardımcı olacaktır" diye konuştu.

2021 yılından beri faaliyet gösteren Sakarya'daki ZF tesisi halihazırda fren körükleri gibi ticari araçlar için güvenlik açısından kritik komponentlerin üretim ve lojistik operasyonlarını gerçekleştiriyor. Tamamen ZF'ye ait olan tesis, yakın zamanda tamamlanan büyüme çalışmaları sayesinde, ek ticari faaliyetleri etkin bir şekilde gerçekleştirmek için alan sağladı. CVS şasi bileşenlerinin üretim ve lojistik operasyonlarının Sakarya’da birleştirilmesiyle bu tesis, ZF'nin Türkiye'de fabrikaları bulunan müşterilerine sunduğu hizmeti daha da geliştiren bir ticari araç merkezi haline gelecek.

ZF, birleştirme sürecinin sorunsuz gerçekleşmesi amacıyla şu anda İzmir'deki CVS tesisinde sendika temsilcileri ve çalışanlarıyla yakın iş birliği içinde çalışmalarını sürdürüyor.

Altında Adım Adım 2700 Dolara
Ons Altın Bu Sabah 2700 Doları Test Etti Ancak Kalıcılık Sağlayamadı
 
ABD'de Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), Aralık 2024'te aylık %0,4 ve yıllık %2,9 artış gösterdi. Enerji fiyatları aylık %2,6 yükselirken, benzin fiyatları %4,4 ve gıda fiyatları %0,3 arttı. Yıllık bazda enerji fiyatları %0,5, benzin fiyatları %3,9 azaldı, gıda fiyatları ise %2,5 yükseldi. Ayrıca, emekli maaşlarıyla ilgili bilgiler ve akaryakıt fiyatlarındaki değişiklikler de gündemde.
 
New York, Chicago ve Richmond Fed Başkanları, Aralık enflasyon verileri sonrası enflasyonda yavaşlamanın süreceği görüşünü savundu. Richmond Fed Başkanı Thomas Barkin, enflasyonun %2 hedefine doğru ilerlediğini, ancak faiz oranlarının kısıtlayıcı kalması gerektiğini belirtti. New York Fed Başkanı John Williams, gelecekteki para politikasının ekonomik verilere bağlı olacağını ve belirsizliklerin devam ettiğini vurguladı. Chicago Fed Başkanı Austan Goolsbee ise enflasyondaki iyileşme eğiliminin sürdüğünü ve merkez bankasının büyümeye zarar vermeden fiyat artışını kontrol edebileceğine inandığını ifade etti.
 
Euro Bölgesi'nde sanayi üretimi, Kasım ayında bir önceki aya göre %0,2 artış gösterdi. Piyasa beklentileri, aylık %0,3 artış ve yıllık %1,9 azalma yönündeydi. Eurostat verilerine göre, yıllık bazda sanayi üretimi %1,9 düştü. Avrupa Birliği'nde ise sanayi üretimi, Kasım'da aylık %0,1 artarken, yıllık %1,7 azaldı.
 
Fransa Merkez Bankası Başkanı Francois Villeroy de Galhau, yeni ABD yönetiminin finansal deregülasyon adımlarının finansal kriz riskini artırabileceği uyarısında bulundu. Donald Trump'ın göreve başlamasıyla birlikte, ABD'nin uzun yıllardır süregelen düzenleyici çerçevesinde önemli değişiklikler yapılması gündeme geldi. Villeroy, finansal deregülasyonun tehlikeli olacağını belirtirken, ABD bankacılık düzenleyicisi Trevor Hill, daha hafif düzenlemeler için planlar açıkladı. Hill, Basel III düzenlemeleri kapsamında yeni sermaye gerekliliklerinin gözden geçirilmesini bekliyor. Villeroy, Avrupa'nın düzenleyicilerinin de sektörü rekabetçi tutmak için ayarlamalar yapması gerektiğini vurguladı.
 
