Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  Türkiye Hayat Emeklilik, bu yıl 11'ncisi düzenlenen, pazarlama ve iletişim sektörünün en prestijli ödüllerinden biri olarak kabul edilen The ONE Awards Bütünleşik Pazarlama Ödülleri'nde önemli bir başarıya imza attı. Marketing Türkiye ve Akademetre Research and Strategic Planning iş birliğiyle gerçekleştirilen organizasyonda, Türkiye Hayat Emeklilik, Bireysel Emeklilik ve Hayat Sigortaları kategorisinde birinciliği elde ederek itibarını en çok artıran marka oldu.
11 yıldan bu yana düzenli olarak gerçekleştirilen ve halk jürisinin oylarıyla "Yılın İtibarlı Markalarını" ödüllendiren bir organizasyon olan The ONE Awards'ta ödül süreci 12 ilde 1.200 kişiyle yüz yüze gerçekleştirilen "İtibar ve Marka Değer Performans Ölçümü" araştırmasına dayanıyor. Araştırmada genel başarı, marka bilinirliği, güven skoru ve sosyal sorumluluk faaliyetlerinin beğeni skoru gibi 9 ana ve 16 alt kriter doğrultusunda yılın en başarılı markaları ve ajansları belirleniyor.
Türkiye Hayat Emeklilik Kurumsal İletişim ve Marka Yönetimi Direktörü Selda Çamlıbel Özkoyuncu elde edilen bu başarıya ilişkin, "Bu ödül, sigortalılarımızın bize duyduğu güvenin ve markamıza olan bağlılıklarının güçlü bir göstergesi. Aynı zamanda da ekibimizin özverili çalışmalarının bir sonucu. Markamızı bu ödülle taçlandırmaktan dolayı gururluyuz, bizi daha büyük hedefler için de motive ediyor. Şirket olarak, yenilikçi ve ulaşılabilir çözümlerimiz ve müşteri odaklı yaklaşımımızla sektörde öncü olmaya devam ederken, tüketicilerimizin güvenini ve memnuniyetini de en üst düzeyde tutmaya devam edeceğiz" dedi.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye’nin tek uluslararası kırtasiye fuarı olan Uluslararası İstanbul Kırtasiye Ofis Fuarı, Tüyap Fuarcılık Grubu ve Tüm Kırtasiyeciler Derneği (TÜKİD) iş birliğiyle düzenleniyor. Avrupa’nın en büyük kırtasiye fuarı olma özelliğini taşıyan bu prestijli organizasyon, sektör profesyonellerini dört gün boyunca önemli ticari fırsatlarla buluşturacak.

 

Beş Ana Kategoride Geniş Ürün Yelpazesi

Kırtasiye, ofis ve okul malzemeleri alanında en büyük üreticileri bir araya getiren fuarda, kağıt ve kağıt ürünleri, ofis malzemeleri, okul ve kırtasiye ürünleri, hobi ve sanatsal malzemeler ile promosyon ürünleri gibi kategorilerde en yeni ürünler sergilenecek. Festival ve parti süslemeleri, eğitici oyunlar, yayınevleri, paketleme malzemeleri gibi geniş kapsamıyla, hem sektör profesyonelleri hem de yatırımcılar için önemli bir iş platformu sunacak.

 

Kırtasiye Sektöründe Ticaretin Köprüsü: İstanbul

 

Avrupa standartlarında üretim yapan 15 ülkeden 200’ün üzerinde markanın katılacağı fuar, Avrupa, Orta Doğu ve Asya’nın önemli pazarlarından alıcıları bir araya getirerek küresel ticaretin merkezi olmayı sürdürüyor. Ayrıca, Almanya, Fransa, İtalya, Rusya, Hindistan gibi ülkelerin yanı sıra Azerbaycan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Yunanistan başta olmak üzere 80’den fazla ülkeden ziyaretçi ağırlayacak. İstanbul Kırtasiye Ofis Fuarı, uluslararası Ticaret bağlantılarının gelişmesine büyük katkı sağlayarak sektörün küresel pazardaki yerini güçlendirmeye devam ediyor.



Türkiye, jeopolitik konumu, üretim kapasitesi ve inovasyona verdiği önemle kırtasiye sektöründe dünyanın önemli oyuncularından biri haline geliyor. Vize kolaylıkları ve lojistik avantajları sayesinde uluslararası ziyaretçi sayısında büyük bir artış bekleniyor.



