Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
RAMSEY, Ayvalık Marina'daki yeni mağazasını çevre dostu lojistik çözümleri sunan LogD iş birliğiyle açtı. LogD ile yapılan iş birliği kapsamında RAMSEY, karton koli kullanımını sonlandırarak 9.750 litre su tasarrufu sağladı ve karbon ayak izini azaltmada önemli adımlar attı.
Erkek moda markası RAMSEY, sürdürülebilirlik yaklaşımını çevre dostu lojistik çözümlerle destekleyerek Ayvalık Marina mağazasını "Green Opening" konseptiyle açtı. Milk Run Yönetim Sistemi ile doğayı ve çevreyi koruyarak tedarik zincirini daha sürdürülebilir ve verimli hale getiren LogD iş birliğiyle gerçekleştirilen açılışta, karton koli kullanımı yerine çevre dostu milk run koliler kullanıldı. Bu sayede su tasarrufu ve karbon ayak izinin azaltılmasında önemli adımlar atıldı.
RAMSEY’in Ayvalık Marina mağaza açılışında gerçekleştirilen çevre dostu lojistik çözümler sayesinde 9.750 litre su tasarrufu sağlanırken 112,5 kilogram karbon salınımı önlendi ve 3 ağacın korunması sağlandı.
2024 yılı itibarıyla çevreye duyarlı lojistik çözümlerle mağaza açılışlarını gerçekleştiren RAMSEY, çevresel sorumluluk taşıyan iş süreçlerini genişletme taahhüdünü bir kez daha ortaya koyuyor.
Gürmen Group Markalardan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Zeynep Doğan, gerçekleştirdikleri iş birliği ile ilgili şu açıklamalarda bulundu: “2024 yılı itibariyle mağazalarımızı çevreye duyarlı lojistik anlayışıyla açmaya başladık. Bu kapsamda Milk Run Yönetim Sistemi ile doğayı ve çevreyi koruyarak tedarik zincirini daha sürdürülebilir ve verimli hale getiren LogD ile bir iş birliği gerçekleştirdik. LogD ile gerçekleştirdiğimiz iş birliği sayesinde karton koli kullanımına son verdik. Lojistik süreçlerimizde çevre dostu milk run kolilere geçiş yaparak karbon ayak izimizi azaltıyoruz, su tasarrufu sağlıyoruz ve ağaçların korunmasını sağlıyoruz.”
Hem çevreye hem de şirketlerin döngüsel ekonomisine katkı sağlayan Milk Run Yönetim Sistemi’nin Türkiye’de bir ilk olduğunu belirten LogD CEO’su Seyhan Gülhan; “Geliştirdiğimiz Milk Run Yönetim Sistemi ile geri dönüştürülmüş malzemeden ürettiğimiz çevre dostu inovatif kutu, etiket ve mühürler şirketlerin sevkiyatlarındaki karton koli kullanımını ortadan kaldırarak binlerce ağacın kesilmesini, kolilerin üretimi sırasında kullanılan tonlarca suyun kullanılmamasını, doğaya atık olarak bırakılmış malzemelerin yeniden kullanım sürecine dahil edilerek çevreye verilen zararın engellenmesini sağlıyoruz. Tek bir gezegenimiz var ve dünyanın herhangi bir yerinde atılacak ufacık bir adım bile çok kıymetli. Bu nedenle çevreci ve sürdürülebilir tedarik zincirimiz ile RAMSEY ile gerçekleştirdiğimiz iş birliği bizim için çok kıymetli” dedi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Atık önleme farkındalığını artırma hedefli yüksek paydaş katılımlı girişim ve en büyük kampanya olan 16.Avrupa Atık Azaltım Haftası bu yıl 16-24 Kasım 2024 tarihlerinde “Gıda Atıklarının Tadı Kaçtı” teması ile gerçekleştiriliyor diyen İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) Başkanı Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu 735 milyon insan açlık çekerken, evlerde her gün 1 milyar’dan fazla öğünlük gıdanın atık olmasına dikkat çekerek “Atmayalım, soframızın bütçesini ve karbon ayak izini düşürelim” çağrısı yaptı.