Uluslararası Enerji Ajansı (UEA), 2025'te küresel petrol talebinin günlük 1 milyon 54 bin varil artarak 103 milyon 956 bin varil olacağını öngördü. Aralık 2024'te küresel petrol üretimi, günlük yaklaşık 20 bin varil artışla 103 milyon 530 bin varile yükseldi. OPEC'in ham petrol arzı günlük yaklaşık 220 bin varil artarak 27 milyon 430 bin varil oldu, ancak OPEC dışı üretim günlük 220 bin varil azalarak 70 milyon 470 bin varile geriledi. UEA, OPEC+ dışı ülkelerden gelecek 1 milyon 500 bin varillik üretim artışıyla küresel petrol arzının 2025'te günlük yaklaşık 1 milyon 800 bin varil artacağını tahmin ediyor. Talebin, gelişmiş ekonomilerin iyileşen görünümü ve düşük petrol fiyatları sayesinde artması bekleniyor. Geçen yıl küresel petrol talebi, günlük 936 bin varil artışla 102 milyon 901 bin varil olarak gerçekleşti.
 
XAUUSD - Altın Teknik Analizi
Geçtiğimiz hafta ABD tarafı oldukça hareketliydi. Fed tutanakları, JOLTS verisi, PMI’lar, ADP… ancak son sözü Cuma günü Tarım Dışı İstihdam verisi söylemişti. Bu hafta da hızlı geçiyor. Salı günü beklenti altında kalan ABD ÜFE verisi sonrası Çarşamba günü beklentilere paralel gelen ABD TÜFE verisi altın tarafında volatiliteyi yükseltmesine karşın, olumlu fiyatlandı. Yeni güne satıcılı bir seyir ile başlayan Ons Altında, teknik tarafta ise 2700 dolar seviyesi direnç noktası olarak tanımlanabilirken 2660 dolar destek seviyesi olarak izlenebilir.
Dirençler: 2690 / 2700 / 2715
Destekler: 2675 / 2660 / 2650
 
XAGUSD Teknik Analizi
200 günlük ortalamasını test etmesinin akabinde ABD ÜFE ve TÜFE verileri ile yukarı yönlü fiyatlanan kıymetli madende yeni işlem gününde yatay bir seyir izleniyor. Teknik tarafta ise 31.00 ve 31.30 direnç seviyeleri olarak izlenebilir. Olası geri çekilme hareketlerinde ise 30.30 seviyesi kıymetli metal için önemli bir eşik olarak görülürken, bu seviyenin aşağı yönlü geçilmesi durumunda 29.90 ve 29.50 destek seviyeleri olarak izlenebilir.
Dirençler: 31.00 / 31.30 / 31.60
Destekler: 30.30 / 29.90 / 29.50
 
EUR/USD Teknik Analizi
Salı günü eklentilerin altında gelen ABD ÜFE verisi ile parite hafif toparlanma etkisi gösterdi. Dün ise beklenti dahilinde gelen TÜFE verisi açıklandı. Dolar endeksinde gerileme yaşanırken parite volatil bir seyrin ardından günü satıcılı kapattı. Teknik tarafta ise yeni güne hafif satıcılı başlanan paritede düşüşlerin devam etmesi durumunda 1.0260 ve 1.0215 destek seviyeleri olarak izlenebilir. Olası toparlanma hareketlerinde ise 1.0345 ve 1.0385 direnç seviyeleri olarak takip edilebilir.
Dirençler: 1.0345 / 1.0385 / 1.0425
Destekler: 1.0260 / 1.0215 / 1.0175
 
NAS100 Teknik Analizi
Nas100 tarafında sabah saatlerinde toparlanma emareleri görülüyor. 17 Aralık tarihinde görmüş olduğu zirve seviyesinin ardından geri çekilme gösteren ve 100 günlük üssel ortalamasına yakın seviyelerden aldığı tepki ile toparlanan endeks kontratı, dün ABD TÜFE verisi ardından sert yükseliş gösterdi. Yükselişine sabah saatlerinde de devam eden kontratta yukarı yönlü hareketlerin devam etmesi durumunda 21525 ve 21650 direnç seviyeleri olarak izlenebilir. Olası geri çekilmelerde ise 21335 ve 21250 destek seviyeleri olarak takip edilebilir.
Dirençler : 21525 / 21650 / 21750
Destekler : 21335 / 21250 / 21155
 
