• ECB/Simkus: Belirsizlik birçok durumda daha deflasyonist bir ortama yol açıyor
  • BoE/Bailey: Hem enflasyonist hem de dezenflasyonist faktörler var
  • BoE/bailey: Son GSYH verileri oldukça cesaret verici
  • BoE/Bailey: Zayıf PMI verileri şirketlerin belirsizliğini yansıtıyor
  • BoE/bailey: Son GSYH verileri oldukça cesaret verici
  • BoE/Bailey: Hem enflasyonist hem de dezenflasyonist faktörler var
  • ECB/Simkus: Belirsizlik birçok durumda daha deflasyonist bir ortama yol açıyor
  • BoE/Bailey: Hem enflasyonist hem de dezenflasyonist faktörler var

Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

ürün bulundu.

22 Nisan 2022 • 00:00:00

Türkiye Basketbol Federasyonu iş birliği ve Türkiye Sigorta sponsorluğunda Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman ve Gaziantep’te yapımına başlanan 4 adet basketbol sahası tamamlandı- Basın açıklaması

7 Ekim 2024 • 18:20:02

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye’nin 11 ilini etkileyen büyük deprem felaketinin ardından, Türkiye Basketbol Federasyonu iş birliği ve Türkiye Sigorta sponsorluğunda Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman ve Gaziantep’te yapımına başlanan 4 adet basketbol sahası tamamlanarak, gençlerin kullanımına açıldı.

Deprem bölgesinde sporun birleştirici ve iyileştirici gücünü kullanarak, gençlerin sosyal yaşamını canlandırmayı ve toplumsal dayanışmayı güçlendirmeyi amaçlayan Türkiye Basketbol Federasyonu (TBF) ve Türkiye Sigorta, bölgedeki sosyal çalışmalarını sürdürüyor. Gençler arasında basketbolun yaygınlaştırılması ve sporun teşvik edilmesi hedefiyle özellikle depremden etkilenen illerde çalışmalara başlayan TBF ve Türkiye Sigorta, şubat ayında protokolü imzalanan basketbol sahalarını yeni eğitim sezonunda gençlerin hizmetine açtı.

Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi, Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi, Gaziantep Üniversitesi ve Adıyaman Üniversitesi kampüslerinde yer alan 3x3 formatındaki açık basketbol sahaları gençlerin spora erişimini artıracak.

Türkiye Basketbol Federasyonu Başkanı Hidayet Türkoğlu, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, sporun iyileştirici gücüne yürekten inandıklarını belirterek, “En iyi rehabilitasyonun spor olduğunu biliyoruz. Bu açıdan, deprem bölgesinde gençler arasında basketbolun yaygınlaşmasını ve teşvik edilmesini çok önemsiyoruz. Bu tür projeler, gençlerimizin sosyalleşmelerine ve motivasyonlarını artırmaya yardımcı oluyor. 3x3 sahalarının kurulması, gençlerin spor yapma fırsatını artırarak, birlikte vakit geçirebilecekleri, takım ruhunu geliştirebilecekleri ve sporun keyfini çıkarabilecekleri alanlar sunuyor. Türkiye Sigorta ile 6 Şubat felaketinden etkilenen tüm illerdeki vatandaşlarımızın yaralarını sarmak için yoğun çaba gösterdik. Bu vesileyle aynı zamanda Basketbol Ligi ana sponsorumuz Türkiye Sigorta’ya da bir kez daha katkıları ve destekleri için teşekkür ediyorum” diye konuştu.

Depremin ilk gününden itibaren sahada olduklarını, ayni ve nakdî desteğin yanı sıra deprem bölgesinde gençlerin hem fiziksel hem de zihinsel gelişimine katkı sağlayacak projeleri hayata geçirdiklerini söyleyen Türkiye Sigorta Genel Müdürü Taha Çakmak ise “Şubat ayında Türkiye Basketbol Federasyonu ile Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi’nde protokolünü imzaladığımız ve ardından hızla yapımına başladığımız sahalarımızı, yeni eğitim-öğretim sezonu başlarken gençlerimizin kullanımına açıyoruz. ‘Spor birleştirir, birlik iyileştirir’ anlayışımızla, sigortacılık faaliyetlerimizin yanı sıra, bölgenin sosyal ve ekonomik anlamda yeniden toparlanmasına katkı sağladığımız için gururluyuz. Spor sadece bedenleri güçlendiren değil; aynı zamanda insanları birleştiren de bir unsurdur. Bu sahaların, gençlerimizin yeniden umutla ve enerjiyle geleceğe bakmalarına vesile olmasını temenni ediyoruz. Gençlerimizin sporla buluşması için hayata geçirdiğimiz bu projede destek ve katkılarından dolayı Türkiye Basketbol Federasyonu’na ve özellikle Türkiye Basketbol Federasyonu Başkanı Hidayet Türkoğlu Bey’e teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

 

Hollanda, girişimci vize programları sunan AB ülkeleri arasında liderliğe oynuyor - Basın Açıklaması