Gıda atıklarının tadı kaçtı
SÜT-D Başkanı Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu “Soframıza ulaşana dek tarımda, hasat sonrasında ve işlenirken gıda kaybı, perakende ve son tüketimde ise atık gıda çıkışı ile gıda israf edilir. Birleşmiş Milletler Çevre Programı(UNEP) son verisinde hane başına yaklaşık 74 kg olmak üzere yılda 931 milyon ton gıda israfı tahmini veriliyor. Bu küresel israfta haneler 569, gıda hizmet sektörü 244, gıda perakendecileri 118 milyon ton’dan sorumlu. 735 milyon insan açlık çekerken, evlerde her gün 1 milyar’dan fazla öğünlük gıda atık oluyor. Bu değer açlıktan etkilenen herkes için her gün 1.3 öğüne eşdeğer. Rakamlar korkutucu. Gıda atıklarının tadı kaçtı. Atmayalım.” dedi.
Atık gıdanın bütçe ve karbon ayak izine etkisi
Tarladan, çiftlikten gıda soframıza gelene dek akçeli maliyeti artarken, bu zincirde doğrudan ve dolaylı çevresel etkilerle gezegene maliyet de artar. Bu etkilerin en mühimi sera gazı emisyonlarıyla iklim değişikliğine etkinin göstergesi olan karbon ayak izidir. Tarım iklim değişikliğine etki ederken, iklim değişikliğinden de en çok etkilenen sektördür. Bu karşılıklı etkileşim gıda arznı, gıdaya erişimi, sözün özü gıda güvenliğini zora sokup gıda fiyatları artışına neden olurken soframızın bütçesi ve karbon ayak izi artar. Üretilen ancak tüketilmeyen diğer deyişle israf edilen gıdanın, küresel sera gazlarının %8-10’u ile ilişkili olduğu tahmini verilmekte. Evimizdeki atık gıdayı azaltmak sadece bütçemize iyi gelmez. Daha az üretim, daha az toprak, daha az başta su ve enerji olmak üzere tarımsal girdi gezegenimizin sermayesine, doğa bütçesine de iyi gelerek başta karbon ayak izi olmak üzere tüm çevresel etkiler de azalırken sürdürülebilir gıda zincirini sağlayarak iklim dirençli tarıma destek oluruz bilgisini veren Prof.Karaosmanoğlu “Atmayalım, soframızın bütçesini ve karbon ayak izini düşürelim” çağrısı yaptı.
Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği(SÜT-D): SÜT-D, sürdürülebilir üretim ve tüketim konusunda toplumda güçlü etki yaratmak için faaliyetler yaparak, en iyi enerji, su, atık yönetimi ile kaynak verimli, mevcut en iyi teknolojilerin kullanılması; çevre kirliliği,iklim değişikliği ve biyoçeşitlilik kaybı ile mücadele edilmesi; insan ve doğa dostu sürdürülebilir yaşam kültürü ile sürdürebilir kalkınma farkındalığının artırılması için çalışarak bilgi ve kapasite oluşturmak hedefi ile 2013 yılında kamu, iş ve akademi temsilcilerince kuruldu. SÜT-D etkinliklerinde resmi erk, yerel yönetimler, üniversiteler, sivil toplum örgütleri ve medya ile yakın işbirliğinde olma, “Sürdürülebilirlik Yönetimi” sosyal ve teknik yönleriyle uğraş vermeyi öncelikli görmekte, bugün ve yarında insanoğlunun refah ve konforu için sivil toplum yeşil ve mavi gücünü sunmaktadır.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Müşteri Deneyimi dijital iş hizmetlerinde küresel bir lider olan Teleperformance’ın ödüllü araştırma merkezi Business Insights Lab tarafından gerçekleştirilen “2024 Küresel E-Ticaret Müşteri Deneyimi Raporu”, e-ticaret sektöründeki müşteri memnuniyeti ve sadakatine dair önemli bulguları ortaya koyuyor. Türkiye’nin de dahil olduğu 11 ülkede, 57.543 tüketici ile gerçekleştirilen araştırma, e-ticarette hızla değişen müşteri davranışlarına ve trendlerine ışık tutuyor.
