Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

 Finish'in dünyada bir ilke daha imza atarak Cyclesync teknolojisiyle geliştirilen 4 aşamalı sıralı etkiye sahip Ultimate Plus ürünü ile Arçelik bulaşık makinaları, tüketiciye hem elektrik hem de su tasarrufu vadediyor. "Arçelik ve Finish'le Tasarrufun Tam Sırası" mottosuyla hayata geçirilen kampanya, elektrik ve su kullanımını azaltmaya davet ediyor.
Arçelik'in yeni ısı pompası teknolojili bulaşık makinesi, eko programda suyu ve enerjiyi en ideal şekilde kullanarak, F enerji sınıfına kıyasla yüzde 50'ye varan oranda daha az enerji harcarken, Finish Ultimate Plus, yanmış lekeleri suda bekletmeden çıkararak her yıkamada 57 litre suyu koruyor. Üst düzey teknolojilerin buluştuğu bu iş birliği sayesinde hem elektrik hem de suda yılda yaklaşık 614 TL'ye kadar tasarruf sağlamak mümkün.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Yenilenebilir enerji kaynaklı iklimlendirme sistemleri hayata geçiren Systemair Türkiye, imza attığı bir dizi inovatif teknoloji ile hem sektöre hem müşterilerine hem de dünyaya sürdürülebilir ölçekte katma değer sağlamak için çalışmalarına aralıksız devam ediyor. Son dönemde düşük karbon çalışmalarını merkeze alan Systemair Türkiye, etkin kaynak yönetimiyle karbon ayak izini düşürmeyi ve gelecek nesillere sürdürülebilir bir yaşam bırakmayı hedefliyor. Bu hedefleri çerçevesinde 5 Haziran Dünya Çevre Günü kapsamında açıklamalarda bulunan Systemair Türkiye Genel Müdürü Ayça Eroğlu, 2025 yılına kadar tüm ofis ve üretim operasyonları ile lojistik süreçlerinden kaynaklanan sera gazı emisyonlarını azaltmayı amaçladıklarını vurguladı.
 
Üretimde ve ofislerde oluşan atıkları kaynağında ayrıştırarak Sıfır Atık Belgesi alan Systemair Türkiye, operasyonel süreçlerde hem emisyonları azaltmak hem de kaynak sürdürülebilirliğini sağlamak amacıyla atık oluşum miktarlarını minimuma indiren eko tasarım ilkeleriyle hareket ediyor. Kaynakların verimli kullanılması adına Türkiye Döngüsel Ekonomi Platformu’na dahil olan şirket, gezegenin yaşadığı iklim sorunlarını minimize edebilmek, artan popülasyon ve sanayi faaliyetlerinin etkilerini azaltabilmek adına sorumlu üretim ilkelerinden taviz vermeden ilerliyor. Dünyayı korumayı küresel bir öncelik olarak gördüklerinin altını çizen Systemair Türkiye Genel Müdürü Ayça Eroğlu, 5 Haziran Dünya Çevre Günü kapsamında şirketin yaptığı çalışmaları ve geliştirdiği ürünleri anlattı.
 
Ödüllü YDD projesi ile ürünlerin çevresel etkilerini hesaplayabiliyor
Yaşam Döngüsü Değerlendirme metodu ile Türkiye’de kendi sektöründe ürünlerinin yaşam döngüsü boyunca yarattığı etkileri belirleyen ilk firma olduklarını dile getiren Ayça Eroğlu; “Bu çalışmamız, veri merkezi soğutma cihazları üretim ve kullanım aşamalarında yüksek enerji ve ham madde gereksinimi olan süreçleri belirlemeye ve etkilerini hesaplamaya yardımcı oluyor. Türkiye Ar-Ge merkezinde uygulamaya aldığımız Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi sayesinde veri merkezi soğutma cihazımız olan Geniox Tera başta olmak üzere Systemair Grup genelindeki birçok ürün ve üretim sürecinin çevresel etkilerini hesaplayabiliyoruz. Böylece üretim süreçlerinin iyileştirilmesi konusunda da ekolojik tasarıma destek olacak verilere ulaşıyoruz. Yakın bir zamanda projemiz sayesinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve İstanbul Teknik Üniversitesi ana desteğinde Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği’nin gerçekleştirdiği VIII. İstanbul Karbon Zirvesi’nde Düşük Karbon Kahramanı ödülü almanın da gururunu yaşıyoruz” diye belirtti.
 
