Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Ekonomi'nin haberine göre; Türkiye, son 30 yılın en soğuk Nisan ayını ve belki de en yaygın zirai don felaketini yaşıyor. Ülkenin en batısından en doğusuna en kuzeyinden en güneyine kadar zirai dondan etkilenmeyen neredeyse hiçbir tarım ürünü kalmadı.

Ülkenin neredeyse tamamında etkili olan ve ekili-dikili tarım alanlarında etkili olan zirai don felaketi Şubat, Mart ve Nisan’da olmak üzere üç ayda 3 kez etkili oldu. bazı bölgelerde zarar katlanarak büyüdü. Adana, Mersin, Hatay’da 21-25 Şubat tarihlerinde, Ege Bölgesi’nde özellikle üzüm bağlarında 21-22 Mart tarihlerinde büyük bir zirai don felaketi yaşanırken, 10-11-12- 13 Nisan’da ülke genelindeki zirai don bu bölgelerde ikinci kez ve daha büyük bir felakete neden oldu.

Türkiye’nin dünya üretiminde ve ihracatında ilk sırada yer aldığı Ege’nin sultaniye kuru üzümünün yetiştiği Manisa’daki bağ alanları en çok zarar gören ürünlerden birisi oldu. Yine Türkiye’nin dünyada söz sahibi olduğu, üretim ve ihracatta ilk sırada yer aldığı kuru kayısının üretim merkezi Malatya’da kayısı ağaçları 10-11 ve 12 Nisan’daki zirai don felaketinden en çok zarar gören ürün oldu.

Ege ve Trakya’da üzüm bağları, Karadeniz’de fındık, İç Anadolu’da elma, ceviz, erken ekilen şekerpancarı, kanola, Çukurova’da karpuz, narenciye bahçeleri daha birçok ilde tarla bitkileri, meyveler kısacası ekili ve dikili hemen hemen tüm tarım ürünleri zarar gördü. Bazı ürünlerde zarar çok büyük bazılarında kısmi etkilenme oldu.

  Habere aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz: https://www.ekonomim.com/kose-yazisi/zirai-don-ciftcinin-kabusu-oldu/811811

BIST100
Endeks, geçen haftanın son işlem gününe 13,91 puan artışla 9352
seviyesinden başladı. Gün sonunda da %0,45 değer kazanımı ile
9380 seviyesinden kapanış gerçekleştirdi. Endekste, gün içinde
9260-9406 bandında hareket gözlendi.
Borsa İstanbul, 91,7 Milyar TL işlem hacmi ile günü noktaladı. 59
şirket günü pozitif olarak sonlandırırken, 37 şirket negatif olarak
kapattı.
En çok artan sektör endeksi; “Madencilik, İnşaat ve Ulaştırma”, en
çok düşen sektör endeksi ise; “Teknoloji, Tekstil-Deri ve Spor”
oldu.
Endekse puan bazında en yüksek pozitif etki; Türk Havayolları,
Sasa Polyester ve Yapı Kredi Bankası hisselerinden, en yüksek
negatif etki ise Aselsan, Oyak Çimento ve Koç Holding
hisselerinden geldi.
Cuma günkü işlem gününe hafif alıcılı başlayan endeks, ardından
güç kaybetmesiyle beraber günün en düşük seviyesi 9260’ı test
etti. Sonrasında tepki alımlarının satışları karşılamasıyla 200
günlüğe denk gelen 9663 noktasına bir adım daha yaklaştığını
gözlemliyoruz.
Geçen hafta ABD'nin gümrük vergilerini açıklaması ve ardından
Çin tarafından açıklanan karşı hamlelerin öne çıktığı haber akışları
ile volatilitenin yüksek olduğunu gözlemledik. Bu hafta tarifelere
ilişkin gelebilecek haber akışları ve Perşembe günü açıklanacak
TCMB’nin politika faiz kararı yurt içinde belirleyici olabilir.
Günlük grafiğinde teknik göstergelerini incelediğimizde kısa vadeli
indikatörlerin yukarı yönlü hareketi devam etmesi olumlu
görünümü destekliyor.
Buna paralel olarak yeni hafta başlangıcında güne tepki alımları ile
başlaması halinde endeks, 9420 seviyesinin üzerinde kalıcılık
sağlamalı. Bu seviyenin üzerine yerleştiği takdirde 200 günlük
ortalaması olan 9660 seviyesine doğru tepki alımlarının devamını
görebiliriz.
Olası geri çekilmelerde ise 9250 seviyesinin üzerinde tutunması
durumunda mevcut pozisyonlar korunabilir. 9250 altına
geçildiğinde 9130 ve 9050 alt destekler olarak takip edilebiliriz.