Online Alışverişin Zirvesinde Kıyafet ve Aksesuar Bulunuyor
Araştırmaya göre son 1 yılda katılımcıların %91'i online alışveriş yaparken, en çok tercih edilen ürün kategorisi %62 oranıyla kıyafet ve aksesuar oldu. Bu kategoriyi sırasıyla %43 ile kitap, müzik ve video; %40 ile de yiyecek ve içecek izledi. Gelecek 12 ayda da kıyafet ve aksesuar, alışveriş planlarında en öncelikli kategori olarak öne çıkıyor. Ödeme yöntemleri açısından bakıldığında, %27 ile en sık tercih edilen yöntem kredi kartı olurken, banka kartı %18 ve dijital/mobil cüzdan %11 oranıyla onu takip ediyor.
Türkiye, müşteri memnuniyetinde küresel ortalamanın altında
Dünya genelinde alışveriş deneyiminden en memnun tüketiciler Meksika’da bulunuyor ve Meksika’yı Brezilya ile Hindistan takip ediyor. Küresel müşteri memnuniyeti ortalaması 10 üzerinden 8,5 iken, Meksika’da bu oran 9 seviyesine ulaşıyor. Türkiye’de ise müşteri memnuniyeti, sektördeki gelişmelere rağmen bir önceki yıla göre düşerek 8,4 puanla küresel ortalamanın altında yer alıyor. Marka tavsiye oranında Meksika %68 ile yine ilk sırada yer alırken ardından Brezilya (%66) ve Hindistan (%58) geliyor. Türkiye ise bir önceki yıla göre %17'lik bir düşüşle, marka tavsiye etme oranında %44 ile 7. sırada yer alıyor. Markalara bağlılık konusunda ise Brezilya 9,1 puanla ilk sırada bulunurken, Türkiye 8,3 puanla 6. sırada yer alıyor ve bu alanda da geçen yıla göre 7 puanlık bir azalma gözlemleniyor.
E-ticarette En Çok Kullanılan Kanal: E-mail/Web Form
“2024 Küresel E-Ticaret Müşteri Deneyimi Raporu”na göre dünya genelinde e-ticaret tüketicilerinin en çok kullandığı ilk üç kanal e-mail/web formları, sesli iletişim ve mobil uygulamalar olarak sıralanıyor. E-ticaret siteleriyle iletişime geçen tüketicilerin neredeyse üçte biri, e-mail ve web formlarını kullanırken, geçen yıla kıyasla daha az kanal kullanılması nedeniyle çoğu iletişim kanalında kullanıcı sayısında azalma gözlemleniyor.
Türkiye, Markaların Mobil Uygulama Kullanımında Dünyada İkinci Sırada
Tüketicilerin markaların mobil uygulamalarını en yoğun kullandığı ülke Hindistan olurken, Türkiye bu alanda ikinci sırada yer aldı. Son bir yılda Çin ve Amerika'da mobil uygulama kullanımında dikkat çekici bir artış gözlemlendi.
Türkiye En Çok Web Sitesi ve Mobil Uygulamalardan Memnun
Türkiye’de tüketiciler, web sitesi ve mobil uygulamalardan 8.1 puanla yüksek bir memnuniyet ifade ederken, bu memnuniyet düzeyini sosyal medya hizmetleri (7.8 puan) ve self servis hizmetler (7.6 puan) takip ediyor.
Tüketicilerin %20’si Online Alışverişte Güvenlik Sorunu Yaşarken, Çoğu Sorunu Markasına Bildirmiyor
"2024 Küresel E-Ticaret Müşteri Deneyimi Raporu"na göre, dünya genelinde tüketicilerin %20’si online alışveriş yaparken güvenlik sorunları yaşıyor. Ancak bu kişilerin %65’i yaşadıkları güvenlik sorununu markalarına bildirmiyor. Bildirimde bulunmayanların büyük bir kısmı, sorunun markalarının sorumluluğunda olmadığını ya da nasıl bildireceklerini bilmediklerini ifade ediyor. Güvenlik sorunu bildiren tüketiciler ise sırasıyla Hindistan, Türkiye ve Çin’de yoğunlaşıyor.
Meksika ve Brezilya, Sorunları En Az Eforla Çözme Konusunda Öne Çıkıyor
Meksika, tüketicilerin sorunlarını tek bir etkileşimde çözme oranıyla %87 ile ilk sırada yer alırken, Türkiye 11 ülke arasında 8. sırada bulunuyor. En az eforla sorunlarını çözme konusunda en memnun tüketiciler Meksika'dan çıkarken, Brezilya ve Hindistan da bu alanda öne çıkıyor. Türkiye ise küresel ortalama olan 8.1 puanla 5. sırada yer alıyor ve bu puanı Çin ve Amerika ile paylaşıyor.