7 Ekim 2024 • 18:15:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  Küresel ticarette ve ekonomik büyümede teknoloji tabanlı girişimlerin rolü arttıkça, kalkınma odaklı hükümetler de girişimler için cazibe merkezi olma politikası benimsedi. Öyle ki Türkiye de bu kapsamda startup vizesi, girişimci vizesi, girişimcilik vizesi programı gibi isimler altında girişimcilere özel vize programları sunan ülkeler arasına Türkiye TechVisa programıyla katıldı. Öte yandan vize programları, vergi teşvikleri ve taşınma kolaylıkları sağlayan ülkelere dair kapsamlı bir bakış sunan Startup and Entrepreneur Visa International Index, 27 Avrupa Birliği (AB) ülkesinden 16'sının aktif olarak girişim vize programı yürüttüğünü ortaya koydu.
Konuyla ilgili değerlendirmelerini paylaşan Unusual Companies BV Kurucusu A. Seçkin Canan, "Eski Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi'nin geçtiğimiz haftalarda sunduğu raporu da dikkate alırsak, Avrupa Birliği son dönemde rekabet ve inovasyon konularında bir öz eleştiri sürecinden geçiyor. İnovasyonda Çin ve ABD'ye yetişmeyi hedefleyen AB ülkeleri, yüksek teknoloji üreten, inovasyonu ticarileştiren girişimlere daha önce olmadığı kadar ihtiyaç duyuyor. Hollanda, girişimci vizesi programlarıyla blok dışındaki ülkelerdeki girişimcileri ekosisteme kazandırmayı hedefleyen çabaların başarı getirdiğini kanıtlayan ülkeler arasında başı çekiyor" dedi.
Amsterdam, Avrupa'nın en iyi girişim şehirleri arasında
Hollanda'nın startup vizesi ile iş fikrini küresel pazara taşımak isteyen girişimciler için en ideal ülkelerden biri olduğuna dikkat çeken A. Seçkin Canan, "Pitchbook verilerine göre Avrupa'nın en iyi girişim şehirleri arasına başkenti Amsterdam'la dahil olan Hollanda, girişimcilerin sıkça tercih ettiği ülkelerin başında geliyor. Dealroom'a göre Hollanda'nın girişim sermayesine erişme açısından dünya çapında ilk 20 ülkeden biri olduğu, 25'ten fazla unicorn'a ev sahipliği yaptığı ve bugüne dek Hollanda merkezli 5 binden fazla girişimin yatırım aldığı biliniyor. Hollanda'da şirket kuruluşunun kolaylığı, %30 vergi indirimi avantajı, yatırımcılara erişim, geniş girişimcilik ekosistemi ve startup vizesinin ayrıcalıkları birleştiğinde, Avrupa pazarındaki konumu ve iş ikliminin de etkisiyle Hollanda'nın hem ilk kez şirket kuracaklar hem de işini Avrupa'ya taşıyacak girişimciler için neden cazip bir pazar olduğu daha iyi anlaşılabiliyor" ifadelerini kullandı.
Hollanda %30 vergi avantajıyla girişimciliği teşvik ediyor
Risk sermayesi yatırımlarının küresel ekonomik koşullar sebebiyle gerilediği 2023'te dahi 2,4 milyar dolarlık yatırımı aşan Hollanda'nın girişimciler için en ilgi çekici özelliklerinden birinin %30 vergi kuralı olduğuna dikkat çeken A. Seçkin Canan,
"Hollanda, AB üyesi olmayan ülkelerden gelen girişimcilerin bir yıl boyunca Hollanda'da oturum izniyle ikamet etmelerine olanak tanıyan startup vizesi gibi programlarla ve %30 vergi kuralı gibi düzenlemelerle, girişimciliği teşvik eden ortamı çok uzun süredir destekliyor. Hollanda İşletme Ajansı'na (RVO) göre 2015'te başlatılan startup vizesi programının 5 yıllık süreçte 500'den fazla girişimin kurulmasına vesile olduğu biliniyor. Hollanda, %30 vergi kuralıyla yüksek nitelikli göçmenlerin gelirlerinin %30'unu vergiden muaf tutuyor. Bu da Hollanda'yı uluslararası yetenekler ve uluslararası yeteneklerle çalışmak isteyen startup kurucuları tarafından tercih sebebi kılıyor.
Startup vizesi, bir yılın sonunda devam eden yatırımla önce 2 yıllık, ardından da kalıcı olarak yenilenen oturum ve çalışma izniyle, Hollanda vatandaşlığına uzanan yolu açıyor. Hollanda'da yerleşik bir şirket olan, Hollanda'da yetkili bir kolaylaştırıcı (facilitator) olarak konumlanan Unusual Companies BV olarak, Hollanda iş iklimine hakim ekibimizle hem ilk kez şirketini kuracak girişimcilere hem de işini yurt dışında büyütmek isteyen liderlere bu yolculukta eşlik ediyoruz" diye konuştu.
"Hollanda ekosisteminde girişimlere rehberlik ediyoruz"
Hizmetlerinin startup vizesi danışmanlığı, şirket faaliyetleri danışmanlığı, iş ağlarına erişim, vergisel ve yasal süreçlerde destek gibi dört başlıkta toplandığını belirten Unusual Companies BV Kurucusu A. Seçkin Canan, değerlendirmelerini şu ifadelerle sonlandırdı:
"Girişimcilere Hollanda startup vizesi başvuru süreci boyunca rehberlik ederek başarılı bir başvuru için tüm gereksinimlerin karşılanmasını sağlarken, bu süreci tamamlayan girişimlerin Hollanda pazarında iş hedeflerine ulaşmalarına da katkıda bulunuyoruz. İş kurma, pazara giriş stratejileri ve Hollanda yasalarına uyum konusunda deneyimli ve yerel ekibiyle faaliyet gösteren Unusual Companies BV, büyümeyi hızlandırmak için girişimcilerin hızlandırma programlarına, iş ağlarına, risk sermayesine erişimini kolaylaştırıyor. Ayrıca Hollanda'nın girişimcilere sunduğu avantajlardan tam anlamıyla yararlanmaları için girişimcilere %30 vergi avantajı başta olmak üzere, iş modeline ve faaliyet dikeyine göre diğer mali avantajlar hakkında da kılavuz olacak bilgiler veriyoruz. Unusual Companies BV çatısı altındaki Unusual Space, Hollanda'da şirket kuruluşu için gerekli olan Hollanda yasal adres ihtiyacının yanı sıra mentorluk ve eğitim destekleri de veren bir hızlandırıcı ve kolaylaştırıcı olarak konumlanıyor."