2025 yılına kadar sera gazı emisyonlarını azaltmayı hedefliyor
Systemair Türkiye olarak güneş paneli yatırımı yaparak grup içerisinde bu konuya öncü olan ülkelerden biri olduklarını belirten Ayça Eroğlu, şu açıklamalarda bulundu; “Yapılan bu yatırım sonucunda fabrikamızın enerji ihtiyacının önemli bir kısmını, kurulan güneş panellerimiz ile karşılamayı hedefliyoruz. Bu yatırımın yanı sıra fabrikalardaki proseslerde kullandığımız makinelerin motorlarına, taşıma yaptığımız forkliftlerin elektrikli olmasına, ayrıca BMS sistemi ile yönettiğimiz fabrikamızın gereksiz enerji tüketimi yapmamasına da önem veriyoruz. “Türkiye’nin ‘Enerji ve Çevre Dostu Tasarımda Liderlik’ anlamına gelen LEED Gold Sertifikası’na sahip ilk klima santrali fabrikası” olan tesisimizde yağmur suyunun toplanması, su ve enerji tasarruflu ekipman kullanımı, verimli ısıtma ve soğutma sistemleri, ısı yalıtımı, atıktan ısı geri kazanım sistemleri gibi uygulamalar hayata geçiriyoruz. Bunlara ek olarak Türkiye ekibi olarak ofis ve fabrika alanlarında tüketilen içecek ambalajlarını RVM Systems makineleri ile toplayarak tekrar ham maddeye dönüştürülmesi için ileri dönüşüme gönderiyor, böylece her ay yaklaşık 10 bin adet plastik ambalajın denizleri kirletmesine engel oluyoruz. Ayrıca Dilovası’nda her gün yüzlerce kilogram ortaya çıkan atık metal sacların bir kısmını geri dönüşüme gönderiyoruz. İleri dönüştürebilecek metal saclardan ‘Atık Sacların Değerlendirilmesi’ projemiz kapsamında yeniden kullanılabilir objeler yaratıyoruz. Tüm bu çalışmalarımızla 2025 yılına kadar tüm ofis ve üretim operasyonları ile lojistik süreçlerinden kaynaklanan sera gazı emisyonlarını azaltmayı planlıyoruz. Sürdürülebilirlik kavramını “çevrecilikten” ziyade bütünleşik bir perspektifte ele alıyor, hayatımızın ve iş süreçlerimizin içinde daimî olması gereken bir prensip olarak görüyoruz. Örneğin, düzenlediğimiz çocuk şenliğinde eğitici ve eğlendirici atölyelerin yanı sıra çocuklarımıza ileri dönüşüm heykel çalışması yaptırdık. Bir hafta boyunca kendi topladıkları pet şişeleri getirerek etkinlik sırasında dev bir heykel yapmalarını sağladık. Böylece etkinlik boyunca çocuklarımıza geri dönüşüm kadar ileri dönüşümün de önemini ve sürdürülebilirlik kavramını aktardık. Sürdürülebilirliğin en önemli noktalarından birinin de geleceğimiz olan çocuklarımıza bu önemli kavramları aktarmak olduğuna inanıyoruz.”
 
Son olarak döngüsel ekonomiyi de desteklediklerinin altını çizen Eroğlu, Türkiye Döngüsel Ekonomi Platformu’nun oluşturduğu endüstriler arası malzeme alışverişine dijital bir alan sağlayan Türkiye Materials Marketplace’de yer alarak sınırlı kaynakların her daim ekonomi içinde tekrar kullanılarak değer kazanmasını amaçladıklarını sözlerine ekledi.
 