Tüyap Fuarlar Yapım A.Ş. Genel Müdürü İlhan Ersözlü, fuarın önemine vurgu yaparak, “2024 yılında 7 bin 231 profesyonel ziyaretçiyi ağırladık. 2025 hedefimiz, 75 ülkeden ve 72 şehirden profesyonelleri buluşturarak sektörde önemli ticari bağlantılara vesile olmak“ dedi.

 

İlham Veren Yenilikler

Fuarda en dikkat çeken bölümlerden biri de hobi ve sanatsal malzemeler olacak. Kaligrafi, boyama ve el sanatları alanında öncü markalar, sanat tutkunlarına ilham verecek yenilikleri sergileyecek. Ofis ve okul için tasarlanan en yeni ürünler de fuarda yerini alacak.

                                          

B2B Görüşmeler ile Yeni Ticari Fırsatlar

Fuarda sadece ürün tanıtımları gerçekleşmekle kalmayacak, aynı zamanda yerel ve uluslararası şirketler arasında B2B görüşmeler ile yeni iş bağlantıları kurulacak.

 

Fuar programı ve önemli detaylar

Fuar, 19-21 Şubat 2025 tarihleri arasında sabah 09:00-19:00, 22 Şubat 2025 tarihinde ise sabah 09:00-18:00 saatleri arasında ziyaret edilebilecek.

 

Sektördeki yenilikleri takip etmek, yeni iş bağlantıları kurmak ve trendleri keşfetmek isteyen herkesi, İstanbul Kırtasiye Ofis Fuarı’na davet ediyoruz!

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  Son yıllarda artış gösteren deprem, sel ve yangın gibi doğal afetler, yapı sektöründe uygun yalıtımın önemini gözler önüne seriyor. Yapılan araştırmalar, doğru yalıtım uygulamalarının binaların bu tür afetlere karşı dayanıklılığını artırdığını ortaya koyuyor. ODE Yalıtım Yönetim Kurulu Üyesi Ozan Turan, yangın yalıtımının topraklarının çok büyük bir bölümü deprem kuşağında yer alan Türkiye için kritik öneme sahip olduğunu söylüyor.
 
Yangın ve dumanın yayılma hızını yavaşlatan yalıtım ürünleri, uygulandıkları her projede hayati derecede önemli bir güvenlik avantajı sağlıyor. Bu ürünler, yangın durumunda dumanın ve ateşin kontrolsüz şekilde yayılmasını önleyerek hem can güvenliğini artırıyor hem de maddi kayıpların azaltılmasına katkıda bulunuyor. Özellikle binalarda, hastanelerde, otellerde, yüksek katlı plazalarda, metrolarda ve kamu binalarında bu tür yalıtım çözümlerinin kullanımı, yoğun insan trafiği nedeniyle daha da kritik hale geliyor.
 
Yangın yalıtımı hayat kurtaran bir önlem
Geçtiğimiz yıllarda Amerika'daki Ulusal Yangından Korunma Derneği tarafından paylaşılan istatistikler, yangın nedeniyle meydana gelen can kayıplarının yüzde 80'inin duman zehirlenmesinden kaynaklandığını gösteriyor. Doğru yalıtım uygulamaları, yangının kontrolsüz şekilde yayılmasını önleyerek güvenli tahliye için hayati bir önem taşıyor. Bu, insanların can güvenliğini sağlarken, maddi kayıpların azaltılmasını da sağlıyor. Yangın yalıtımında kullanılan ürünler, geç tutuşma özelliği sayesinde yangının başlamasını zorlaştırırken, tutuşma durumunda alevin ilerlemesini yavaşlatarak müdahale için kritik zaman kazandırıyor. Ayrıca minimum duman salımı sağlayarak hem bina sakinlerinin güvenli tahliyesine olanak tanıyor hem de dumanın yol açabileceği zararlı etkileri minimuma indiriyor.
 
"Yangın yalıtımı deprem kuşağındaki ülkemiz için kritik öneme sahip"
Yangın yalıtımının topraklarının çok büyük bir bölümü deprem kuşağında yer alan ülkemiz için kritik öneme sahip olduğunu söyleyen ODE Yalıtım Yönetim Kurulu Üyesi Ozan Turan, "Deprem anında bina ayakta kalsa dahi patlayan borular, sızıntı ve kaçaklarla devrilmeler sonucu çıkabilecek yangınlar, en az deprem kadar büyük bir felakete yol açabiliyor. Bu yangınlar konutların yanı sıra sanayi tesisleri için de büyük bir risk teşkil ediyor. Bu nedenle depremde ayakta kalan yapıları yangın riskinden korumak için de yangın yalıtımını öneriyoruz" şeklinde konuşuyor.??