UKOIL Teknik Analizi
Dün ABD TÜFE verisi sonrası sert yükseliş gösteren UKOIL, sabah saatlerinde hafif satıcılı bir seyir izliyor. Petrolde yukarı yönlü hareketlerin devam etmesi durumunda 82.80 ve 83.25 direnç seviyeleri olarak izlenebilir. Olası geri çekilme durumunda ise 81.70 ve 80.80 destek seviyeleri olarak görülebilir.
Dirençler : 82.80 / 83.25 / 83.80
Destekler : 81.70 / 80.80 / 80.10


  Alb Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
  www.albyatirim.com.tr
 

                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
  Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:


WatchGuard Tehdit Laboratuvarı’ndan elde edilen verilere göre, 2024 yılında Türkiye’de gerçekleşen kötü amaçlı yazılım saldırıları bir önceki yıla göre %99,97 oranında azalma göstererek 235,191’e geriledi. Saatte 27 adet kötü amaçlı yazılım saldırısı yaşandı ve bu saldırıların birçoğunu “Gen:Heur.Mint.Zard.24” türünde kötü amaçlı yazılımlar oluşturdu. Saatte 118 adet yaşanan ağ tabanlı saldırılar ise %2.340,66 artarak 1.037.769 seviyesine yükseldi. WatchGuard Türkiye ve Yunanistan Ülke Müdürü Yusuf Evmez, kötü amaçlı yazılım saldırıları önemli ölçüde azalsa da siber tehditlerin sona ermediğini, şirketlerin ve bireysel kullanıcıların güvenlik önlemlerini sürekli güncel tutmaları gerektiğini vurguladı.

 

Bütünleşik siber güvenlik alanında küresel bir lider olan WatchGuard, 2024 yılında Türkiye’de meydana gelen siber saldırılara dair önemli verileri paylaştı. WatchGuard Tehdit Laboratuvarı’nın raporuna göre, 2024 yılında kötü amaçlı yazılım saldırıları bir önceki yıla kıyasla %99,97 azalarak 235,191’e geriledi. Ağ tabanlı saldırılar ise %2.340,66 artarak 1.037.769 seviyesine yükseldi. WatchGuard Türkiye ve Yunanistan Ülke Müdürü Yusuf Evmez, kötü amaçlı yazılım saldırılarındaki bu önemli azalmaya rağmen, şirketlerin ve bireysel kullanıcıların siber güvenlik önlemlerini ihmal etmemeleri gerektiğini vurguladı.

 

Günde 644 Adet Kötü Amaçlı Yazılım Saldırısı Gerçekleşiyor!

 

WatchGuard Tehdit Merkezi’ne UTM cihazı Firebox’lardan gelen verilerle hazırlanan rapora göre, 2024 yılında Türkiye’de her gün 644 ve her saat 27 adet kötü amaçlı yazılım saldırısı gerçekleşti. Saldırıların birçoğunun Gen:Heur.Mint.Zard.24 ve Truva.Linux.Genel.174445 kaynaklı kötü amaçlı yazılımlar olduğunu aktaran Yusuf Evmez’e göre, kötü amaçlı yazılım saldırıları geçtiğimiz yıla kıyasla %99,97 oranında güzel bir düşüş gösterse de, siber tehditlere karşı sürekli güncel kalmak ve güçlü savunma önlemleri almak büyük önem taşıyor.

 

2024’ün Mart Ayında Siber Saldırılar Rekor Kırdı

 

2024 yılının Mart ayında rekor sayıyla 42.669 adet kötü amaçlı yazılım saldırısı kaydedilirken, bu saldırıların %3’ünü sıfırıncı gün (zero-day) saldırıları oluşturdu. Geleneksel koruma yöntemlerinin, bilgi sistemlerine ve kritik verilere çok büyük zarar verebilen bu tür saldırılara karşı yeterli koruma sağlayamadığını belirten Yusuf Evmez, şirketlere gelişmiş güvenlik teknolojilerini benimsemelerini tavsiye ediyor.

 

Ağ Saldırıları %2.340,66 Arttı!

