Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği'nin (ÇEDBİK) yeni yönetimi belli oldu. 2021 yılından bu yana ÇEDBİK Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı görevini sürdüren Dr. Emre Ilıcalı, ÇEDBİK Yönetim Kurulu Başkanı oldu. Sektörün önemli isimlerinin görev aldığı yeni yönetim, sürdürülebilir yapılaşmayı geniş kitlelere yaymak için çalışmalarına devam edecek.
Yapı sektörünün sürdürülebilir ilkeler ışığında gelişmesine ve pazarın dönüşümüne öncülük etmek vizyonuyla hizmet veren Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği'nin (ÇEDBİK) yeni yönetimi belli oldu. 2021 yılından bu yana ÇEDBİK Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı görevini sürdüren Dr. Emre Ilıcalı, ÇEDBİK Yönetim Kurulu Başkanı oldu. Yeni yönetim, tüm paydaşlarıyla birlikte daha yeşil, daha dirençli ve daha yaşanabilir şehirler için güçlü adımlar atmaya devam edeceğini duyurdu.
"Sürdürülebilir Yapılaşma İçin Daha Güçlü Bir Adım Atıyoruz"
Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği (ÇEDBİK) yeni dönem başkanlık görevi dolayısıyla büyük bir onur ve sorumluluk duyduğunu belirten Dr. Emre Ilıcalı, "Derneğimizin bugüne kadar attığı öncü adımların üzerine koyarak, sürdürülebilir ve çevre dostu yapılaşma anlayışını daha geniş kitlelere yaymayı hedefliyoruz" dedi. Ilıcalı, yeni dönemdeki öncelikli hedefleri arasında; kamu ve özel sektör iş birliğini daha da güçlendirmek, yeşil bina sertifikasyon süreçlerini sadeleştirmek ve erişilebilirliğini artırmanın yer aldığını söyledi. Aynı zamanda, iklim değişikliğiyle mücadele kapsamında enerji verimliliğini arttıran, karbon ayak izini azaltan uygulamaların yaygınlaştırılmasına yönelik farkındalık kampanyaları da yürüteceklerini vurgulayan Ilıcalı, yeni dönem projelerine ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı:
"Üyelerimizin birikimleriyle eğitim ve müşavirlik çalışmalarımızı da artırarak sektörde bilgiye dayalı dönüşümü destekleyeceğiz. Üniversiteler ve STK'larla iş birliği içerisinde genç profesyonellerin bu alanda uzmanlaşmasını teşvik edecek projeler geliştireceğiz. Kısacası, Türkiye'de sürdürülebilir yapılaşma kültürünü sadece teknik bir gereklilik değil, toplumsal bir dönüşüm aracı olarak ele alıyoruz. Bu vizyonla, tüm paydaşlarımızla birlikte daha yeşil, daha dirençli ve daha yaşanabilir şehirler için çalışmaya devam edeceğiz."
İki yıl Başkanlık yaptıktan sonra görevi Dr. Emre Ilıcalı'ya devreden Mehmet Sami Kılıç: "Globalde ve ülkemizde büyüme trendindeki sürdürülebilirlik sektörünün önümüze daha fazla fırsat sunması bizleri ümitlendirmenin yanı sıra heyecanlandırıyor. Türkiye'nin sürdürülebilirlik stratejisini kararlılıkla destekleyen ÇEDBİK'in, dünya genelindeki Yeşil Bina Konseyleri ile kurduğu iş birlikleri, ülkemizin bu konudaki hedefleri için fayda sağlamaya devam edecektir. Dr. Emre Ilıcalı'nın liderliğinde faaliyetlerine devam edecek yeni yönetim ile derneğimiz, ülkemizin 2053 sıfır karbon hedeflerine ulaşması için önemli bir destek olmaya devam edecek."
ÇEDBİK Yeni Dönem Yönetim Kurulu Belirlendi
Sürdürülebilir yapılı çevre vizyonuyla Türkiye'de yeşil dönüşümün öncülerinden olan ÇEDBİK (Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği), yeni dönem yönetim kadrosunu belirledi. 2025-2026 döneminde görev yapacak yeni yönetim kurulu, sektörün farklı alanlarından gelen deneyimli isimleri bir araya getiriyor.
