Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye’nin öncü katılım finans kuruluşu Kuveyt Türk, Gaziantep İslam Bilim ve Teknoloji Üniversitesi ile imzaladığı protokol kapsamında "Yeni Nesil Kampüs Kart Sistemi"ni hayata geçiriyor. Bu sistem, öğrencilerin ve personelin kampüs içerisindeki tüm hizmetlere daha hızlı ve kolay erişmesini sağlayarak dijitalleşmeyi bir adım ileri taşıyor



Yenilikçi ürün ve hizmetleriyle öne çıkan Kuveyt Türk, Gaziantep İslam Bilim ve Teknoloji Üniversitesi (GİBTÜ) ile üniversite kampüslerinde dijital dönüşümü hızlandıracak "Yeni Nesil Kampüs Kart Sistemi" projesini hayata geçirmek için iş birliği protokolü imzaladı. Bu iş birliği, öğrenci ve personelin yemekhane, otopark, yurt giriş-çıkış, kütüphane kullanımı ve güvenlik kontrolleri gibi tüm hizmetlerden tek bir kartla faydalanmasına olanak tanıyor. Yenilikçi sistem, fiziksel kartın yanı sıra mobil uygulama üzerinden kare kod veya NFC ile işlem yapma imkanı da sunarak kullanıcı deneyimini bir üst seviyeye taşıyor.


“Gençlere değer katan iş birliklerine imza atıyoruz”

Proje ile ilgili açıklama yapan Kuveyt Türk Bireysel Pazarlama Grup Müdürü Ali Bağatır, “Gaziantep İslam Bilim ve Teknoloji Üniversitesi ile gerçekleştirdiğimiz iş birliğiyle kampüste dijitalleşmeyi artıracak ‘Yeni Nesil Kampüs Kart Sistemi’ni hayata geçirdik. İş birliğinin her iki taraf için de hayırlı olmasını temenni ediyoruz. Kuveyt Türk olarak üniversitelerle yaptığımız iş birliklerinin gençlere daha fazla değer katacağı bilinciyle bu tür iş birliklerini artırarak devam ettirmeyi hedefliyoruz.” dedi.

GİBTÜ Rektörü Prof. Dr. Şehmus Demir ise kampüsü dijital çağın gereksinimlerine uygun hale getirdiklerini vurgulayarak, bu projenin kampüs içerisindeki günlük yaşamı kolaylaştıracağını ve dijitalleşme adına önemli bir adım olduğunu kaydetti.


Kampüs yaşamına sosyal katkı

Üniversitenin kendi sunucularında çalışacak olan sistem, verilerin dışarı çıkmasını engelleyerek güvenliği ön planda tutuyor. Bununla birlikte, yazılım, donanım ve bakım hizmetlerinin ücretsiz olarak sağlanması sayesinde kampüsün dijitalleşme süreçlerine güçlü bir destek sunuyor. Proje kapsamında hazırlanan mobil uygulama, bakiye yükleme, yemek kampanyalarına erişim ve duyurular gibi birçok avantajı da beraberinde getiriyor. İş birliği kapsamında Kuveyt Türk, Yeni Nesil Kampüs Kart Sistemi ile sadece dijitalleşme alanında değil, sosyal fayda alanında da önemli bir adım atıyor. "Askıda Yemek" özelliği ile ihtiyaç sahibi öğrenciler, ücretsiz yemek imkanından faydalanabiliyor. Bu özellik, kampüs yaşamını daha kapsayıcı hale getirirken Kuveyt Türk’ün toplumsal fayda odaklı yaklaşımını bir kez daha gözler önüne seriyor.



Kuveyt Türk Hakkında

Kuveyt Türk, 1989 yılında kurulmuştur. Seçkin finansal ürün ve hizmetlerini etkin şekilde tasarruf sahipleri ve yatırımcılarla buluşturan Kuveyt Türk, müşteri odaklı yaklaşımı, teknoloji-inovasyon çalışmaları ve dijital dönüşüm yolunda attığı adımlarla sektöründeki öncü konumunu sürdürmektedir. Altın bankacılığı alanında adım atan ilk katılım finans kuruluşu olan Kuveyt Türk, ayrıca dünyada ve Türkiye’de ilk sürdürülebilir sukuk işlemini gerçekleştirmiştir. Altı yıl üst üste Türkiye’nin En İyi İşvereni ödülüne layık görülen Kuveyt Türk, 2021’de de ilk sırada Avrupa’nın En İyi İşvereni seçildi. Bugün itibarıyla Türkiye genelinde 447 şubesiyle ve dijital kanallarıyla müşterilerine hizmet veren Kuveyt Türk’ün merkezinde yer aldığı Kuveyt Türk Finans Grubu çatısı altında Neova Katılım Sigorta, Architecht, Kuveyt Türk Portföy, Kuveyt Türk Yatırım, Körfez GYO, Katılım Emeklilik ile Almanya’daki KT Bank AG yer alıyor. Operasyonel çalışmalarının yanı sıra toplumsal değerleri temel alarak ve kültürel varlıklara sahip çıkarak önemli sosyal sorumluluk projelerine imza atan Kuveyt Türk, “Değerlerimizle büyüyoruz” yaklaşımı doğrultusunda birçok restorasyon projesi üstlenmiş, insani yardım kampanyalarına destekte bulunmuş, kitap ve belgesel gibi kalıcı eserler ortaya koymuştur.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