 

Günümüzde birçok kurum verilerini ağlara taşırken, bu durumu fırsat bilen ve verileri elde etmek isteyen siber saldırganlar ağlara sızarak güçlü saldırılar düzenliyor. WatchGuard Tehdit Merkezi’ne UTM cihazı Firebox’lardan gelen verilerle hazırlanan rapora göre, 2024 yılında Türkiye’de her gün 2.843, her saat 118 ve her dakika 2 adet kötü amaçlı yazılım saldırısı gerçekleşti. Ağ saldırılarının 2024 yılında %2.340,66 oranında artarak 1.037.769 seviyesine yükseldiğine, bu saldırıların büyük bir çoğunluğunun bilinmeyen ve daha önce karşılaşılmamış olduğuna, en çok karşılaşılan üçüncü ağ saldırısının ise ‘’WEB Directory Traversal -2.u’’ olarak gerçekleştiğine dikkat çeken Yusuf Evmez, siber saldırganların hedeflerine ulaşabilmek için ağlardaki her zafiyet ve güvenlik boşluğundan faydalandığını vurguluyor.

 

“Saldırganlar Şifre Spreyi Tekniğiyle Çok Sayıda Hesabı Hedef Alıyor”

 

WatchGuard Türkiye ve Yunanistan Kıdemli Satış Mühendisi Alper Onarangil konuyla ilgili “Mart 2024'te gözlemlenen siber saldırıların artışında, saldırganların "şifre spreyi"(Password Spraying) tekniğiyle çok sayıda hesabı hedef aldığını gördük. Bu yöntemde, sık kullanılan şifrelerle birden fazla hesaba otomatik olarak giriş denemesi yapılıyor. Özellikle Çin merkezli Storm-0940 gibi tehdit aktörleri, bu teknikle elde ettikleri bilgileri kullanarak hassas verilere ulaşıyor. Kurumların yetersiz şifre politikaları ve çok faktörlü kimlik doğrulama gibi temel güvenlik önlemlerinin eksikliği, bu saldırıların başarılı olmasında önemli bir rol oynuyor. Saldırganların geliştirdiği otomasyon araçları sayesinde saldırılar daha hızlı ve etkili hale geldi. Bu durum, kurumların siber güvenlik yatırımlarını artırması ve özellikle şifre yönetimi ile kimlik doğrulama süreçlerine odaklanması gerektiğini gösteriyor. Güvenlik ekiplerinin gelişmiş saldırı tespit ve müdahale(EDR) yeteneklerine sahip olması, bu tür tehditlere karşı daha güçlü bir savunma oluşturmak için kritik öneme sahiptir.” açıklamalarında bulundu.

 

* WatchGuard’ın Türkiye özelinde 2024 yılı için gerçekleştirdiği araştırma raporundaki bulgular, WatchGuard Threat Lab’ın araştırma çabalarını desteklemek için verileri paylaşmayı seçen aktif WatchGuard cihazlarından alınan anonim Firebox Feed verilerine dayanmaktadır.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Allianz Commercial’ın her yıl küresel iş dünyasının önündeki riskleri belirleyen araştırması Allianz Risk Barometresi’nin 2025 sonuçları açıklandı. Küresel iş dünyasının risk sıralamasında bu yıl üst üste dördüncü kez siber olaylar birinci olurken, iş kesintisi ikinci sırada yer aldı. Türkiye’de ise ilk kez doğal afetler birinci sıraya yükselirken, makroekonomik gelişmeler ikinci sırada yer aldı. Üçüncü sırada ise listeye yeni giren yangın ve patlama riski bulunuyor.

 

Allianz Commercial tarafından gerçekleştirilen yıllık küresel iş dünyası riskleri araştırması Allianz Risk Barometresi’nin 14’üncüsü yayımlandı. 106 ülke ve bölgede, 24 farklı sektörden 3 bin 778 risk yönetimi uzmanının görüşleriyle hazırlanan Allianz Risk Barometresi’ne göre, 2025 yılında küresel çapta şirketler için en büyük risk, geçen yıl olduğu gibi yine fidye yazılım saldırıları, veri ihlalleri ve BT kesintileri gibi siber olaylar oldu. Oyların yüzde 38’ini alan siber olayların ardından ikinci sırada, yüzde 31 ile iş kesintisi geldi.