YouTube Festival, Türkiye’nin popüler içerik üreticileri ve sektör profesyonellerini bir araya getirdi- Basın açıklaması

7 Ekim 2024 • 18:15:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

YouTube Festival, Türkiye’nin popüler içerik üreticileri ve sektör profesyonellerini bir araya getirdi. Yılın en büyük buluşmasında; YouTube’un ekosistemi, yapay zeka destekli inovasyonlar ve reklamverenlere sunulan fırsatlar konuşuldu. Giray Altınok sunuculuğunda gerçekleşen etkinlik, popüler içerik üreticilerinin konuşmalarına, müzik performansına ve başarı hikayelerine ev sahipliği yaptı.
 
İstanbul’da düzenlenen YouTube Festival, YouTube’un dünya çapında milyonlarda içerik üreticisine ses olma gücünü, milyarlarca izleyiciye en sevdikleri içerikleri sunma yeteneğini ve eğlence dünyasında izleyiciyle kurulan benzersiz bağları vurgulayan Sadece YouTube’da (There is only one YouTube) mottosuyla gerçekleştirildi. Etkinlik; aralarında Paris 2024 Olimpiyatları’nda Türkiye’yi başarıyla temsil eden sporcular Mete Gazoz, Ulaş Berkim Tümer, Muhammed Abdullah Yıldırmış ve Ersu Şaşma’nın yanı sıra içerik üreticileri, reklamverenler ve sektör liderlerini bir araya getirerek unutulmaz bir geceye sahne oldu. YouTube Ortadoğu Türkiye ve Afrika Direktörü Tarek Amin’in konuşmacı olduğu etkinliğe Türkiye’den önde gelen sektör profesyonelleri ve içerik üreticileri katıldı. Festivalde, YouTube’un içerik üreticilerine sunduğu fırsatlar, yapay zeka alanında inovasyonlar ve izleyici kitlesiyle kurduğu güçlü bağlar vurgulandı.
Milyonlarca içerik üretici, milyarlarca izleyici ve en sevilen içerikler sadece YouTube’da
Emir Taha’nın etkileyici müzik performansıyla başlayan festivalde sunuculuğu Giray Altınok üstlendi. YouTube vizyonu başlıklı konuşmada, YouTube Ortadoğu Türkiye ve Afrika Direktörü Tarek Amin, platformun geleceğine dair önemli gelişmeleri paylaştı. Ardından, YouTube’ta milyonlara ulaşan içerik üreticisi Ruhi Çenet, global kitlelere hitap etme yolculuğunu anlattı. “Deli Mi Ne?” isimli hesabıyla içerik üreticiliği yapan Fester Abdü, kendi topluluğunu nasıl oluşturduğunu paylaştı. Marka direktörlerinin de YouTube üzerinde yakaladıkları başarı hikayelerini katılımcılarla paylaştığı etkinlikte Gen-Z yayıncılar da Shorts dünyasına dair içgörülerini aktardılar. Spor kategorisinde ise Kafa Sports’tan Candaş Tolga Işık ve Sergen Yalçın, Türkiye ve dünya genelindeki önemli spor anları ile spor içeriklerinin YouTube’daki yerini konuştukları keyifli bir sohbet gerçekleştirdi.
 
"YouTube, Türkiye’de İzleyicilerle güçlü bağlar kuruyor"
 
YouTube Ortadoğu Türkiye ve Afrika Direktörü Tarek Amin konuşmasında şunları söyledi: YouTube, Türkiye'de her geçen yıl büyümeye devam ediyor. Bugün Türkiye'de 18 yaş üstü 50 milyondan fazla kişiye ulaşan YouTube, izlenme süresinde yıllık %10'luk bir artış kaydediyor. YouTube'un sadece mobil ve bilgisayar ekranlarında değil, aynı zamanda televizyonlarda da hızla büyüdüğünü görüyoruz. Dünya genelinde kullanıcılar her gün televizyonlarında 1 milyar saatten fazla YouTube videosu izliyor. İçerik üreticilerinin televizyon ekranındaki etkisi de hızla büyüyor; son üç yılda, büyük ekran izlenme süresiyle öne çıkan içerik üreticilerinin sayısı %400 arttı. YouTube, izleyicilerin sadece izleyici değil, aynı zamanda içerik üreticileriyle derin ve anlamlı bağlar kuran sadık hayranlar haline geldiği bir platform. Ayrıca, YouTube’un sunduğu yeni yapay zeka araçları, içerik üreticilerinin yaratıcılığını artırırken reklamverenlerin kampanyalarını daha etkili ve ölçülebilir kılıyor. Yapay zeka destekli kampanyalar, markaların daha güçlü etkileşim sağlamasına olanak tanıyor. YouTube, içerik üreticileri, izleyicileri ve reklamverenleri bir araya getirerek benzersiz bir ekosistem sunuyor. Genç nesillerin, özellikle Gen Z'nin, YouTube'u birincil video platformu olarak seçmesi, platformun gücünü daha da pekiştiriyor.”
 