HarmonyERP CEO'su Ahmet Enes Güneş, sektöre özel çözümleriyle aralarında Roketsan, Aselsan ve Baykar'ın önemli yüklenicilerinin de bulunduğu firmaların verimliliklerini artırmalarına yardımcı olduklarını belirtti.
Türkiye'de teknolojik ilerlemenin ve bağımsızlığımızın lokomotifi olan Savunma Sanayii'ni %100 yerli ERP teknolojileri ile desteklemekten gurur duyduklarını belirten Güneş, “Savunma sanayii, karmaşıklığı, hassasiyeti ve sıkı güvenlik gereksinimleri nedeniyle diğer sektörlerden farklı bir dünya. Bu alanda faaliyet gösteren şirketler süreçlerini daha iyi yönetmek, kaynakları verimli kullanmak ve sıkı güvenlik standartlarına uymak için güçlü bir iş yönetimi çözümüne ihtiyaç duyuyor. İşte HarmonyERP burada devreye giriyor. Savunma sanayii için özel olarak tasarlanan HarmonyERP, işletmelerin ihtiyaçlarını karşılamak üzere geliştirildi. Savunma Sanayiinde HarmonyERP kullanmanın avantajları arasında; Süreç Otomasyonu, Stok Yönetimi, Proje Yönetimi, Güvenlik ve Uyumluluk Karar Desteği yer almaktadır. HarmonyERP, savunma sanayiinde faaliyet gösteren firmalar için güçlü bir iş yönetimi çözümüdür. Süreç otomasyonu, stok yönetimi, proje yönetimi, güvenlik ve uyumluluk, karar destek yetenekleri ile HarmonyERP, maliyetleri düşürürken işletmelerin rekabet gücünü artırmaya yardımcı olur. Ülkemizin savunma sanayii, havacılık ve teknoloji alanlarında dünya devi olma vizyonuna tüm enerjimizle katkı sağlamaya devam edeceğiz. “ dedi.

HarmonyERP Hakkında: HarmonyERP, işletme ve fabrikalara yönelik Kurumsal Kaynak Yönetimi yazılımları geliştirmek üzere 2005 yılında Sakarya’da kuruldu. Mobilya, savunma sanayii, endüstriyel makine, otomotiv, ticari işletmeler, metal işleme, plastik enjeksiyon ve konfeksiyon sektörlerinde birçok firmaya en kapsamlı yerli ERP çözümleri ile hizmet etmektedir. Teknoloji ihraç etme vizyonuyla 2023 yılında yatırım alan HarmonyERP, yeni bulut ERP ürünü HarmonyCloud ve çözüm ortakları ile üretim alanında ve ticari işletmelerde büyümeye devam etmeyi hedefliyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Kaspersky Endüstriyel Kontrol Sistemleri Siber Acil Durum Müdahale Ekibi (ICS CERT), 2025 yılı için siber güvenlik tahminlerini açıkladı. Jeopolitik gerginlikler, yaptırımlar ve ticari engellerin olduğu ortamlarda gezinirken hem yenilikçi hem de eski sistemleri korumaya yönelik ihtiyaç daha da artacak. Endüstriyel işletmelerin teknoloji tedarikçisi seçiminde dikkatli olması da esnek operasyonlar sağlamanın anahtarı olacak.

 

ICS tahminleri, siber güvenlik dünyasındaki önemli değişimler hakkında yıllık tahminler ve analitik raporlar serisi olan Kaspersky Security Bulletin'in (KSB) bir parçası olarak paylaşılıyor. Bir yıl önce Kaspersky, 2024 yılı için birden fazla ICS tehdit gelişmesi öngörmüştü ve bu öngörüler gerçekleşmişti. Bu dönemde fidye yazılımları endüstriyel işletmeler için ciddi bir tehdit haline geldi ve siber suçlular yüksek değerli kuruluşları, benzersiz ürün tedarikçilerini ve büyük lojistik şirketlerini hedef aldı. Buna ek olarak, jeopolitik anlamda motive olan hacktivizm faaliyetleri devam etti ve tehdit ortamı daha da karmaşık hale geldi.

 

Tüm bu riskler geçerliliğini korurken Kaspersky, endüstriyel işletmelerin 2025 yılında dikkat etmesi gereken altı yeni gelişmeyi vurguladı.

 

Yenilikçi teknolojinin endüstriyel işletmelerden çalınması riski artacak
İnovasyon işletmeleri dönüştürürken ve yeni teknolojik devrimlere yol açarken, bu artış aynı zamanda değerli teknik bilgileri çalmak için araştırma kurumlarını ve teknoloji lideri işletmeleri hedef alan siber suçluları da cezbediyor. Hassas veriler genellikle araştırma laboratuvarlarından ziyade "üretim katlarında" veya tedarik zincirlerinde risk altında bulunduğundan, endüstriyel işletmeler özellikle savunmasız bir profil çiziyor. Önümüzdeki yıl bu gibi artan tehditlere karşı operasyonel teknoloji (OT) varlıklarını korumak için daha fazla farkındalık ve sağlam siber güvenlik önlemleri gerekecek.

 

Kasıtlı olarak oluşturulan engeller ve yaptırımlar operasyonel teknolojiyi ek tehditlere maruz bırakacak
Jeopolitik gerilimler, yaptırımlar ve ileri teknolojiye erişimin önüne koyulan engeller fikri mülkiyet haklarının ihlal edilmesine neden oluyor. Bu durum OT geliştiricileri ve tedarikçileri için güvenlik riskleri yaratıyor, çünkü ürünlerinde yerleşik olarak bulunan koruma önlemleri fikri mülkiyetlerini yeterince koruyamayabilir. Öte yandan kırılmış yazılımlar, üçüncü taraf yamaları ve geçici lisans çözümleri, OT ortamlarını ek tehditlere maruz bırakarak müşterileri için siber güvenlik risklerini daha da artırıyor.