Systemair Hakkında:
Gerald Engström tarafından 1974 yılında İsveç’te kurulan global iklimlendirme devi Systemair, dünya çapında başta klima santralleri olmak üzere fanlar, hava dağıtım ekipmanları, hava perdeleri ve soğutma ürünleri alanında üretim yapıyor. Systemair; Avrupa, Kuzey Amerika, Orta Doğu, Asya, Avustralya ve Afrika'da 52 ülkede faaliyet gösteriyor, 29 fabrikasında üretim yapıyor ve toplam 6 bin 500 kişiye istihdam sağlıyor. 2021/22 mali yılında 9,6 milyar satışa imza atan şirket, son 10 yılda ortalama yüzde 9,4 büyümeye ulaştı. Grubun ürünleri Systemair, Frico, Fantech ve Menerga markaları altında pazarlanıyor. Systemair hisseleri, Ekim 2007'den beri Stockholm'deki Nasdaq OMX Nordic Borsası ve Büyük Sermaye Listesi'nde işlem görüyor. Grup yaklaşık 90 şirketten oluşuyor.
 
Systemair Türkiye Hakkında
Global iklimlendirme devi Systemair, ismini faaliyet alanı olan Havalandırma, Soğutma ve Klima kelimelerinden alan Türk firma HSK’nın yüzde 90 hissesini 2012 yılında satın aldı. Fabrikalar, alışveriş merkezleri, havalimanları, şehir hastaneleri, endüstriyel tesisler gibi dev projelerin iklimlendirmesini sağlayan Systemair Türkiye’nin ürün gamında; klima santralleri, fanlar, hava dağıtım ekipmanları, hava perdeleri ve soğutma ürünleri yer alıyor. Systemair’ın, Dilovası Makine İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nde 2018 yılında yaklaşık 28 bin metrekare alan üzerinde kurduğu fabrikası, Türkiye’nin “Enerji ve Çevre Dostu Tasarımda Liderlik” anlamına gelen LEED Gold Sertifikası’na sahip ilk klima santrali fabrikası unvanına sahip. Temel misyonu “mekânların iç hava kalitesini artırıp insanlara temiz hava sağlamak” olan Systemair Türkiye, bu hizmeti sunduğu tüm cihazlarını Dilovası’ndaki fabrikasında üretiyor. Türkiye’de klima santralleri sektöründe yaklaşık 15 yıldır pazar lideri olan Systemair, yeni fabrikasıyla yılda 4 bin 500 adet klima santrali üretebilecek kapasiteye sahip. Otomasyonlu klima santralleri alanında da Türkiye pazar lideri olan Systemair, Türkiye’de bu hizmeti fabrika çıkışı olarak sağlayabilen sayılı firmalardan biri. 25’ten fazla ülkeye ihracat gerçekleştiren Systemair Türkiye, aynı zamanda şirketin global arenada 9 teknik merkezinden biri olarak yeniliklere öncülük ediyor. Systemair, son olarak Avrupa’nın en son teknolojiye sahip Veri Merkezi Test Laboratuvarı 365 Performance Center’ı Türkiye’de açtı. Systemair’ın Dilovası’ndaki fabrikası içinde hayata geçirdiği bu merkez, Avrupa’nın en gelişmiş veri merkezi test laboratuvarı konumunda.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

 
Premium porselen markası Bonna, Dünya Çevre Günü'ne sürdürülebilir ve geri dönüştürülebilir ürünleriyle destek veriyor.
 