YouTube yenilikleri ve önemli istatistikler
• Türkiye'de izleyicilerin %89'u, YouTube'da izlemekten ve paylaşmaktan heyecan duydukları içerikleri bulduklarını belirtiyor.
• Türkiye’de YouTube izleme süresi son bir yılda %10’dan fazla büyüme gösterdi.
• Türkiye'deki Z Kuşağı (18-26 yaş) izleyiciler, bir yıl boyunca yalnızca tek bir platform izleyebilecek olsalardı, bir numaralı tercihlerinin YouTube olacağını belirtiyor.
• Türkiye'de internet bağlantılı TV'lerde YouTube izleyenlerin %86'sı, YouTube'u geleneksel TV'ye tercih ediyor.
• Son üç yılda, içerik üreticilerinin büyük ekranlarda aldığı izlenme süreleri %400 oranında arttı.
• Tokyo Olimpiyatları’nda dünyada 200 milyon saat izlenme gerçekleşmişken, Paris 2024’te bu rakam 850 milyon izleyiciye yükseldi.
• YouTube, son üç yılda dünyada içerik üreticilerine 70 milyar dolardan fazla ödeme yaptı.
• Türkiye'de test edilen "Hype" özelliği, 500 binin altında abonesi olan içerik üreticilerinin daha kolay keşfedilmesini sağlıyor. İlk dört haftada 50.000'den fazla kanala 5 milyondan fazla “hype” verildi.

Pluxee Türkiye Sponsorluğunda PERYÖN CHRO Buluşması Gerçekleşti - Basın Açıklaması

7 Ekim 2024 • 18:15:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  Pluxee Türkiye'nin sponsorluğunda organize edilen PERYÖN CHRO buluşması 20'den fazla sektörden 35 İK Yöneticisinin katılımıyla gerçekleşti. Buluşmada Çalışan Bağlılığının Zihin Kodlarını ele alan PERYÖN Danışma Kurulu Üyesi Dr. Çağlayan Aktaş, araştırmalara göre, işine gerçekten kalpten isteyerek gidenlerin oranının sadece yüzde 13 olduğunu belirterek, "Çalışan bağlılığı, performansın 1 numaralı formülü. Bu yüzden bağlılığın algoritmasını anlamak gerekiyor. Bunun için en etkili yol ise çalışanın zihin kodlarını çözmek" dedi.
Konuşmasında iyi bir lideri iyi bir bahçıvana benzeten Dr. Çağlayan Aktaş, "Her bitkinin ihtiyacına göre su verir gibi insanlara da aynı şekilde yaklaşılması gerekiyor. Her insan biriciktir, dolayısıyla kişilerin biriciklerini anlamadan bağlılık yaratmamız mümkün değil" dedi.
"BELİRSİZLİKLER ÇALIŞANLARIN ENERJİSİNİ TÜKETİYOR"
İnsanların hayatında başa çıkmaya çalıştığı en büyük zorluğun "belirsizlik" olduğuna değinen Dr. Çağlayan Aktaş, "Beyin belirsizliği sevmiyor. Bağlı çalışanlarınız olsa bile belirsiz bırakılan her şey onların enerjisini tüketir. Dolayısıyla net olmak, ekibi yönetirken çok önemli. Öte yandan insanoğlunu hayata bağlayan iki temel soru var. 'Bana ne olacak" ve 'niçin varım' sorularının cevabını bulamayanlar ne hayata ne de işe bağlanabiliyor. Dolayısıyla insan hayatında hep bir anlam arıyor. Kurumlar olarak bizim de çalışanlarımıza şirketteki geleceğine, kariyerine dair bilgileri net bir şekilde veriyor olmamız önemli. Ancak bu sayede çalışan bağlılığını yakalayabiliriz. 'Şirket için bunu yaparsan süper olur. Şirket olarak senden bunu bekliyoruz.' gibi cümleler kuruyoruz ancak hiçbir beyin şirketi düşünmez. Önceliği her zaman kendidir. Gençleri de işte tam da bu yüzden kaybediyoruz. Zira hayallerini, anlamını kaybeden şirketten de kopar." dedi.
"ÇALIŞAN BAĞLILIĞI İŞİMİZİN KALBİNDE"
Pluxee Türkiye CHRO'su Feride Düzduran Gündüz ise CHRO buluşmasında yaptığı konuşmasında Pluxee'de insanı ve dolayısıyla çalışan bağlılığını, işin kalbine koyduklarını belirterek, "İnsan sürdürülebilirliği ve çalışan bağlılığı yeni dönemde her zamankinden daha da önemli. İnsan kaynakları uygulamalarının, süreçlerin çok ciddi değiştiği bir dönemdeyiz. Bu anlamda artık bu döneme 'İnsan Odaklı Yenilenme Zamanı' diyebiliriz. Yaşamın, işimizin sürdürülebilirliği için insan sürdürülebilirliği bizim de işimizin tam kalbinde duruyor. Hatta öyle ki, Pluxee'nin dönüşüm hikayesinde de ismimizin sonundaki 'ee' employee engagement yani çalışan bağlılığını temsil ediyor. Yeni dönemde de dijital platformumuz aracılığıyla çalışan bağlılığı ve deneyimiyle ilgili insan kaynakları profesyonellerinin hayatını kolaylaştıran çözümler üretmeye devam edeceğiz. Bu çözümleri üretebilmek içinse siz değerli İK profesyonellerinin görüşleri bizim için çok önemli. Bu tarz buluşmalarda fikir alışverişleri yaparak çalışan dünyasının nabzını daha yakından tutmayı ve sizleri, yaşanacak yeni gelişmeler ve trendlerle ilgili bilgilendirmeyi hedefliyoruz" dedi.