 A1 Capital Menkul Değerler A.Ş.
 www.a1capital.com.tr
 

                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
  Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Dolar endeksindeki güçlü kayıplar, paritedeki Euro lehine yükselişleri desteklemeye devam ediyor. Geçtiğimiz Perşembe günü 1.0945 desteğinden aldığı tepkiyle güçlü bir yükseliş gerçekleştiren parite, 1.1473 seviyesine kadar yükselmiş, ardından gelen satış baskısıyla haftayı 1.1351 seviyesinde tamamlamıştı.

Yeni haftaya Asya seansında bu seviyenin hafif altında başlayan parite, yükseliş ivmesini koruyarak şu an 1.1338 seviyesinde fiyatlanıyor. RSI indikatörünün 76 seviyesinde olması, paritenin aşırı alım bölgesinde seyrettiğini gösteriyor. Bu bölgede kalıcılık sağlanması durumunda, paritenin 1.1450 direncine doğru hareketini sürdürebileceğini söyleyebiliriz.

Aşırı alım bölgesinde görülebilecek olası düzeltme hareketlerinde ise ilk destek olarak 1.1300 seviyesi takip edilebilir. Euro lehine fiyatlamaların devam etmesi durumunda ise, 1.1450 seviyesinin üzerindeki kalıcılıkla birlikte 1.1600 direnci gündeme gelebilir.

Destekler: 1.1300 - 1.1200 - 1.1080

Dirençler: 1.1450 - 1.1600 - 1.1800

 Ikon Menkul
 ikonmenkul.com.tr

***
                        Yasal Uyarı
 
  Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Türkiye:

TCMB Nisan ayı Piyasa Katılımcıları Anketi'ne göre enflasyon beklentileri yükseliyor: 2025 yıl sonu enflasyon beklentisi %28,04’ten %29,98’e, 12 ay sonrası %24,55’ten %25,56’ya çıktı. Nisan ayı için beklenen aylık enflasyon oranı ise %3,07 seviyesinde. Yaşanan kur atağından sonra 2025 sonu için USDTRY beklentisi 43,60, 12 ay sonrası 45,85 seviyesinde. Piyasa katılımcılarının beklentilerine göre yılın geri kalanında TL’deki reel değerlenme %3 seviyesinde olacak. Bu açıdan TCMB’nin USDTRY kurunun hareketine ne kadar izin vereceği önem taşıyor. Ayrıca büyüme tahminleri 2025 için %3,0, 2026 için %3,8 öngörülüyor. 2025 için cari açık beklentisi ise 20 milyar USD seviyesinde.

Yıl sonu enflasyon beklentilerindeki 1,94 puanlık artışın, döviz kurundaki hareketten kaynaklandığını söyleyebiliriz. Beklentilerin dağılımı incelendiğinde, genele yansıyan bir değişim olduğu görülüyor. Ancak Mart ayındaki veri setinin aksine, beklentiler ortalamadan daha yüksek tarafta yoğunlaşıyor; bu da yukarı yönlü beklentilerin arttığını gösteriyor.

TCMB swap hariç net döviz pozisyonu 10 Nisan günü 1,5 milyar USD düşüşle 14,4 milyar USD’ye geriledi ve 10 Eylül 2024’teki seviyesine geri döndü. EURUSD kuru ve ons altın fiyatındaki gelişmelerin de etkilediği pozisyon, TL’nin reel değerlenmesinin ne kadar daha süreceği açısından önem taşıyor. Bu sebeple bazı raporlarda bu haftaki PPK toplantısında faizin arttırılıp de-dolarizasyona destek verileceği belirtiliyor. Ayrıca KKM gibi döviz piyasasını rahatlatan araçların kullanılması da gündemde.