 

Yeni teknolojilerin benimsenmesi yeni siber risklere yol açacak
Endüstriyel işletmeler, verimliliği artırmak için yapay zeka / makine öğrenimi, artırılmış gerçeklik ve kuantum bilişim gibi inovasyonları giderek daha fazla uyguluyor. Yapay zeka destekli süreç kontrolü, demir dışı metalürji gibi sektörlerde şimdiden milyar dolarlık kazançlar sağlamaya başladı bile. Bu sistemler vazgeçilmez üretim varlıkları haline geliyor, ancak aynı zamanda yeni siber güvenlik zorluklarını da beraberinde getiriyor. Yapay zekanın yanlış kullanımı, istenmeyen veri ifşalarına ve tahmin edilmesi zor diğer güvenlik risklerine yol açabilir. Hem yapay zeka sistemleri hem dayandıkları benzersiz kurumsal veriler, siber saldırılar için yüksek değerli hedefler haline gelebilir. Bunun sonucunda da kalıcı veri kaybı ve üretim verimliliğinin azalması gibi potansiyel sonuçlar doğurabilir. Bu arada, saldırganlar da kötü niyetli araçlar geliştirmek ve sosyal mühendislik taktiklerini iyileştirmek için yapay zekadan yararlanmaktan geri durmuyor.

 

Zaman içinde test edilmiş teknolojilerin kullanımı yeni siber risklere yol açacak
2025 ve sonrasında, telekom ekipmanları ve endüstriyel IoT cihazları gibi zaman içinde test edilmiş sistemler, eski güvenlik önlemleri nedeniyle siber saldırıların hedefi haline gelebilir. Ucuz ağ ekipmanlarına dayanan uzak tesisler özellikle istismara açık olacaktır. Ayrıca OT ortamlarında Linux sistemlerinin yükselişi, olgun güvenlik çözümlerinden yoksun olabileceğinden ve piyasada bunları düzgün bir şekilde koruyacak daha az sayıda yetenekli Linux siber güvenlik uzmanı bulunduğundan, yeni zorluklar ortaya çıkacaktır. Sonuç olarak, eski ve zaman içinde test edilmiş teknolojiler için siber güvenlik önlemlerinin gözden geçirilmesi bir zorunluluk olacak.

 

Yanlış ekipman tedarikçisi seçimi daha yüksek risk anlamına gelecek
Siber güvenliğe yeterince yatırım yapmayan satıcılar, müşterilerini önemli risklere maruz bırakıyor. Genellikle daha küçük niş sağlayıcıları içeren uzun ve karmaşık tedarik zincirleri, işleri yönetmeyi son derece zorlaştırıyor. Buna ek olarak endüstriyel işletmeler sıklıkla yetersiz güvenlik önlemleri eşliğinde şirket içinde veya bağlı kuruluşlar aracılığıyla özgün otomasyon çözümleri geliştiriyor. Bu faktörler 2025 yılında riskleri artırarak tedarik zincirini ve özel ekipmanları siber saldırılar için kolay hedefler haline getirecek. Bu nedenle yüksek güvenlik standartlarına uyan güvenilir satıcıların seçilmesi çok önemli.

 

Belirsizlik yoluyla güvenlik 2025 yılında OT altyapıları için işe yaramayacak
Endüstriyel otomasyon için açık kaynak araçlarının yaygınlaşması, kritik üretim varlıklarına saldırma görevini basitleştiriyor. Endüstriyel işletmeler otomasyon ve dokümantasyonu geliştirirken, istemeden de olsa saldırıya uğrayan ağlarda kalıcılık sağlıyor ve saldırganların üretim varlıklarına sofistike saldırılar düzenlemesini kolaylaştırıyor. 2025 yılında hedefli siber-fiziksel operasyonları uygulamak birkaç yıl öncesine göre önemli ölçüde daha kolay olacak. Saldırganlar sektöre özgü uzmanlık ihtiyacını önemli ölçüde azaltan araçlara ve bilgilere erişecek.

Kaspersky ICS CERT Başkanı Evgeny Goncharov, şunları söylüyor: "Yapay zeka odaklı saldırılardan yeni ve eski teknolojilerdeki güvenlik açıklarına kadar gelişen siber tehditler, 2025 yılında endüstriyel işletmeler için önemli riskler oluşturuyor. Siber suçlular tedarik zincirlerini, operasyonel ağları ve güvenilir iş ortaklarını giderek daha fazla hedef alıyor. Neticede kuruluşa ait ekosistemin hiçbir parçası %100 güvenli hale gelemiyor. Bu risklere karşı koymak için endüstriyel işletmelerin proaktif siber güvenlik önlemlerine öncelik vermesi, tedarikçi ve tedarik zinciri güvenliğini dikkatlice araştırması ve ekiplerini, yani hem normal çalışanlarını hem siber güvenlik uzmanlarını sürekli olarak eğitmesi gerekiyor."

Kaspersky ICS CERT web sitesinde ve Securelist'te 2025 ICS tahminlerinin tam listesini okuyabilirsiniz.

 

ICS tahminleri, siber güvenlik dünyasındaki önemli değişimler hakkında yıllık tahminler ve analitik raporlar serisi olan Kaspersky Security Bulletin'in (KSB) bir parçasıdır. Diğer KSB bileşenlerini keşfetmek için bu bağlantıyı takip edin.