Yeni dönemde Başkanlık görevini Altensis'ten Dr. Emre Ilıcalı üstlenirken, Başkan Vekili olarak Turner International'dan Mehmet Sami Kılıç görev yapacak. Başkan Yardımcısı ve Sayman olarak Mimta Eco Yapı'dan Can Arda Moltay, Yönetim Kurulu Sekreteri olarak ise Arup Mühendislik'ten M. Şeref Sarıöz yer alıyor.
Yönetim Kurulu Üyeleri arasında HPP Architects'ten Buğrahan Şirin, Özgüven Mimarlık'tan Zeynep Savcı Özgüven, İltay Mimarlık'tan Ebru Ünver Karaer, ee-İstanbul'dan Bora Yücel ve TÜV SÜD Türkiye'den T. Erhan Kurucu bulunuyor.
Yeni dönemin Denetim Kurulu Üyeleri ise İZODER'den Ertuğrul Şen, THBB'den Koray Saçlıtüre ve DBS'den Muzaffer Emiroğlu olarak belirlendi.
ÇEDBİK, yeni yönetim kadrosuyla birlikte sürdürülebilirlik odaklı çalışmalarını daha da ileriye taşımayı ve Türkiye'de yeşil bina bilincini güçlendirmeyi hedefliyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye'nin dijital reklamcılık dünyasında köklü bir yere sahip olan MIXX Awards'a damga vuranlar, dün gece Mandarin Otel'de düzenlenen görkemli bir törenle ödüllerini aldı.
İnteraktif Reklamcılık Derneği (IAB) tarafından bu yıl 15.'si düzenlenen MIXX Awards Türkiye Ödül Töreni, sektörün önde gelen reklamverenlerini, reklam, medya ve influencer pazarlaması ajanslarını, yayıncı kuruluşları, reklam satış ağlarını ve reklam teknolojileri firmalarını bir araya getirdi.
Sunuculuğunu Dr. Öğretim Üyesi Ada Beyza Toksoy ve Ork Digital Kurucusu Orkun Işıtmak'ın yaptığı ödül töreninde; 45 kategoride yapılan 426 kampanya ile yapılan 764 başvuru arasından, geçtiğimiz yılın dijital pazarlama ve reklamcılık alanında yapılan en yaratıcı ve başarılı çalışmaları ödüllendirildi. 45 kategoriye ek olarak Genç MIXX, sahibinden.com Özel Ödülü ve Yılın En İyisi ödülleriyle birlikte toplam 269 ödül sahiplerini buldu.
IAB Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Cüneyt Devrim: "Bu yıl 15. yılını kutladığımız MIXX Awards Türkiye, dijital pazarlama sektörünün gelişimine ışık tutan en önemli platformlardan biri olmaya devam ediyor. Her yıl olduğu gibi, bu yıl da birbirinden değerli projeleri ödüllendirmekten gurur duyuyoruz. Ancak bu tören, sadece geçmiş başarıları kutlamakla kalmıyor, aynı zamanda geleceğe de ışık tutuyor.
Dijital dünya, hiç olmadığı kadar hızlı bir değişim ve dönüşüm içinde. Yapay zeka, artırılmış gerçeklik, sanal gerçeklik, Web 3.0 ve daha pek çok yenilik, pazarlama ve reklamcılık alanında yeni ufuklar açıyor. Bizler, IAB Türkiye olarak, bu değişime öncülük etmeyi, sektörümüzü geleceğe hazırlamayı ve dijitalin gücünü en iyi şekilde kullanarak markalarımızın ve tüketicilerimizin hayatına değer katmayı hedefliyoruz.
Dijitalin gücünü en iyi şekilde kullanan, yaratıcılık ve inovasyonla fark yaratan tüm katılanları ve kazananları bir kez daha yürekten tebrik ediyorum. Bu başarılar, sektörümüzün geleceği için umut verici bir tablo çiziyor. Hep birlikte, dijitalin sonsuz potansiyelini keşfetmeye ve geleceği şekillendirmeye devam edeceğiz." dedi.
15. MIXX Awards Türkiye "Yılın En İyisi Ödülü" kazananı, Türk Hava Yolları Fly By Sign kampanyasıyla Türk Hava Yolları, OMD ve ZZG Tech oldu.