Euro’daki yükselişin Türkiye ekonomisine etkilerini inceleyelim. TCMB’nin Ocak ayı için yayımladığı «Özel Sektörün Yurt Dışından Sağladığı Kredi Borcu» verilerine göre, özel sektörün uzun vadeli kredilerinin %31’i euro cinsinden. Bu da güncel kurla yaklaşık 43 milyar Euro uzun vadeli kredi stoku olduğuna işaret ediyor. Ayrıca 2025’in ilk çeyreği için yayımlanan «Kısa Vadeli Dış Borç» verilerine göre ekonomideki toplam euro cinsi kısa vadeli dış borçlar 33,54 milyar euro seviyesinde. Bu sebeple son 1 ayda yaklaşık %14 artış yaşayan euro kuru, Türkiye’nin ihracatına katkı sağlasa da borç kompozisyonuna olan etkileri sebebiyle sorunlar yaratabilir.
Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı, bazı bölgelerde sıcaklığın -15 dereceye kadar düştüğünü ve son 30 yılın en düşük seviyelerinin görüldüğünü belirtti. Yumaklı, "Tarihimizin en büyük zirai don olaylarından birini yaşadık" ifadelerini kullandı. Mart ayında da benzer durumdan dolayı yüksek gelen gıda enflasyonu, Nisan ayında da yukarı yönlü riskler içeriyor. Ancak web fiyatlarından yapılan takiplere göre gıda fiyatlarında henüz yüksek bir artış görülmemekte.

Şubat ayında ticaret satış hacmi yıllık bazda %6,5, perakende satış hacmi ise %12,2 arttı. Aylık bazda ise ticaret satış hacmi %2,5, perakende satış hacmi %1,1 yükseldi. Perakende satış hacmi son 12 ayda ortalama %0,9 artış kaydetti.
Global:

Nisan ayında UMICH Tüketici Güven Endeksi 50,8’e gerileyerek Haziran 2022’den bu yana en düşük seviyeye indi. Endeks Aralık’tan bu yana %30’dan fazla düşüş kaydetti. Ticaret savaşına ilişkin belirsizliklerin tetiklediği endişeler, tüketicilerin hem mevcut koşullara hem de geleceğe dair beklentilerini zayıflattı. Gelecek beklentileri endeksi 47,2 ile Mayıs 1980’den bu yana en düşük seviyeye gerilerken, mevcut koşullar endeksi 56,5 oldu. Enflasyon beklentilerindeki sert sıçrama dikkat çekici: Yıllık beklenti %5’ten %6,7’ye yükselerek 1981’den bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. 5 yıllık enflasyon beklentisi de %4,4 ile son yılların zirvesine çıktı.

Trump yönetimi hafta sonu, bazı telefonları, çip üretim ekipmanlarını ve bilgisayarları “karşılıklı” tarifelerden muaf tutarak teknoloji hisselerinde kısa vadeli bir rahatlama sağlamıştı. Ancak Ticaret Bakanı Lutnick, Çin'den ithal edilen akıllı telefonlar ve diğer tüketici elektroniği ürünlerinin ABD'de tarifeye tabi olmaya devam edeceğini belirtti. Lutnick, bu ürünlerin yarı iletkenlerle ilgili yürütülen ayrı bir soruşturma kapsamında tekrar değerlendirileceğini ve bu kapsamda yeni tarifelerin “bir-iki ay içinde” devreye gireceğini açıkladı.
ABD 10 yıllık tahvil faizi Cuma günü yaklaşık 10 baz puan artarak %4,5 seviyesinin üzerine çıktı ve Şubat ortasından bu yana en yüksek düzeye ulaştı. Haftalık bazda getiriler 50 baz puanı aşarak Eylül 2019’dan bu yana en sert haftalık tahvil satışını işaret etti.
ABD borsaları haftayı güçlü yükselişle tamamladı. S&P 500 %1,8, Nasdaq %2 artarken, Dow Jones 618 puan yükseldi; artan gerilime karşın müzakere ihtimali fiyatlamalara olumlu yansıdı. Avrupa’da ise STOXX 50 endeksi %0,6, geniş kapsamlı STOXX 600 ise %0,2 geriledi.