 

Kaspersky hakkında

Kaspersky, 1997 yılında kurulmuş küresel bir siber güvenlik ve dijital gizlilik şirketidir. Bugüne kadar bir milyardan fazla cihazı yeni ortaya çıkan siber tehditlere ve hedefli saldırılara karşı koruyan Kaspersky'nin derin tehdit istihbaratı ve güvenlik alanındaki uzmanlığı, dünyanın dört bir yanındaki işletmeleri, kritik altyapıları, kamu kurumlarını ve tüketicileri korumak için sürekli olarak yenilikçi çözümlere ve hizmetlere dönüşüyor. Şirketin kapsamlı güvenlik portföyünde lider uç nokta koruması, özel güvenlik ürünleri ve hizmetlerinin yanı sıra sofistike ve gelişen dijital tehditlerle mücadele etmek üzere Cyber Immune (Siber Bağışıklık) çözümleri de yer alıyor. 200 binden fazla kurumsal müşterinin en değer verdikleri varlıklarını korumalarına yardımcı oluyoruz. www.kaspersky.com adresinden daha fazla bilgi edinebilirsiniz.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

“Bugün, bugünü yaşa!” diyerek sigortacılık alanındaki faaliyetleriyle bireylerin gelecek endişelerini azaltmayı ve bugünlerini doyasıya yaşamalarını hedefleyen QNB Sigorta, Yaşasın Hayat Sigortası ile kanser türlerine karşı ilk fazdan itibaren güvence sağlıyor. Türkiye’deki benzer sigorta ürünleri içerisinde kapsamı en geniş ve teminat tutarları en yüksek ürün olan Yaşasın Hayat Sigortası, sigortalılar ve yakınlarının sağlık endişelerinde yanlarında olarak hayatlarına dokunuyor.

“Bugün, bugünü yaşa” sloganıyla sağlık, hayat ve bireysel emeklilik sigortası alanlarında müşteri odaklı hizmetler sunan QNB Sigorta, bireylerin ihtiyaçlarına göre mevcut ürünlerini geliştiriyor ve yeni ürünleriyle sektörde fark yaratmaya devam ediyor. Kansere karşı tedbir almanın önemine vurgu yapan QNB Sigorta, Yaşasın Hayat Sigortası ile sigortalılara kendilerini ve sevdiklerini güvence altına alma fırsatı sunuyor.

Cilt kanseri hariç diğer tüm kanser türlerine karşı ilk fazdan itibaren güvence sunan Yaşasın Hayat Sigortası yüksek kanser teminatının yanı sıra yurt dışından ikinci görüş hizmeti ve kapsamlı check-up gibi avantajları da ücretsiz bir şekilde sunuyor. Check-up kapsamında yılda bir kez olacak şekilde doktor muayenesi, akciğer grafisi (tek yönlü), EKG, tam kan sayımı, idrar tahlili, sedimentasyon, açlık kan şekeri, kolesterol (total) ve ultrason gibi detaylı sağlık tarama hizmetleri yer alıyor.

Yaşasın Hayat Sigortası sahipleri ayrıca QNB Sigorta Ayrıcalıklar Kulübü üyesi de oluyor ve giyimden araba kiralamaya kadar çeşitli sektörlerde indirim ve farklı avantajlardan da faydalanabiliyor.

Yaşasın Hayat Sigortası, bireylere en iyi şekilde hizmet verebilmek amacıyla 18 yaşından 55 yaşına kadar sigortalıların farklı prim ve teminat tutarlarıyla faydalanabileceği iki paket halinde sunuluyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Global pazarlama teknolojileri ve servisleri alanında öncü çözümler sunan Related Digital, satış stratejilerine yenilikçi bir bakış açısı kazandıracak önemli bir atamayı duyurdu. Ekim 2024 itibarıyla Chief Sales Officer (CSO) olarak göreve başlayan Emre Avcı, şirketin satış operasyonlarında kısa sürede fark yaratmayı başardı.

1999 yılında kariyerine Beko Global’de International Sales Executive olarak başlayan Avcı, İngiltere, İspanya ve Portekiz pazarlarındaki tüketici elektroniği satışlarında büyük başarılar elde etti. Bu dönemde, 50-100 milyon USD yıllık satış hacmi hedeflerini yönetmenin yanı sıra, İngiltere ve İspanya’da özel markalı iş modelleri geliştirerek önemli büyümelere imza attı.

Avcı, daha sonra Turkcell ve Türk Telekom gibi Türkiye’nin lider telekomünikasyon şirketlerinde satış ve iş geliştirme alanlarında üst düzey roller üstlendi. Burada bireysel ve kurumsal satış süreçlerini yeniden şekillendirirken, Pegasystems’da Orta Doğu bölgesindeki telekom sektörüne yönelik satış operasyonlarını sıfırdan inşa etti ve dijital dönüşüm projelerine liderlik etti. Son olarak IDVerse şirketinde Head of Sales olarak, kimlik doğrulama çözümlerinin global pazarda benimsenmesine öncülük etti.

Related Digital ailesine katıldığından bu yana, satış operasyonlarını dönüştürmek için yeni nesil analitik araçlar ve müşteri veri platformlarının entegrasyon projelerini hayata geçiren Emre Avcı, yenilikçi iş ortaklıkları geliştirerek şirketin müşteri portföyünü genişletti ve global pazardaki liderlik konumunu güçlendirdi.

Yeni görevine ilişkin değerlendirmesinde Emre Avcı, “Related Digital gibi köklü bir geçmişe ve inovasyona dayalı güçlü bir yapıya sahip bir şirkette görev almaktan büyük mutluluk duyuyorum. Şirketimizin vizyonu ve yenilikçi ürünleri, müşterilerimize değer katma yolunda bize eşsiz fırsatlar sunuyor. Daha önceki görevlerimde olduğu gibi, burada da teknolojinin gücünü satış süreçlerimize entegre ederek dijital pazarlama sektörüne öncülük etmeyi hedefliyorum. Pegasystems gibi önde gelen kuruluşlarda edindiğim deneyimlerin, Related Digital’ın büyümesine katkı sağlayacak stratejik adımları belirlememde bana rehberlik edeceğine inanıyorum.” dedi.