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Geniş marka yelpazesi ve müşteri odaklı hizmet anlayışıyla 7’den 70’e herkesin buluşma noktası olan Marmara Park AVM, dünyaca ünlü Danimarka markası Flying Tiger Copenhagen’i ziyaretçileriyle buluşturuyor.

Eğlenceli, yaratıcı ve ilham verici ürünleriyle dikkat çeken Flying Tiger Copenhagen, Marmara Park AVM’deki yeni mağazasıyla alışveriş keyfini bambaşka bir boyuta taşıyor.

Dünya çapında sevilen markaları ziyaretçileriyle buluşturan Marmara Park AVM, Zemin Katta açılmış olan Flying Tiger Copenhagen markası ile yaratıcı ve uygun fiyatlı ürünleriyle alışveriş deneyimini daha da zenginleştiriyor. Ev dekorasyonundan kırtasiye ürünlerine, mutfak gereçlerinden oyun ve oyuncaklara kadar geniş bir ürün yelpazesi sunan Flying Tiger Copenhagen, alışverişi yalnızca bir ihtiyaç değil, aynı zamanda keyifli bir deneyim haline getiriyor

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Yanındayız Derneği, toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda dünya çapında öncü çalışmalara imza atan Washington D.C. Merkezli kuruluş Equimundo’nun CEO’su ve Başkanı Gary Barker’ı İstanbul’da ağırladı. Soho House'da gerçekleşen bu özel buluşma, profeminizmin küresel boyuttaki etkisini tartışmak ve toplumsal dönüşümü hızlandırmak için farklı alanlardan liderleri bir araya getirdi.

 

Yanındayız Derneği, toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda dünya çapında öncü çalışmalara imza atan Washington D.C. Merkezli kuruluş Equimundo’nun CEO’su ve Başkanı Gary Barker’ı 5 Şubat 2025 tarihinde iş dünyasına özel bir buluşma ile İstanbul’da ağırladı. Açılış konuşmasını gerçekleştiren Yanındayız Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Selen Okay Akçalı, toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesinde erkeklerin sorumluluğunun altını çizerek şunları söyledi: “Yanındayız olarak yedi yıldır Türkiye’de erkekleri ataerkil sistemin karşısında durmaya ve eşitlik için sorumluluk almaya davet ediyoruz. Dünyada bu alanda çalışan az sayıda örgütten biriyiz. Erkeklerin eşitliğe dahil edilmediği bir dönüşüm sürdürülebilir olamaz. Bugün burada iş dünyasından ve sivil toplumdan değerli paydaşlarla bir aradayız çünkü gerçek ve kalıcı bir değişim için birlikte hareket etmemiz şart.”

 

Etkinliğin onur konuğu olan Gary Barker ise erkeklerin toplumsal cinsiyet eşitliği sürecine dahil edilmemesi halinde gerçek bir dönüşümün sağlanamayacağını belirterek, “Genç erkeklerin büyük bir kısmı hala toplumsal cinsiyet eşitliğine mesafeli ve bu durum endişe verici. Kadın hakları mücadelesi yalnızca kadınların değil, hepimizin sorumluluğudur. Erkeklerin dönüşüm sürecine aktif olarak katılması için eğitimden iş hayatına kadar her alanda yenilikçi yaklaşımlar geliştirmeliyiz” dedi.

 

Barker, geleneksel erkeklik algılarının erkeklerin ruh sağlığı, kariyer başarısı ve aile içi ilişkileri üzerinde de olumsuz etkileri olduğunu vurgulayarak, “Yeni bir erkeklik anlayışı inşa etmeliyiz. Erkekler yalnızca güçlü ve başarılı olmak zorunda değildir, aynı zamanda eşitlikçi, bakım veren ve duygusal bağ kuran bireyler de olabilirler” diye ekledi.

 

Profeminizmin Türkiye’de ve dünyada nasıl daha da güçlenebileceği, erkeklerin bu harekete nasıl daha etkin dahil edilebileceği ve toplumsal değişimi hızlandırmak için hangi stratejilerin benimsenmesi gerektiğine dair önemli görüşlerin paylaşıldığı bu özel buluşma, toplumsal cinsiyet eşitliğini destekleyen kurumlara ilham kaynağı olurken, kadın hakları hareketinin daha geniş kitlelere ulaşması ve farkındalığın artması açısından önemli bir başlangıç oldu.