Porselen atığından yeniden tabak üretiyor
2014 yılından bugüne HoReCa sektöründe faaliyet göstererek, otel, restoran ve catering sofralarında şıklık yaratan Bonna, özgün, inovatif ve yenilikçi tasarımlarıyla olduğu kadar sürdürülebilirlik projeleriyle dikkatleri üzerine çekiyor. 2021 yılında yaban hayatının tehdit altında olan türlerine destek vermek üzere hayata geçirdiği koleksiyonu Prints ile son derece önemli bir adım atan Bonna, "Atıktan tabak, atıksız dünya" hedefi ile üretim yapmaya devam ediyor. Geri dönüştürülmüş porselen atığından elde ettiği Ground ve Cras Koleksiyonlarıyla dönüşüme katkı sağlamayı sürdüren Bonna, atıktan ürettiği tabaklar ile her yıl 3 futbol sahası büyüklüğündeki bir alanın kirlenmemesini sağlıyor. Ayrıca atıktan elde ürettiği ürünler sayesinde 1.200 ton yani yaklaşık 7 futbol sahası büyüklüğündeki yeni kaynağı tüketmemeyi başarıyor.
 
Atık suyun yüzde 80'ini geri dönüştürüyor, yüzde 30 daha az enerji harcıyor
Sürdürülebilir üretimi marka kimliğinin merkezine koyan Bonna, doğaya olan negatif etkiyi minimum düzeye indiriyor. Gelecekte tüm ürünlerini ve üretim şeklini tamamen sürdürülebilirlik üzerine kanalize etme hedefinde olan Bonna, bu kapsamda tüm birimlerde doğalgaz ve elektrik kullanımında sürekli tasarruf için çalışıyor. Makinalarında yaptığı düzenlemelerle %80 oranında elektrik tasarrufu elde eden marka, atık suyun %80'ini geri dönüştürülerek üretimde tekrar kullanılıyor. Bu düzenlemelerle birlikte geleneksel porselene göre yüzde 30 daha az enerji tüketiyor. Ürünlerinin paketlenmesinde kullanılan ambalaj malzemelerini dahi, geri dönüştürülmüş malzemeden üreten Bonna, kenar çıtlama garantisi ile ürünlerinin kullanım ömrünü uzatıyor. Bu sayede HoReCa sektöründe %40 olan ürün zaiyatını yüzde 6-7'lere kadar indiriyor.
 
"Doğal kaynak tüketen bir sektörün tüketimini aşağıya çekmeyi başarıyoruz"
Porselen üretimi yapan şirketler olarak doğal kaynak tüketen bir sektörde olduklarını vurgulayan Bonna Genel Müdürü Erbil Aşkan, Dünya Çevre Günü'de sektöre ve kullanıcılara şu mesajları verdi: "Doğal kaynak tüketen bir sektörün paydaşlarıyız. Bu sebeple özellikle gelecek nesillerin ihtiyaçlarını da düşünerek hareket etmek zorundayız. Bonna olarak çevremize ve topluma karşı sorumlu üretim standartları geliştirerek, üretim döngümüz boyunca uygulamaya özen gösteriyoruz. Bugün de, gelecekte de tüm iş süreçlerimizi dünyadaki karbon ayak izini azaltarak, daha sürdürülebilir bir üretim döngüsüne doğru geçiş doğrultusunda planlıyoruz. Gayemiz her anlamda doğa dostu sofralar yaratmak ve sektördeki paydaşlarımıza da ilham olabilmek. İnanıyor ve biliyoruz ki sürdürülebilir üretim, toprağa ve insana aldığından fazlasını verir. Sürdürülebilir yaklaşımla, gezegenimizin kaynaklarını israf etmeden üretmek mümkün

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

 
Dijitalin zirvesi; markaların, start-up'ların ve girişimcilerin son teknolojik gelişmelere dair gündemini ve dijital odaklı en son atılımlarını uzman isimlerle birlikte 16'ncı kez masaya yatıracak.
 