Olumsuz Deneyim, Sadakati 4 Kat Azaltıyor!
Araştırma sonuçları, müşteri hizmetlerinin müşteri sadakati üzerindeki güçlü etkisini de gözle önüne seriyor. Markalarıyla iletişime geçtiğinde olumsuz bir deneyim yaşayan tüketicilerin, aynı markayı tekrar tercih etme veya sadık kalma olasılığı önemli ölçüde azalıyor. Son temaslarında olumlu bir deneyim yaşayan tüketiciler, %7 oranında daha yüksek sadakat gösterirken, olumsuz deneyim yaşayanlar %30 oranında daha düşük sadakat eğilimi sergiliyor.
Tüketiciler, Yapay Zeka Destekli Müşteri Hizmetlerinde İnsan Denetimini Tercih Ediyor
Bu yıl ilk kez müşteri hizmetlerinde yapay zeka desteği araştırmalara dahil edildi. Küresel tüketicilerin %61’i, yapay zeka destekli etkileşimlerin insan denetimiyle birleştiğinde en iyi sonucu vereceğini düşünüyor. Türkiye'deki tüketiciler de bu görüşle paralel bir eğilim sergileyerek, yalnızca %9'u yapay zeka botları veya otomatik hizmetler aracılığıyla destek almayı tercih ettiğini belirtiyor.
Araştırma, tüketicilerin yapay zeka araçlarının müşteri hizmetlerinde faydalarını fark ettiklerini, ancak bu araçların insan becerilerinin yerini alıp alamayacağı konusunda temkinli yaklaştıklarını ortaya koyuyor. Çoğu tüketici, yapay zekanın karmaşık ve duygusal durumları yönetme kapasitesine şüpheyle yaklaşıyor. Bu bağlamda, AI destekli etkileşimlerin insan denetimiyle birleştiğinde en verimli sonuçları vereceği görüşü ağır basıyor.
Araştırma sonuçlarıyla ilgili değerlendirmede bulunan Teleperformance EMEA Gelişen Pazarlardan Sorumlu İş Geliştirme Başkanı Tolga Uçbağlar; “Teleperformance olarak, müşteri deneyimi yönetiminin sadece bir hizmet kalitesi değil, aynı zamanda bir markanın sürdürülebilir başarısı için stratejik bir unsur haline geldiğinin bilincindeyiz. 2024 Küresel E-Ticaret Müşteri Deneyimi Raporumuz, e-ticaretin hızla evrilen dinamiklerini ve müşteri beklentilerindeki dönüşümü derinlemesine inceleyerek, markaların bu değişen koşullara uyum sağlamak için nasıl bir yol haritası çizmeleri gerektiğini net bir şekilde ortaya koyuyor. Müşteri odaklı stratejilerin, dijital dönüşümün ve yapay zekanın müşteri hizmetlerinde nasıl birbirini tamamlayarak güçlü bir sinerji oluşturduğunu da gözler önüne seriyor. E-ticarette e-mail ve web formları en çok tercih edilen kanallar olurken, Türkiye'de web sitesi ve mobil uygulamalar öne çıkıyor. Diğer yandan, sorunları en az eforla çözme becerisi marka sadakatini etkiliyor ve Türkiye'de bu alanda bir düşüş gözlemleniyor. Bu sonuçlar, sektördeki markaların doğru kanal çeşitliliği, nitelikli insan kaynağı ve teknolojik altyapıyla müşteri deneyimlerini iyileştirmeleri gerektiğini gösteriyor. Geleceğin müşteri deneyimi, yalnızca teknolojinin gücüyle değil, bu teknolojilerin insan odaklı bir yaklaşım ile harmanlanmasıyla şekillenecek. Biz de Teleperformance olarak, bu doğrultuda dijital çözümlerimiz ve insan odaklı hizmet anlayışımızla markaların başarısına katkı sağlamaya devam edeceğiz” dedi.