 

Gary Barker’ın konuşmasına linkten ulaşabilirsiniz:

https://vimeo.com/1054326383?share=copy

 

İlgili fotoğraf ve görsel malzemelere linklerden ulaşabilirsiniz:

https://yanindayiz.dphoto.com/album/fytb6p

https://yanindayiz.dphoto.com/album/xh386m



Gary Barker Hakkında:

Gary Barker,PhD, President and CEO of Equimundo

Dr. Gary Barker, otuz yıldır erkekleri ve erkek çocuklarını toplumsal cinsiyet eşitliği, toplumsal cinsiyet adaleti ve olumlu erkeklik yaklaşımlarına dahil etme konusunda küresel bir ses olmuştur. Equimundo: Erkeklikler ve Sosyal Adalet Merkezi’nin CEO’su ve kurucu ortağıdır ve toplumsal cinsiyet eşitliğinde erkeklerin müttefikliği konusunda uluslararası aktivizme önemli katkılar sunmaktadır. Kendisinin aynı zamanda, erkeklerin bakım sorumluluklarını üstlenmelerini teşvik eden ve 50'den fazla ülkede yürütülen küresel bir kampanya olan MenCare’in ve 700’den fazla sivil toplum kuruluşunun bir araya geldiği küresel ağ MenEngage’in kurucu ortaklarından olduğunu belirtmek gerekir. Ayrıca, erkeklerin şiddet, babalık ve toplumsal cinsiyet eşitliğine dair tutum ve davranışlarını inceleyen Uluslararası Erkekler ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Araştırması (IMAGES)’nin ortak yaratıcısıdır. Birleşmiş Milletler, Dünya Bankası, ulusal hükümetler, uluslararası vakıflar ve şirketlere, erkeklerin ve erkek çocuklarının toplumsal cinsiyet eşitliğini destekleme süreçlerine nasıl dahil edilebileceğine dair stratejik danışmanlık vermektedir. 2017 yılında, Apolitical tarafından dünya çapında toplumsal cinsiyet politikası alanında en etkili 20 liderden biri olarak seçilmiştir.

 

Equimundo: Center for Masculinities and Social Justice (Equimundo: Erkeklikler ve Sosyal Adalet Merkezi) Hakkında

Equimundo: Erkeklikler ve Sosyal Adalet Merkezi, Brezilya'daki Instituto Promundo’dan doğan Promundo-US’un bir sonraki evresidir. Brezilya ve Latin Amerika'da erkekleri ve erkek çocuklarını toplumsal cinsiyet eşitliğine dahil etmeye yönelik araştırma, uygulama temelli bilgi ve topluluk odaklı çalışmalar üzerine inşa edilen Instituto Promundo’nun mirasını devralarak, Promundo-US, Latin Amerika'nın ötesinde ve ABD’de küresel ortaklıklar kurmak amacıyla 2011 yılında bağımsız bir tüzel kişilik olarak kurulmuştur. On yıl boyunca Promundo-US olarak faaliyet gösterdikten sonra, erkeklikler ve sosyal adalet konusundaki kesişimsel yaklaşımımızı bir üst seviyeye taşımak için misyonumuzu yeniden teyit ediyoruz. Erkeklikler üzerine odaklanmamızın her zaman sosyal adalet çerçevesi içinde yer aldığını açıkça belirtmek ve bu mesajı daha geniş bir paydaş kitlesine iletmek için ismimizi değiştirdik. Önceki ismimiz olan “Promundo” “dünya için” anlamına geliyordu. Yeni ismimiz ise dünyada eşitlik ve adalet için acil bir çağrıyı simgeliyor. Toplumsal ve cinsiyet adaleti misyonumuzun net, erişilebilir ve görünür olmasını, bu misyonun ismimizde ve tüm çalışmalarımızda açıkça tanımlanmasını istiyoruz-hem ABD'de genişleyen çalışmalarımızda hem de uluslararası ortaklıklarımızda. Bu tarih ve birikimden yola çıkarak, araştırmalarımızın yeni bir aşamasına giriyoruz ve yeni alanlarda ortaklıklar kurmaya devam ediyoruz.

