Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
Borusan Otomotiv'in Türkiye distribütörü olduğu BMW'nin amiral gemisi modeli 7 Serisi Sedan, tamamen elektrikli ve mild hybrid-dizel versiyonlarıyla Borusan Otomotiv Yetkili Satıcıları’nda yerini almaya hazırlanıyor. Yılbaşına özel olarak düzenlenen bir etkinlikte ilgi odağı olan Yeni BMW 740d xDrive Sedan ve Yeni BMW i7 xDrive60 için ön rezervasyon süreci Ocak ayı içerisinde başlayacak.
 
Etkileyici ve Göz Kamaştıran Tasarımı Modern Sanattan İlham Alıyor
Yeni BMW 7 Serisi Sedan, monolitik yüzey tasarımı ve Swarovski kristallere sahip Iconic Glow Kristal Farları ile güçlü ve ayırt edici bir görünüme sahip. Önceki jenerasyona göre artan ölçüleri ve yan profilden öne doğru hareket eder gibi görünen silueti, otomobilin büyük ve heybetli görünümüne katkı sağlıyor. Gövdeye entegre kapı kolları sayesinde rüzgâr direnci azalan Yeni BMW 7 Serisi Sedan, ilk kez BMW Individual kapsamında iki ayrı renk tonunda kombine edilecek şekilde kişiselleştirilebiliyor.
 
Yere paralel tasarlanmış çizgileri ve otomobilin yanlarına uzanan inceltilmiş arka LED aydınlatma grupları ile Yeni BMW 7 Serisi Sedan, modelin zarafet vurgusunu ön plana çıkarıyor. Otomobile arkadan bakıldığında aydınlatma ünitelerine entegre edilen krom şeritler, bir cam gibi parlayarak Yeni BMW 7 Serisi Sedan’ın arka bölümüne zamanın ötesinde bir görünüm kazandırıyor.
 
Kişiye Özel Lüks Mobiliteyi Yeniden Yorumluyor
Yeni BMW 7 Serisi Sedan, önceki jenerasyona göre oturma yüzeyi genişlemiş koltuklarda ısıtma, havalandırma ve dokuz programlı masaj fonksiyonlarını sürücü ve yolcular için standart olarak sunuyor.
 
Önceki modele göre daha az sayıda düğme ve kontrol bulunan modelde BMW Kavisli Ekranı’nın (Curved Screen) getirdiği dijitalleşme kabinde dikkat çekiyor. Direksiyon simidinin arkasında yer alan 12.3 inç boyutunda gösterge ekranı ve 14.9 inç boyutunda kontrol ekranı sürüş deneyimini ileri bir seviyeye taşıyor.
Yeni BMW 7 Serisi Sedan’ın sürücü kabinine göz atıldığında direksiyon simidi ve orta konsolun dışarıdan olduğu gibi içeriden de yeni bir tasarıma sahip olduğu göze çarpıyor. Kabinde yer alan bir diğer yeni özellik olan BMW Interaction Bar, yeni tür bir kontrol ve tasarım ögesi olarak iç mekanda da lüks vurgusunu destekliyor. Seçilen moda veya ambiyans aydınlatması tercihine göre kişiselleştirilebilen kristal yüzeye sahip BMW Interaction Bar, sürücü ile otomobil arasındaki etkileşimi bir sonraki seviyeye taşıyor.
625 km'ye Varan Menzil
Tamamen elektrikli Yeni BMW i7 xDrive60 WLTP normlarına göre 625 km'ye varan menzil sunuyor. Ön ve arka aksta yer alan iki elektrik motoru sayesinde 544 beygir güç ve 745 Nm tork üreten Yeni BMW i7 xDrive60, 195 kW şarj gücü desteği sunan DC şarj istasyonlarında %10'dan %80 batarya seviyesine sadece 34 dakikada ulaşabiliyor. İlk kez sunulan 22 kW gücünde AC şarj desteği ile ise Yeni BMW i7 xDrive60, 5 saatten kısa sürede tamamen şarj edilebiliyor.
 
Gövdesinde bulundurduğu iki elektrik motoru sayesinde çekiş performansını ve konforu bir arada sunan Yeni BMW i7 xDrive60, 0’dan 100 km/s hıza sadece 4.7 saniyede ulaşıyor.
 