Türkiye'nin en etkili teknoloji yazarlarından Gazeteci M. Serdar Kuzuloğlu'nun sunumuyla gerçekleştirilecek etkinlikte üretimin, iletişimin ve dijital araçların geleceği; inovatif girişimler, yeni icatlar ve ezber bozan teknolojik uygulamalar ışığında ele alınacak.
 
İcatların geleceği, kripto ekonomi ve finansal sağlığın dönüm noktaları
 
Digital Age Tech Summit güne; yaratıcılık ve yapay zekâ arasındaki ilişkiyi tartışarak başlayacak. Yapay zekâ temelli metinleri romanlarında kullanan Bilim Kurgu Yazarı Chen Qiufan'ın yapacağı sunumdan sonra icatların geleceğine, Oculus VR Kurucu Ortağı, Mucit Jack McCauley değinecek. Geleceğe yön verecek teknolojik araçları kendi tasarımları ışığında izleyici ile paylaşacak. Finansal sağlığa dair güncel trendleri ve yenilikçi uygulamaları ise M. Serdar Kuzuloğlu moderasyonunda Garanti BBVA'nın Müşteri Çözümleri ve Dijital Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Işıl Akdemir Evlioğlu detaylandıracak.
 
Yapay zekâ-moda ilişkisi, tasarımda sürdürülebilirlik, üretimde inovasyon
 
Moda ekosistemindeki yapay zekâ temelli dönüşüm ve üretim modellerinin değişimi de dijitalin zirvesinde tüm hatlarıyla tartışılacak. Yazılım teknolojilerinin yanı sıra malzeme dönüşümünü ise icat ettiği "spray-on" kumaşla kendinden söz ettiren Moda Tasarımcısı ve Girişimci Manel Torres anlatacak. L'Oréal Luxe Türkiye'nin Genel Müdürü Ufuk Batur ise tekno-güzellik endüstrisinin AR-GE ve inovasyon gündemine ve bu alana ait uygulamaları başarılı kılan teknolojik altyapıya dair güncel verileri paylaşacak.
 
Yeni dünya, yeni ağ ve tarafsız bir yapay zekâ
 
Bilgisayarların mevcut kabiliyetlerinin yanı sıra henüz yapamadıklarının sebeplerini de keşfetmeye odaklanan Bilgisayar Bilimcisi Cem Say, bu sınırların "ötesini" Digital Age Tech Summit izleyicisine sunacak. Yapay zekânın toplum, tüketim ve iş modelleri üzerindeki etkisini ve yapay zekâ temelli tasarım ve hizmetlerin ilk örneklerinin karşımıza neden cinsiyet eşitsizliğini işaret eden bir biçimde çıktığını, UNESCO'da 16 yıl boyunca direktörlük yapmış olan Gülser Corat son araştırma çıktıları ile birlikte ortaya koyacak.
 
2023'ün makro teknolojik trendleri ve yanlış yapma sanatı
 
Kapsayıcı bir kalkınmanın yolunun somut problemlere odaklanmaktan geçtiğine inanan ve bunun için geçmişin felsefesiyle geleceğin teknolojisini bir araya getirmek gerektiğini savunan Anders Indset, dijital geleceğin sosyo-kültürel boyutlarını Digital Age Tech Summit sahnesinde izleyici ile paylaşacak. Aynı zamanda tüketimden iletişime, oyun endüstrisinden sanata kadar günümüzü şekillendiren teknolojileri, Analist Benedict Evans ele alacak.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
İlk ve en yaygın kullanılan stablecoin'e güç veren blockchain özellikli platform tether.to'yu işleten Tether Operations Limited (Tether), Gürcistan'ın en iyi iş ve teknoloji üniversiteleri arasında gösterilen Business & Technology University (BTU) ile bölgedeki blockchain ve kripto para birimi eğitimini teşvik etmek amacıyla protokol anlaşması imzaladı. Taraflar, bu iş birliğiyle gelişmekte olan dijital ekonomide öğrencilerin yer alabilmesi için gerekli bilgi ve becerilerle donatmayı amaçlıyor.
 