 

Daha fazla bilgi için: Equimundo Resmi Web Sitesi: https://www.equimundo.org/

  

Selen Okay Akçalı Hakkında

Selen Okay Akçalı, Yanındayız Derneği Yönetim Kurulu Başkanı

Selen Okay Akçalı, toplumsal cinsiyet eşitliği alanında çalışan bir sivil toplum gönüllüsü ve teknoloji girişimcisidir. Türkiye’de erkeklerin toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesine dahil olmasını sağlayan ilk ve tek kuruluş olan Yanındayız Derneği’nin Yönetim Kurulu Başkanıdır. Endüstri Mühendisi olan Akçalı, kariyerini telekomünikasyon ve perakende sektörlerinde sürdürmüş, pazarlama, satış ve ticari pazarlama alanlarında uzmanlaşmıştır. 12 yıl özel sektörde çalıştıktan sonra, iş dünyasında toplumsal cinsiyet eşitliği konusuna giderek daha fazla ilgi duymuş ve modern iş yaşamında kadınların rolü üzerine araştırmalar yapmaya başlamıştır. Kadın hakları konusundaki tutkusuyla, Yönetim Kurullarında Kadın İnisiyatifi’ni bir derneğe dönüştürme sürecinde rol oynamıştır. Yönetim Kurulunda Kadın Derneği’nin kurucu yönetim kurulu üyelerinden biri olmuş ve derneğin Genel Sekreterliği ve İcra Direktörlüğü görevlerini üstlenmiştir. Bu süreçte, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından desteklenen AB projesini yönetmiştir. Türkiye’deki önde gelen kadın güçlendirme organizasyonlarındaki gönüllü çalışmalarını sürdürürken, pro-feminizm hareketi ve erkeklik çalışmaları alanına ilgi duymaya başlamıştır. 2023 yılının başında, erkeklerin toplumsal cinsiyet eşitliği için harekete geçmesini sağlayan Yanındayız Derneği’nin Yönetim Kurulu Başkanı olarak göreve başlamıştır. 2023 yılında Vital Voices Global Partnership bursiyeri olarak VV Visionaries programını tamamlamış, aynı yıl Brüksel merkezli ecoDa Avrupa Yönetim Kurulu Diploması Programı’ndan mezun olmuştur. 2024 yılında ise ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından düzenlenen IVLP (Uluslararası Ziyaretçi Liderlik Programı) programını tamamlamıştır. Kadın hakları ve toplumsal cinsiyet eşitliği alanındaki çalışmalarının yanı sıra, Türkiye’de genç istihdamını artırmayı amaçlayan esnek insan kaynakları girişimi Agenti’nin kurucu ortağıdır. Ayrıca KalDer (Türkiye Kalite Derneği) ve SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği’nin Yönetim Kurulu Üyesidir ve IWF Türkiye ile ARYA Kadın Yatırım Platformu’nun aktif bir üyesidir. Evli ve 12 ve 7 yaşlarında iki kız çocuğu annesidir.

 

Yanındayız Derneği Hakkında:

Yanındayız, eşitsizliğe yol açan ataerkillik ile mücadelede ağırlıklı erkeklerle birlikte yol alan, erkeklerin toplumsal cinsiyet eşitliği savunuculuğu yaptıkları, bu konuda birbirlerini etkiledikleri ve zihin dönüşümünü tetikledikleri, kadınlarla birlikte çalıştıkları, pro-feminist hareketi sahiplenmiş bir hak savunuculuğu derneğidir. Türkiye’deki ilk, dünyadaki sayılı sivil toplum kuruluşlarındandır. Toplumsal cinsiyet eşitsizliğine ve cinsiyete dayalı ayırımcılığa neden olan her türlü engel ve önyargı ile mücadeleye erkeklerin daha çok ve aktif katılımı yoluyla sağlanacak farkındalık ile yasalarda, kurumlarda ve toplum hayatında gereken dönüşüme katkıda bulunmayı hedeflemektedir. Yanındayız, erkekleri hedef alarak, erkeklerle birlikte; başta kadına yönelik şiddetin sonlandırılması olmak üzere, eğitim, sağlık, çalışma hayatı, ev emeğinde ortaklık gibi hayatın tüm alanlarında fırsat eşitliğinin sağlanması konusunda farkındalığı artırmaya yönelik iletişim, eğitim ve savunuculuk projeleri yürütmektedir. Alanında öncü, ilham veren erkeklerin kurucusu olduğu Yanındayız Derneği, etkin bir Yönetim Kuruluna, çalışma gruplarına ve fikir önderi kadınlardan oluşan Danışma Kuruluna sahiptir.