2024 Dünyada Gıda Güvenliği ve Beslenmenin Durumu Raporu Tanıtım Etkinliği Gerçekleşti - Basın Açıklaması

7 Ekim 2024 • 18:15:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) tarafından TÜSİAD iş birliğiyle düzenlenen "2024 Dünyada Gıda Güvenliği ve Beslenmenin Durumu" (SOFI 2024) raporunun tanıtım etkinliği İstanbul'da gerçekleştirildi. FAO'yla birlikte IFAD, UNICEF, WFP ve WHO'nun da katkılarıyla hazırlanan raporun TÜSİAD Konferans Salonu'nda düzenlenen tanıtım etkinliğinde, küresel gıda güvenliği, sürdürülebilir kalkınma ve tarım-gıda sistemlerinin finansmanı konularında önemli mesajlar verildi.
 
Açılış konuşmalarında FAO Türkiye Temsilci Yardımcısı Ayşegül Selışık, "FAO olarak kırsal kalkınma ve gıda güvenliğini sağlama çabalarımız devam ediyor. SOFI 2024 raporunun bulguları, sürdürülebilir gıda sistemleri için dönüştürücü finansman mekanizmalarının gerekliliğine işaret ediyor," dedi. Selışık, ayrıca küresel gıda sisteminde adil ve eşit bir dönüşüm sağlanmadan, açlığı ve yetersiz beslenmeyi sona erdirmenin mümkün olmadığını ve SOFI2024 raporunun, atılması gereken doğru adımlar için önemli bir yol haritası sunduğunu vurguladı.
 
IFAD Türkiye Ülke Direktörü Liam F. Chicca, yaptığı konuşmada, "Gıda güvenliğinin sağlanmasında sadece kamu yatırımlarının değil, özel sektörün de aktif bir rol üstlenmesi gerektiğini vurguladı. Chicca, "Küresel gıda güvenliğini sağlama çabalarımızda sürdürülebilir başarı elde etmek için kamu-özel sektör iş birliği hayati önem taşıyor. Özel sektörün sermaye, istihdam, teknoloji ve pazarlara erişim konularındaki katkıları, gıda sistemlerimizi güçlendirecek kritik faktörlerdir" dedi. Chicca, ayrıca gıdaya erişim konusunda özellikle kırılgan toplulukların karşılaştığı zorluklara da dikkat çekti.
 
TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi ve Tarım, Gıda ve Hizmetler Yuvarlak Masası Başkanı İzzet Özilhan konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
 
"Dünyada Gıda Güvenliği ve Beslenmenin Durumu raporu gıda arz güvenliği ve beslenmeye yönelik yatırımların artırılması gerektiğini vurguluyor. İş dünyasının bu noktada önemli bir rol oynadığına inanıyoruz. Kaynaklarımızı ve uzmanlığımızı kullanarak sadece gıda güvensizliğini ve güvencesizliğini ele almakla kalmayıp aynı zamanda ekonomik büyüme ve istikrarı da teşvik eden çözümlere katkıda bulunabiliriz."
 
FAO Gıda Güvenliği Uzmanı Keigo Obara ise raporun önemli bulgularını paylaştığı sunumunda, dünya genelinde yaklaşık 757 milyon insanın açlıkla mücadele ettiğini ve bu sayının dünya nüfusunun %10'una tekabül ettiğini belirtti. Obara, "2030 yılına kadar açlığı sona erdirme hedefimize ulaşmak için acil önlemler almamız gerekiyor. Raporun ortaya koyduğu veriler, küresel çapta daha etkin ve sürdürülebilir politikalar geliştirilmesi gerektiğini gösteriyor," diyerek, iklim değişikliği ve ekonomik krizlerin tarımsal üretim üzerindeki etkilerine değindi.

Beslenme Uzmanı Dilara Koçak, konuşmasında gıda güvenliği ile sağlık arasındaki derin ilişkiye dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:
 
"Hava hasta, toprak hasta, su hasta... Bunlar hastayken bizim sağlıktan bahsetmemiz mümkün değil. İklim krizi aslında bir sağlık krizi demektir. Gıdaya erişimin sorunlu olduğu yerlerde, kadınlar ve kız çocukları erkeklere göre daha az besleniyor. Yani beslenme, yalnızca sağlıkla ilgili değil, aynı zamanda kadın-erkek eşitliği için de kritik bir etki yaratıyor."
 