 

İklim değişikliği, piyasa dalgalanmaları, rekabet gibi pazar gelişmeleri, yeni teknolojiler, kritik altyapı kesintileri ve iflas, barometrede önceki yıla göre en fazla artış gösteren riskler oldu. İki basamak birden yükselen iklim değişikliği yüzde 19 ile yedinci sıradan beşinci sıraya çıkarken, piyasa dalgalanmaları, rekabet gibi pazar gelişmeleri yüzde 14 ile dokuzuncu sıradan sekizinci sıraya, yeni teknolojiler ise yüzde 10 ile 12’nci sıradan 10’uncu sıraya çıktı.

 

Türkiye’de en büyük risk doğal afetler

Türkiye’de ise geçtiğimiz yıl üçüncü sırada yer alan doğal afetler, bu yıl yüzde 54 oranıyla en önemli risk olarak gösterildi. Geçtiğimiz yıl en önemli risk olarak değerlendirilen makroekonomik gelişmeler bu yıl yüzde 50 ile ikinci sıraya düştü. Bu yıl yangın ve patlama riski ilk kez listeye girerek yüzde 31 ile üçüncü sırada yer aldı. Geçen yıl üçüncü sırada yer alan siyasi risk ve şiddet ise bu yıl dördüncü sıradan listeye girdi. Kritik altyapı kesintileri bu yıl listeye yeni giren risk faktörlerinden biri oldu. Güç kesintisi ya da köprü ve demiryollarındaki arıza gibi riskleri içeren kritik altyapı kesintileri, yüzde 8 oranıyla dokuzuncu sırada yer aldı.

 

“Hedefimiz doğal afetlerin tehlikelerine karşı toplumsal risk farkındalığını artırmak”

Allianz Risk Barometresi 2025’i değerlendiren Allianz Türkiye CEO’su Tolga Gürkan, çok hızlı bir şekilde hayatımızın merkezine oturan dijitalleşme ile birlikte artan siber olayların, küresel çapta en büyük risk faktörü olarak karşımıza çıktığını dile getirirken, kötü niyetli yazılımlar, veri ihlalleri ve kimlik avı saldırıları gibi tehditleri kapsayan siber olayların, son dört yıldır üst üste en önemli risk olarak görüldüğüne dikkat çekti. Gürkan sözlerine şöyle devam etti: “Bu sonuçtan yola çıkarak pandeminin, dijitalleşmeyi hızlandıran bir dönüm noktası olarak hayatımıza etkisinin ne denli büyük olduğunu söyleyebiliriz. Pandemiyle birlikte dünya olarak risk algımız arttı. Bunun yansımasını Türkiye’de doğal afetlerin en büyük risk olarak birinci sıraya yerleşmesinden de görüyoruz. Ülkemizde risk barometresinde doğal afetlerin birinci sıraya yükselmesi, iş dünyasında afetlerin fiziksel, operasyonel ve finansal risklerine karşı farkındalığın arttığına işaret ediyor. Ülkemizi derinden sarsan Kahramanmaraş depremlerinin üzerinden henüz iki yıl geçmişken, her an karşı karşıya olduğumuz bu riskin ilk sırada yer alması toplumsal olarak farkındalığımızın arttığına işaret ediyor. Ayrıca ülkemizde iş kesintisi riskinin yedinci sıradan beşinci sıraya yükselmesi de dikkat çekici. Çünkü yaşadığımız deprem felaketlerinde yapısal ve yapısal olmayan hasarların, maddi kayıpların yanında oldukça uzun bir dönemi kapsayacak iş kesintileri yaşanmasına da neden olduğunu hep birlikte deneyimledik” dedi.