İlk kez geçen sene açılan Genç MIXX kategorisinde bu yıl Türkiye Otistiklere Destek ve Eğitim Vakfı (TODEV) 'nın verdiği brief üzerine üniversite öğrencileri ve yeni mezunları çalışmalarını hazırladılar. MIXX Awards Türkiye Jürisi tarafından yapılan değerlendirme sonrasında; Elif Öztürk, Eylül Polat, Serpil Yıldız ve Baran Saltaş Altın MIXX, Alişan Etli, Tuğrulbey Koç ve Sude Taşpınar Gümüş MIXX, Huri Ebru Kılıç ise Bronz MIXX ödüllerinin sahibi oldu.
MIXX Awards Türkiye'de sahibinden.com Platin Sponsor, Sözcü.com.tr Lider Sponsor, Arçelik Teknoloji Sponsoru, TVekstra İnovasyon Sponsoru, Eti Mutluluk Sponsoru, Sanipak Temiz ve Sağlıklı Yaşam Sponsoru olarak destek verdiler. KızlarSoruyor, Mediazone, Nabulu ve Tooplay'in Kategori Sponsorları arasında yer aldığı yarışmaya; Admatic, Bayer, Boosmart, Demirören Medya, Forward, Genart by Aleph, GroupM, Havas, Humble, Hype, Neodigital, Nkolay, NTV, Portuma, Superfresh, TikTok ve Unilever Protokol Sponsorları arasında yer aldı. Yarışmanın bu yılki tanıtım çalışmaları da Karbonat tarafından hazırlanırken Karnaval, Ödül Töreni'ne Dijital Ses Partneri olarak katkı sağladı.
15. MIXX Awards Türkiye Kazananlar Listesi'ne www.mixxawards-tr.org adresinden ulaşabilirsiniz.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Alanında lider teknolojileriyle iş ortaklarının iletişim (çağrı) merkezlerini dünya standartlarının üzerine taşımak için çalışmalar yürüten Procat Sales, küresel pazarda büyüme stratejilerine odaklanıyor. Procat bünyesinde faaliyet gösteren şirketin yeni pazarlara açılma stratejisinin temelinde ise 16 farklı dilde sunduğu hizmet kapasitesi, güçlü operasyonel yapısı ve teknolojiye entegre yaklaşımı yatıyor. Önümüzdeki 5 yılda Avrupa ve Orta Doğu'da 10'dan fazla ülkede operasyonel varlık göstermeye odaklandıklarını söyleyen Procat Sales CEO'su Emre Erkan, "Bu süreçte müşteri sayımızı katlamayı hedefliyoruz. Hizmet verdiğimiz dil sayısını da 20'ye çıkartarak insan-teknoloji sinerjisini odağına alan sürdürülebilir bir büyüme stratejisi izlemeyi amaçlıyoruz" dedi.
Değişime kayıtsız kalmanın şirketlerin varlığını tehlikeye düşürdüğü günümüzde, organizasyonların güçlü kasları arasında esneklik, müşteri beklentilerini doğru okuma ve değişime ayak uydurmaya odaklanma yer alıyor. Tam da bu noktada Procat'in satış ve iş geliştirme süreçlerini yöneten şirketi Procat Sales, Türkiye pazarında elde ettiği konumunu sağlamlaştırırken, uluslararası ölçekte sürdürülebilir bir başarıya imza atmak üzere rotasını Avrupa ve Orta Doğu'ya çeviriyor.
