Haftalık Piyasa Görünümü (Trive Yatırım Menkul Değerler )

Trump’ın açıkladığı ve piyasa beklentilerinin bir hayli üzerinde olan tarifeler, geçtiğimiz hafta finansal piyasalarda adeta deprem yaşanmasına neden oldu. ABD Başkanı Donald Trump, daha öncesinde tüm dünyaya uygulanacağını açıkladığı tarifeleri duyurdu. Açıklanan ek tarifelerde ülkeler bazında en dikkat çekici olanlarını şu şekilde hatırlatalım;
•
Çin’e %34
•
Vietnam’a %46
•
Japonya’ya %24
•
Hindistan’a %26
•
Güney Kore’ye %25
•
Avrupa Birliği’ne %20
•
Türkiye’ye %10 (En alt seviyeden tarife uygulandı)
Trump’ın bu hamlesinin ardından Çin, ABD’ye "karşılıklı tarifeler" kapsamında %34 oranında ek tarife uygulanacağını açıklaması ve bazı nadir toprak elementlerinin ihracatına kısıtlama getirmesi ile tedirginlik iyiden iyiye arttı.
Trump’ın açıkladığı oranların bir hayli yüksek olması ve Çin’den gelen karşı hamle ile ticaret savaşlarının derinleşerek daha uzun süre devam edeceği beklentisi sonucu finansal piyasalarda sert satışlar takip edildi. ABD borsalarında adeta çöküş gerçekleşirken dolar endeksi (DXY) ve ABD tahvil getirilerinde sert düşüşler gözlendi. Bu fiyatlamaların ana sebebi ise şüphesiz ekonomik durgunluk (Resesyon) beklentisi…
ABD borsaları özelinde haftalık bazda S&P500 %9.08, Nasdaq %9.77 ve Dow Jones endeksi ise %7.86 oranında düşüş kaydetti. İki günde ABD borsalarında yer alan şirketlerin toplam değerinde 6.6 trilyon dolardan fazla kayıp gerçekleşti. ABD 10 yıllık tahvil getirisi ise Ekim 2024 tarihinden bu yana ilk defa %4 seviyesinin aşağısına geriledi.
Tüm bu gelişmelerin yanında Fed Başkanı Powell’ın geçtiğimiz hafta yaptığı konuşmasında ileriye bakıldığında yüksek tarifelerin ekonomi üzerinde etkisini göstereceği ve muhtemelen önümüzdeki çeyrekte enflasyonun yükselmesine neden olacağını söylemesi önemliydi. Bunun yanın piyasaların en merak ettiği konu enflasyonda olası yükselişlerin kalıcı olup olmayacağı? Fed cephesinden daha öncesinde gelen açıklamalar muhtemel yüksek enflasyonun kalıcı olmayacağı şeklindeydi. Yalnız Powell, geçtiğimiz hafta ilk defa yüksek enflasyonun kalıcı olmayabileceği sinyalini veren açıklamalarda bulundu ve ‘tarifelerin enflasyonu yükseltici etkisinin kalıcı olması da mümkün’ ifadelerini kullandı. Bunun yanında resesyon olasılığına artık yumuşak iniş senaryosundan çok daha fazla ihtimal veriliyor. JP Morgan geçtiğimiz hafta yayınladığı raporunda resesyon ihtimalini %60 olarak gördüğünü ifade etti. Piyasalarda yaşanan satışlar bu olasılığın kabul edildiğini gösteriyor.
Piyasa Notu
07.04.2025
www.trive.com.tr 0 (212) 345 0062
Tüm bu unsurlar içerisinde Fed’in uygulayacağı politikalara yönelik tahmin yapmak artık oldukça
zor. Zaten piyasa tahminlerinin çeşitliliğini görünce bu çıkarımı yapmak da zor olmuyor. Kimi
tahminlerde yıl sonuna yönelik faizlerde 100 bp indirime gidileceği (4 adet 25 bp) beklentileri
paylaşılırken, karşıt görüşler ise yılın geri kalanında faiz indirimi olmayacağı şeklinde. Faiz
politikasına yönelik beklentilerden de anlaşılacağı gibi piyasa, resesyona yönelik faiz beklentileri
ile enflasyona yönelik faiz beklentileri arasında ayrışmış durumda. Bu atmosferde baz senaryo
üretmek de pek mümkün değil. Dolayısıyla Fed’den ileriye yönelik uygulayacağı politikalara ilişkin
keskin sinyal vermesi beklenmemeli. Bu düşüncemizi destekler nitelikte açıklamalarda bulanan
Powell, yeni politikaların ve olası ekonomik etkileri netleştikçe, ekonomi ve para politikası
üzerindeki etkilerini daha net göreceklerini belirtti.
Yeni haftaya girerken tarife konularında piyasaların kafasında iki soru var:
1. Trump, tarifeleri esnetir ya da tarifelerden tümüyle vaz geçer mi?
2. Bu tarifelere maruz kalan ülkeler, ABD ile anlaşma yolunu seçmesi ile
Trump tarifelerinin yumuşaması söz konusu olur mu?
Bu iki soru piyasalar nezdinde çokça soruluyor. Bu soruların cevabına göre piyasa fiyatlamalarının
şekilleneceğini söylemek zor değil. Fakat her iki soruya mevcut konjonktürde olumlu cevap
veremiyoruz. Şöyle ki;
• ABD’de Trump’a yönelik 50 eyalette 1200’den fazla noktada gösterilerin
başlamasına karşılık Trump, uyguladığı tarifelerden asla geri
dönmeyeceğini açıkladı. Beyaz Saray cephesinden daha öncesinde gelen
açıklamalar da kararlılık vurgusu barındırıyordu. Bu tarifeler, tümüyle
ortadan kaldırılmasa bile yumuşaması için yüksek tarifelere maruz kalan
ülkelerden anlaşma yanlısı adımlar görmek gerek. Yani ikinci sorunun
cevabını irdelemek gerekiyor.
• Tarife uygulanan kimi ülkeler, ABD ile anlaşma yoluna gitmeyi seçiyorlar.
Örneğin Vietnam ve Hindistan gibi… Burada Vietnam önemli bir
konumda. Çünkü; Nike ve Apple gibi ABD’nin en önemli şirketlerinin
üretim yaptığı ülke olarak ön plana çıkıyor. Fakat tarife denilince tüm
gözlerin çevrildiği AB ve Çin cephesinden anlaşma adımları gelmiyor.
Hatta yukarıda da hatırlattığımız gibi Çin, kendisine uygulanan aynı
oranda ABD’ye tarife uygulanacağını açıkladı. Bu tarifeler ile çok düşük
büyüme (Hatta resesyon) ve kayda değer yükseliş gösterecek enflasyon
ile Trump’ın siyaseten gördüğü destek gerileyebilir. Bu durum da; 2026
yılında gerçekleştirilecek ara seçimlerde güç kaybetmiş bir Trump
senaryosu Çin tarafından kabul görmüş olabilir. Dolayısıyla ticaret
savaşlarında ABD - Çin anlaşmasını ufukta göremiyoruz.
İthalat tarifelerine yönelik her türlü gelişme yeni haftaya da yön verecek. Dolayısıyla sadece ABD
cephesinden gelecek haber akışlarına değil, aynı zamanda ilgili ülkelerden gelecek açıklama ve
politik adımlara da odaklanacağız.
 
 Trive Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
  https://www.trive.com.tr/

***
                        Yasal Uyarı
 
  Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.