Günün Verileri:

TCMB Şubat Ayı Ödemeler Dengesi İstatistikleri (10.00)

  Bahçeşehir Üniversitesi Finansal Araştırmalar Merkezi (BFRC)
 https://bfrc.bau.edu.tr/
 
                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Goldman Sachs, beklenenden daha güçlü merkez bankası talebi ve resesyon riskleri nedeniyle artan ETF girişlerini gerekçe göstererek, 2025 sonu altın fiyatı tahminini 3.300 dolardan 3.700 dolara yükseltti ve 3650-3950 dolar aralığında bir projeksiyon öngördü.

Endeks, geçen haftanın son işlem gününe 13,91 puan artışla 9352
seviyesinden başladı. Gün sonunda da %0,45 değer kazanımı ile
9380 seviyesinden kapanış gerçekleştirdi. Endekste, gün içinde
9260-9406 bandında hareket gözlendi.
Borsa İstanbul, 91,7 Milyar TL işlem hacmi ile günü noktaladı. 59
şirket günü pozitif olarak sonlandırırken, 37 şirket negatif olarak
kapattı.
En çok artan sektör endeksi; “Madencilik, İnşaat ve Ulaştırma”, en
çok düşen sektör endeksi ise; “Teknoloji, Tekstil-Deri ve Spor”
oldu.
Endekse puan bazında en yüksek pozitif etki; Türk Havayolları,
Sasa Polyester ve Yapı Kredi Bankası hisselerinden, en yüksek
negatif etki ise Aselsan, Oyak Çimento ve Koç Holding
hisselerinden geldi.
Cuma günkü işlem gününe hafif alıcılı başlayan endeks, ardından
güç kaybetmesiyle beraber günün en düşük seviyesi 9260’ı test
etti. Sonrasında tepki alımlarının satışları karşılamasıyla 200
günlüğe denk gelen 9663 noktasına bir adım daha yaklaştığını
gözlemliyoruz.
Geçen hafta ABD'nin gümrük vergilerini açıklaması ve ardından
Çin tarafından açıklanan karşı hamlelerin öne çıktığı haber akışları
ile volatilitenin yüksek olduğunu gözlemledik. Bu hafta tarifelere
ilişkin gelebilecek haber akışları ve Perşembe günü açıklanacak
TCMB’nin politika faiz kararı yurt içinde belirleyici olabilir.
Günlük grafiğinde teknik göstergelerini incelediğimizde kısa vadeli
indikatörlerin yukarı yönlü hareketi devam etmesi olumlu
görünümü destekliyor.
Buna paralel olarak yeni hafta başlangıcında güne tepki alımları ile
başlaması halinde endeks, 9420 seviyesinin üzerinde kalıcılık
sağlamalı. Bu seviyenin üzerine yerleştiği takdirde 200 günlük
ortalaması olan 9660 seviyesine doğru tepki alımlarının devamını
görebiliriz.
Olası geri çekilmelerde ise 9250 seviyesinin üzerinde tutunması
durumunda mevcut pozisyonlar korunabilir. 9250 altına
geçildiğinde 9130 ve 9050 alt destekler olarak takip edilebiliriz.