Hizmet verdiği dil sayısını 16'dan 20'e yükseltmeyi hedefliyor
Uluslarası arenadaki büyüme stratejilerinin temelinde yer alan noktaları değerlendiren Procat Sales CEO'su Emre Erkan,"Çağrı merkezi operasyonlarında teknoloji ile insan temasını en doğru noktada buluşturan yaklaşımımız ışığında hem yurtiçi hem de yurtdışında pazarın nabzını yakından tutuyoruz. Elbette her yeni pazar kendi içinde dinamiklerini ve zorluklarını barındırıyor. Procat Sales olarak bu süreçte karşılaşabileceğimiz en önemli zorluklar arasında kültürel farklar, yasal regülasyonlar ve yerleşik rakiplerle rekabet yer alıyor. Ancak bu engelleri aşmak için detaylı bir lokal analiz süreci yürütüyoruz. Her pazarda yerel iş ortaklarıyla kurduğumuz iş birlikleri sayesinde uyum sürecini hızlandırarak o pazarın ihtiyaçlarına özel çözümler geliştirme avantajı elde ediyoruz. Diğer yandan küresel ölçekte büyüme yolculuğumuzda teknolojik vizyonumuz belirleyici bir rol üstleniyor. Yapay zekâ destekli otomasyon sistemleriyle müşteri ihtiyaçlarını daha oluşmadan öngörebiliyor; böylece hız ve doğruluğun yanında kişiselleştirilmiş deneyimler de sunabiliyoruz. Bu da yeni pazarlarda oyunun kurallarını değiştiren bir etki yaratıyor. Şirket olarak benimsediğimiz bu yaklaşımımızla, önümüzdeki beş yıllık dönemde 10'dan fazla ülkede aktif operasyon yürütmeyi, uluslararası müşteri sayımızı üç katına çıkarmayı ve hizmet verdiğimiz dil sayısını 16'dan 20'nin üzerine taşımayı hedefliyoruz. Avrupa ve Orta Doğu'nun önde gelen çok dilli çözüm sağlayıcılarından biri olma vizyonumuz doğrultusunda hem insan kaynağına hem de teknolojiye olan yatırımlarımıza hız kesmeden devam edeceğiz" diye konuştu.
"Hizmet kalitemiz klasik çağrı merkezi anlayışının çok ötesinde"
Çağrı merkezi sektörünün artık yalnızca telefonla destek sunulan bir yapı olmaktan çıktığını vurgulayan Emre Erkan, "Sektörümüzde artık çok kanallı, anlık, kişiselleştirilmiş ve veri odaklı müşteri deneyimleri ön plana çıkıyor. Özellikle pandemi sonrasında bu dönüşüm ciddi şekilde hız kazandı. Pandeminin tetiklediği bu değişim çağrı merkezlerinin yalnızca sorun çözen birimler olmaktan çıkıp stratejik birer müşteri deneyimi merkezine dönüşmesini beraberinde getirdi. Bu değişim sürecinde Procat Sales olarak yapay zekâ ile desteklenen otomasyon sistemlerimiz sayesinde müşteri ihtiyaçlarını daha oluşmadan öngördük. Sektörün ihtiyaçlarının ötesine geçmek için attığımız adımların arkasında şüphesiz farklı sektörlerden 60'ın üzerinde markaya verdiğimiz hizmetle edindiğimiz deneyim, yüksek ölçeklenebilirliğimiz ve yerel dinamiklere hızlı adapte olabilme becerimiz yatıyor. Gerçek zamanlı müşteri deneyimi yönetimi sağlayan sistemimiz, bizi veri odaklı ve akıllı çözümler sunabilen bir oyuncu haline getiriyor" ifadelerini kullandı.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Orta ve uzun vadeli finansmanları çeşitlendirme stratejisiyle uygun maliyetli kaynak sağlayan TEB, müşterilerinin sürdürülebilirlik kapsamındaki proje ve yatırımlarına ihtiyaç duydukları finansman desteğini sunmayı sürdürüyor. OSBÜK Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa R. Türker ile TEB KOBİ Bankacılığı Pazarlama ve İş Geliştirme Direktörü Atilla Derman tarafından imzalanan TEB ve OSBÜK iş birliği protokolüyle, Türkiye sanayisinin yeşil ve dijital dönüşümüne katkı sağlanması ve organize sanayi bölgelerindeki firmaların sürdürülebilir büyümesinin desteklenmesi amaçlanıyor.