Teleperformance Türkiye Hakkında
Teleperformance, dünyanın önde gelen markalarına ve onların müşterilerine daha basit, daha hızlı, daha güvenli ve gelişmiş müşteri hizmetleri sunmak için “Gücümüz teknoloji, odağımız insan” vizyonuyla hareket eden dijital iş hizmetlerinde küresel bir lider. Teleperformance’ın yapay zeka ile güçlendirilen, duygusal zeka ile değer katan kapsamlı hizmet portföyü; hem çevrimiçi kullanıcıları hem de marka itibarını korumaya yardımcı olan güven ve güvenlik hizmetleri de dahil olmak üzere ön büro müşteri hizmetlerinden arka büro işlevlerine kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor. Teleperformance’ın çalışma alanları arasında tahsilat, tercümanlık ve yerelleştirme, vize ve konsolosluk hizmetleri, işe alım süreci, dış kaynak hizmetleri gibi özel alanlara odaklanan bir dizi hizmet de bulunuyor. Teleperformance Group'un dünya genelinde 300'den fazla dil konuşabilen 500 bine yakın ilham verici ve tutkulu takım üyesiyle desteklenen Teleperformance Türkiye; 10 binden fazla etkileşim uzmanıyla, 160'tan fazla markaya verdiği hizmetlerle markaların, müşterilerin ve toplumun desteklenmesine katkı sağlıyor. 1995 yılından beri hizmet veren Teleperformance Türkiye, başta Türkçe, Almanca, İngilizce, Felemenkçe ve Arapça olmak üzere desteklediği 20’den fazla dil ile yarattığı ihracat büyüklüğüyle Türkiye’de çok dilli hizmet sunan müşteri deneyim merkezleri içinde lider konumda yer alıyor. Uçtan uca müşteri deneyimindeki bilgi birikimini, teknolojinin gücüyle birleştiren Teleperformance Türkiye; yetkin yazılım ekipleri ile geliştirdiği ihtiyaca uygun çözümler ve geniş partner ekosisteminin gücü ile müşterilerinin uçtan uca eksiksiz bir dijital dönüşüm gerçekleştirmesine yardımcı oluyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Sağlam güvenilirlik, bağlanabilirlik ve performansın mükemmel karışımına ihtiyaç duyan havacılık bakım, onarım ve operasyon uzmanları, Barselona'da düzenlenen MRO Europe'da Panasonic TOUGHBOOK dayanıklı cihazlarının tamamını keşfetme imkanı yakaladı. Havacılıkta onlarca yıllık deneyime sahip olan TOUGHBOOK, havadaki performansı ve yerdeki verimliliği optimize ediyor.
MRO Europe, üst düzey bir konferans ve uluslararası sergiyi bir araya getiren, ticari havacılık satış sonrası pazarı için bölgenin önde gelen etkinliğidir. Aviation Week tarafından düzenlenen fuar, havayolları, kiralama firmaları, MRO'lar, OEM'ler, tedarikçiler ve sektör uzmanları dahil olmak üzere havacılık tedarik zincirinin her seviyesini temsil eden 450'den fazla çözüm sağlayıcı ve 10.000'den fazla katılımcının ilgisini çekmektedir.
Saha Hizmetlerini Güvenilir, Hiper Bağlantılı Cihazlarla Geliştirin
Panasonic, Windows 11 çalıştıran modüler dayanıklı cihaz serisini MRO Europe'da sergileyecek. Bu cihazlar, havacılık endüstrisi için pazara öncü sağlamlık, pil ömrü, özelleştirme, araç entegrasyonu, bağlanabilirlik ve performans sunar.
Bu listeye TOUGHBOOK 40 dizüstü bilgisayar ve G2 2'si 1 arada ayrılabilir tablet dahildir. Bu cihazların en yeni yinelemelerinin her ikisi de Intel® AI Boost nöral işleme birimine (NPU) sahiptir - böylece uç sahalarda yapay zeka işlemeyi mümkün kılar ve mobil çalışanlar için verimliliği ve doğruluğu büyük ölçüde artırır. Her ikisi de 5G SA modülleri ile donatılmıştır.
Buna ek olarak, Panasonic, bağlantı çözüm ortakları COCUS AG ile birlikte özel 5G ağ teknolojisini MRO Europe ziyaretçilerine sergileyecek. Kestirimci bakımdan uçak ve yer tabanlı ekipler arasındaki gerçek zamanlı veri aktarımlarına kadar, özel 5G ağları, havacılık sektörü için ultra düşük gecikme süresi, daha hızlı yanıt süreleri ve gelişmiş veri aktarımını ve iletişimini sağlar.