 

“Allianz Teknik ile toplumumuzun güvenli bir geleceğe adım atmasına yardımcı oluyoruz”

Ülke olarak karşı karşıya olduğumuz kritik riskler için atılabilecek en önemli adımın risk meydana gelmeden önlem almak olduğunu söyleyen Gürkan, “Allianz Türkiye olarak bu farkındalığı artırmak için sürdürülebilir değer yaratma modeliyle hayata geçirdiğimiz en önemli yatırımlardan biri de Allianz Teknik… Türkiye’nin modern ekipmanlarla donatılmış, yangın ve deprem testlerini tek bir merkezde toplayan ilk ve tek akredite laboratuvarı olan Allianz Teknik çatısı altında yaptığımız testler, verdiğimiz eğitimler ve sunduğumuz danışmanlık hizmetleriyle, sadece paydaşlarımızın değil, toplumun her kesiminin güvenli bir geleceğe adım atmasına yardımcı oluyoruz. Allianz Teknik’te verdiğimiz çevre ve iklim değişikliği hizmetleriyle de başta KOBİ’ler olmak üzere yeşil dönüşüm yolculuğundaki işletmelere ihtiyaç duydukları desteği vermeye devam ediyoruz” dedi.

 

Allianz Risk Barometresi’ne linkten ulaşabilirsiniz:

 

DÜNYADA İLK 10 RİSK SIRALAMASI:

 

1) Siber olaylar %38

2) İş kesintisi %31

3) Doğal afetler %29

4) Mevzuat ve yönetmeliklerdeki değişiklikler %25

5) İklim değişikliği %19

6) Yangın ve patlama %17

7) Makroekonomik gelişmeler %15

8) Pazar gelişmeleri %14

9) Siyasi riskler ve şiddet %14

10) Yeni teknolojiler %10

 

TÜRKİYE’DE İLK 10 RİSK SIRALAMASI:

 

1) Doğal afetler %54

2) Makroekonomik gelişmeler %50

3) Yangın, patlama %31

4) Siyasi riskler ve şiddet %23

5) İş kesintisi %19

6) Mevzuat ve yönetmeliklerdeki değişiklikler %19

7) Siber olaylar %15

8) İklim değişikliği %12

9) Kritik altyapı kesintisi %8

10) Enerji krizi %8

 

 

ABD
 
Aralık ayı TÜFE raporu, Fed'in %2 enflasyon hedefine doğru ilerleme olduğunu gösterdi. Çekirdek TÜFE Kasım ayındaki %3,3'ten gerileyerek yıllık bazda %3,2 arttı. ABD'de uzun süredir katı seyir gösteren çekirdek enflasyonun Aralık ayında yavaşlaması, Fed'in yıl boyunca faiz indirimi döngüsünü sürdürebileceği beklentilerini güçlendiriyor. Çarşamba günü Dow %1,65, S&P 500 %1,83 ve Nasdaq Composite %2,45 yükseldi. 10 yıllık ABD Hazine tahvili getirisi de 14 aylık zirveden keskin bir şekilde düşerek yaklaşık %4,65'e geriledi ve bu da piyasadaki risk alma duygusunu daha da körükledi. Piyasa rallisi, büyük bankalardan gelen güçlü kazançlarla daha da desteklendi. JPMorgan'ın hissesi, kar ve gelir beklentilerini aştıktan ve 2025 net faiz geliri tahminini yükselttikten sonra %2 yükseldi. Wells Fargo (%6,6), Goldman Sachs (%6), Citigroup (%6,5) ve Bank of New York Mellon (%8,1) da güçlü performans gösterdi. Bugün Asya seansında pozitif seyir hakim. Japonya tarafında Merkez Bankası yetkililerinin gelecek haftaki politika toplantısında faiz artırımı ihtimalini yüksek gördüklerini işaret eden haberler ardından Yen değer kazandı. ABD endeks vadeli işlemleri, önceki seansta zayıf enflasyon raporu ve sağlam banka kazançları tarafından yönlendirilen güçlü bir piyasa rallisinin ardından Perşembe günü yatay seyretti. Gün içinde ekonomi takvimi bakımından perakende satışlar verisi takip edilecek. Perakende satışların önceki ay açıklanan 0,7%'lik artışa rağmen, Aralık ayındaki artışın önceki aya 0,6% gibi bir seviyede kalması bekleniyor. Çekirdek perakende satışların ise 0,2%'lik artış ardından 0,5% artması bekleniyor.
 