Anlaşmayla birlikte Tether, BTU'nun blockchain, kripto para birimi ve P2P teknolojilerle ilgili eğitim programlarına dahil oluyor. Bu kapsamda, Tether'in stablecoinler, Bitcoin ve finansal özgürlük ile ifade özgürlüğünü destekleyen diğer teknolojiler gibi konuları kapsayan eğitim kurslarının geliştirilmesine yardımcı olması planlanıyor. Program, yerel dijital eğitim platformu Academy of Digital Industry ve Gürcistan'daki en büyük ve canlı ortak çalışma alanı Terminal iş birliğinde yürütülecek.
 
Öğrencilere uygulamalı deneyim ve pratik bilgi sağlanması hedefleniyor
 
Dersler hem yerel hem de uluslararası blockchain uzmanları ve konuk öğretim üyelerinden oluşan toplamda 8 uzman isim tarafından yönetilirken, program sonunda öğrenciler için hazırlanan bir proje de yer alıyor. Giriş derslerinin uluslararası konuşmacılar tarafından İngilizce yapılması düşünülürken, derslerde ağırlıklı olarak yerel dil olan Gürcüce kullanılacak. Tether ve Lugano'nun Plan B yaz okuluna benzer şekilde bir ay sürecek dersler, öğrencilere uygulamalı deneyim ve pratik bilgi sağlamak hedefiyle tasarlandı. Ayrıca, iş birliği öğrenciler için blockchain ekosistemindeki şirketlerde staj fırsatlarının kolaylaştırılmasını da içeriyor.
 
"Tether, kendini eğitimi ve akademiyi desteklemeye adamayı sürdürüyor"
 
Yapılan anlaşmaya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Tether CTO'su Paolo Ardoino, "Yeni nesil blockchain uzmanlarını geliştirmeye yardımcı olmak için BTU ile çalışmaktan heyecan duyuyoruz. Tether, kendini eğitimi ve akademiyi desteklemeye adamayı sürdürüyor. Geliştirilen iş birliği, bölgedeki öğrencilerin ilgisini çekmek adına mükemmel fırsatlar içeriyor. Bu süreç Gürcistan'daki çabalarımızın yalnızca başlangıcı ve yakın gelecekte de daha fazla girişimi duyurmayı dört gözle bekliyoruz." ifadelerini kullandı.
 
"Gürcistan'da blockchain eğitim ekosistemini geliştirmeye yönelik önemli bir adım"
 
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Business & Technology Rektörü Profesör Nino Enukidze, "Tether ile iş birliğimiz, Gürcistan'da blockchain eğitim ekosistemini geliştirmeye yönelik önemli bir adım. Bu iş birliği öğrencilerin sektör uzmanlarından öğrenmelerini ve dijital ekonominin gelişimine katkıda bulunmalarını sağlayacak pratik beceriler kazanmaları adına önemli fırsatlar yaratacağına inanıyoruz." diye konuştu

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Yıllardır börek çeşitlerinden zeytinyağlılara, sütlü tatlılardan kurabiyelere kadar özel lezzetler sunan, yenilenen konseptiyle ve menüsüne eklediği geniş yemek ve içecek alternatifleri ile servisini zenginleştiren Aslı, Perakende Günleri'nde yerini alıyor. 31 Mayıs-1 Haziran tarihlerini kapsayan etkinlikte, Aslı standında ziyaretçiler yenilenen konspeti yakından inceleme ve bayilik modellerini öğrenme fırsatı da yakalayacak.
 
2021 yılında Eksim Holding Gıda Grubu bünyesine katılan, yılların birikimi ve tecrübesiyle müşterilerine özel lezzetler sunan Aslı, perakende ve dijital ticaretin en büyük buluşması olan Perakende Günleri'ne katılıyor. 31 Mayıs-1 Haziran tarihleri arasını kapsayan etkinlikte, yenilenen yüzü ve zenginleşen mutfağıyla çıtayı daha da yükselten Aslı standında, birbirinden nefis lezzetler ve bayilik fırsatları ziyaretçileri bekliyor.
 