Related Digital Hakkında:

Related Digital, global markalara pazarlama teknoloji ve servisleri alanında tek platform üzerinden omni-channel pazarlama otomasyonu sunabilen dünya üzerindeki az sayıdaki şirketten biridir. Related Digital, e-posta pazarlama şirketi olarak 2002 yılında kurulmuştur. Sonrasında veriye dayalı pazarlama otomasyonu sağlayan Related Marketing Cloud (RMC) platformuna dönüşerek, Doğuş Grubu çatısı altında çok-kanallı dijital pazarlama yönetiminde Türkiye’nin öncü şirketi olmuştur.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Allianz Türkiye’de üst düzey bir atama gerçekleşti. Buna göre, Elementer Bireysel Sigortalar Genel Müdür Yardımcılığı görevine Sağlık Sigortaları Direktörü Emrah Gökmen atandı. 1 Ocak itibarıyla yeni görevine başlayan Gökmen, Allianz Türkiye çatısı altında İcra Kurulu Üyesi olarak görevine devam edecek.

 

Allianz Türkiye’de yeni yıl itibarıyla üst düzey bir atama gerçekleşti. Şirketin stratejik fonksiyonlarından Elementer Bireysel Sigortalar Genel Müdür Yardımcılığı görevine Emrah Gökmen atandı. 2018’den bu yana Allianz Türkiye bünyesinde Sağlık Sigortaları Ürün ve Aktüerya Grup Başkanı ve Sağlık Sigortaları Direktörü olarak görev yapan Gökmen, 1 Ocak itibarıyla Elementer Bireysel Sigortalar Genel Müdür Yardımcılığı ve aynı zamanda İcra Kurulu Üyesi görevini yürütecek. Gökmen yeni görevinde elementer bireysel sigortalar branşına liderlik edecek.

 

Dokuz Eylül Üniversitesi İngilizce Matematik bölümünden mezun olan Emrah Gökmen, yüksek lisans programını Bahçeşehir Üniversitesi Aktüerya Bilimi’nde tamamladı. Kariyerine Reasürans Araştırma-Geliştirme uzmanı olarak başlayan Gökmen, Allianz bünyesinde Perakende Ürün ve Fiyatlandırma Sorumlusu olarak görev aldı. Daha sonra global bir yazılım ve danışmanlık şirketinde Hayat Dışı Sigortalar, Satış ve Uygulama Lideri olarak kariyerine devam eden Gökmen, 2018 yılından bu yana Allianz Türkiye’de Sağlık Sigortaları Direktörü olarak görev alıyordu.

 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Arvato, Dubai’deki yeni lojistik merkeziyle global ağını genişletiyor. Stratejik bir konumdaki serbest ticaret bölgesi CommerCity’de yer alan 3.300 metrekare büyüklüğündeki depo, uluslararası tedarik zinciri ve e-ticaret hizmet sağlayıcısını, dünyanın en dinamik lojistik ve ticaret merkezlerinden birinin kalbine yerleştiriyor.

Sorunsuz ve yüksek verimlilikle taşımacılık yapılmasına olanak sağlayan stratejik konumuyla bu yeni tesis, Dubai Havalimanı’na (DXB) 10 dakika ve Jebel Ali Limanı’na bir saatten daha az mesafededir. Arvato CEO’su Frank Schirrmeister, “Bu mükemmel konum, Arvato olarak müşterilerimize hızlı ve güvenilir tedarik zinciri çözümleri sunma vaadimizi vurgulamakta ve onların uluslararası büyüme hedeflerini desteklemektedir.” şeklinde konuştu.

MENA’daki e-ticaret pazar büyüklüğünün 2029 yılına kadar 160 milyar ABD dolarını aşması bekleniyor. Şirketin Dubai’deki varlığı, pazarın artan taleplerini karşılama ve müşterilerine gerçekten küresel ve birinci sınıf lojistik çözümler sunma hedeflerini ortaya koyuyor.

Dubai CommerCity Yönetim Kurulu üyesi Amna Lootah şöyle ifade ediyor: “Arvato’nun bu bölgedeki ilk deposunu Dubai CommerCity’de açtığını görmekten büyük gurur duyuyoruz. Arvato’nun yeni tesisini Dubai’de açma kararı, şirketin bölgedeki potansiyeli değerlendirme konusundaki büyük ilgisini ve emirliğe duyduğu güveni açıkça ortaya koyuyor.”

Türkiye ve BAE Genel Müdürü Umur Özkal, “Küresel bir tedarik zinciri ve e-ticaret hizmet sağlayıcısı olarak Dubai operasyonlarımızı Türkiye’deki başarılı varlığımızla bağlantılı bir şekilde kurduk.” diyor. İstanbul bölgesindeki sekiz deposunda iki binden fazla çalışanıyla faaliyet gösteren şirketin küresel ağına katkıda bulunuyor. Arvato, teknoloji, tüketici ürünleri ve otomotiv sektörlerinden global markalardan ulusal işletmelere kadar birçok müşteriye hizmet sunuyor.

Arvato'nun Dubai'deki lojistik merkezi, genel depolama ve sipariş karşılama faaliyetlerini içeren kapsamlı bir hizmet yelpazesi sunacaktır. Bu hizmetler uçtan uca, depolama, dönüşüm ve paketleme hizmetleri (VAS), taşımacılık ve nakliye yönetimi, sipariş yönetimi ve talep yönetimi, EDI ve işlem takibini kapsamaktadır. Sürekli iyileştirme odağı ile Serbest Bölge içinde IOR/EOR hizmetleri, gümrükleme hizmetleri, tahminleme, sezon ve lansman planlaması, esnek iş gücü artırımı, KPI ölçümü ve raporlama gibi hizmetler sunmaktadır.