Panasonic TOUGHBOOK ekibi, MRO Europe'da 9085 numaralı stantta yer alacak. Panasonic'in özel 5G ağlarının havacılık endüstrisine nasıl fayda sağlayabileceği hakkında daha fazla bilgi almak için lütfen buraya tıklayın: https://eu.connect.panasonic.com/gb/en/blog/how-private-5g-ready-take-aviation-industry
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye teknoloji perakendeciliğinin ve e-ticaretin öncü markası Teknosa’nın sosyal ticarette hayata geçirdiği “Bi’linkle Paylaş Kazan” projesinde iki yılda 150 binden fazla kişi yaklaşık 550 bin link oluşturdu. Kullanıcıların paylaşılan linkten satın alım yapıldığı zaman nakit kazanç elde ettiği projede 93 bin ürün satışı gerçekleşti.
Müşterilerine yeni bir alışveriş deneyimi sunmayı ve her adımda kazandırmayı hedefleyen Teknosa, Eylül 2022'de başlattığı "Bi’link ile Influencer Sensin" projesinde başarılı sonuçlar elde etti. Teknosa.com üzerinden beğendiği herhangi bir ürünü “paylaş kazan” butonuyla sevdikleriyle paylaşan kullanıcıların linkten satın alım yapıldığında nakit kazanç elde ettiği projede iki yılda 150 binden fazla kişi tarafından yaklaşık 550 bin link oluşturuldu. Proje sayesinde 1,3 milyon kişi teknosa.com’u ziyaret ederken, paylaşılan linkler aracılığıyla 93 bin ürün satıldı. Teknosa, projeyle birlikte toplamda 650 bin kişiye ulaştı.
Aylık 5 bin TL’ye kadar nakit şansı
Teknosa’nın sosyal medya hesabı olmayanları da kapsayacak şekilde hayata geçirdiği projede, dileyen herkes, teknosa.com üzerinden beğendiği herhangi bir ürünün yanında bulunan “paylaş kazan” butonuna tıklıyor. Kullanıcılar, kendileri için özel olarak oluşturulan ürün linkini ister mesajlaşma servisleri ister bloglar ister sosyal medya hesapları üzerinden sevdikleriyle paylaşıyor ve paylaştıkları linkten satın alım yapıldığı zaman nakit kazanç elde ediyor. Proje, Teknosa'nın geniş ürün yelpazesinden özgürce seçim yapma imkânı sunarken, aylık 5 bin TL'ye kadar nakit gelir elde etme şansını da beraberinde getiriyor.
Kendi topluluğunu yaratarak müşteri sadakatini artırmayı da hedefleyen Teknosa, sosyal ticaret alanındaki atılımlarına devam edecek.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
MediaMarkt Türkiye'nin girişimcileri ve girişimcilik ekosistemini desteklemek amacıyla bu yıl 7'ncisini düzenlediği "MediaMarkt Startup Challenge" yarışmasının başvuru süreci başladı. Bugüne kadar Türkiye başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesinden başvuru alan yarışmaya girişimciler, 2 Aralık 2024 tarihine kadar başvuru yapabilecek. Yarışmada; "Perakende Satış Teknolojileri", "Satış Sonrası Teknolojiler" "Kurumsal Dijitalleşme ile Çalışan Deneyimini Güçlendirme" ve "Sürdürülebilirlik ve Çevresel Etki Çözümleri" alanlarında, inovatif perspektifiyle fark yaratan ve perakende dünyasını dönüştüren uygulamalar değerlendirilecek. Uzman isimlerden oluşan jüri değerlendirmesi sonucunda finalde yarışmaya hak kazanan girişimler, 15 Ocak 2025 tarihinde düzenlenecek Startup Challenge yarışmasında projelerini sunacak ve ödüle hak kazanan ilk üç proje belirlenecek.