 
Yeni BMW 740d xDrive Mild Hybrid-Dizel Seçeneği ile Türkiye’de
BMW’nin global sürdürülebilirlik stratejisi olan ve kullanıcılara istediği motor tipini seçme esnekliği sağlayan “The Power of Choice” yaklaşımı sayesinde mild hybrid-dizel motora sahip Yeni BMW 740d xDrive, tamamen elektrikli yeni BMW i7 xDrive60 ile eş zamanlı olarak Türkiye’de satışa sunulmak için gün sayıyor.
 
3 litre hacminde 6 silindirli dizel ünite 300 beygir güç ve 670 Nm tork üretiyor. İçten yanmalı motora destek olarak çalışan elektrik motoru ise ürettiği 18 beygir güç ve 200 Nm tork ile aracın ilk hareketinde destek olarak yakıt tüketimine maksimum fayda sağlıyor. Böylelikle Yeni BMW 740d xDrive 100 km'de 6.1 ila 6.8 litre aralığında yer alan yakıt tüketim değeriyle dikkat çekiyor.
 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde İZFAŞ ve TÜRSAB Fuarcılık A.Ş. ortaklığında gerçekleştirilen Travel Turkey İzmir Turizm Fuar ve Kongresi, sektörün önde gelen profesyonellerini 16. kez bir araya getirdi. 8-10 Aralık tarihlerinde Fuarİzmir'de gerçekleştirilen fuara, seyahat acenteleri ve tur operatörleri, turizm büroları, oteller ve konaklama tesisleri, hava yolu şirketleri, turizm teknolojisi / yazılım şirketleri ve turizm taşımacılığı şirketleri katılım sağladı. Bir Tunalar Topluluğu markası olan Rent Go, fuara Tunalar topluluğu bünyesindeki Tzx Travel ile birlikte katılım sağladı.
Türkiye'nin en önemli turizm merkezlerinden biri olan İzmir'de düzenlenen fuar, gerek katılımcı profili gerekse ziyaretçi sayısıyla sektörün tüm bileşenlerini bir araya getirdi. Travel Turkey İzmir Turizm Fuar ve Kongresi, Türkiye'nin turizm yeteneklerini göstermesi bakımından da son derece önemliydi.
Rent Go Türkiye Satış Müdürü Bülent Yüksel, Travel Turkey İzmir Turizm Fuar ve Kongresi'ne katılımları ile ilgili şu bilgileri verdi;
"Türkiye geneline baktığımızda, turizm fuarlarının gayet iyi bir noktada bulunduğunu söyleyebiliriz. Travel Turkey İzmir de her yıl tüm katılımcıların heyecanla beklediği bu fuarlardan biri olma özelliğine sahip. Bizler de araç kiralama sektörünün en güçlü temsilcilerinden biri olarak böyle bir organizasyonda olmaktan son derece mutluyuz." dedi.
Sözlerine araç kiralamanın, turistlerin ülkeye ayak bastıktan sonra aldıkları ilk hizmetlerden biri olduğunu vurgulayarak devam eden Bülent Yüksel "Rent Go, yerli ve yabancı turistlerin araç kiralamada en iyi deneyimi yaşamaları için hizmetlerini şekillendiriyor. Bu bilincin sektör geneline yayılması için Travel Turkey İzmir'i önemli bir platform olarak değerlendiriyoruz. Son birkaç yılda tatil bölgelerindeki ofislerimizin sayısını sürekli artırarak yeni araçlardan oluşan geniş filomuz ve alanında uzman insan kaynağımızla müşterilerimize çözümler sunuyoruz" dedi.
Rent Go, ülke çapında yapılan ve yabancı ortaklı şirketlerin de dâhil olduğu araştırmalarda yüzde 98'lik müşteri memnuniyeti oranına ulaşan ve en fazla tercih edilen ilk üç araç kiralama markası arasında yer alıyor

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

İtalyan Ticaret ve Sanayi Odası Derneği tarafından düzenlenen İkili Ticari İlişkilerde Yatırımcı Ödülleri, 12 Aralık Pazartesi günü gerçekleşen gala yemeği ile sahiplerini buldu. İtalyan Ticaret ve Sanayi Odası Derneği'nin, İtalya ve Türkiye arasındaki ticari ilişkilere çok önemli katkılarda bulunduğunu ifade eden İtalya'nın Türkiye Büyükelçisi Ekselansları Giorgio Marrapodi, iki ülke arasındaki yıllardır artmakta olan ticaret hacminin, pandemiden sonraki dönemde hızlı bir artışla bu yıl yeni bir rekor seviyeye ulaşacağını kaydetti. Giorgio Marrapodi, bu süreçte İtalyan Ticaret ve Sanayi Odası Derneği'nin ticarete olan katkısının çok belirgin olduğunu söyledi.