Arvato hakkında:

Arvato, tedarik zinciri yönetimi ve e-ticaret alanlarında yenilikçi ve lider global bir lojistik hizmet sağlayıcısıdır. Müşterileri için yenilikçi tedarik zinciri yönetimi ve e-ticaret çözümleri geliştirirken sahip olduğu sektörel uzmanlığını doğru teknolojilerle birleştirir. Arvato, Tüketici Ürünleri, Teknoloji, Sağlık ve Otomotiv sektörlerine odaklanmaktadır ve operasyonlarını global müşterilerinin ve sektörlerinin ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde yapılandırmıştır. Yaklaşık 17.000 çalışanı ile 90 lokasyonda, son teknoloji bulut teknolojileriyle hizmet vermektedir. Bu, Arvato'nun müşterilerine, büyüme hedeflerine ulaşmaları için en iyi desteği sunmasına olanak tanımaktadır.

Daha fazla bilgi için, lütfen https://www.arvato.com/tr adresini ziyaret edin.

Arvato, Bertelsmann SE & Co. KGaA'nın tamamen sahip olduğu bir yan kuruluşudur. 70.000 çalışanıyla Bertelsmann, dünya çapında bir medya, hizmet ve eğitim şirketi olarak faaliyet göstermektedir.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:



Fransız otomotiv devi Citroen’in geçtiğimiz yıl Paris Otomobil Fuarı’nda dünyaya tanıttığı kompakt sınıftaki yenilenen modelleri C4 ve C4 X şubat ayında ülkemiz yollarına çıkmaya hazırlanıyor. Farklı tasarım kodlarını dikkat çekici bir şekilde harmanlayan yeni C4 ve C4 X, güncellenen tasarımlarında dengeyi sağlamak için yalın bir görünüm sunuyor. Yenilenen modellerde yer alan ince ve zarif tasarlanan yeni LED ön farlar, karakteristik bir ışık imzasına sahip ve uzaktan bile modellerin ilk bakışta bile tanınmasını sağlıyor. Dış tasarımdaki değişime, yeniden tasarlanan Citroen Advanced Comfort® Koltuklar, hafifçe sürücüye dönük 10 inçlik dokunmatik multimedya ekranı ve yeni 7 inçlik dijital gösterge paneli ile gelişmiş araç içi konfor özellikleri eşlik ediyor. Bu özellikleri Kademeli Hidrolik Destekli Süspansiyon® sistemi desteklerken, her bir koltukta geniş yaşam alanı ve günlük kullanımı daha güvenli ve konforlu hale getiren yaklaşık 20 adet sürüş destek sistemi tamamlıyor. Böylece yeni C4 ve yeni C4 X ile yapılan her yolculuk son derece dingin bir sürüş ve seyahat deneyimi anlamına geliyor. Yenilenen modellerde müşteriler Türkiye’de, kendini kanıtlamış olan 115 kW gücündeki elektrikli e-C4 ve e-C4 X modelleri dışında, C4’te yeni 136 HP gücündeki 48 V hibrit teknolojili güç-aktarma sistemine sahip versiyonla satın alabilecekler. Ayrıca her iki modelde 1.2 PureTech 130 EAT8 versiyonu da seçenek olarak sunulmaya devam edecek.

Yenilikçi teknolojileri ile hayata konfor katan Citroen’in kompakt sınıftaki yenilenen modelleri C4 ve C4 X, şubat ayında Türkiye’de tüketicilerle buluşmaya hazırlanıyor. C segmentteki modellerini yenileyen Citroen, böylece güçlü yükselişini hız kesmeden sürdürmeye devam ediyor. Yollara 2020 yılının sonunda çıkan C4 ve 2023 yılında pazara sunulan C4 X, Türkiye'de çok ilgi gördü. Bu güncelleme ise her iki modelin de satışa sunulduğu Türkiye’de daha da yaygınlaşmasını ve her zamankinden daha cazip bir seçenek olarak öne çıkmasını sağlayacak. Yenilenen C4 ve C4 X modelleri, kabin içi konfor ve hacim gibi güçlü yönlerini geliştirirken, tasarım anlamında daha olgun ve güçlü bir karakter kazandı. Her iki modelin de güncellenen tasarımı, yeni logo ve yeni marka kimliğini barındırıyor. Yeni C4'te arka tasarım daha yalın ve daha çekici bir görünüm oluşturmak üzere gelişirken, yeni C4 X zaten son derece çekici olan fastback tasarımını korumaya devam ediyor.

Dış tasarımdaki değişime, yeniden tasarlanan Citroen Advanced Comfort® Koltuklar, hafifçe sürücüye dönük 10 inçlik dokunmatik multimedya ekranı ve yeni 7 inçlik dijital gösterge paneli ile gelişmiş araç içi konfor özellikleri eşlik ediyor. Bu özellikleri Kademeli Hidrolik Destekli Süspansiyon® sistemi desteklerken, her bir koltukta geniş yaşam alanı ve günlük kullanımı daha güvenli ve konforlu hale getiren yaklaşık 20 adet sürüş destek sistemi tamamlıyor. Böylece yeni C4 ve yeni C4 X ile yapılan her yolculuk son derece dingin bir sürüş ve seyahat deneyimi anlamına geliyor.