Ali Gökhan Cengiz: "Türkiye'nin geleceğini şekillendirecek bu dönüşüme destek vermekten mutluluk duyuyoruz"
Sürdürülebilir bir sanayi ekosistemi oluşturulmasına katkı sunmanın yanı sıra KOBİ'lerin yeşil ve dijital dönüşüm süreçlerinde yanlarında olmayı önemsediklerini belirten TEB KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Ali Gökhan Cengiz, şunları söyledi: "Türkiye'nin ekonomik büyümesinde organize sanayi bölgelerimizin ve burada faaliyet gösteren KOBİ'lerimizin önemli bir rolü var. TEB olarak, sürdürülebilirlik ve dijital dönüşüm alanlarında ihtiyaç duydukları finansal desteği sağlamak ve bu dönüşüm yolculuklarında yanlarında olmak bizim önceliklerimiz arasında yer alıyor. OSBÜK ile imzaladığımız bu iş birliği anlaşmasıyla finansman sağlamanın yanı sıra KOBİ'lerimizin yeşil dönüşüm projelerini hayata geçirmelerine, enerji verimliliğini artırmalarına ve dijital altyapılarını güçlendirmelerine de katkı sağlayacağız. Üretim süreçlerinde yenilikçi ve çevre dostu çözümleri desteklerken aynı zamanda maliyet avantajları ve rekabet gücünü artıracak projeleri de teşvik etmeyi amaçlıyoruz. OSBÜK ile iş birliğimiz doğrultusunda Türkiye'nin geleceğini şekillendirecek bu dönüşüme destek vermekten mutluluk duyuyoruz."
Mustafa R. Türker: "OSB'ler Türk sanayisinin dönüşümüne liderlik edecek"
Türkiye'nin güçlü bir sanayi ekosistemine sahip olduğunu ifade eden OSBÜK Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa R. Türker, organize sanayi bölgelerinin de Türk sanayisine lokomotiflik ettiğini vurguladı. Organize sanayi bölgelerinin Türkiye'nin sanayi üretiminin yüzde 45'ini gerçekleştirdiğinin altını çizen Türker, "Organize sanayi bölgelerimiz, Türkiye'nin sanayi politikasına öncülük etmektedir. OSBÜK olarak biz de organize sanayi bölgelerimizin kurumsal kapasitelerini geliştirmek üzerine aralıksız çalışıyoruz. TEB ile imzalarını attığımız protokolümüz organize sanayi bölgelerimiz ile katılımcı firmalarına gerek finansman gerekse ikiz dönüşüm yatırımları açısından hız kazandıracak. 2,7 milyon istihdam, 68 binden fazla firma ile organize sanayi bölgelerimizin Türk sanayisinin dönüşümüne liderlik etmesini hedefliyoruz.
Yeşil ve dijital dönüşüme yapılacak yatırımlar ile OSB'lerimiz ve katılımcı firmalarımızın marka değerini artırmaya devam edeceğiz. Bu anlamda protokolümüzün organize sanayi bölgelerimizin büyümesine, sürdürülebilir geleceğe ve stratejik hedeflerimize ulaşmamıza kritik katkı vereceğine inanıyorum." ifadelerini kullandı.
Organize sanayi bölgeleri aracılığıyla katılımcı firmalara kapsamlı avantajlar
TEB ile OSBÜK arasında imzalanan iş birliği anlaşmasıyla organize sanayi bölgelerindeki firmalara ve yönetimlere yeşil dönüşüm, yenilenebilir enerji, dijitalleşme ve finansman alanlarında kapsamlı avantajlar sunuluyor. Yeşil dönüşüm çerçevesinde, çevre dostu uygulamaların benimsenmesi ve sürdürülebilir üretim süreçlerinin desteklenmesi için finansal çözümler ve danışmanlık hizmetleri sağlayan TEB, rüzgâr, güneş, hidroelektrik, biyogaz ve jeotermal gibi yenilenebilir enerji yatırımlarını finansman desteğiyle teşvik edecek. Ayrıca işletmelerin enerji, su ve kaynak verimliliğini artırmaya yönelik modernizasyon ve kapasite artışı yatırımları için uygun kredi imkanları sunarken, atık önleme ve geri dönüşüm projelerini de destekleyecek. Elektrikli araç kredisi ile temiz enerji araçlarına yatırım yapan KOBİ'ler için özel finansman seçenekleri sunacak. TEB ayrıca bankacılık ürün ve hizmetlerinde organize sanayi yönetimlerine özel avantajlar sağlayacak.
Protokol kapsamında organize sanayi bölgelerindeki firmalara ve yönetimlere sağlanacak özel avantajlar:
" Yeşil Dönüşüm: Çevre dostu uygulamaların benimsenmesi ve sürdürülebilir üretim süreçlerinin desteklenmesi için finansal çözümler ve danışmanlık hizmetleri.