Akdeniz Bölgesi'nde Türkiye'nin, sadece ithalat-ihracat değil İtalya için çok önemli bir ortak olduğunu söyleyen Giorgio Marrapodi, her zaman iyi olan ilişkilere yeni bir güç kazandırdıklarını ifade etti.

İKİLİ TİCARETTE REKOR YIL

Türk ve İtalyan iş insanlarının yoğun ilgi gösterdiği gala yemeğinde konuşan İtalyan Ticaret ve Sanayi Odası Derneği Başkanı Livio Manzini, "İtalyan Ticaret ve Sanayi Odası olarak yapmaya çalıştığımız iki ülke arasındaki bağların hem gelişmesi hem de derinleşmesi. Bu da yatırımla oluyor, sırf ticaretle değil. Ticaret tabi ki önemli, ama yatırım da bağların devamını sağlamak için çok daha önemli. Memnuniyetle görüyoruz ki hem Türkiye'den İtalya'ya yeni yatırımlar geliyor, hem de İtalya'dan da Türkiye'ye yatırımlar devam ediyor." dedi.

İkili ticaret açısından bu yılın rekor bir yıl olacağının altını çizen Manzini, geçen yılın 23 milyar dolarlık rekorla kapatıldığını, bu yıl rekorun yenilenerek 25 milyar doları bulacağını söyledi. Manzini "İtalya-Türkiye arasındaki ticaret, dengeli bir ticarettir. 25 milyara ulaşmak için kabaca baktığımızda yarısı ithalat, yarısı da ihracattır. Bu da İtalya-Türkiye arasındaki tedarik zincirlerinin ne kadar birbirine bağlı, iç içe olduğunu gösteriyor. Bu da bu bağların sürdürülebilir olması için önemli bir işarettir." ifadelerini kullandı.

İTALYA'DAN TÜRKİYE'YE YATIRIMCI İLGİSİ

İtalya'dan Türkiye'de yatırım yapmakla ilgilenen çok firma olduğunu vurgulayan Manzini; pazar araştırması, partner arayışı ve sanayi bölgeleri ile ilgili bilgi almak isteyen çok fazla İtalyan firmasının olduğunu belirtti.

2022 yılında Türkiye'ye müthiş bir talep olduğunu ifade eden Livio Manzini; "2023 yılı, Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılı ve çok güzel bir yıl olacağını, ekonominin bir ivme kazanıp tekrar bir büyüme trendine gireceğini ümit ediyoruz." dedi.

Manzini sözlerini şöyle sürdürdü, "Dünyada şu an savaş var, dengeler altüst oldu. 2023'te bu dengeler tekrar belirli bir noktaya gelebilirse Türkiye için potansiyel çok yüksek. Aynı zamanda da Türkiye'nin Avrupa Birliği'yle olan hacmi çok daha üst bir noktaya gelebilir."

2 FİRMAYA ÖDÜL

Türk-İtalyan ticari ilişkilerine katkılarından ötürü, hızlı teslimat şirketi Getir'e ve otomotiv sektöründe dünyanın en büyük ateşleme bobini sistemleri üreten fabrikasını İzmir'de kuran Eldor Elektronik'e ödülleri takdim edildi

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Yaşamın her sürecinde teknoloji, hükmünü sürdürmeye, gelişmeye ve dönüşmeye devam ediyor. Hayatın doğal akışında hemen her gün yeni bir teknoloji ortaya çıkıyor ve trendler sürekli değişebiliyor. Piyasaya çıkardığı her ürünle, trendlerin sınırlarını zorlamaya devam eden Türkiye'nin teknoloji markası Casper, metal gövde yapısıyla fark yaratan yeni Excalibur G870 dizüstü bilgisayarını duyurdu. Gücünü 12. Nesil 12450H ve 12650H Intel işlemciden alan Casper Excalibur G870, hem güçlü bir bilgisayar isteyen hem de estetikten taviz vermek istemeyen kullanıcılara hitap ediyor. 89 adet fan bıçağı ve dakikada 5400 RPM değerindeki 2 turbo fan Casper Excalibur G870'in performansını artırırken soğutma sistemindeki ikiz fanlı yapı ise sıcak havanın tahliyesi ve soğuk havanın içeriye alınmasını çok daha hızlı ve kolay şekilde gerçekleştiriyor.