Panelde, UNICEF, Denizbank ve Türkiye Gıda ve İçecek Dernekleri Federasyonu temsilcileri, gıda güvenliğinin sağlanması için kamu ve özel sektörün daha fazla iş birliği yapması gerektiğini vurguladı. Katılımcılar, yenilikçi finansman çözümleri ve sürdürülebilir tarım uygulamalarının, iklim değişikliği ve ekonomik krizlerin etkilerini hafifletmede kilit rol oynayacağını belirttiler. Toplantı boyunca, gıda sistemlerinin dönüştürülmesi için bütün paydaşların ortak hareket etmelerine duyulan ihtiyacın altı çizildi.
 
Etkinlik, katılımcıların 2 numaralı Sürdürülebilir Kalkınma Amacı olan "Açlığa Son" amacına ulaşmak amacıyla daha güçlü adımlar atılmasının gerektiğine dair ortak bir çağrı yapmasıyla sona erdi. FAO, tüm paydaşların kimseyi geride bırakmadan kapsayıcı, eşitlikçi ve sürdürülebilir tarım-gıda sistemlerine yatırım yapmaları gerektiğini belirterek, bu hedefe ulaşmak için çalışmalarını kararlılıkla sürdüreceğini vurguladı

Zorluteks Sürdürülebilirlik Odaklı Akıllı ve Teknik Tekstil Ürünleriyle Geleceği yeniden tasarlıyor - Basın Açıklaması

7 Ekim 2024 • 18:15:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  
Avrupa'nın en büyük entegre pamuklu ev tekstili üreticilerinden Zorluteks, Zorlu Grubu'nun, Akıllı Hayat 2030 vizyonu doğrultusunda başlattığı sürdürülebilirlik odaklı akıllı dönüşümle, Türkiye'de teknik tekstile öncülük eden işlere imza atıyor. Zorluteks, kendi Ar-Ge ve tasarım merkezleriyle sürdürebilir, akıllı ve aynı zamanda inovatif ürünler sunarak dünyada trendleri belirliyor.
Akıllı Hayat 2030 stratejisi çerçevesinde sürdürülebilirliği bir iş yapış biçimi haline getiren Zorluteks, akıllı tekstil ve yenileyici iş modeliyle sürdürülebilir geleceğin inşasına katkı sağlarken; şirket bu konudaki tüm çalışmalarını Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları ve Avrupa Yeşil Mutabakat Çağrısı'nı (European Green Deal) rehber alarak hayata geçiriyor.
Zorluteks Genel Müdürü Cemil Çiçek: Dijitalleşme ve inovasyon ekseninde akıllı ve teknik tekstil çözümlerimizle sektörde fark yaratıyoruz.
Teknoloji ve inovasyonla, tekstil sektöründe köklü değişimlere öncülük ediyoruz diyen Zorluteks Genel Müdürü Cemil Çiçek, "Günümüz tekstil sektörü, sürdürülebilirlik ve inovasyon odaklı dönüşümlerle yeniden şekilleniyor. Zorluteks olarak, bu dönüşümün merkezinde yer alıyor; çevresel ve sosyal sorumluluklarımız doğrultusunda geleceğin tekstil teknolojilerini bugünden hayata geçiriyoruz. Zorlu Grubu'nun Akıllı Hayat 2030 stratejisi kapsamında sürdürülebilirlik hedeflerimizi her geçen gün daha da genişletirken, dijitalleşme ve inovasyon ekseninde akıllı ve teknik tekstil çözümlerimizle sektörde fark yaratıyoruz. Teknik tekstil ürünlerimizle ev tekstilinden beyaz eşyaya, sağlık ve savunma sanayine kadar geniş bir yelpazede katma değer yaratıyoruz" dedi.
Zorluteks Ar-Ge çalışmalarıyla sektördeki lider konumunu güçlendiriyor
 
Çiçek, "Zorluteks olarak ev tekstilinde teknik tekstil özellikli kumaşlar sunuyor, aynı zamanda bu altyapıdan ve Ar-Ge'mizden aldığımız güçle akıllı tekstil ürünlerinde öncü ve iyi örnekler sunabiliyoruz. Kendini temizleyen stor ve kumaş perde, serin tutan pike, ortam havasını temizleyen perde, antibakteriyel nevresim takımı, LED ışıklı perde gibi birçok akıllı tekstil ürünümüz var. Ayrıca ısıya ve neme duyarlı, hava geçirgenliği yüksek, aynı zamanda antibakteriyel ve antiviral özellikleri bulunan ipliklere sahip ürünlerimizle sağlıktan savunma sanayi ve güvenliğe kadar birçok sektöre, üst düzey bilgi birikim gerektiren teknik tekstil ürünleri sunuyoruz. Akıllı ve teknik tekstillerde kendimizi ev tekstiliyle sınırlamıyoruz, çünkü daha önce de dediğim gibi çok geniş bir kullanım alanı var. Özellikle müşteri deneyimi ve geri bildirimler sıfırdan yepyeni katma değerli ürünler üretmemizi sağlıyor. Çok farklı sektörlerin ihtiyaçlarına yönelik ürünler geliştiriyoruz. Örneğin konveyör sistemleri üreten firmalara güçlendirilmiş kumaşlar üretiyoruz. Beyaz eşya sektörüne filtre kumaşı, güç tutuşur, anti-statik gibi özelliklere sahip fonksiyonel iş kıyafetleri üretiyoruz. Reklam sektörüne yönelik ışıklı pano kaplamalı kumaşlar, çadır, tente, uyku tulumu gibi daha birçok farklı alanda teknik tekstil ürünlerimiz var. Şu anda ürettiğimizin ürünlerin üçten birinden fazlası teknik tekstillerden oluşuyor. Bu oranı yüzde 75'in üzerine kadar çıkarmayı hedefliyoruz" dedi.
 