Euro Bölgesi
 
Avrupa tarafında, ABD borsalarındaki iyimser hava ile STOXX 50 %1,3, STOXX 600 %1,4 güçlü şekilde yükseldi. ABD'nin son TÜFE raporu ekonomi ile ilgili endişeleri sönümleyerek yatırımcılara Fed'in bu yıl en az bir kez faiz oranlarını düşüreceğine dair güvence verdi. ABD'deki manşet enflasyon geçen ay beklendiği gibi %2,9'a yükseldi ancak çekirdek oran şaşırtıcı şekilde yavaşladı. Öte yandan, İngiltere'deki enflasyon Aralık ayında beklenmedik şekilde %2,5'e düştü. Enflasyon okumalarının ardından tahvil getirileri düştü. Kurumsal cephede, çoğu hisse senedi pozitif taraftaydı. Bayer ve Sanofi sırasıyla %6 ve %3 yükselerek, ABD'de Eli Lilly'nin karamsar rehberliğinin tetiklediği hafta başındaki düşüşlerinden toparlandılar. Ayrıca, SAP, Adyen ve Prosus büyük ekonomilerdeki teknoloji için olumlu seansı takip ederek %4,5 ile %3,7 arasında yükseliş yaşadı.
 
Türkiye
 
ABD'de açıklanan ve piyasa iyimserliğini artıran enflasyon raporu sonrası dolar endeksinde ve ABD tahvil faizlerindeki düşüşlerin desteği ile gelişmekte olan ülke para birimleri ise dolar karşısında ağırlıklı değer kazandı. Kur tarafında etkisi ise çok sınırlı kaldı. Bugün yurt içinde veri takvimi zayıf olmakla birlikte TCMB haftalık para ve banka istatistiklerini yayınlayacak.

  Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
  www.gedik.com

                                     ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Merkez Bankası'nın bugün yayınladığı konuya iliskin haber bülteni aşağıda bulunuyor:

 "Kasım sonu itibarıyla, özel sektörün yurt dışından sağladığı toplam kredi borcu, bir önceki aya göre 797 milyon ABD doları azalarak 175,7 milyar ABD doları olmuştur. Vadeye göre incelendiğinde, bir önceki aya göre, uzun vadeli kredi borcunun 1,6 milyar ABD doları azalarak 160,0 milyar ABD doları, kısa vadeli kredi borcunun (ticari krediler hariç) ise 780 milyon ABD doları artarak 15,7 milyar ABD doları düzeyinde gerçekleştiği gözlenmektedir.
Bir önceki aya göre, finansal kuruluşların toplam borcu 587 milyon ABD doları artarken, finansal olmayan kuruluşların toplam borcu ise 1,4 milyar ABD doları azalış göstermiştir. Aynı dönemde finansal ve finansal olmayan kuruluşların borçlarının uzun vadede sırasıyla 149 milyon ABD doları ve 1,4 milyar ABD doları azalış; kısa vadede ise sırasıyla 735 milyon ABD doları ve 45 milyon ABD doları artış gösterdiği görülmektedir.
Döviz kompozisyonuna bakıldığında, ABD doları cinsinden borçlanmanın en yüksek paya sahip olduğu görülmektedir. 160,0 milyar ABD doları tutarındaki uzun vadeli kredi borcunun %59,2'sinin ABD doları, %33,3’ünün Euro, %2,6’sının Türk lirası ve %4,9’unun ise diğer döviz cinslerinden oluştuğu; 15,7 milyar ABD doları tutarındaki kısa vadeli kredi borcunun ise %40,6’sının ABD doları, %16,3’ünün Euro, %39,3’ünün Türk lirası ve %3,8’inin diğer döviz cinslerinden oluştuğu görülmektedir.

Özel sektörün yurt dışından sağladığı toplam kredi borcunun 1 yıla kadar olan vade dağılımı incelendiğinde, toplam borç tutarının 52,7 milyar ABD doları olduğu görülmektedir. Bu tutarın 33,3 milyar ABD doları bankalara, 14,7 milyar ABD doları finansal olmayan kuruluşlara, 4,7 milyar ABD doları ise bankacılık dışı finansal kuruluşlara aittir."