Yeni konsept büyük ilgi gördü
 
Aslı Genel Müdürü Salih Usta yaptığı değerlendirmede yenilenen konseptlerinin ve zenginleşen menülerinin büyük beğeni aldığını belirterek, "Aslı olarak börek çeşitleri başta olmak üzere, şerbetli tatlılar, mantı, zeytinyağlılar, kek, sokak simidi, kurabiye ve sütlü tatlılar gibi geleneksel Türk lezzetlerinden dünya lezzetlerine uzanan geniş bir yelpazede 300’den fazla ürün sunuyoruz. Aslı’nın yeni konseptinin gördüğü bu ilgi, gıda sektörünün en büyük buluşmalarından biri olan Perakende Günleri etkinliğinde de sürecek.” ifadelerini kullandı.
 
Usta, Aslı’nın Türkiye’deki şube yapılanmasına da değinerek, “36'sı franchise olmak üzere toplam 42 şubemizle ziyaretçilerimizi ağırlamaya devam ediyoruz. 2022 yılında başladığımız mağazalarımızın konseptinin dönüşüm süreci tüm hızıyla devam ederken diğer yandan franchise almak isteyen yatırımcılarla görüşmelerimizi sürdürüyoruz.” şeklinde konuştu.
 
Aslı Hakkında:
2021 yılında Eksim Holding bünyesine katılan Aslı, 1994 yılında gıda mağazacılığına adım attı. 2022 yılı itibarıyla yenilenen mağaza ve mutfak konsepti ile ziyaretçilerini ağırlamaya başlayan Aslı, börek çeşitleri başta olmak üzere, şerbetli tatlılar, mantı, zeytinyağlılar, sokak simidi ve sütlü tatlılar gibi geleneksel tatlardan dünya lezzetlerine uzanan geniş bir yelpazede 300’den fazla ürünü müşterileriyle buluşturuyor. Marka, üretimini Türkiye ve Avrupa’nın sayılı entegre unlu mamul tesisleri arasında yer alan İstanbul Dudullu Organize Sanayi Bölgesi’ndeki 15 bin metrekarelik kapalı alana sahip tesisinde gerçekleştiriyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

 
Genç ve dinamik duruşuyla mobilya sektörüne öncülük eden Kelebek Mobilya, geleneksel "Kelebek Kids Resim Yarışması"nın beşincisini düzenledi. "Minik Eller Anneleri için Çiziyor" temasıyla düzenlenen resim yarışmasında minikler hayallerini resmetti.
Kıymetli jüri üyeleri; Devlet Sanatçısı Prof. Devrim Erbil, Sanatçı ve Akademisyen Zeynep Öztürk, Sanatçı ve Akademisyen Sefa Çakır, Sanatçı ve Sanat Eğitimcisi Nurdan Likos ve Derin Medya Yönetim Kurulu Başkanı İnci Koparan tarafından dereceye giren 23 çocuğun eserleri 3 Haziran 2023, Cumartesi günü Marmara Forum AVM'de ödüllendirelecek ve sergilenecek.
Tüm çocukların davetli olduğu etkinikte, çocukları animasyon gösterileri, kum boyama, yüz boyama ve sürpriz hediyeler bekliyor. Yarışmaya katılarak ilk 23'e giren çocuklar mağaza içinde gerçekleşecek ödül töreniyle ödüllerine kavuşacak.
Kelebek Kids Resim Yarışması Ödülleri Neler?
" 1,2, ve 3'üncüye dilediği genç odası,
" 4,5,6,7,8'inciye dilediği çalışma masası,
" 9,10,11,12,13'üncüye dilediği kitaplık,
" 14,15,16,17,18'inciye dilediği abajur,
" 19,20,21,22 ve 23'üncüye dilediği halı hediye edilecektir.