" Yenilenebilir Enerji yatırımları: Rüzgâr (kara ve deniz), hidroelektrik, güneş enerjisi (fotovoltaik, konsantre güneş enerjisi teknolojisi), biyogaz, biyoyakıt, biyokütle ve jeotermal gibi yenilenebilir enerji yatırımları finansmanı.
" Enerji/Su/Kaynak Verimliliği Yatırımları: İşletmelerin enerji ve kaynak verimliliğini artırmak amacıyla modernizasyon ve kapasite artışına yönelik yeni yatırımları için uygun kredi.
" Atık Yönetimi Yatırımları: Atık önleme, azaltma ve geri dönüşümü alanında yatırım yapan ve üretimde geri kazanılmış ham madde veya ara mamul kullanımına yönelik faaliyet gösteren ve yatırım yapan KOBİ'ler için finansman.
" Elektrikli Araç Kredisi: Elektrikli ulaşım, temiz altyapı enerji araçlarının çoğalması ve zararlı emisyonların azaltılması amacıyla yatırım yapan tüm KOBİ'lerin yararlanabileceği özel kredi.
" Dijital Dönüşüm: İş süreçlerinin dijitalleşmesine yönelik teknolojik altyapı yatırımları ve dijital yetkinliklerin artırılması için uygun finansman seçenekleri. Dijital Dönüşüm Finansmanı Kapsamındaki alanlar; Üretim süreçleri, muhasebe çözümleri ve CRM uygulamalarını kapsayan dijital entegrasyon projeleri için firmalara uygun kredi imkânları
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Hepsiburada, sadakat programı Premium üyelerinin mevcut ayrıcalığı olan BluTV üyeliğinin, Max üyeliğine dönüşeceğini duyurdu.
Warner Bros. Discovery'nin küresel dijital yayın platformu Max, 15 Nisan'da Türkiye'de resmi olarak yayına başlayacak. BluTV'nin Max'e dönüşmesiyle, Hepsiburada Premium üyeleri, BluTV'ye oranla sağladığı yüzlerce farklı içerik ile kullanıcılara binlerce saat daha fazla deneyim sunan Max'in kapsamlı içerik kütüphanesine erişim sağlayacak.
Mevcut Hepsiburada Premium kullanıcıları, Max uygulamasını indirip BluTV kimlik bilgileriyle giriş yaparak aboneliklerini kesintisiz olarak sürdürebilecekler. Max üyeliği, Magarsus, Prens ve Behzat Ç. gibi popüler yerel yapımlar, The Last of Us, The White Lotus, House of the Dragon ve The Penguin gibi HBO Orijinal dizileri ve Barbie, Wonka, Dune, Dune: Part Two ve Harry Potter serisi gibi Warner Bros. Discovery'nin geniş film kataloğundan seçkin yapımlarla zengin bir eğlence deneyimi sunacak.
Hepsiburada Premium, kullanıcılarına Max üyeliğinin yanı sıra kargo bedava, %3 kazanma ayrıcalıkları sunmaya devam ediyor. Ayrıca UBER, Petrol Ofisi ve Coffy gibi anlaşmalı markalarla kampanyalar Premiumluları bekliyor.
* Hepsiburada Premium üyeliğiniz boyunca hiçbir ekstra ücret ödemeden Max'e (reklam içerir) erişebilirsiniz. Eurosport 1 & 2 ve canlı spor etkinlikleri 2/9/2025'e kadar dahildir."
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Dünyanın ve Türkiye’nin önde gelen kişisel bakım ve kozmetik markalarından Avon, çok kanallı satış stratejisiyle ülke genelinde büyümeye devam ediyor. Ankara’dan İstanbul’a, İzmir’den Samsun’a kadar birçok şehirde mağaza ve kiosklarıyla hizmet veren marka, 88’inci satış noktasını İstanbul Kadıköy’deki Tepe Nautilus AVM’de hizmete açtı. Yeni satış noktasında parfüm ve renkli kozmetik kategorilerinde birçok Avon ürünü müşterilerle buluşacak.