Yanındayız Derneği’ni https://www.yanindayiz.org/ adresinden ve sosyal medya hesaplarından takip edebilirsiniz:

Twitter @yanindayizder

İnstagram @yanindayizdernegi

Youtube Yanındayız Derneği

Linkedin https://www.linkedin.com/company/yanindayiz-dernegi/

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  Türkiye’nin iyileştiren gücü Abdi İbrahim, sürdürülebilirlik stratejisiyle 2024 Karbon Saydamlık Projesi (CDP) İklim Değişikliği Programı’nda etkin varlık göstermeye devam ediyor. İş yapış modellerinde çevresel etkiyi gözeten Abdi İbrahim, İklim Değişikliği Programı’ndaki notunu bu yıl da A’da tutmayı başararak Global İklim Liderleri arasında yer aldı. Abdi İbrahim, bu başarısının yanı sıra Su Güvenliği Programı’nda puanını A-‘ye yükseltti. Abdi İbrahim İnsan Kaynakları, Kurumsal İletişim ve Sürdürülebilirlik Grup Başkanı Dr. M. Oğuzcan Bülbül; “Sürdürülebilirlik alanında istikrarlı bir şekilde yürüttüğümüz çalışmalarla programın en prestijli ve en yüksek derecesini alan şirketler arasında olmaktan gururluyuz” dedi.
 
113 yıldır iyileştirme tutkusuyla hareket eden Abdi İbrahim, sürdürülebilirlik stratejisi kapsamında, 2030 yılına kadar karbon-nötr bir şirket olma ve 2050 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşma hedefiyle kararlılıkla çalışıyor. 2023 yılında CDP İklim Değişikliği Programı'nda A Listesi'ne giren ilk ve tek Türk ilaç şirketi olarak uluslararası alanda varlığını hissettiren şirket, 2024 yılında da kararlılıkla yürüttüğü çalışmaların meyvelerini alarak Karbon Saydamlık Projesi’nde İklim A Listesi’ne ikinci kez girmeyi ve Su Güvenliği Programı’nda A- notu almayı başardı. Böylece şirket sürdürülebilirlik alanındaki çalışmalarını taçlandırdı.
 
 
Çevresel sürdürülebilirliği sağlayarak ekosistemin geleceğini iyileştirmeyi hedefliyoruz
 
Abdi İbrahim’in Karbon Saydamlık Projesi’ndeki başarısı hakkında değerlendirmede bulunan İnsan Kaynakları, Kurumsal İletişim ve Sürdürülebilirlik Grup Başkanı Dr. M. Oğuzcan Bülbül; “İlaç sektöründe 23 yıldır kesintisiz lideriz. Yurt içindeki liderliğimizin yanı sıra küresel hedeflerimiz doğrultusunda da önemli ilerlemeler kaydediyoruz. Biz, daha sürdürülebilir bir dünyanın inşasına katkıda bulunmayı hem işimiz hem yaşamın bütünü için bir fırsat olarak değerlendiriyoruz. İmzacısı olduğumuz inisiyatifler, ulusal ve uluslararası düzlemde verdiğimiz taahhütler ile sektörümüze ve iş dünyasına ilham verecek adımlar atmak için çalışıyoruz. Tüm iş yapış modellerimizde çevresel sürdürülebilirliği sağlayarak ekosistemin geleceğini iyileştirmeyi hedefliyoruz. Doğal kaynakları verimli kullanarak kaynak tüketimimizi en aza indirmeye odaklanıyoruz. İlklerin şirketi Abdi İbrahim olarak; geçen sene İklim A Listesi’ne giren ilk ve tek Türk ilaç şirketi olduk ve bu yıl da ikinci kez aynı listedeyiz. Titizlikle yürüttüğümüz sürdürülebilirlik faaliyetlerimizin sonucunda bu yıl Su Güvenliği Programında ise A- puan aldık. Bu önemli başarıyı elde eden şirketler arasında olmaktan son derece gururlu ve mutluyuz” dedi.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Shell, bir ilke imza atarak Türkiye’de geliştirip yine dünyada ilk kez Türkiye’de 1996 yılında devreye aldığı Taşıt Tanıma Sistemi (TTS) ile filo yönetimini her zamankinden daha kolay ve verimli hale getiriyor.