Geçmiş dönemlerin kazananları MediaMarkt ile iş birliği olanağı buldu
MediaMarkt Startup Challenge'ın geçmiş dönem kazanan projeleri MediaMarkt'la iş birliklerine başladı. Geçmiş dönemin kazananlarından; mikro atık yönetimi, karbon ayak izi hesaplama ve raporlama hizmetleri sunarak, espresso granülünden ileri dönüştürülmüş ürünler üreten Wastespresso girişimi ile MediaMarkt, uzun vadeli bir iş birliğine imza attı. MediaMarkt, karbon ayak izini azaltmak amacıyla Wastespresso ile MediaMarkt çalışanlarının katılımına dayalı bir ileri dönüşüm projesi başlattı. Proje kapsamında MediaMarkt Genel Merkezinde biriktirilen kahve atıklarının yeniden kullanılabilir ürünlere dönüştürülmesi sağlandı. Türkiye'de ayrıca kazanan girişimlerden Buybuddy ve Udentify ile mağazalarında iş birliği yapan MediaMarkt; ayrıca AssistBox, B2Metric, Optiyol ve Qumpara gibi geleceğin perakende dünyasını şekillendiren girişimlerle de pilot çalışmalara imza attı.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Gap ve Cult Gaia iş birliği ile tasarlanan bu özel koleksiyonda Gap klasikleri, Cult Gaia’nın özgün, doğadan ilham alan heykelsi tasarımları ile yeniden yorumlanıyor. Modern tanrıça figürü ve kolektif kadın gücüne bir övgü olarak tasarlanan bu özel koleksiyon, ikonik ve zamansız Gap stili ve Cult Gaia’nın cesur, estetik stilini bir araya getiriyor.
İlk ortaya çıkışında aksesauarlara odaklanan marka, zamanla cesur ve estetik tasarımlarıyla yaşam biçimini de yansıtan bir markaya dönüşmüştür. İlk bakışta dikkat çeken, cesur tasarımları zamanla dolaplarda zamansız parçalar olarak yer etmeye başlamıştır. Gap, bu özgün, sanatsal yaklaşım ile ikonik ve zamansız stilini yeniden yorumladığı özel kapsül koleksiyonu moda severler ile buluşturuyor.
Kreatif Gücün İlham Verdiği Tasarımlar
34 parçadan oluşan bu özel koleksiyon, sert ve yumuşak organik formları yansıtan estetik tasarımları bir arada sunuyor. Modern tanrıça figürünü öne çıkaran altın detaylar, zincir askılar, suni kürk ve kumaş işlemeleriyle tasarlanan parçalar, cesur ve şık bir stil sunuyor. Gap denim stili, Cult Gaia’nın sanatsal dokunuşlarıyla yeniden şekillenerek özel kesim ve altın detaylarla tamamlanıyor. Deri takımlardan elbiselere ve dış giyimlere kadar geniş bir ürün yelpazesi sunan koleksiyon, doğadan ilham alarak modern ve sanatsal tasarımlar yaratıyor. Ayrıca, "GAIA" logosuyla tasarlanan sweatshirt ve şapka, koleksiyonun özel parçaları arasında yer alıyor.
Modern Tanrıçalara İlham Veren Koleksiyon Lansmanı
14 Kasım’da Nişantaşı City’s mağazasında özel bir etkinlikte davetlileriyleriyle bir araya gelen Gap, ünlü isimler, basın ve influencer’lar ile ikonik koleksiyonu keşfetti. Burcu Esmersoy, Şevval Şahin, Sibil Çetinkaya, Dila Tarkan, Aslı Sümen, Cemre Solmaz, Semiraminta ve Yaren Alaca gibi isimlerin katılımıyla ilham dolu bir etkinlik gerçekleşti.
Koleksiyonun 15 Kasım itibariyle seçili mağazalarda, mobil uygulamalarda ve web sitesinde satışa sunulacağını belirten Fiba Perakende Grubu Genel Müdürü Batur Can, “Gap’in zamansız stili ve Cult Gaia’nın doğadan ilham alan sanatsal dokunuşlarıyla ortaya çıkan bu eşsiz koleksiyonu ilk kez sizlerle paylaşıyor olmaktan büyük heyecan duyuyoruz. Bu iş birliği, yalnızca estetik ve işlevselliği buluşturmuyor; aynı zamanda moda sektöründe yenilikçi yaklaşımlara öncülük ediyor Gap Türkiye olarak, sektördeki bu dönüşümün bir parçası olmaktan gurur duyuyoruz.” dedi.