Zorluteks, sektörde karbon ve su ayak izini azaltma yolunda en hızlı adımları atan şirketlerden biri
 
Çiçek, "AB Yeşil Mutabakat Eylem Planı" yayınlanmadan 3 yıl önce yaptığımız, Temiz Üretim Yazılımı gibi birçok dijitalleşme ve teknoloji odaklı yatırım sayesinde bugün, karbon ve su ayak izini ürün bazında hesaplayabiliyoruz. Hatta tamamen sürdürülebilirlik odaklı ürün kategorilerimiz bile var. Karbon ayak izinin en az yüzde 50'ye varan oranda azaltıldığı Ecodesign ürünlerimizle Türkiye'de ve dünyada öncü şirketlerden biriyiz. Tüm iş süreçlerinde sürdürülebilirliği odağına alarak hareket eden bir şirket olarak, sürdürülebilirlik ve inovatif teknolojilere daha fazla odaklanıp TAÇ Reborn koleksiyonunu geliştirdik. Örneğin, pet şişe ve geri dönüşümlü polyester iplikler ile üretilen TAÇ Reborn Perde Koleksiyonlarımızla doğayı koruyarak sürdürülebilir bir yaşamı destekliyoruz. Reborn Nevresim Koleksiyonumuz ise karbon ve su ayak izini azaltmak için, süreç optimizasyonlarıyla hazırlanan çevre dostu bir ürünümüz. Bir diğer ürünümüz olan TAÇ Reborn Organik Saten Nevresim Koleksiyonumuz ise %100 organik pamuktan üretilen saten kumaşlarla hazırlanıyor. Zorluteks olarak "Gelecek için Bugün" mottomuz ile daha az atık, daha az karbon ayak izi, daha az su, daha az enerji, daha çok insana değer ve daha çok inovasyon için var gücümüz ile çalışmaya devam edeceğiz" dedi.
 
Zorluteks, sürdürülebilirlikteki başarılarını uluslararası sertifikalarla tescilliyor
 
Zorlu Grubu'nun ortak sürdürülebilirlik stratejisi olan Akıllı Hayat 2030 doğrultusunda AB Yeşil Mutabakatına uzun bir süredir hazırlanan ve bu konudaki uyum sürecini tamamlamak üzere olan Zorluteks, birçok sürdürülebilirlik odaklı endekste de sektörden iyi durumda. Zorluteks, sürdürülebilirlik konusundaki kararlığını aldığı belgelerle gösteriyor.
 
Zorluteks, teknoloji ve sürdürülebilirlik odaklı yaklaşımıyla global pazarda güçlü bir rekabet avantajı elde ediyor ve sektörün geleceğine yön veriyor. Kaliteli, sürdürülebilirlik kriterlerine uygun ürünlerle, Zorluteks hem sektördeki yerini daha da güçlendiriyor hem de global tekstil pazarında öncü rolünü sürdürüyor.

TÜRK HENKEL Türkiyede Energy Management Insight Award Ödülünü Alan İlk Şirket Oldu - Basın Açıklaması

7 Ekim 2024 • 18:15:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  Türk Henkel'in Ankara Tüketici Markaları Fabrikası, '2024 Enerji Yönetimi İçgörü Ödülü'ne (Energy Management Insight Award) layık görüldü. Bu ödül, temiz enerji teknolojisini ileri taşımak üzere tasarlanan programları desteklemek, dünya çapında temiz enerji ekonomisine geçişi teşvik etmek ve kazanılan tecrübeleri paylaşmak amacıyla oluşturulmuş küresel bir forum olan 'Temiz Enerji Bakanlığı' (Clean Energy Ministerial - CEM) tarafından verilmektedir.

Türk Telekom'un televizyon platformu Tivibu, ekim ayında en zengin içerikleri sinemaseverlerle buluşturuyor - Basın Açıklaması

7 Ekim 2024 • 18:15:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  Türk Telekom'un televizyon platformu Tivibu, birbirinden özel içerikleri seyircisiyle buluşturmaya devam ediyor. Tivibu ekim ayında dramdan komediye, aksiyondan maceraya çok sayıda yeni içeriği platforma dahil ediyor.
 