Yaklaşık 30 yıllık TTS tecrübesiyle Shell, akaryakıt alım süreçlerini hızlandırırken, filo yöneticilerine yakıt tüketimini kontrol etme, maliyetleri düşürme ve operasyonel verimliliği artırma gibi önemli avantajlar sunuyor.

TTS sayesinde filo sürücüleri, Shell istasyonlarına misafir olarak yakıt alımı için bekleme sürelerini minimize ederken, Shell Select marketlerdeki temazssız tuvaletlerde ihtiyaçlarını hijyen içinde karşılayabiliyorlar.

Ayrıca deli2go’nun lezzetli ve çeşitli ürünleriyle keyifli bir mola verebiliyor ve araç bakım hizmetlerinden hızlıca faydalanabiliyorlar. Bu da filo çalışanlarının memnuniyetini artırarak daha verimli bir çalışma ortamı sunuyor.

 

TTS, filo yöneticilerine benzersiz avantajlar sunuyor

Shell TTS, gelişmiş online platformuyla filo yöneticilerine yakıt tüketimini kontrol altına almada önemli bir güç sağlıyor. Bu sistem sayesinde filo yöneticileri, araç ve filo bazında detaylı yakıt tüketim raporlarını inceleyerek performans analizi yapabiliyor ve maliyetlerini optimize edebiliyor.

Ayrıca, Shell TTS portalı üzerinden 7/24 araçlarını takip etmeleri, limit belirlemeleri ve yakıt alımını anlık olarak kontrol etmeleri de mümkün oluyor. Ay içerisinde düzenlenen toplu faturalar sayesinde muhasebe süreçleri de sadeleştirilerek zaman tasarrufu sağlanıyor.

Tüm bu özellikler, filo yöneticilerinin operasyonel verimliliği artırmalarına ve iş süreçlerini kolaylaştırmalarına yardımcı oluyor.

 

“Çalışan memnuniyetinde ve verimlilikte artış sağlıyoruz”

Shell & Turcas CEO'su Emre Turanlı, Shell TTS ve sundukları diğer hizmetlerin yarattığı sinerjiyi şu sözlerle ifade ediyor:

“Shell olarak, sadece akaryakıt sağlayan bir şirket olmanın ötesine geçmeyi başardığımıza inanıyorum. Taşıt Tanıma Sistemimiz ve istasyonlarımızda sunduğumuz market, yiyecek-içecek ve araç bakım hizmetleri ile filo yöneticilerine ve sürücülere bütüncül bir deneyim sunuyoruz.

TTS sayesinde filo yöneticileri, yakıt tüketimini daha etkin bir şekilde yönetebilme, maliyetlerini düşürme ve operasyonel verimliliklerini artırma imkanlarına kavuşurken; sürücülerimiz ise zamandan tasarruf ederek aynı zamanda ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri ve keyifli bir mola verebilecekleri bir ortama kavuşuyorlar. Bu da çalışan memnuniyetini ve verimliliğini artırıyor.”

 

Shell, Araçtan İnmeye Gerek Olmasa da İnmek için Hep İyi Bir Sebep Sunuyor “

Öte yandan Shell, filo çözümlerinin ve sunduğu hizmetlerin avantajlarını “İnsanların Shell’i" iletişim stratejisiyle yine dikkat çekici bir şekilde vurguluyor.

Farklı beklentilerle istasyona gelen insanların ihtiyaçlarına sunduğu çözümlere odaklanmaya devam eden markanın yeni reklam kampanyası, Taşıt Tanıma Sistemi’nin sağladığı “araçtan inmeden ödeme” kolaylığını mizahi bir dille ele alırken, Shell Select ve deli2go gibi hizmetlerle “inmek için iyi bir sebep” yarattığının altını çiziyor.

Engin Akyürek'in rol aldığı filmde, TTS ile hızlı ve pratik bir şekilde yakıt alan bir sürücü, aynı zamanda kahvesinden de vazgeçmek istemiyor ve Shell Select'ten kahve almak için kendini ilginç bir mücadelenin içinde buluyor.

“İşi için yolda olan, buraya gelince inmek için hep iyi bir sebep bulan insanların Shell’i. Hep ileride.” sözleriyle, Shell’in sadece bir akaryakıt istasyonu olmanın ötesinde, işi için yolda olan insanların da tüm ihtiyaçlarına cevap veren bir mola noktası olduğu vurgulanıyor. İşte tam da bu farklı ihtiyaçları ve çözümleri göstermek ve bireysel hikayelerimizin aslında ne kadar kapsayıcı olduğunu görmek, İnsanların Shell’i platformunun gerçek gücünü de ortaya koyuyor.