Avon Türkiye Genel Müdürü Hasan Ulutürk, Avon’un Türkiye genelindeki büyüme yolculuğuna kararlılıkla devam ettiğini belirterek şu ifadeleri kullandı: “Avon olarak, 139 yıldır kadınların hayatına güzellik katmak için çalışıyoruz. Türkiye’de de çok kanallı satış stratejimizle daha fazla müşteriye ulaşmayı hedefliyoruz. Tepe Nautilus AVM’de açtığımız 88’inci satış noktamız, bu vizyonumuzun önemli bir adımı. Müşterilerimize kaliteli ve ulaşılabilir güzellik ürünleri sunarken, onların ihtiyaçlarını yakından dinlemeyi ve beklentilerine uygun çözümler sunmayı sürdüreceğiz. Önümüzdeki dönemde de Türkiye genelinde büyümeye ve yeni satış noktalarıyla daha fazla kişiye ulaşmaya devam edeceğiz.”
AVON Hakkında:
Avon 139 yıldır, herkes için daha iyi bir dünya yaratmak için çalışmalarını sürdürüyor ve kadınların her alanda potansiyellerini gerçekleştirmelerine gururla destek oluyor. Milyonlarca bağımsız satış temsilcisi, güçlü bağlara dayalı satış modeli ile ikonik Avon ürünlerini satıyor ve her Avon ürününün satışı dünanın dört bir yanındaki kadınları destekliyor*. Eşsiz çok kanallı ekosistemi, tüketicilere markaya diledikleri zaman, istedikleri yerde ve istedikleri şekilde erişme imkanı sunuyor.
Dünya çağındaki inovasyon gücünü kullanarak, yüksek kaliteli ve ödüllü, güzellik ve kişisel bakım ürünleri geliştiriyor. En iyi güzellik ürünlerinin herkes için erişilebilir ve uygun fiyatlı olmasını sağlıyor. Tüm Avon güzellik ve kişisel bakım ürünleri ise Cruelty Free International’In Leaping Bunny Programı kapsamında onaylanmıştır.
Kadınlar için ilerlemeyi savunuyor: Kadınların ihtiyaçlarını dinlemeye, önemli konularda ses yükseltmeye ve hem insanlar hem de dünya için olumlu değişim yaratmaya inanıyor. Avon ve Avon Vakfı aracılığıyla, cinsiyete dayalı şiddetle ve meme kanseriyle mücadeleye odaklanarak 1,1 milyar dolardan fazla bağışta bulunan Avon, Natura & Co Group’un bir parçası olrak faaliyetlerine devam ediyor.
*Daha fazla bilgi için www.avonworldwide.com adresini ziyaret edin.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Dünyada üretilen gıdanın üçte biri israf olurken, gıda talebi hızla artıyor. Tarım uygulamalarındaki eksiklikler, iklim değişikliği, tahıl üretiminin sürdürülebilirliğini tehdit etmeye devam ediyor. Temel İhtiyaç Derneği (TİDER) tarafından "İsraf ile Mücadelenin Parçası Ol" temasıyla 5'inci kez düzenlenen Gıda Bankacılığı Zirvesi'nde gıda israfı ve gıdaya adil erişimdeki sorunlar ile çözüm önerileri ele alındı.
Barilla Türkiye'nin de destek verdiği etkinlikte, israf ile mücadelenin önemine dikkat çekildi. Moderatörlüğünü tarım yazarı Mine Ataman'ın üstlendiği "Gıda ve Tarım Değer Zincirinde Kayıplar ve İsrafın Önlenmesi" oturumunda konuşan Barilla Gıda Satınalma ve Lojistik Kıdemli Müdürü Aytaç Köksal, buğday özelinde sürdürülebilir tarım uygulamalarını katılımcılarla paylaştı.
Konuşmasında Türkiye'de Barilla'nın 30 yılı aşkın süredir sözleşmeli tarım yaptığını belirten Aytaç Köksal, israfın tohumun tarlaya atılmasından önce başladığına dikkat çekerek, doğru tarım uygulamalarının her aşamasının planlanmasını ve tüm sürecin bilimsel yaklaşımla yürütülmesi gerektiğini vurguladı. Barilla'nın Türkiye'de son 10 yıldır sözleşmeli tarım uygulamasını sürdürülebilir tarımla birleştirdiğini belirten Köksal; "Hem Trakya'da hem Güneydoğu Anadolu'da bölgedeki üniversiteler, enstitüler, akademisyenler ve ziraat mühendisleriyle iş birliği içindeyiz. Hayata geçirdiğimiz sistem, tarımsal verimliliği artırırken kaynak kullanımını da optimize ediyor" dedi.