2024'ün dikkat çeken yapımları Kirala Satın Al Klasöründe
 
Ekim ayında çok sayıda yeni içeriği izleyicilerin beğenisine sunan Tivibu, Kirala Satın Al Klasöründe 2024 yılında vizyona giren "Maymunlar Cehennemi: Yeni Krallık" filmini sinemaseverlerle buluşturmaya hazırlanıyor. Yeni Krallık, Maze Runner üçlemesine imzasını atan Wes Ball'un yönettiği film, Sezar'ın saltanatını takip eden birkaç neslin gelecekte baskın tür olan maymunların uyumlu bir şekilde yaşarken insanların gölgede yaşamaya mecbur kaldığı bir dünyayı ele alıyor. "Maymunlar Cehennemi: Yeni Krallık", Ekim ayı itibarıyla Tivibu ekranlarından izlenebilecek.
 
Klasörün 2024 yapımı olan bir başka içeriği ise "IF". Animasyon türündeki "IF" isimli yapım, insanların hayali arkadaşlarını ve bu süper güçlerin neler yaptığını görebildiğini keşfeden bir kızın hikâyesini konu ediyor. Filmin hem yönetmen hem senarist koltuğunda John Krasinski oturuyor.
 
BluTv'nin en beğenilen dizileri Tivibu ekranlarında
 
En beğenilen dizileri seyirciyle buluşturan Tivibu ekim ayında, "Magarsus", "Prens", "Yeşilçam" ve "Masum" gibi seçili BluTV dizilerini BluTV Play 1 kanalı aracılığıyla platforma dahil ediyor.
 
Adana'da çekilen ve 8 bölümden oluşan "Magarsus", Sarıbahçe'de narenciye ticareti yapan Kurak ailesinin hem birbirleriyle hem de bölgede hakimiyet kurmak isteyen dış güçlerle mücadelesini anlatıyor.
 
Hayalî bir Orta Çağ krallığı olan Bongomia'da geçen "Prens", Giray Altınok'un başarılı performansı ile izleyicilere kahkaha dolu anlar yaşatıyor.
 
BluTV'nin başarılı dizilerinden biri olan "Yeşilçam", 1960'lı yılların Yeşilçam'ını konu alıyor. Yönetmenliğini Çağan Irmak'ın yaptığı, Çağatay Ulusoy, Afra Saraçoğlu ve Selin Şekerci'nin başrollerini paylaştığı dizi, 2 sezon toplam 20 bölümden oluşuyor.
 
Tivibu Dizi Klasörüne eklenen bir başka BluTV yapımı ise "Masum". Berkun Oya'nın yazdığı Bayrak adlı oyundan uyarlanan çok izlenen dizi, bir sezon toplam 8 bölüm ile izleyicilerin karşısına geliyor.
 
Birbirinden yeni içerikler Film Klasöründe izleyicilerle buluşuyor
 
Sinemaseverlerden tam not alan filmleri izleyicilerle buluşturan Tivibu ekim ayında, "Chevalier", "The Menu", "The Banshees of Inisherin", "The King's Man: Başlangıç, "Gerçek Kahraman", Willy'nin Harikalar Diyarı", "Şampiyonların Kalbi" ve "Muhteşem Showman" filmlerini platforma dahil ediyor.
 
Klasörün bu ay öne çıkan içeriklerinden "The Menu"de başrolleri Ralph Fiennes ve Anya Taylor-Joy paylaşıyor. Film, bir gurme ve sevgilisinin, uzak bir adaya özel bir yemek için seyahat etmelerini konu alır. Şef tarafından muhteşem bir menü ile hazırlanan yemek boyunca çift, şok edici sürprizlerle karşılaşacaktır.
 
Tivibu Film Klasörünün ekim ayında dikkat çeken bir başka içeriği ise "The King's Man: Başlangıç". Film, dünyayı tehdit eden bir kötücül gücü etkisiz hale getirmeye çalışan adamın hikâyesini konu alıyor. Aksiyon türündeki filmin başrollerini Ralph Fiennes ve Gemma Arterton paylaşıyor.
 
80. Altın Küre Ödülleri'nde öne çıkan yapımlardan olan "The Banshees of Inisherin", uzak bir İrlanda adasında yaşayan iki arkadaşın hayatına odaklanıyor. Komedi ve dram türündeki filmin hem yönetmen hem senarist koltuğunda Martin McDonagh oturuyor.
 
Atıksız Lezzetler Tivilife'da
 
Tivibu'nun yeni yaşam kanalı Tivilife'da ise yepyeni programlar izleyicilerle buluşmaya devam ediyor. Ekim ayında Tivilife'da yayınlanacak olan "Atıksız Lezzetler" isimli yapımda; Türk mutfak kültürünün izinde, yepyeni tariflerle 'atıksız yemek' pişirebilmenin yöntemlerini Asuman Kerkez kendi evinin mutfağında Tivilife izleyenlerine anlatıyor.
 
Gizem Erman Soysaldı sunumuyla "Yürüyerek Gel" 2. Sezonuyla Tivilife ekranlarında. "Yürüyerek Gel" seyirciye ekran başından şehir keyfini doyasıya yaşatırken aynı zamanda sanat, tarih ve lezzet dolu bir bölüm ile öne çıkıyor. İzleyiciler her bölüm adım adım İstanbul'u keşfederken farklı rotalar ile ekran başında keyifli anlar yaşayacak

Hesaba Altın Havale

Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.

Ücretsiz Hızlı Kargo

Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.

Üst Düzey Güvenlik

256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.

Sertifikalı Ürünler

Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.

hand-package-delivery