Şık Tarzı ve Dayanıklı Yapısıyla Excalibur G870 Fark Yaratıyor
 
Kullanıcıların bilgisayarlardaki en temel tercihlerinin başında performans ve tasarım geliyor. Casper, kullanıcıların kendilerini özel hissedebilmeleri için belirgin CNC kesim hatları, özel tasarım on/off (G tuşu ve hairline boyama tekniği gibi tüm estetik detayları göz önünde bulundurarak Excalibur G870 dizüstü bilgisayarını piyasaya çıkardı. Casper, yeni Excalibur G870 modeliyle birlikte kullanıcılarını tasarımdan veya performanstan ödün vermek zorunda bırakmadan modern ve 250 NIT parlaklık değerindeki 15.6" FHD IPS LED ekranı, 24 mm incelikteki şık metal kasası ve havalandırma kısmındaki kırmızı bölmesiyle kendini özel hissettirirken 3 adet Type-A USB 3.1, Type-C, Ethernet ve HDMI girişleriyle birlikte veri aktarım hızını maksimum seviyeye çıkartıyor. Excalibur G870, tüm bu özellikleri 2,5 kg hafifliğinde sunuyor.
 
Casper Excalibur G870'de RGB Deneyimi ve Performans Bir Arada Yaşanıyor
 
65 bin 26 adetlik geniş renk skalası ve 6 farklı klavye moduyla birlikte Casper Excalibur G870, RGB deneyimini doruklara taşıyor. 144 HZ ekran yenileme hızı sunan Casper Excalibur G870'te hiçbir detay kaçmazken maksimum ekran verimi elde ediliyor. Intel Wi-Fi 6 AX201 ile birlikte kesintisiz ve maksimum kalitede internet kullanımına imkan sağlayan Excalibur G870, 4070 mAh polimer bataryasıyla birlikte kullanıcılara uzun pil ömrü sağlıyor. Amper mimarisi ile tasarlanan NVIDIA RTX serisi GPU'lara sahip güçlü ekran kartlarıyla yeni Excalibur G870, hem benzersiz bir oyun deneyimi yaşamak isteyenlere hem de üst düzey teknoloji deneyimi arayan profesyonellere olağanüstü bir hız ve performans sağlıyor. Ayrıca Casper Excalibur G870, 8, 12, 16, 32 ve 64 GB DDR4 RAM seçenekleriyle gerek oyun oynamak isteyen kullanıcılara gerekse profesyonellere eşsiz bir hız deneyimi sağlıyor. Farklı birçok konfigürasyon seçeneği ile birlikte kullanıcılar, Excalibur G870'i satın almadan önce istedikleri gibi özelleştirme yaparak benzersiz bir deneyim elde edebiliyor.
 
Yepyeni ve benzersiz bir deneyim sunan Casper Excalibur G870 modeline https://www.casper.com.tr/laptop-oyun-bilgisayari/excalibur-g870 linkinden ulaşabilen kullanıcılar, binlerce konfigürasyon arasından istenilen özelliklere göre farklı opsiyonları ücretsiz ömür boyu fan bakımına da sahip olarak bir araya getirebilir.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
Üstün kalitesi ve yüksek performansıyla dünya genelinde 40 milyondan fazla kullanıcı tarafından tercih edilen Amerikan markası iRobot, dünyanın en gelişmiş ikisi bir arada robot süpürge ve paspası Roomba Combo j serisini tanıttı. Pazardaki diğer ikisi bir arada ürünlerden farklı olarak Roomba Combo j7 ve Combo j7+ modelleri, halı zemini algılayarak paspasını kendi üzerine kaldırıyor, böylece halının ıslanarak kirlenmesini önlüyor.