 A1 Capital Menkul Değerler A.Ş.
 www.a1capital.com.tr
 

                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
  Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

BİST100 endeksi, geçtiğimiz haftayı ticaret savaşlarının etkisi ile yatay tamamladı. ABD'nin gümrük vergilerini açıklaması ve sonrasında Çin harici vergileri 90 gün ertelemesi ile piyasadaki volatilite yükseldi.
Bu hafta da ticaret savaşlarına ilişkin haber akışları globalde olduğu gibi yurt içi piyasalardaki kısa vadeli yön arayışını belirleyebilir. Ayrıca Perşembe günü gerçekleşecek TCMB PPK, yurt içinde en önemli makro veri olarak öne çıkıyor.
BİST100 endeksinde TL bazında 9.350 seviyesi pivot, 9.440 - 9.495 - 9.585 seviyeleri direnç, 9.290 - 9.200 - 9.145 seviyeleri destek olarak takip edilecek.
Dolar bazında 249,3 - 250,8 - 253,1 seviyeleri direnç, 245,4 - 243,0 - 241,5 seviyeleri destek olarak izlenecek.
https://analiz.infoyatirim.com/applicants/1544/messages/13305/blobid1744343799797.png

 İnfo Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
 www.infoyatirim.com

                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
  Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

ABD Başkanı Trump’ın gümrük vergileri politikası piyasalarda bilindik bir senaryoyu yeniden gündeme taşıdı. Bu çerçevede önce sert adımlar atan Trump yönetimi sonrasında ise bu adımları yumuşatmaya başladı. Öyle ki sürecin başında açıklanan yüksek vergi oranlarının küresel piyasalarda sert satışlara neden olduğunu gördük Ancak tahvil faizlerindeki yükselişin ekonomiye olumsuz etkisi ve iş dünyasından gelen yoğun eleştiriler sonucunda Beyaz Saray politika değişikliğine gitti. Birçok ülkeye uygulanan tarifeler 90 gün süreyle askıya alınırken Çin’e yönelik vergi oranı ise %145’e çıkarıldı. Bu adım, ABD-Çin arasındaki ticaret savaşının devam edeceğine ve kısa vadede çözümden uzak olunduğuna yönelik sinyaller verirken tahvil faizlerinde son yılların en sert haftalık yükselişleri yaşandı. Vergi erteleme kararının ardından ABD hisse senedi piyasalarında ilk etapta güçlü bir toparlanma yaşansa da yüksek volatilite etkisini sürdürürken 2 Nisan’da açıklanan vergi artışlarının yarattığı kayıplar henüz telafi edilebilmiş değil. Bu gelişmeler ABD ekonomisi açısından iki temel riski gündeme taşıyor. İlk olarak, ithalat maliyetlerinin artması enflasyonist baskıları güçlendiriyor. İkinci olarak, ticaret savaşının derinleşmesi büyüme tarafında yavaşlamaya neden olabilecek bir risk unsuru oluşturuyor. ABD yönetimi gümrük vergilerini hem üretimi ülke içine çekmek hem de vergi geliri yaratmak amacıyla uyguladığını ifade ediyor. Ancak alınan kararların süreklilikten uzak olması ve sık sık değişmesi, uzun vadeli yatırım planlarını zorlaştırıyor. Önümüzdeki 90 günlük süreç bu nedenle piyasa açısından kritik önem taşıyor. Süreç sonunda taraflar arasında ya yeni bir kriz gündeme gelecek ya da anlaşmaya zemin hazırlayacak adımlar atılacak. Belirsizliklerin devam etmesi yatırımcıların riskten kaçınma eğiliminin sürmesine neden olabilir. Ticaret savaşlarının dışında, makroekonomik veri tarafında Cuma günü açıklanan ve toptan fiyat trendlerini gösteren Mart ayı Üretici Fiyat Endeksi %0,2 artması beklenirken %0,4 geriledi. Böylece göstergeler enflasyona dair iyimser sinyaller vermeye devam etti. Bilançolar tarafında ise JPMorgan Chase (JPM), analist beklentilerini bir kez daha aşmayı başardı. Morgan Stanley (MS) ve Wells Fargo (WFC) da tahminlerin üzerinde ilk çeyrek sonuçları açıkladı. Ancak bu güçlü sonuçlara rağmen bankalar ekonomik dalgalanmalara karşı temkinli açıklamalar yaptı. Bugün ise Goldman Sachs’ın sonuçları takip edilecek.

 ÜNLÜ Menkul
  unlumenkul.com
                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.