Bu özel koleksiyon şimdi online ve seçili Gap mağazaları*, Gap Türkiye mobil uygulaması ve gap.com.tr’de moda severler ile buluşuyor.
*Akasya, İstiklal, Nişantaşı City’s, İstinyePark, Zorlu, Akmerkez, Kanyon, Kentpark ve İzmir İstinyePark
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Ülkemizin en büyük elektrikli araç şarj istasyonu operatörleri Sharz.net ve Ovolt, geçtiğimiz günlerde EVCharge Show’da Türkiye’de bir ilki tüketicilerle buluşturdu. Elektrikli araç sahiplerinin ihtiyaçları göz önünde bulundurularak tasarlanan ve Türkiye’de bir ilk niteliğinde olan "kiosk" modeli şarj istasyonları, mevsim şartlarından ve yağışlı havalardan korunan kapalı yapısı, oturma alanları, çay, kahve gibi sıcak içecek ve atıştırmalık otomatlarıyla konforu artırıyor. Ovolt & Sharz.net şirketlerinin Genel Müdürü Hakan Koca, “Yeni yatırımlarla birlikte Türkiye’deki e-mobilite ekosistemine yeni bir soluk getirerek standartları yükseltiyoruz. Artık sadece tek başına bir şarj istasyonu değil, aynı zamanda elektrikli araç sahiplerinin ihtiyaç duyduğu güvenli, kolay kullanımlı, yüksek konforlu ve kaliteli yaşam alanlarını hayata geçiriyoruz.” açıklamasını yaptı.
Konforlu istasyonlar elektrikli araç satışlarını da destekleyecek
EVCharge Show’da elektrikli araç sahipleri ve sektör temsilcileri tarafından büyük bir ilgiyle karşılanan “kiosk” konsepti, Ovolt ve Sharz.net birlikteliğinin e-mobilitede açtığı yeni sayfayı temsil ediyor. Elektrikli araçların şarj olma süreleri her geçen yıl kısalsa da şarj esnasında geçen ortalama 30 dakikayı daha keyifli ve rahat hale getiren Ovolt & Sharz.net, Türkiye çapında Ovolt olarak Opet istasyonlarında ve kilit lokasyonlarda yeni nesil şarj istasyonlarını yaygınlaştıracak. Elektrikli araç satışlarını destekleyecek yenilikçi çözümleri kademeli olarak hayata geçireceklerini aktaran Ovolt & Sharz.net şirketleri Genel Müdürü Hakan Koca, “AVM, restoran, araç bayileri, otel, hastane gibi alanlarda birçok şarj istasyonu bulunsa da günün her saatinde bu noktalara erişmek kolay olmayabiliyor. Şarj esnasında sürücülerin kendilerini daha rahat ve konforlu hissedeceği, daha kaliteli vakit geçireceği yaşam alanları ortaya çıkarıyoruz. Gelecekte e-mobilite kültürünü destekleyen çok farklı konseptlerde ortak yaşam alanlarını ülkemize kazandıracağız.” dedi.
2030 yılına kadar 1,5 milyon elektrikli araca 150 binden fazla soket ihtiyacı doğacak
Tüm endüstrinin kilitlendiği 2030 yılında Türkiye araç parkında ortalama 1,5 milyon elektrikli araç olacağını ifade eden Koca, lokasyon ve soket ihtiyacının da artacağına dikkat çekti. Koca, “Ülkemizde şu an 24.500 adet soket bulunuyor. Araç başına düşen soket 6,31 ve biz lokasyon sayısı kadar verimli yaygınlığı da önemsiyoruz. Elektrikli araç sahiplerinin en büyük sorunlarından birisi de onlarca uygulama kullanmak ve her uygulama için kart tanımlama zorunda kalmaları. Bunu konfordan uzak ve sürdürülebilir bulmadığımız için kurduğumuz Sharz Club adlı oluşumla 21 farklı platform ve 1857 adet soketi tek çatı altında topladık. Tek bir uygulama veya ödeme alt yapısı ile bu lokasyonlara kullanıcılar erişebiliyor. Tek bir uygulama kullanmanın avantajlarını, müşteri deneyimi tarafında giderek geliştireceğiz.” ifadelerini kullandı.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.