Hijyen anlayışının tamamen değiştiği günümüzde kullanıcılar artık kişiselleştirilebilir, pratik ve derinlemesine temizliğin peşinde... Robotik alanda 30 yılı aşkın deneyime sahip, sektörün kurucusu iRobot’un inovatif ürünleri de kullanıcıların bu taleplerini karşılamak üzere geliştiriliyor ve yenileniyor. Bugüne kadar birçok 2’si 1 arada robot süpürge ve paspas, kullanıcıların yetersiz bir temizlik deneyimi yaşamasına neden oldu. Bunun sebebi bu tür robotların süpürme sonrası paspaslama işlemine geçmek için manuel bir müdahale gerektirmeleri ve paspas pedini yeterince yükseğe kaldıramayarak halılarda daha fazla kir yaratmalarıydı. Şimdi ise iRobot’un yeni modelleri Roomba Combo j7 ve Combo j7+, bu zorlukların her ikisini de benzersiz bir şekilde çözüyor. Üstelik yüksek emiş gücü ve birbirine zıt yönde hareket eden çift kauçuk fırçası ile halı liflerinin arasında biriken küçük parçacıklardan saç ve evcil hayvan tüylerine kadar her şeyi süpürebilen bu modeller, iRobot OS (İşletim Sistemi) sayesinde sürekli güncellenerek kendini geliştirmeye devam ediyor.

İlk Gerçek El Değmeden Temizlik Yapan Robot Süpürge ve Paspas

Roomba Combo j Serisi robotlar, tek bir temizlik görevinde süpürme ve paspaslama yapması, böylece zeminleri temiz tutarken zamandan tasarruf sağlaması ile diğer 2'si 1 arada robotlardan ayrılıyor. Diğer 2'si 1 arada cihazlarda, süpürme işlemi tamamlandıktan sonra paspası manuel olarak takmanız gerekir, bu da ekstra çaba ve zaman demektir. Roomba Combo j7 ve Combo j7+ modellerinde ise paspas kolu takılı ve kullanıma hazırdır. Bu robotlar, bir paspas pedi takıldığını, paspas solüsyon deposunun dolu olduğunu algılıyor ve otomatik olarak paspaslama moduna geçiyor. Böylece tek bir temizlik göreviyle önce halıları süpürüyor, ardından sert zeminleri süpürerek paspaslıyor.

Türünün İlk ve Tek Örneği: Halıların Islanıp Kirlenmesini Önlüyor

Gelişmiş sensörler kullanarak çeşitli zemin tiplerini algılayabilen Roomba Combo j7 ve Combo j7+ modelleri, pazardaki diğer 2’si bir arada modellerden farklı olarak halı ile karşılaştığında paspasını tamamen yukarı kaldırarak kendi üzerine yerleştiriyor. Böylece yüksekliği ne olursa olsun, halınızın paspas nedeni ile ıslanıp kirlenme ihtimalini ortadan kaldırıyor.

 

 

İstediğiniz Yeri, İstediğiniz Zaman Temizleyin

Akıllı navigasyon sistemi sayesinde 10 kata kadar harita kaydetme özelliğine sahip olan, böylece ne zaman ve nereleri temizlemesi gerektiği konusunda mutlak kontrolü kullanıcıya bırakan Roomba Combo j Serisi akıllı robot süpürge ve paspas, uygulama üzerinden seçilen oda ve alanlara yönlendirilebiliyor. Yasaklı alanlar belirlendiğinde ise bu bölgelerden uzak duruyor. iRobot OS (İşletim Sistemi) ile zaman içinde evinizi öğrenerek objeleri tanıyabiliyor ve ‘yemek masasının altını süpür’ gibi sizin belirlediğiniz komutlarla yönlendirilebiliyor. Şarjı azaldığında ise ünitesine dönüp şarj olduktan sonra temizliğe kaldığı yerden devam ediyor; böylece temizlik asla yarım kalmıyor.

Engelleri Algılayarak Bunlardan Kaçınabiliyor

Roomba Combo j7 ve Combo j7+ akıllı robot süpürge ve paspas, PrecisionVision yön bulma özelliği sayesinde temizlik sırasında karşılaştığı 80’den fazla engeli algılıyor. Örneğin evcil hayvan kakası, kablo, çorap, terlik, peluş oyuncak vb birçok engelle karşılaştığında, küçük kazaları önlemek için onlardan kaçınıyor. iRobot OS (İşletim Sistemi) sayesinde, algıladığı engellerin fotoğrafını Türkçe dil destekli iRobot Home uygulaması aracılığıyla size iletiyor ve bu engelle bir sonraki karşılaşmasında ne yapması gerektiğini soruyor. Böylece devamlı öğrenerek evinize uyum sağlıyor.