Bu değişime elektrikliye geçişi teşvik eden motor seçenekleri eşlik ediyor. Yenilenen modellerde müşteriler, Türkiye’de kendini kanıtlamış olan 115 kW gücündeki elektrikli e-C4 ve e-C4 X modelleri dışında, C4’te yeni 136 HP gücündeki 48 V hibrit teknolojili güç-aktarma sistemine sahip versiyonu satın alabilecekler. Ayrıca her iki modelde 1.2 PureTech 130 EAT8 versiyonu da her iki modelde de seçenek olarak sunulmaya devam edecek.

Yenilenen modern tasarım aeradinamik yönleri güçlendiriyor

Farklı tasarım kodlarını dikkat çekici bir şekilde harmanlayan yeni C4 ve C4 X, güncellenen tasarımlarında dengeyi sağlamak için yalın bir görünüme kavuştu. Her iki model de tasarımlarında kendine özgü güçlü yönlerini korumaya devam ederken, modern, karakterli ve olgun bir tarzı benimsiyor. Yeni C4 ve C4 X’in büyük oranda OLI konseptinden esinlenen ön cephesinde yeniden tasarlanan radyatör ızgarasına ve bu ızgaranın ortasında otomobile daha da iddialı bir duruş kazandıran markanın yeni logosuna yer veriliyor. Hatlarını korumaya devam eden motor kaputu ise gümüş krom kaplamasıyla ön cepheye ek bir zarafet katan çift şeridi ile ön plana çıkıyor. İnce ve zarif tasarlanan yeni LED ön farlar, karakteristik bir ışık imzasına sahip ve uzaktan bile modellerin anında tanınmasını sağlıyor. Gündüz farları ise köşeleri zarifçe şekillendirirken LED ön sinyaller, doğrudan ışık imzasının alt kısmına entegre edilmiş durumda. Buradaki uygulamalar, estetik yaklaşımın ötesinde verimliliği optimize etmek için aerodinamik uzmanlarıyla yakın iş birliği içinde tasarlandı. Ön farların üzerindeki dikey detaylar buna bir örnek. Bu detaylar hava akışını yönlendirerek enerji performansını iyileştiriyor. Modellerde yer alan ön tampon, modern bir ızgaraya ev sahipliği yapıyor.

Modellerin profillerinde ise yeni çift renkli elmas kesim 18 inç AMBER jantlar dikkat çekiyor. Bu jantlar estetik görünümlerinin yanında aerodinamik tasarımları sayesinde de yakıt tüketimini düşürmeye yardımcı oluyor. Yeni C4 ve C4 X’in yan koruma kaplamaları ise daha akıcı bir görünüm aerodinamik katkı için yeniden tasarlandı. Ön ızgara ile mükemmel bir uyum içinde olan renk klipsleri, otomobilin arka kısmını yatay olarak süslüyor ve gelişmiş bir kişiselleştirme çözümü de sunuyor.

Yeni C4'ün arka tasarımı verimliliğe katkı sağlıyor

Yeni Citroen C4'ün arka tasarımında markanın yeni tasarım diline uygun olarak sadelik ve netlik hakim. C sütununun alt kısmı ile arka aydınlatma grubu arasındaki bağlantı, daha ince ve daha dar olarak aerodinamik verimliliğe katkı sağlayacak şekilde yeniden şekillendirildi. Yenilenen tasarlanan arka stoplar, aracın arka cephesini görsel olarak genişletirken yoldaki duruşunu güçlendiriyor ve ön cephenin görsel temasını tamamlıyor. Arka aydınlatma grubunu birbirine bağlayan parlak siyah bant ise yeni C4’te estetik bir görünüm katıyor ve aynı zamanda Citroen yazısına zemin oluşturuyor.

Yeni C4 X’in ise arka tasarımı güncelliğini korurken, eğimli bagaj kapağı otomobilin dinamizmini güçlendirmeye devam ediyor. Ön farla ile uyumlu arka stop aydınlatması bagaj açıklığını çerçeveliyor ve yeni logonun etkisini güçlendiriyor. Yeni C4 ve C4 X'teki ürün gamına Manhattan Gri ve Mercury Gri olmak üzere iki yeni renk eklendi. Bununla birlikte yakın zamanda pazara sunulan Gece Mavisi rengi ile birlikte İksir Kırmızı, Opak Beyaz ve Perla Nera Siyah ise sedefli olarak renk seçeneklerini tamamlıyor. Bunun dışında siyah tavanlı çift renk seçeneği genel görünüme ek bir çekicilik katıyor. Bu seçenek, modellerin dinamik çizgilerini geliştiriyor ve daha prestijli bir görünüm oluşturuyor.

Konforu yeniden tanımlıyor!

Yeni C4 ve C4X, yolcuların rahatlık ve konforuna odaklanan benzersiz bir sürüş deneyimi sunuyor. Bu kapsamda Advanced Comfort® Koltuklar, araç içi konforu artırmak için yeniden tasarlandı. Kesecik efektine sahip bu koltuklar, 15 mm daha kalınlaştırılan köpük yapısı ile araca oturulduğu andan itibaren ekstra oturma konforu sağlıyor. Sunulan dinamik konfor, uzun mesafelerde bile daha keyifli bir sürüş deneyimi sağlayan dokulu köpük ve koltuğun merkezindeki yüksek yoğunluklu katmanla daha da geliştirildi. Sürücü için gelişmiş destek, yükseklik ve bel ayarı gibi ek özelliklerle duruş konforu da artırıldı. Kademeli Hidrolik Destekli Süspansiyon® sistemi ile birleştirilen bu koltuklar, her yolculuğu gerçek bir kozada rahatlatıcı bir deneyime dönüşerek mutlak konfor sunuyor. Bu teknoloji, yol bozukluklarını emerek uçan halı hissi yaratan Kademeli Hidrolik Burçlar kullanıyor. Geleneksel süspansiyon sistemlerine göre önemli bir ilerleme kaydeden sistem, daha dingin bir sürüş deneyimi sağlıyor ve araç içindeki hayatı kolaylaştırıyor.