Bilimsel tarım yöntemlerinin sağladığı tasarrufa dikkat çeken Aytaç Köksal, "Türkiye'de yıllık 7 milyon hektar buğday ekiliyor ve ortalamada hektara 300 kilo buğday tohumu atılıyor. Bilimsel yöntemlerle bu oranlarda yüzde 15-20 arasında iyileşme sağlanabilir. Bu da 300-400 bin ton buğdaya tekabül ediyor. Bir insanın yıllık 150-160 kilo buğday tükettiğini düşünürsek, 2,5 milyon insanın yıllık buğday ihtiyacını daha tohum aşamasında kaybediyoruz. Bunu tersine çevirebiliriz" açıklamasını yaptı.
Barilla'nın tarımsal üretim politikalarında bölgesel planlamaya önem verdiğini vurgulayan Köksal, sürdürülebilir bir tarım ekosistemi için kamunun, özel sektörün ve çiftçi örgütlerinin birlikte hareket etmesi gerektiğine dikkat çekerek şöyle konuştu: "Su kaynaklarımız azalıyor, toprak verimliliği tehdit altında. Çiftçilerimizin yıllık planlamaya ihtiyacı var. Bu planlamada toprağı ne zaman dinlendireceğinden ne zaman hangi yöntemlerle hangi mahsulü ekeceğine kadar detaylıca çalışılmalı. Bilimi sahaya taşımalıyız. Barilla olarak aynı tarlada geleneksel ve bilimsel yöntemlerle ekim yaptırıyoruz. Geleneksel yöntem daha verimli sonuç verirse ekonomik kaybı bizim karşılayacağımızı taahhüt ediyoruz. Güneydoğu Anadolu Bölgesinde Şanlıurfa ve Mardin, İç Anadolu Bölgesi'nde Konya, Trakya'da Tekirdağ ve Kırklareli merkezli olarak, ilgili bölgelerin akademik kuruluşlarının iş birliği ve danışmanlığında, küçük çiftçilere yönelik eğitimden maddi desteğe kadar geniş kapsamlı bir programla makarnalık durum buğdayı üretimi gerçekleştirdik. Oluşturduğumuz bu entegre model sayesinde tarımsal verimliliği yüzde 13 oranında artırırken, karbon emisyonunu yüzde 30'a yaklaşan oranlarda azalttık."
TİDER'in 15. kuruluş yıldönümünün de kutlandığı zirvede, Küresel Gıda Bankacılığı ağının başlattığı "Gıdadan Fazlası" kampanyasının detayları da paylaşıldı. Zirvede, "Gıdanın Sürdürülebilirliği ve Tüketici Alışkanlıkları", "Dönüşüm Yıldızları", "Sokak Hayvanları için Projeler" ve "İnsana Yakışır Ekonomik Büyüme ve Yoksulluğa Karşı Önlemler" görüşüldü.
Haftaya sert düşüşle ve gap'li bir şekilde 891 seviyesinden başlayan paladyumda, nisan başından bu yana 1000 seviyesinden gelen sert düşüşler hafta başında 870.00 desteğinde sınırlı kaldı. Bu destekten gelen tepki alımlarıyla dün 925 seviyelerine kadar yükseliş görülse de, gün genelinde satış baskısı hakimdi. Dünkü 904 seviyesindeki kapanışıyla 900 desteği üzerinde kalıcılık sağlayan paladyumda, bugün de bu destekten gelen hafif tepki alımlarıyla alım üstünlüğü dikkat çekiyor.
Şu an 907 seviyesinde bulunan paladyumda, destek üzerinde kalıcılığın ve alım baskısının devamı durumunda önemli 1000 seviyesine doğru bir hareketlenme görülebilir. Bu yolculukta ilk direnç 933, ardından ise 975 seviyesindedir. 900 bölgesi altına geçişte ise ilk destek 880 seviyesindedir.
Destekler: 900 - 880 - 870
Dirençler: 933 - 975 - 1000
Ikon Menkul
ikonmenkul.com.tr
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.