Kişiye Özel Temizlik Sunuyor

iRobot OS (İşletim Sistemi) sayesinde Roomba Combo j7 ve Combo j7+ akıllı robot süpürge ve paspas, kullanıcının temizlik alışkanlıklarını öğreniyor ve uygulama aracılığıyla "akşam yemeğinden sonra yemek masasının altını temizlemek" gibi düzenli temizlik önerileri sunuyor. Mevsim geçişleri ve evcil hayvanların tüy dökme mevsimlerinde artan temizlik ihtiyacı ile haftalık temizlik programında düzenleme öneriyor. “Evden ayrıldığımda temizle” özelliği sayesinde, onay verilirse kullanıcı evden çıktıktan sonra temizliği başlatıp eve döndüğünde ise bitiriyor. Temizlik sırasında uygulama üzerinden seçilen bir oda atlanabiliyor. Bunun yanı sıra iRobot Home uygulaması üzerinden aktif hale getirilebilen çocuk ve evcil hayvan kilidi sayesinde, evin meraklı üyelerinin istenmeyen zamanlarda temizliği başlatması veya yarım bırakması önlenebiliyor.

Temizliğe “Siri Kısayolları” ile Yön Verin

Roomba Combo j Serisi robot süpürge ve paspas, seçilen odanın veya odaların temizliği için Siri Kısayolları oluşturulmasına ve bunun “iRobot Home” uygulamasında “Sık kullanılanlar” bölümüne kaydedilmesine olanak veriyor. Böylece “Sık kullanılanlar”daki kayıtlardan sesiniz ile bir temizlik işi başlatabiliyor, robotun oturma veya yemek odası gibi alanları temizlemesini istemek için sesinizi kullanabiliyorsunuz.

Önce Evinizi, Sonra Kendini Temizliyor

Roomba Combo j7+ akıllı robot süpürge ve paspas evi temizledikten sonra kendi toz haznesini de temizliyor. Clean Base Otomatik Kir Boşaltma Sistemi sayesinde kir, toz ve kalıntılar, polen ve küfün %99'unu yakalamak için alerjen engelleme malzemesi kullanan AllergenLock™ torbalarına otomatik olarak geçiyor. Bu sayede 60 gün boyunca tozdan ve kirden uzak kalınabiliyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Kritik dijital altyapı ve süreklilik çözümlerinin küresel sağlayıcısı Vertiv (NYSE: VRT), Katar halkının hayatını dönüştürmeyi amaçlayan köklü bir uçtan uca yönetilen BT hizmetleri ve çözümleri sağlayıcısı olan MEEZA'yı Katar'daki yeni veri merkezlerini tasarlamak, inşa etmek ve kurmak için desteklediğini duyurdu. Vertiv, sektörün en yüksek kriterlerine uyan uçtan uca veri merkezi çözümleri sağlama konusundaki uzmanlığı nedeniyle MEEZA tarafından tercih ettiği üretici oldu. Katar'ın en büyük veri merkezi hizmet sağlayıcısı olan MEEZA, son 14 yıldır bulut çözümleri ve siber güvenlik hizmetlerinin yanı sıra çok çeşitli yönetilen BT hizmetleri ve çözümleri sağlıyor. DataReportal Dijital 2021 raporuna göre, Katar'da Ocak 2021'de 4,67 milyon mobil bağlantı ve 2,88 milyon internet kullanıcısı vardı. Ülke genelindeki dijital ortam hızla dönüşüyor. Katar'ın dijital dönüşümdeki gelişimini sürdürmesi ve uluslararası hiper ölçekleyiciler tarafından tercih edilen bir ülke olmaya devam etmesi için kısa bir süre içinde MEEZA'nın dağıtılan bilgi işlem gücünde artışa ihtiyaç duyuldu.
Bunu başarmak için Vertiv, en az 22 ay sürebilecek bir projeyi sadece 14 ayda hayata geçirdi ve MEEZA'nın tasarımdan kuruluma 4,9 MW veri merkezi kapasitesi eklemesine yardımcı oldu. MEEZA'nın Katar, bölge ve dünyadaki müşterilere bulut hizmetler sunan yeni M-VAULT veri merkezleri, önceden tasarlanmış ve geliştirilmiş yapısı sayesinde geleneksel bir veri merkezi kurulumuna göre çok daha kısa sürede kapasite kurmanın basit bir yolunu sağlayan Vertiv™ Entegre Modüler Çözümleri (IMS) kullanılarak oluşturuldu.
14 aylık zaman çizelgesi içinde Vertiv., birlikte çalışmak üzere tasarlanmış sistemler olan Vertiv kritik güç, termal yönetim, izleme ve kontrol teknolojilerini entegre eden çözümle birlikte 100 adet tam donanımlı prefabrike modülden oluşan üç bina teslim etti.
Bu tür modüler çözüm, MEEZA'nın müşterileriyle birlikte ölçeklenmesini sağladığı için iş çevikliği de sunuyor.