 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  
Üçay Mühendislik İcra Kurulu Başkanı ve CEO'su Turan Şakacı, son iki buçuk yılda güneş enerjisi kurulu gücünü yüzde 102 artıran Türkiye'nin henüz daha yolun başında olduğunu açıkladı.
Türkiye'nin enerji ithalatının hâlâ toplam cari açığının 1,5 katına eşdeğer durumda olduğunu söyleyen Turan Şakacı, Türkiye'deki güneş enerjisi potansiyeline dikkat çekti:
"Türkiye'nin 2024 sonu itibarıyla 19,6 GW olan kurulu gücünü, yapıların çatılarına kurulacak güneş enerjisi santralleri ile 10 kat artırarak, toplam elektrik tüketiminin yüzde 45'ini güneşten karşılayabiliriz."
Güneş enerjisi,Türkiye'nin dış ticaret açığına çözüm üretmeye ve iklim değişikliği hedeflerine ulaşmasına katkı sağlamaya devam ediyor. Londra merkezli uluslararası enerji düşünce kuruluşu EMBER'in yayımladığı rapora göre, Türkiye'nin güneş enerjisi kurulu gücü 2024 yılının Ağustos ayında 18 bin MW seviyesini geçerek, 2025 yıl sonu için hedeflenen güneş enerjisi kapasitesini şimdiden aştı.
Güneş enerjisinin çevresel sürdürülebilirlik ve ekonomik açıdan yarattığı faydaya dikkat çeken Üçay Mühendislik İcra Kurulu Başkanı ve CEO'su Turan Şakacı, Türkiye'nin henüz daha yolun başında olduğunu belirtti:
"Son iki yılda 5,4 milyar dolarlık doğalgaz ithalatı önlendi"
"Türkiye, güneş enerjisi kurulu gücünü son iki buçuk yılda yüzde 102 artırdı. Bu kapasite artışı ile iki yılda 5,4 milyar dolarlık doğalgaz ithalatı önlendi. Ancak, Paris Anlaşması'na taraf bir ülke olarak, 2050'de sıfır emisyon hedefimize ulaşabilmemiz ve dış ticaret açığına çözüm üretebilmemiz için kurulu gücümüzü daha fazla artırmamız gerekiyor. Çünkü Türkiye'nin enerji ithalatı hâlâ toplam cari açığının 1,5 katına eşdeğer durumda. Türkiye, en fazla emisyona neden olan ülkeler arasında ise 15'inci sırada yer alıyor. Bu olumsuz tabloyu iyileştirebilmemiz için güneş enerjisi yatırımlarına hız vermemiz ve böylece hem çevresel sürdürülebilirlik hedeflerimizi desteklememiz hem de enerji ithalatını düşürerek ülke refahına katkı sağlamamız gerekiyor."
Türkiye'nin jeopolitik konumu sayesinde önemli bir güneş enerjisi potansiyeline sahip olduğunu ifade eden Turan Şakacı, şunları söyledi:
Türkiye'nin kurulu gücü 10 kat artırılabilir
"Türkiye'nin 2024 sonu itibarıyla 19,6 GW olan kurulu gücünü, yapıların çatılarına kurulacak güneş enerjisi santralleri ile 10 kat artırarak, toplam elektrik tüketiminin yüzde 45'ini güneşten karşılayabiliriz. Aynı zamanda mevcut potansiyeli değerlendirerek Türkiye'yi enerji konusunda bölgesel güç konumuna da taşıyabiliriz.
Biz Üçay Mühendislik olarak, anahtar teslim arazi ve çatı GES projelerimiz ile ülkemizin fosil yakıtlara olan bağımlılığını azaltmaya, başta sanayi sektörü olmak üzere birçok sektörün yeşil dönüşüm hedeflerini desteklemeye ve aynı zamanda ekonomik fayda yaratmaya devam ediyoruz. Ayrıca, 2025 yılında hizmet kapsamımızı genişleterek, endüstriyel tesislerin yanı sıra yeni inşa edilen birçok ticari binaya ve meskene de anahtar teslim GES kurulumu gerçekleştirmeye başladık" dedi.