En güncel bilgi-eğlence sistemi ile donatıldı

C4 ve C4 X, akışkan, hızlı ve ergonomik ve 3D navigasyona sahip en güncel bilgi-eğlence nesli ile donatılıyor. Son derece sezgisel olan bu arayüz, hafifçe sürücüye dönük 10 inçlik HD dokunmatik ekrana sahip ve widget sistemi sayesinde kullanıcı tarafından tamamen kişiselleştirilebiliyor. Widget'lar, aracın dokunmatik ekranındaki uygulamalara ve içeriğe ulaşmanın hızlı bir yolunu sağlıyor. Arayüz ayrıca, “Hello Citroen” komutuyla etkinleştirilebilen, söylediklerini anlayabilen, soruları yanıtlayan ve sesli komutları yerine getiren, doğal ses tanıma özelliğine de sahip bir dijital asistan da içeriyor. Ayrıca kablosuz akıllı telefon yansıtma işlevi kabindeki kablo karmaşasına da son veriyor. Bu sistem, kablosuz güncelleme yoluyla kolaylıkla güncellenebiliyor. Dijital gösterge paneli, optimum netlik ve sezgisel bilgi gösterimi için tasarlandı. Temel bilgileri gösteren, göz yorgunluğunu azaltan ve güvenliği artıran renkli bir göz hizası ekranı ile tamamlanıyor. Ayrıca direksiyon markanın yeni logosuna ev sahipliği yapıyor.

Gelişmiş Sürüş Destek Sistemleri ile iç huzur

Yeni C4 ve C4 X, yol güvenliğini artırmak üzere sensörler ve kameralar gibi teknolojileri kullanan 20 adede kadar, Aktif Güvenlik Freni, Çarpışma Riski Uyarısı, Otoyol Sürüş Desteği, Dur & Kalk özellikli Adaptif Hız Sabitleme Sistemi dahil Gelişmiş Sürüş Destek Sistemine (ADAS) sahip. Ayrıca yeni C4 ve C4 X; kör nokta izleme, şeritten çıkma uyarısı, kahve molası uyarısı, sürücü dikkat dağınıklığı uyarısı, otomatik uzun far, genişletilmiş hız tabelası tanımlama ve hız önerme gibi işlevler sunuyor.

Ayrıca Renkli Head-up Display Ekran, Arka Tepe Görüş özelliği ile Geri Görüş Kamerası ve Vizyon 360 gibi konfora katkı sağlayan görüş özellikleri yeni modellerde yer alıyor:

İhtiyaca göre uyarlanmış motor seçenekleri

Yeni C4 ve C4 X, Citroen'in enerji geçişinin zorluklarına vermiş olduğu cevabı ortaya koyuyor. Citroen, müşterilerin gereksinimleri doğrultusunda elektrikliye geçişe yardımcı olan verimli elektrikli güç-aktarma sistemleri sağlıyor.

• C4’te verimliliği üst seviyelere taşıyan Hybrid 136 güç seviyesi bulunuyor. Bu teknoloji, yakıt tüketiminde ve karbon emisyonlarında yaklaşık %20 düşüşle çok daha verimli bir sürüş sunuyor. Özellikle kentsel kullanım açısından önemli avantajlar sağlarken, sürüşün %50'sine kadarını tamamen elektrikli modda gerçekleştirebiliyor, karbon ayak izini ve yürütme maliyetleri azaltıyor.
• Ürün gamını 54 kWsa bataryalı, 115 kW gücündeki elektrikli e-C4 ve e-C4 X tamamlayacak. Bu versiyonlar sırasıyla 420 km'ye kadar menzil sunuyor. Yeni e-C4 ve e-C4 X, uzun yollardaki hızlı şarj ihtiyaçlarına 100 kW hızlı şarj cihazı ile cevap veriyor. Böylece 1 dakika şarj ile yaklaşık 10 km menzil elde edilebiliyor ve %80 şarj için 30 dakikadan daha kısa bir süre yetiyor. Bu esneklik, nerede olursa olsun, kullanıcının e-C4 veya e-C4 X ile bir sonraki yolculuğa hazır olmasını sağlıyor.
• Ayrıca Türkiye’de 1,2 PureTech 130 EAT8 turbo benzinli motor da sunulacak. Başarısını kanıtlayan bu versiyon 130 HP güç ve sekiz ileri vitesli tam otomatik şanzıman ile dinamik ve akıcı bir sürüş deneyimi sunuyor.

Citroen
Citroen, 1919 yılından bu yana toplumdaki gelişimlere yanıt vermek için otomobiller, teknolojiler ve ulaşım çözümleri geliştiriyor. İddialı ve yenilikçi bir marka olan Citroen, müşteri deneyiminin merkezine dinginlik ve huzuru yerleştiriyor. Şehir için tasarlanmış bir elektrikli ulaşım aracı olan benzersiz Ami’den çoğu elektrikli veya şarj edilebilir hibrit güç-aktarma sistemlerine sahip sedanlara, SUV’lara ve ticari araçlara kadar geniş bir model yelpazesi sunan Citroen, hizmetleriyle de öncü bir marka olarak bireysel ve profesyonel müşterilerine özen gösteriyor. Citroen, dünya genelinde 6.200 yetkili satıcı ve yetkili servis noktası ile 101 ülkede faaliyet gösteriyor.

Citroen medya web sitesi: https://int-media.citroen.com