Yeni veri merkezleri, Katar'ın dijital dönüşüm gündemiyle de yakından uyumlu. Katar'ın dijital dönüşüm gündemi; "daha akıllı" bir ekonomiye geçişi, 2030'a kadar gelişimini sürdürebilen ve halkına yüksek yaşam standardı sağlayabilen gelişmiş bir toplum olmayı hedefleyen Katar Ulusal Vizyonu 2030'u destekliyor.
Vertiv'in pazar lideri çözümleri, MEEZA gibi müşterilerin enerji verimliliği hedeflerine ulaşmalarına yardımcı oluyor ve entegre bir modüler çözümde alt kurullar haline geldiklerinde de bu durum değişmiyor. Örneğin Vertiv™ Liebert® EXL S1 kesintisiz güç kaynağı sistemi (UPS) Dynamic Online modunda MEEZA'ya yüzde 99'a kadar enerji verimliliği sağlıyor. UPS, akıllı paralelleme özelliğiyle kısmi yüklerde verimliliği optimize ederek enerji kayıplarını en aza indirerek maliyet tasarrufu sağlayabiliyor.
Ayrıca, sistem ayarlarını kontrol etmek ve ince ayar yapmak için Vertiv'in IMS hizmetleriyle çalışmaya devam etmek, MEEZA'nın ekipman kullanım ömrü boyunca enerji verimliliği kazanımları elde etmesine yardımcı olacak.
Vertiv yalnızca kısıtlı zamanı çözmekle kalmadı, aynı zamanda MEEZA'ya iş ortakları tarafından sağlanan yerel kaynaklar da dahil olmak üzere altyapı ve alan uzmanlarına erişim sağladı. Vertiv'le çalışmak hem sahada hem saha dışında teknik uzmanlara sahip olmak anlamına geldi; mühendisler belirli iş ihtiyaçlarına göre uyarlanmış bir tasarım ve yapı sağlamak için çalışırken teknisyenler kurulumu ve entegrasyonu yöneterek sorunsuz başlatma ve optimum çalışma sağladı.
Vertiv'in benzersiz şekilde hazırlanmış çözümü; satış öncesi destek, kurulum hizmetleri ve satış sonrası destek hizmetleriyle MEEZA, pazara açılma stratejisini daha da optimize edip hızlandırabildi. Proje aynı zamanda gelirin artmasına ve kurulum risklerinin en aza indirilmesine neden oldu.
MEEZA Ticaret Direktörü Fadi Nasser, "Müşterilerimizin ana işlerine odaklanmalarına yardımcı olmak ve hızla ölçeklendirme çabalarını desteklemek için sürekli olarak uygun maliyetli BT çözümleri ve hizmetleri sunmaya çalışıyoruz. Vertiv gibi küresel bir liderle iş ortaklığı yapmak, her iki şirketin de en iyi özelliklerini Katar pazarında ön plana çıkarırken bizi hedeflerimize bir adım daha yaklaştırıyor. Şu anda Orta Doğu'da işler büyüyor ve bu nedenle iş modelimiz ihtiyaç duyulduğunda ve gerektiğinde ölçeklendirilmesi kolay, optimum, düşük maliyetli, yüksek verimli ve sürdürülebilir çözümler sunmayı amaçlıyor. İşimizi ölçeklendirmeyi başardık ve bölgedeki toptan internet hizmetleri, büyük telekom operatörleri, internet servis sağlayıcıları, devlet kurumları, büyük işletmeler ve eğitim kurumları için tercih edilen tedarikçi haline geldik. En son M-VAULT'un piyasaya sürülmesiyle, ülkedeki dijital hızlanma çok daha hızlı olacak" diyor.
Vertiv Orta Doğu ve Afrika Genel Müdürü Pierre Havenga da şöyle konuşuyor: "Vertiv, müşterilerimizin hedeflerini yenilikçi bir şekilde destekleyerek dijital dönüşümün her zaman ön saflarında yer aldı ve uzun vadeli ortaklarından ve tedarikçilerinden biri olarak MEEZA için bir projeyi daha tamamlamış olmaktan heyecan duyuyoruz. Önümüzdeki birkaç yıl Katar'daki dijital ortamı yeniden şekillendirecek ve onlarla birlikte bu dönüşüm yolculuğunun bir parçası olmaktan daha fazla heyecan duyamazdık. Buluttan ağın ucuna kadar uzanan güç, soğutma ve BT altyapısı çözümleri ve hizmet portföyümüz, MEEZA'yı ve onun Katar'ı dijital olarak küresel ligde üst sıralara taşıma misyonunu büyük ölçüde destekliyor."
 
MEEZA için sıradaki adımlar: operasyonları büyütmek ve diğer ülkelere yaymak, uygun maliyetlerle tüm alanlara benzersiz BT hizmetleri ve çözümleri sağlamak ve böylelikle tüm bölgenin dijital deneyimini geliştirmek olacak.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

HSBC Türkiye, müşterilerin dünyanın neresinde olursa olsun ayrıcalıklı olduklarını hissetmeleri ve ayrıcalıklı yaşamaları için zenginleştirilmiş uluslararası bankacılık hizmetlerini Global Premier Hesap avantajlarıyla sunmaya devam ediyor. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan HSBC Bireysel Bankacılık ve Birikim Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Ayşe Yenel, "Pandemi sonrası yurt dışı seyahatlerde önemli bir artış yaşandığını görüyoruz. Gezi, eğitim, iş gibi farklı amaçlarla yurtdışında bulunan müşterilerimiz gittikleri ülkelerde de pratik, avantajlı ve ayrıcalıklı bankacılık işlemlerine ihtiyaç duyuyor. Güçlü küresel bankacılık ağımızın desteklediği Global Premier Hesap ile özel bankacılık kalitesinde bireysel bankacılık hizmetini yurtdışında da müşterilerimizle buluşturuyoruz." dedi.
 
Yurtdışında ATM'lerden ücretsiz para çekebilme imkanı
Amerikan, Kanada ve Avustralya Doları ile Euro ve Pound olmak üzere en çok kullanılan beş farklı yabancı para biriminde Global Premier Hesap açılabildiğini kaydeden Yenel, "Müşteriler ailesiyle birlikte yurtdışında da bu hesabı ana hesap olarak kullanabiliyor ve tüm banka ATM'lerinden ücretsiz para çekebiliyor. Ayrıca, Premier müşterilerimizin 18 - 30 yaş arası tüm çocukları da Premier müşteri olarak kabul ediliyor ve aynı imkanlardan faydalanabiliyor. Müşteriler, kendileri ve aileleri için özel hazırlanmış Eğitim Kredisinden de avantajlı faiz oranlarıyla yararlanabiliyor. Bununla birlikte, Premier müşteriler yurt dışı vize başvurusu ve okul kayıt işlemlerinde kullanabilecekleri, HSBC Türkiye'de bulunan varlığını gösteren referans mektuplarını şubelerimizden temin edilebiliyor." dedi.
 
HSBC Premier Miles Kredi Kartı, avantajları beraberinde getiriyor
HSBC Premier Miles Kredi Kartı sahipleri, hem yurt içinde hem de yurt dışı seyahatlerinde pek çok ayrıcalıktan faydalanabiliyor. Restoran ve otel harcamalarında, havalimanlarında, havalimanı otoparklarında, transfer ve araç kiralamalarda, uçak biletlerinde, e-ticaret alışverişlerinde Premier Miles'a özel indirimlerden ve avantajlardan yararlanarak tüm seyahatlerini kolayca planlama fırsatı da yakalıyorlar. Ayrıca tüm yurt dışı alışverişlerinde 2 kat (%1 oranında) Premier Miles Puan kazanıyorlar.
 
Çağdaş ve öncü uygulamalarla müşterilerine farklı ayrıcalıklar sunan HSBC Türkiye, güçlü küresel bankacılık ağından da yararlanarak Global Premier hesap ile zenginleştirilmiş, ayrıcalıklı uluslararası bankacılık hizmetlerini çeşitlendirmeye devam edecek. Yaygın küresel ağının gücüyle öne çıkan HSBC, özellikle sık sık yurtdışına seyahat eden ve çocuğu veya kendisi eğitim için yurtdışında bulunan müşterilerine farklı avantajlar sunuyor